Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; dava dilekçesini tekrarla, verilen kararın yasaya aykırı olduğunu, kabul anlamına gelmemekle birlikte UYAP Portal Sisteminin karışık olduğunu, vatandaşın sisteme girmesi nedeni ile takipten haberdar olduğunun kabul edilemeyeceğini, ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğini söyleyerek kararın kaldırılmasını istemiştir....

İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 13/12/2021 NUMARASI : 2021/1276 ESAS- 2021/1658 KARAR DAVA KONUSU : USULSÜZ TEBLİĞ NEDENİ İLE ŞİKAYET KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı-borçlu dava dilekçesinde özetle; İstanbul 9. İcra Müdürlüğü'nün 2020/28452 E. Sayılı dosyasında hakkında ilamsız takip yapıldığını, takip nedeni ile tarafına çıkarılan tebligat usulsüz olup, takipten 19/11/2021 tarihinde haberdar olduğunu beyanla; tebligat usulsüzlüğünün tespiti ile usulsüz yapılan ödeme emri, kıymet takdir raporu, davet mektubu ile dosyada yapılan tüm işlemlerin iptaline, icra takibi ve kıymet takdirinden 19/11/2021 tarihinde haberdar olduğunun tespitine karar verilmesini istemiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : İstanbul 19....

Çünkü satışa hazırlanabilmesi, kendince gerekli duyuruları yapabilmesi ve daha fazla müşteri bulabilmesi, borçlunun satıştan makul bir süre önce haberdar olmasını gerektirir. 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 32. maddesi gereğince tebliğ işlemi, usulüne aykırı yapılmış olsa bile muhatap tebliğden haberdar olmuş ise, tebliğ işlemi geçersiz olmayıp muhatabın usulsüz tebliği öğrendiği tarih tebliğ tarihi kabul edilir. Bu nedenle borçluya satış ilanı tebliği usulsüz olsa bile, borçlu satış gününden makul süre önce satışı öğrenmiş ise, öğrendiği tarih, kendisine satış ilanı tebliğ edilen tarih kabul edilmelidir. Böyle bir durumda, salt tebliğ işleminin usulsüz olduğu gerekçesi ile ihalenin feshi yoluna gidilemez....

O halde; şikayetçi ... adına yapılan kıymet takdir raporu tebliğ işlemi usulsüz olup, satış ilanı tebliğ tarihinden itibaren kıymet takdirine itiraz süresi dolmadan satış yapıldığı nazara alındığında, şikayete konu taşınmaza ilişkin kıymet takdir raporu kesinleşmeden ihale yapılmasının usulsüz olduğu gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi’nce İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak şikayetin kabulü ile ihalenin feshine karar verilmesi gerekirken, şikayetin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Şikayetçi ...’ın temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile Trabzon Bölge Adliye Mahkemesi 4....

    O halde; şikayetçi ... adına yapılan kıymet takdir raporu tebliğ işlemi usulsüz olup, satış ilanı tebliğ tarihinden itibaren kıymet takdirine itiraz süresi dolmadan satış yapıldığı nazara alındığında, şikayete konu taşınmaza ilişkin kıymet takdir raporu kesinleşmeden ihale yapılmasının usulsüz olduğu gözetilerek, Bölge Adliye Mahkemesi’nce İlk Derece Mahkemesi kararı kaldırılarak şikayetin kabulü ile ihalenin feshine karar verilmesi gerekirken, şikayetin reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Şikayetçi ...’ın temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile Trabzon Bölge Adliye Mahkemesi 4....

      Tebliğ işleminin usulsüzlüğü iddiasının yasal dayanağı İİK'nun 16. maddesi olup, bu yöndeki şikayetin, aynı maddenin 1. fıkrası uyarınca usulsüz tebliğ işleminin öğrenildiği tarihten itibaren 7 gün içerisinde icra mahkemesine yapılması zorunludur.Somut olayda, şikayetçi vekili dilekçesinde, 2. haciz ihbarnamesini 22.12.2014 tarihinde öğrendiklerini bildirdiğine göre, beyan edilen bu ittıla tarihine nazaran yasal şikayet süresinin son günü 29.12.2014 Pazartesi mesai bitimi olduğundan, 30.12.2014 tarihinde yapılan usulsüz tebligata yönelik şikayet, İİK'nun 16/1 maddesinde öngörülen yasal 7 günlük sürenin geçmesinden sonra olmakla, süresinde değildir.O halde, mahkemece; 89/2 haciz ihbarmesi tebligatının usulsüzlüğüne ilişkin şikayetin süre aşımı nedeni ile reddine karar verilerek, sair şikayet nedenleri incelenerek oluşacak sonuca göre bir karar vermek gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile usulsüz tebligat şikayeti kabul edilerek yazılı şekilde sonuca gidilmesi isabetsizdir....

