O halde, Mahkemece, usulsüz tebliğ şikayetinin kabulüne ve borca ve yetkiye itirazının reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile davanın süre aşımından reddi yönünde hüküm tesisi isabetsiz ise de bu yanlışlığın düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediği anlaşıldığından, davacının istinaf başvurusunun kabulü ile HMK'nın 353/1- b.2 maddesi gereğince İlk Derece Mahkeme kararının kaldırılmasına, yeniden esas hakkında şikayetin reddine karar verilmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur....
Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki ödeme emrinin usulsüz tebliği şikayeti sebebiyle ve takip dayanağı senedin bono vasfında olmadığı iddiasına dayalı borca itiraz davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın usulsüz tebligat şikayeti bakımından kabulüne, ... 9. İcra Müdürlüğü'nün 2019/8103 E. sayılı dosyasında ödeme emri tebligatının usulsüz olduğunun ve davacının ödeme emrine 13.08.2019 tarihinde muttali olduğunun tespitine, kambiyo vasfına yönelik şikayet bakımından davanın kabulüne, ... 9. İcra Müdürlüğü''nün 2019/8103 E. sayılı dosyasında takibin iptaline karar verilmiştir. Kararın davalı alacaklı tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Alacaklı tarafından genel haciz yolu ile ilamsız icra takibine başlandığı, borca itiraz üzerine takibin durdurulduğu, alacaklının, icra mahkemesine başvurusunda icra dosyasında şirket adına borca itiraz eden kişinin şirketin yetkili temsilcisi olmadığını ileri sürerek, usulsüz itirazın reddi ile takibin devamına karar verilmesini talep ettiği, mahkemece istemin reddine karar verildiği görülmektedir. 1136 sayılı Avukatlık Kanunu'nun 35/1. maddesine göre, yargı yetkisini haiz bulunan organlar huzurunda gerçek ve tüzel kişilere ait hakları dava etmek ve savunmak, adli işlemleri takip...
(Yargıtay HGK'nın 12/02/1969 tarih ve 1967/172- 107 Esas, Karar sayılı kararı) İnceleme konusu olayda, davacı vekilinin 31/10/2019 tarihinde yaptığı borca itiraz ve 2019/151 Esas sayılı dosyasına aynı tarihte açtığı dava ile usulsüz tebligattan haberdar olduğu, usulsüz tebligat şikayetinin bu tarihten itibaren 7 günlük yasal süreden sonra yapıldığı anlaşılmakla, kararda isabetsizlik bulunmamaktadır. Her nekadar davacı borçlu vekili İzmir 12. İTM'nin 2019/151 Esas, 2019/48 Karar sayılı dosyası ile usulsüz ödeme emri tebliğ işlemini şikayet konusu yapmış ve karar 03/12/2019 tarihinde kesinleşmiş ise de, adı geçen kararda esasa yönelik bir karar verilmediği anlaşıldığından, bu dava için kesin hüküm oluşturmaz....
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARININ ÖZETİ; İlk Derece Mahkemesince; davacının usulsüz tebligat şikayetinin incelenmesinde, davacı adına Tebligat Kanunu'nun 35. maddesine göre tebligat yapılan adresin davacının Ticaret Sicil Müdürlüğü'nde kayıtlı adresi olmadığı, takip dayanağı borcun, borçlunun şubesinin işleminden kaynaklandığı hususunun da ispat edilemediği gerekçesiyle davacının usulsüz tebligat şikayetinin kabulüne, Gebze İcra Müdürlüğü'nün 2019/12549 esas sayılı dosyasından yapılmış olan ödeme emrinin ıttıla tarihinin 18/06/2019 olarak düzeltilmesine, davacının ödeme emrinin iptali, yetkiye ve borca itiraz taleplerinin incelenmesinde; tebligatın usulsüz tebliğ edilmiş olması gerekçesi ile ödeme emrinin iptali talep edilemeyeceğinden bu bakımdan şikayetin reddine, borca ve yetkiye itiraz bakımından ise, ilamsız icra takibinde borca ve yetkiye itirazın icra müdürlüğüne yapılması gerekmekte olup mahkeme görevli olmadığından davanın reddine karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi....tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Sair temyiz itirazlarının reddi ile; Alacaklı tarafından bonoya dayalı başlatılan kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takipte, borçlunun icra mahkemesine başvurusunda, ödeme emrinin tebliğinin usulsüz olduğunu ileri sürerek tebliğ tarihinin düzeltilmesini, yetkili yerin .... İcra Daireleri olduğunu belirterek yetkiye ve borca itiraz ettiği ve takibin iptaline karar verilmesini talep ettiği, mahkemece tebligatın usulsüz olduğunun kabul edilerek ödeme emrinin tebliğ tarihinin düzeltilmesine ve yetkili yerin ......
