Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Ancak; mahkemece davacıların usulsüz tebliğ şikayeti yönünden herhangi bir hüküm kurmadığı, davacıların usulsüz tebliğ şikayetinin sadece kararın gerekçe kısmında değerlendirilmesinin usul ve yasaya uygun olmadığı anlaşılmıştır. Açıklanan nedenlerle, davacıların istinaf isteminin kısmen kabulüne, mahkeme kararının kaldırılmasına, davacı Hasan'ın usulsüz tebliğ şikayetinin kabulüne, davacıların sair itiraz ve şikayetlerinin reddine, davacıların sair istinaf taleplerinin esastan reddine karar vermek gerekmiştir. H Ü K Ü M : Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; I-Davacıların istinaf başvurusunun KISMEN KABULÜNE, İstanbul 6....

Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, usulsüz tebligat şikayetine ve gecikmiş itiraza ilişkindir. 2. İlgili Hukuk İcra İflas Kanunu 16. madde, 65. madde, Tebligat Kanunu 21. madde. 3. Değerlendirme 1.Bölge adliye mahkemelerinin nihai kararlarının bozulması 6100 sayılı Kanun'un 371 inci maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür. 2.Temyizen incelenen karar, tebligat usulsüzlüğünden dolayı tebliğ tarihinin değiştirilmesi gecikmiş itiraz değildir. Yapılan tebligat Teb. Kan. 21/2. maddesine göre usule uygundur....

    İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle, tebligatın şirket adresine yapıldığını ve takibe itiraz edilmediğini, tebliğ usulüne uygun olduğundan davanın reddi gerektiğini beyanla, istinaf talebinin kabulü ile kararın kaldırılmasını ve davanın reddini istemiştir. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 16. Maddesine dayalı ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiği iddiası ile şikayete ilişkindir. 7201 sayılı Tebligat Kanunu’nun 35/4. maddesi uyarınca daha önce tebligat yapılmamış olsa bile, tüzel kişiler bakımından resmi kayıtlardaki adresleri esas alınır ve bu madde hükümleri uygulanır. Bu durumda, anılan maddeye göre tebligat yapılabilmesi için, muhatabın ticaret sicilinde kayıtlı adresine çıkartılan tebligatın bila tebliğ iade edilmiş olması zorunludur....

    Somut olayda; kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takipte, borçluların, usulsüz tebliğ şikayeti, dayanak belge şikayeti, kambiyo vasfına ilişkin şikayet, imzaya itiraz ve bononun protesto edilmediğine ilişkin şikayet şeklinde itirazlarının bulunduğu görülmektedir. Dairemizce daha önce " Mahkemece; diğer şikayetlerle ilgili olarak değerlendirmede bulunulmasına rağmen, davacıların takip dayanağı belgelerin ödeme emri zarfına eklenmediği ve tebliğ edilmediği şikayeti konusunda herhangi bir hükme yer verilmediği görülmektedir." gerekçesiyle ilk derece mahkemesi kararı HMK 353/1- a-6 maddesi gereğince kaldırılmış, söz konusu kararda, davacıların, takip dayanağı belgelerin ödeme emri zarfına eklenmediği ve tebliğ edilmediği şikayeti konusunda da değerlendirme yapılması gerektiği belirtilmiştir. Ancak ilk derece mahkemesince yeniden yapılan yargılama sonucu, bu kez, söz konusu şikayet değerlendirilmiş ise de, yapılan inceleme yeterli değildir....

    DAVA KONUSU : Usulsüz Tebligat Şikayeti, İmzaya İtiraz KARAR : İlk derece mahkemesi tarafından verilen karara karşı süresinde istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı alacaklı vekili tarafından müvekkili hakkında Fethiye İcra Müdürlüğünün 2019/5946 esas sayılı dosyası üzerinden icra takibi başlatıldığını, yapılan icra takibi ile ödeme emrinin muhtara 21.05.2019 tarihinde tebliğ edildiğini, Tebligat Kanununun 20 ve 21 maddeleri gereğince yapılan tebligatın usulsüz olduğunu, komşusu olduğunu iddia eden Oktay Küçükbenli'nin müvekkilinin çarşıya gittiğini beyan ederek kapısına 2 no.lu haber kağıdının kapıya yapıştırıldığı ve muhtara tebliğ yapıldığı hususunun gerçek dışı olduğunu, müvekkilinin bu isimde bir komşusunun bulunmadığını, usulsüz tebligatı 20.06.2019 tarihinde bankalardaki mevduatlarına haciz konulduğunda bankanın kendisini araması ile haberdar olduğunu, öncelikle bu tarihin tebliğ...

    İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARAR ÖZETİ: Mahkemece; tebliğ mazbatasında araştırmanın yapıldığı ve haber bırakılan komşu isminin yer almadığı, bu haliyle tebligatın usulsüz tebliğ edildiği, davalı tarafça davacının daha erken bir tarihte tebligattan haberdar olduğunun da yazılı delille ispat edilemediği görülmekle davacının usulsüz tebliğ şikayetinin kabulü ile ödeme emri tebliğ tarihinin 20/09/2021 tarihi olarak düzeltilmesine; takibe konu senette yer alan imzanın davacıya ait olup olmadığına yönelik aldırılan bilirkişi raporunda imzanın davacının elinin ürünü olabileceğine dair kanaat bildirilmekle beraber kesin bir kanaatin bildirilmediği, davalı takip alacaklısı tarafından mevcut rapora itiraz edilmediği ve imzanın davacıya aidiyeti hususunda ispat yükünün davalı alacaklıda olduğu ve davalı tarafça imzanın davacıya ait olduğu kesin olarak ispat edilemediğinden davacının imzaya itiraz talebinin kabulü ile takibin davacı yönünden durdurulmasına, imzaya itiraz kabul edilmekle borca itiraz...

    İDDİA VE SAVUNMANIN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili aleyhine Keşan İcra Müdürlüğünün 2019/5233 Esas sayılı dosyasında takip başlatıldığını, ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğini, müvekkilinin ismi T1 olduğu halde takipte ve ödeme emrinde T1 olarak yazdığını, tebligatın da T1 olarak çıkartıldığını, daha sonraki bir tarihte müvekkilinin kimlik kaydının dosyaya girdiğini, TK 21.md kapsamında yapılan tebligatın usulsüz olduğunu, takipten 15/02/2021 tarihinde haberdar olduklarını, müvekkilinin taşınmazlarına haciz konulduğunu, mevcut hacizlerin kaldırılması gerektiğini, takibe ilişkin itirazlarının kabulü ile icra takibinin ve ödeme emrinin iptaline, ödeme emri tebliğ tarihinin 15/02/2021 olarak düzeltilmesine karar verilmesini istemiştir....

    DAVA KONUSU : Usulsüz Tebligat Şikayeti-Borca İtiraz KARAR : Taraflar arasında görülen davanın yapılan yargılaması sonucunda verilen karara karşı davacılar vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine HMK'nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının bozulmasını mutazammın 09.06.2015 tarih, 2015/11976 E-16082 K. sayılı daire ilamının müddeti içinde tashihen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından keşideci borçlunun ölümü üzerine mirasçıları aleyhine kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile icra takibine başlandığı, borçlu mirasçıların ödeme emrinin usulsüz tebliğ edildiğini belirterek İcra Mahkemesine başvurularında usulsüz tebligat şikayeti ile beraber imzaya da itiraz ettikleri anlaşılmaktadır....

      DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ SEBEPLER: Dava; kambiyo senetlerine mahsus takipte usulsüz tebligat şikayeti ve bonoda tahrifat iddiasıdır. Bolu İcra Müdürlüğünün 2021/8212 esas sayılı dosyasının incelenmesinde; alacaklı T2 Limited Şirketi tarafından, borçlular Metin Yaraş, Esra Akyul ve T1 aleyhine, 5.8.2020 keşide, 11.1.2021 vade tarihli, 8.000,00- USD bedelli bir adet bonoya istinaden, 73.891,05 TL toplam alacak için kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla 29.7.2021 tarihinde icra takibi başlatıldığı, 10 örnek ödeme emrinin 13.8.2021 tarihinde davacı borçluya tebliğ edildiği, eldeki davanın ödeme emri tebliğ usulsüzlüğü ve senette tahrifat iddiası ile davacı borçlu tarafından açıldığı anlaşılmıştır. Mahkemece ödeme emri tebliğ tarihinin düzeltilmesine, davacının borca itirazlarının ise reddine karar verilmiştir....

      UYAP Entegrasyonu