ŞİKAYET Borçlu şikayet dilekçesinde; Tebligat Kanunu'nun 35. maddesi gereğince yapılan ödeme emri tebliğ işleminin, posta memurunca gerekli araştırma yapılmaması nedeniyle usulsüz olduğunu, zira muhatabın adresi terk ettiği tespit edilmediği gibi haber kağıdının kapıya asıldığının da şüpheli olduğunu ve icra takibinden 24.6.2022 tarihinde haberdar olduğunu ileri sürerek, ödeme emri tebligatının iptalini, tebligatı öğrenme tarihinin 24.6.2022 olarak kabulünü ve uygulanan tüm hacizlerin kaldırılması ile takibin durdurulmasını talep etmiştir. II. CEVAP Şikayet edilen alacaklı cevap dilekçesi sunmamıştır. III....
, yine gönderilen ödeme emrinde İcra Müdürlüğünün mührüne de İcra Müdürünün imzasına da yer verilmediğini, ödeme emrinin iptali gerektiğini beyanla, şikayetlerinin ve gecikmiş itirazlarının kabulü ile icra takibinin durdurulmasına, usulsüz tebligat nedeniyle ödeme emrinin tebliğ tarihinin 18.06.2020 olarak düzeltilmesine, ödeme emrinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir....
ne tebliğ edildiği, yapılan bu tebligatın usulsüz olduğunu, ayrıca takibin hiçbir belgeye dayanmadığını ileri sürerek ödeme emri tebliğ tarihinin düzeltilmesi ve takibin iptali talebiyle mahkemeye şikayet yoluna başvurduğu, yapılan yargılama sonucunda tebligat yapılan şirketin borçlu şirketin temsilcisi olduğuna ilişkin bilgi ve belgenin dosyada olmadığı gerekçesiyle şikayeti kabulüne karar verildiği anlaşılmıştır. TTK'nun 105. maddesinin birinci bendi ile; "Acente, aracılıkta bulunduğu veya yaptığı sözleşmelerle ilgili her türlü ihtar, ihbar ve protesto gibi hakkı koruyan beyanları müvekkili adına yapmaya ve bunları kabule yetkilidir." Aynı maddenin ikinci bendi ile de; "Bu sözleşmelerden doğacak uyuşmazlıklardan dolayı acente, müvekkili adına dava açabileceği gibi, kendisine karşı da aynı sıfatla dava açılabilir. Yabancı tacirler adına acentelik yapanlar hakkındaki sözleşmelerde yer alan, bu hükme aykırı şartlar geçersizdir." hükümleri öngörülmüştür....
İstinaf Sebepleri Davacı borçlu vekili istinaf dilekçesinde; ödeme emri ve 103 davetiyesinin usulsüz tebliğ edildiğini, kıymet takdiri ve satış ilanının da kendisine usulsüz tebliğ edildiğini, adrese daha önce dosyadan yapılan bir tebligat bulunmadığını, mernis adresine doğrudan TK. m. 21/2 şerhli tebligat göndermesinin yasaya aykırı olduğunu,satış ilanının kendisine hiç tebliğ edilmediğini, dosyasaki bütün tebligatların usulsüz tebliğ edildiğini ihalenin 04.03.2022 tarihinde yapıldığını, ihaleden en geç ihale günü haberdar oldukları kabul edilse dahi 11.03.2022 tarihinde fesih istemiyle şikayet yoluna başvurduklarını, usulsüz tebliğ şikayeti için sürenin dolmadığını ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması istemi ile istinaf yoluna başvurmuştur. C....
icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, ödeme emri, kıymet takdiri raporu ve 103 davetiyesi tebliğlerinin usulsüz olduğu, tebliğ tarihlerinin iptali ile ıttıla tarihi olan 21.12.2015 olarak düzeltilmesine, kıymet takdiri davasının ve meskeniyet şikayetinin kabulü ile haczin kaldırılmasına karar verildiği görülmektedir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkikinin alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; Borçlunun talebi usulsüz tebligat şikayeti olup, tebligatın usulsüzlüğünün tespiti ile öğrenme tarihinin tebliğ tarihi olarak belirlenmesine karar verilmesi ile yetinilmesi gerekirken, gecikmiş itirazın kabulü ile takibin durdurulmasına karar verilmesi doğru değil ise de, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığından kararın düzeltilerek onanması gerekmiştir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile, ... 13....
