Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi Davacı, davalı kurum tarafından yapılan haczin kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir. Hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi. K A R A R Davacı,...Ltd. Şti'nin prim borçları nedeniyle emekli maaşına ve 26 RL 424 plaka sayılı aracına konulan haczin kaldırılmasını istemiştir. Mahkemece, 5510 sayılı Yasa'nın 93. maddesine göre emekli maaşlarının kurum alacaklarından dolayı haciz edilebileceğinin düzenlendiği gerekçesiyle istemin reddine karar verilmiştir. Dosyadaki kayıt ve belgelerden;..... Ltd....

    İcra Müdürlüğü 2021/13398 E. sayılı dosyasından kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla ilamsız takip başlatıldığını, davacıya ödeme emri PTT'de müvekkile 07.12.2021 tarihinde elden tebliğ edildiğini, 07.12.2021 tarihinde de davacının emekli maaşının tamamına muvafakat alınmış olduğunu, 07.12.2021 tarihinde davacının emekli maaşına haciz konulduğunu, davacının emekli maaşı üzerindeki haciz işleminin takip kesinleşmeden yapılması sebebiyle yerinde olmadığını, yerel mahkemenin borçlunun emekli maaşına konulan haczin usule uygun olduğu yönündeki kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, yerel mahkeme kararının müvekkili lehine istinaf incelemesi sonucunda kaldırılmasını talep etmiştir....

    Dolayısıyla borçlunun 22/02/2022 tarihli sürelerden feragati geçersiz olduğundan, aynı tarihteki dilekçedeki emekli aylığına muvafakat de henüz ödeme emri düzenlenmeden ve takip kesinleşmeden yapıldığından geçersizdir. (Yargıtay 12. Hukuk Dairesi'nin 29/06/2020 tarih, 2019/127 esas ve 2020/5762 karar sayılı ilamı). Daha sonra verilen geçerli bir muvafakat de bulunmadığına göre mahkemece borçlunun emekli maaşına konulan haczin kaldırılmasına dair şikayetinin kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı nedenlerle şikayetin reddedilmesi isabetsiz olmuştur....

    Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe: Dava, İİK'nın 16 ve 5510 Sayılı Kanunun 93. maddesi uyarınca emekli maaşına konulan haczin kaldırılması isteğine ilişkindir. 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu'nun 93. maddesi uyarınca gelir, aylık ve ödenekler, borçlunun muvafakati bulunmadıkça, nafaka ve 88. maddede sayılan prim borçları dışında haczedilemez. Emekli maaşının haczi, her ay itibari ile uygulanan icra takip işlemi olduğundan, haciz hangi tarihte konulursa konulsun, 5510 Sayılı Kanunun 93. maddesindeki haczedilmezlik kuralından 01/10/2008 tarihinden itibaren Bağkur, S.S.K. ve Emekli Sandığı ayrımı yapılmaksızın tüm emekliler yararlanabilecektir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Borçlu, emekli sandığından almakta olduğu emekli maaşına 11.12.2007'de konulan haczin kaldırılması talebinde bulunmuş; mahkemece yasanın geçmiş dönemde yapılan kesintileri kapsamadığı gerekçesi ile istemin reddine karar verilmiştir. 17.04.2008 tarih ve 5754 Sayılı Yasa’nın 56.maddesi ile değişik 5510 Sayılı Yasa’nın 93.maddesi ile “Bu kanun gereğince sigortalılar ve hak sahiplerinin gelir, aylık ve ödenekleri, sağlık hizmeti sunucularının genel sağlık sigortası hükümlerinin uygulanması sonucu kurum nezdinde doğan alacakları, devir ve temlik edilemez....

      TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı dava dilekçesinde özetle; davalı Kurumca kendisinin yetkilisi ve hissedarı olduğu dava dışı Çevre Yapı Malzeme ve Uygulamaları Ltd Şti'nin prim borcu nedeniyle emekli maaşının 1/4'üne haciz uygulandığını, 2018 yılının Şubat ayından itibaren kesinti yapılmaya başlandığını, haczin kaldırılması için davalı kuruma 22.03.2018 tarihinde başvuru yaptığını ve başvurusunun Kurum tarafından reddedildiğini, Ankara 2. İdare Mahkemesinde açmış olduğu davada mahkemenin 2018/1365 Karar sayılı kararı ile görev yönünden davanın reddine karar verdiğini, davalı kurumun emekli maaşına haciz uygulamasına sebebiyet veren borç ilişkisinin şirketin hacze düşmesi sonucu ortaya çıktığını, limited şirketlerde ortakların şirket borçlarından dolayı sorumluluğuna gidilmesinin hukuken mümkün olmadığını belirterek emekli maaşı üzerine konulan haczin kaldırılması talebinin reddine yönelik kurum işleminin iptaline karar verilmesini talep etmiştir....

