WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, usulsüz tebligat şikayeti ve gecikmiş itiraz istemine ilişkindir. İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nun 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır....

itirazın süresinde olduğunun tespitine, yetki itirazının ve borca ve ferilerine itirazlarının kabulüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı borçlu T1 vekili istinaf dilekçesinde özetle; Yerel mahkemece verilen kararın usul ve yasaya aykırı bir karar olduğunu, davaya konu icra dosyası incelendiğinde müvekkilin icra dosyasında dosyadan daha önceki bir tarihte haberdar olduğuna dair herhangi bir yazılı belge olmadığını, usulsüz tebliğ işlemini öğrenen muhatabın bu tebliği öğrendiği tarihten itibaren yedi gün içinde şikayet yolu ile tebligatın usulsüzlüğünü icra mahkemesi önüne getirmesinin gerekli olduğunu, müvekkili ile davalının taraf olduğu ceza davasında icra dosya numarasının geçiyor olmasının müvekkilinin icra dosyasındaki işlemlerden ve tebligattan haberdar olduğu anlamına gelmeyeceğini, davaya konu tebligatın usulsüz olduğu tanık beyanları ile dahi sabit olmasına rağmen yerel mahkemenin şikayetin reddine dair kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, yerel mahkemenin öncelikle tebligatın usule uygun yapılıp yapılmadığını değerlendirmeli tebligat usulsüz ise bu sefer borca itirazlarının değerlendirerek...

İİK'nun 68/1. maddesi gereğince; talebine itiraz edilen alacaklının takibi, imzası ikrar veya noterlikçe tasdik edilen borç ikrarını içeren bir senede yahut resmi dairelerin veya yetkili makamların yetkileri dahilinde ve usulüne göre verdikleri bir makbuz veya belgeye müstenit ise, alacaklı itirazın kaldırılmasını isteyebilir. Somut olayda; icra takibinin Gölhisar İcra Müdürlüğünde başlatıldığı, muteriz borçlular vekilinin icra müdürlüğüne sunduğu itiraz dilekçesinde, borca, takibe, faize ve yetkiye itirazda bulunulduğu, ancak, yetkili icra dairesinin HMK'nun 19/2 maddesi gereğince itiraz dilekçesinde açıkça belirtilmediği görülmekle, icra müdürlüğünce borçluların yetki itirazlarının dikkate alınmaması gerekmektedir. O halde, mahkemece, borçluların itiraz dilekçesinde ileri sürdükleri diğer itirazlarının alacaklı tarafça kaldırılması isteminin esasının incelenmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....

    Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı tarafın istinaf başvurusunun kabulüne, 353/1- b-2 maddeleri gereğince ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, hüküm kurulması yeniden yargılama yapılmasını da gerektirmediğinden; davacının usulsüz tebligat şikayetinin reddine, davacının kambiyo vasfına yönelik şikayeti ile yetkiye ve borca itirazının süreden reddine oy birliğiyle karar verilmiştir....

    Somut olayda başvuru, yetkiye ve borca itiraz niteliğinde olup, yukarıda anılan madde gereğince mahkemece mutlaka duruşma açılmalı ve itiraz duruşmalı olarak incelenmelidir. Bir başka anlatımla dosya üzerinde yapılan inceleme ile sonuca gidilemez. O halde, mahkemece duruşma açılarak ve varsa tarafların gösterecekleri deliller toplanıp değerlendirilerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, dosya üzerinde inceleme yapılarak yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 10/02/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi. GB...

      Somut olayda, şikayetçiye gönderilen ödeme emrinin 30/09/2019 tarihinde TK'nun 21/1 maddesine göre tebliğ edildiği, şikayetçinin icra dairesine 31/10/2019 tarihinde verdiği itiraz dilekçesinde babasından kaynaklanan borç nedeniyle ödeme emri gönderildiğinden bahsederek borca itiraz ettiği, ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğine yönelik şikayetin ise İİK'nun 16. Maddesinde belirtilen 7 günlük süre geçtikten sonra 16/06/2020 tarihinde yapıldığı anlaşıldığından mahkemece şikayetin süre yönünden reddine reddine karar verilmesi isabetli olmuştur....

      İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacı tarafın, tebligatın usulsüz olduğuna ilişkin bir iddiasının bulunmadığını, mahkemenin tebligatın usulsüzlüğünü incelemesinin taleple bağlılık ilkesine ve 6100 Sayılı Kanunun 26. maddesine aykırı olduğunu, davacı tarafın sadece tebligatın öğrenilme tarihine itiraz ettiğini, bu iddiasını da Tebligat Kanunu madde 20 ye dayandırdığını, oysa dosyada Tebligat Kanunu'nun 20. maddesinin şartlarının oluşmadığını, davacının, dosyaya muvakkaten başka yere gittiğine dair bir belge sunmadığını, muvakkaten nerede olduğunu belirtmediğini, süresinde olmayan bir dava ve yetkiye itiraz dilekçesi ile imza ve yetkiye itiraz edilmesinin haksız ve dayanaktan yoksun olduğunu belirterek, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasını talep etmiştir....

      İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 30/09/2021 NUMARASI : 2020/194 ESAS 2021/663 KARAR DAVA KONUSU : İcra Takibine İtiraz (Borca İtiraz)|Yetki İtirazı KARAR : Adana 4....

      İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 01/10/2020 NUMARASI : 2020/454 ESAS 2020/523 KARAR DAVA KONUSU : Usulsüz Tebligata İlişkin Şİkayet ve Borca İtiraz KARAR : Mersin 1....

      UYAP Entegrasyonu