Hukuk Dairesi HÜKÜM/KARAR : Esastan Ret İLK DERECE MAHKEMESİ : Fethiye İcra Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki usulsüz tebligat şikayeti ve haczedilmezlik şikayetinden dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince; usulsüz tebligat iddiası yönünden şikayetin kabulü ile, şikayetçi borçlu muris ...'e yapılan 26.11.2020 tarihli tebliğ işleminin usulsüz olduğunun tespitine, tebliğ tarihinin 23.12.2020 tarihi olduğunun kabul ve tespitine, haczedilmezlik iddiası yönünden şikayetin reddine karar verilmiştir. Kararın şikayet eden-borçlu mirasçıları vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun reddine karar verilmiştir....
Somut olayda; ödeme emri tebligatının 17.01.2021 tarihinde borçlu şirkete elektronik yolla tebliğ edildiği, tebliğ tarihinde borçlu limited şirketin tek yetkilisinin... olduğu ve...'in tebliğ tarihinden önce 30.10.2020 tarihinde vefat ettiği ve tebligat tarihinde şirketin başka temsilcisinin bulunmadığı dosyada mevcut ticaret sicil kayıtları ve veraset ilamından anlaşılmıştır. Tek ortaklı limited şirkete elektronik yolla çıkarılan tebligat, tebliğ tarihinde limited şirket yetkilisinin ölü olması ve yeni yetkilisinin bulunmaması nedeni ile yok hükmündedir. Dosya arasına alınan Malatya Ticaret Sicil Müdürlüğü'nün 27.04.2023 tarihli ticaret sicil yazısından anlaşılan ve...'in ölümünden sonra atanan şirket yetkililerinin bulunduğu gözetildiğinde, şirkete yeniden tebligat çıkarılarak takibin kesinleştirilmesi gerekir....
Davalılar vekili istinaf dilekçesinde yapılan takibe borçlular vekili olarak itiraz edilmesi nedeniyle takibin durdurulduğu ancak itirazın iptaline yönelik açılan davadan vekil olarak davalılar vekili sıfatıyla haberi olmadığını,itirazın iptali davasının itiraz eden borçlu vekiline tebliği gerekirken bu konuda borçlu vekiline tebliğ yapılmadığını,usulsüz tebligat nedeniyle kararın kaldırılması gerektiğini, bu konuda emsal kararı sunduklarını belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir. 6100 sayılı HMK'nun 355 md gereğince, istinaf sebepleri ile sınırlı olarak yapılan incelemeye göre; Davada kullanılan elektrik nedeniyle ödenmeyen kullanım faturalarının tahsiline yönelik yapılan takibe itirazın iptali ve icra inkar tazminatı talep edilmiştir. Medeni Yasa'nın 6. maddesine göre "Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça taraflardan her biri, hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür."...
Esas sayılı dosyasına vekaletname ibraz edilmek sureti ile süresi içerisinde vekil olarak itiraz etmeleri nedeniyle takibin durduğunu, bunun üzerine davacı tarafça itirazın iptali ve takibin devamına karar verilmesi için dava açıldığını, söz konusu yargılamanın dayanağı olan icra dosyasına vekaletname sunularak ve vekil olarak itiraz etmelerine rağmen mahkemece ekinde dava dilekçesi bulunan ve üzerinde duruşma gününün yazıldığı tebligatın davalı asil olan müvekkiline yapıldığını, bu durumun usul ve yasaya aykırı olduğunu, 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 11. ve Tebligat Kanunu'nun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 18....