        İlk derece mahkemesi tarafından yeniden yapılan yargılama neticesinde; “…..davalı alacaklı tarafça mirasçıların dosyaya taraf sıfatıyla eklenme talebinin olmadığı, şikayet tarihi itibari ile mirasçıların kendilerine yöneltilmiş bir takip bulunmadığı ve icra takibinde taraf sıfatları olmadığı, bu hali ile dosyada taraf sıfatına haiz olmayan davacı mirasçıların usulsüz tebliğe yönelik şikayet haklarının bulunmadığı anlaşılmakla usulsüz tebliğe yönelik şikayetin aktif husumet yokluğu nedeniyle reddine, mirasçılar her ne kadar dosyada taraf sıfatına haiz olmasalar dahi mirasbırakanın ölümü ile 4721 Sayılı TMK'nın 599....

        Kat 12 nolu bağımsız bölüm ile Niksar İlçesi Ardıçlı Köyü198 ada 62 parselde kayıtlı 500,11 m2 arsa nitelikli taşınmazların kıymet takdiri yapılarak ihale ile satıldığı, takip konusu ipoteğin haksız ve hukuka aykırı yol ile elde edildiğini, müvekkilin kandırılarak ve korkutularak alınan vekaletname ile ipotek tesisi kurulduğunu, yapılan tebligatların tümünün usulsüz olarak yapıldığını, kıymet takdirinin usulsüz tebliğ edildiğini, söz konusu tebligat mazbatasındaki imzanın müvekkiline ait olmadığını, satış ilanının usulüne uygun olarak tebliğ edilmediğini söz konusu tebligatta tebliğ memurunun yeterli araştırmayı yapmaksızın müvekkilin çarşıda olduğunu yazdığı ve burada tebliğ memurunun ilgilinin neden adreste bulunmadığını tahkik etme görevini yerine getirmediğini bu şekilde yapılan tebligatın usulüne uygun olmadığını, müvekkilin takipten, kıymet takdirinden ve ihaleden bu usulsüz tebligatlar nedeni ile haberinin olmadığını, kıymet takdirine itiraz beyanlarının olduğunu, Niksar İcra Müdürlüğünün...

        Şikayetçi, fesih nedeni olarak belirttiği ihaleye hazırlık dönemine ilişkin bir durumu, yasal sürede icra mahkemesine başvurarak şikayet yoluyla ileri sürmez ise, daha sonra aynı nedene dayalı olarak ihalenin feshini isteyemez. Satışa hazırlık işlemlerine yönelik şikayet üzerine mahkemece verilecek kararlar kesin olmakla beraber, süresinde şikayet hakkının kullanıldığı hallerde icra mahkemesi kararının, ihalenin feshi aşamasında incelenmesi mümkündür. Ancak, yasanın öngördüğü bu olanağı kullanmayanlar, aynı şikayet nedenleri ile ihalenin feshini talep edemezler. Somut olayda, borçlunun ihalenin feshi istemi ile icra mahkemesine sunduğu dilekçede, kıymet takdiri ya da satış ilanı tebliğ işleminin usulsüzlüğüne yönelik bir iddiada da bulunmadığı görülmüştür....

          Satış ilanı tebligatının usulsüzlüğü nedeniyle ihalenin feshini isteme hakkı, sadece kendisine usulüne uygun tebligat yapılmayan ilgilisine ait olup, ihalenin feshini isteyen şikayetçinin, kendisine ya da vekiline yapılan tebligatın usulsüz olduğunu da, ayrıca ve açıkça ileri sürmediği sürece, bu husus kamu düzeninden olmadığından, mahkemece resen fesih nedeni olarak incelenemez. Borçlu şirketin 27.3.2019 havale tarihli şikayet dilekçesinin incelenmesinde; borçlu şirkete yapılan satış ilanı tebliğ usulsüzlüğünün açıkça fesih nedeni olarak ileri sürülmediği, sadece satış ilanının taşınmazların hissedarlarının tümüne ve yasada belirtilen kişilere usulüne uygun tebliğ edilmediğinin iddia edildiği, borçlu şirket adına çıkartılan ilan tebligatının usulsüz olduğunun ilk kez 18.11.2019 tarihli beyan dilekçesi ile ileri sürüldüğü, tebligatın neden usulsüz olduğuna ilişkin açıklamanın ise 24.02.2020 tarihli beyan dilekçesi ile yapıldığı anlaşılmaktadır....

            UYAP Entegrasyonu