      İcra Müdürlüğünün 2010/9877 esas sayılı dosyasında sanığın maaşına konulan haczin kaldırılması amacıyla sahte olarak düzenlenen haczin fekkine ilişkin 01.10.2010 tarihli belgeyi kullanmak suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik sanık müdafiinin temyiz itirazlarının incelenmesinde; 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesinin uygulanmasında, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür. Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanığın suçunun sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde vasfı tayin, cezayı azaltıcı sebebin nitelik ve derecesi takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş ve incelenen dosyaya göre verilen hükümde bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, II- Ankara 3....

        İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece "Şikayetin KABULÜNE, Davacının emekli maaşı üzerine İstanbul 14. İcra Müdürlüğünün 2012/8983 esas sayılı dosyasından konulan haczin KALDIRILMASINA, borçlunun emekli maaşından yapılan ve halen dosyada bulunup reddiyatı yapılmayan kesintilerin borçluya İADESİNE " karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı-alacaklı vekili istinaf dilekçesinde özetle; borçlunun maaşına 28/12/2005 tarihinde haciz konulduğunu, belirtilen tarihte emekli maaşının haczine engel yasal düzenleme bulunmadığını, borçlu tarafından bu tarihe kadar haczin kaldırılması için talepte bulunmadığını, kötü niyetli olarak muvafakati olmadığı gerekçesi ile huzurdaki davayı açtığını, aradan geçen bunca zamana karşı borcunu ödemediği gibi kesintilere de her hangi bir itirazı olmadığını bu nedenle istinaf talebinin kabülüne, mahkeme kararının ortadan kaldırılmasını talep etmiştir....

        İİK'nun 82. maddesinin 1.fıkrasının 4. ve 12. bentlerinde yer alan haczedilmezlik şikayeti, İİK'nun 16/1.maddesi uyarınca yedi günlük süreye tâbidir. Bu süre öğrenme tarihinden başlar. Borçlu vasisinin, şikayet dilekçesinde yer verdiği “...Hacizlere ilişkin bildirim...’in eşine yapılmış olup benim hacizlere ilişkin bildirimden 03/07/2015 tarihinde haberim olmuştur. Nitekim tebligat yapılan ...’in eşinin oturduğu ev ile benim oturduğum ev farklı evlerdir. Bu nedenlerle davamız süresindedir...” şeklindeki ifadelerle, taşınmazlara ve traktöre konulan haczin bildirimine dair tebligatın usulüne uygun yapılmadığını belirttiğinden, mahkemece öncelikle tebligatın usulüne uygun yapılıp yapılmadığı hususunun araştırılması, tebligatın usulsüz olduğuna kanaat getirildiği takdirde tebligatı öğrenme tarihine göre şikayet süresinde ise işin esasının incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekmektedir....

          Davacı tarafından emekli maaşına icra dosyasından haciz konulduğu belirtilmek suretiyle haczin kaldırılması ve emekli maaşından kesilen tüm ücretlerin iadesi talep edilmiştir. İcra dosyasının incelenmesinde, davacı borçlunun emekli maaşının haczedildiğine ilişkin her hangi bir haciz kaydı bulunmamaktadır. Mahkeme gerekçesinde emekli maaşına haciz konulmasına muvafakat verildiğinden haciz konulmasına hukuki engel bulunmadığı gerekçesiyle şikayetin reddine karar verilmiş ise de ortada her hangi bir haciz bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddi gerekirken anılan gerekçe ile karar verilmesi yerinde değil ise de sonuç itibariyle karar doğrudur. Tüm bu nedenlerle davacı-borçlunun istinaf talebinin HMK 353(1)-b/1 maddesi gereğince esastan reddine oy birliği ile karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. HÜKÜM:Gerekçesi yukarda açıklandığı üzere : 1- İstanbul 17....

          UYAP Entegrasyonu