İcra Hukuk Mahkemesi'nde 2018/362 Esas sayılı dosyasında davalının takip borçlusunun açmış olduğu davada, yerel mahkemece şikayetin kabulü ile usulsüz olarak yapılan tebligatın iptaline, tebliğ tarihinin 23/02/2018 olarak tespitine karar verilmiş olmakla, İstanbul BAM 22. Hukuk Dairesi 2018/3109 Esas sayılı ilamı ile davacı yanın usulsüz tebliğ yapılmadığına ilişkin istinaf talebinin reddine karar verdiği anlaşılmış olmakla,"Davacı vekili tarafından 27/03/2018 havale tarihli dilekçe ile takibe, borca, faize ve fer'ilerine itirazda bulunulduğu"nun yazılı olduğu İstanbul 7. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 29/05/2018 tarih ve 2018/362 E, 2018/642 K, sayılı gerekçeli kararının, ... AŞ vekiline 05/06/2018 tarihinde tebliğ edildiği görülmektedir. Davacı tarafından İcra mahkemesi kararına karşı 07/06/2018 tarihinde istinaf yoluna başvurulduğu ve İşbu itirazın iptali davasının ise 02/09/2020 tarihinde açılmış olduğu görülmektedir....
Somut olayda, borçluya ödeme emrinin 03.12.2013 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun yasal 5 günlük süreden sonra 24.11.2014 tarihinde icra mahkemesine başvurarak imzaya ve borca itiraz ettiği, başvurusunda usulsüz tebligat şikayetinde de bulunmasına rağmen mahkemece bu hususların gözardı edilip imzaya itirazın esastan incelenerek sonuca gidildiği görülmektedir. Mahkemece öncelikle usulsüz tebligat şikayeti yönünden inceleme yapılmalıdır. Ödeme emrinin usulüne uygun tebliğ edildiği sonucuna varılması halinde imzaya ve borca itirazın süre yönünden reddi, ödeme emri tebliğinin usulsüz olduğunun tesbiti halinde ise, TK'nun 32. maddesi gereğince tebliğ tarihi düzeltilerek, buna göre itiraz sürede ise işin esasının incelenmesi, aksi takdirde istemin süreden reddi gerekir. O halde mahkemece, yukarıda açıklanan ilkeler doğrultusunda inceleme yapılarak sonuca gidilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....
Mahkemece İİK.nun 18/3 ve HMK 320/1 maddelerine göre, şikayet konusu nedeniyle açıklama yapılmasına ve duruşma açılmasına gerek olmadığı takdir edilerek evrak üzerinde yargılama yapılarak hüküm kurulduğu görülmüştür. İlk Derece Mahkemesi 09/09/2020 tarihli gerekçeli kararında özetle: "...uyuşmazlığın ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı takipte, icra emrinin usulsüz tebliğine dayalı şikayet, hesap kat ihtarının usulsüz tebliğine dayalı icra emrinin iptali istemi ile borca ve faize itiraz olduğu anlaşılmıştır....
İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 05/10/2021 NUMARASI : 2021/428 ESAS - 2021/603 KARAR DAVA KONUSU : Usulsüz Tebligat Şikayeti, Takibin İptali, Borca İtiraz, Yetkiye İtiraz KARAR : İlk Derece Mahkemesi tarafından verilen karara karşı süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü; Davacı dava dilekçesinde özetle; davalı alacaklı vekili tarafından Manisa 4....