WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Somut olayda; kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takipte, borçluların, usulsüz tebliğ şikayeti, dayanak belge şikayeti, kambiyo vasfına ilişkin şikayet, imzaya itiraz ve bononun protesto edilmediğine ilişkin şikayet şeklinde itirazlarının bulunduğu görülmektedir. Dairemizce daha önce " Mahkemece; diğer şikayetlerle ilgili olarak değerlendirmede bulunulmasına rağmen, davacıların takip dayanağı belgelerin ödeme emri zarfına eklenmediği ve tebliğ edilmediği şikayeti konusunda herhangi bir hükme yer verilmediği görülmektedir." gerekçesiyle ilk derece mahkemesi kararı HMK 353/1- a-6 maddesi gereğince kaldırılmış, söz konusu kararda, davacıların, takip dayanağı belgelerin ödeme emri zarfına eklenmediği ve tebliğ edilmediği şikayeti konusunda da değerlendirme yapılması gerektiği belirtilmiştir. Ancak ilk derece mahkemesince yeniden yapılan yargılama sonucu, bu kez, söz konusu şikayet değerlendirilmiş ise de, yapılan inceleme yeterli değildir....

icra emri tebliğ işleminin usulsüz yapıldığı yönündeki şikayet kabul edilmiş, diğer şikayetler ise reddedilmiştir....

    Muhatabın beyan ettiği tarih, tebliğ tarihi olarak kabul edilir. Görüldüğü üzere, usulsüz yapılan tebliğ, mutlaka batıl olmayıp, muhatap tarafından öğrenildiği tarihte geçerli olacaktır (HGK'nun 05.06.1991 tarih, 1991/12-258 E.-1991/344 K. sayılı kararı). Bu madde hükmünün uygulanabilmesi için ise usulsüz de olsa bir tebligatın varlığı ön koşuldur. Somut olayda, borçluya tebliğ edilen ödeme emri tebliğ mazbatasının incelenmesinde; muhatabın tevziat saatlerinde bulunmaması nedeniyle tebligatın muhtara bırakıldığının bildirildiği, ancak Tebligat Kanunu 21. maddesi gereği gerekli araştırmaların yapılmadığı anlaşıldığından, tebliğ işleminin usulsüz olduğu görülmektedir. Öte yandan, tebliğ işleminin usulsüzlüğü iddiasının yasal dayanağı İİK'nun 16. maddesi olup, bu yöndeki şikayetin, aynı maddenin 1. fıkrası uyarınca usulsüz tebliğ işleminin öğrenildiği tarihten itibaren 7 gün içerisinde icra mahkemesine yapılması zorunludur....

      Buna göre; tebliğ memuru, muhatabın adreste bulunmama sebebini, adresinden geçici mi yoksa sürekli mi ayrıldığını, tevziat saatlerinden sonra adresine dönüp dönmeyeceğini, dönecekse ne zaman döneceğini tevsik etmeden ve bilgisine başvurulan fakat mazbata üstündeki ismi net okunamayan kişinin anılan durumdan net olarak bilgisinin olup olmadığını sorgulamadan, yapılan açıklama ile yetinerek ödeme emrini muhtara tebliğ etmiş ve 2 nolu fişin kapıya yapıştırılması ile tebliğ işlemini tamamlamıştır. Bu durumda, anılan tebligatın yukarıda belirtilen ilkeler uyarınca usulsüz olduğu açıktır. O halde mahkemece, borçluya ödeme emrinin usulüne uygun tebliğ edilmediği ve şikayet tarihinin ödeme emrine muttali olunduğu beyan olunan 29.04.2016 tarihi olarak kabul edileceği ve haliyle şikayetin süresinde yapıldığı hususları dikkate alınmak suretiyle davanın esasına girilerek olumlu ya da olumsuz karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçe ile davanın reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir....

        Ancak, kendisine satış ilanı tebliği gerekip de, satış ilanı tebliğ edilmeyen veya usulsüz tebliğ edilen ilgili açısından şikayet süresi, ihaleyi öğrendiği tarihten başlar. Somut olayda, şikayete konu edilen taşınmazın ihalesinin 13.11.2015 tarihinde gerçekleştirildiği, borçlu vekili Av....’in 26.01.2016 tarihinde asıl icra dosyasından fotokopi aldığı, icra dosyası kapsamında, şikayet konusu ihalenin sonucuna dair talimat dosyasından yazılmış 30.11.2015 tarihli cevabi yazının bulunduğu, borçlunun ihalenin feshi istemi ile 04.02.2016 tarihinde icra mahkemesine başvurduğu, borçlu vekilinin temyize cevap dilekçesinde, esas dosyadan fotokopi almakla, satışın yapıldığını 26.01.2016 tarihinde öğrendiklerini beyan ettiği anlaşılmaktadır....

          Aza Özlem Karatabak'a teslim edilerek 25/07/2019 tarihinde haber kağıdı muhatabın adres kapısına yapıştırılmış ve Eşi Dürdane Geçen'e haber verilmiştir." ifadesinin yazılı olduğu görülmüştür.Tebligat parçasının üzerinde yer alan bu bilgiler dikkate alındığında tebligatı yapan memurun Kanun ile üzerine yüklenen tahkik etme ve tevsike yönelik inceleme görevini yerine getirdiği, ödeme emrinin yukarıda izah edilen mevzuata uygun olarak tebliğinin yapıldığı ve bu nedenle tebliğ işleminin usulüne uygun olduğu anlaşılmakla davacının usulsüz tebliğ işlemini şikayete ilişkin istinaf sebepleri yerinde görülmemiştir....

          Maddesi kapsamında şikayet olup, usulsüz tebliğin öğrenildiği tarihten itibaren işlemeye başlayan 7 günlük hak düşürücü süre içerisinde şikayet edilmesi gerekmektedir. Somut olayda, davacı borçlunun 29/05/2019, 20/06/2019 tarihli tahsilat makbuzları ile borç ödemesi yaptığı anlaşıldığından davacının usulsüz tebliği 29/05/2019 tarihinde öğrendiğinin kabulü gerekir. Şikayet ise 08.07.2019 tarihinde yapıldığından dava tarihinden önce şikayet süresi sona ermiştir. Mahkemece şikayetin süresinde olmadığının kabul edilmesine rağmen şikayetin esası incelenerek tebliğ işleminin usulüne uygun olduğunun değerlendirilmesi sonuçta şikayet süre yönünden reddedildiğinden sonuca etkili görülmeyerek dairemizce eleştirilmekle yetinilmiştir. Mahkemece şikayetin süre yönünden reddine karar verilmesinde isabetsizlik bulunmamaktadır....

          Bu hükme göre, usulsüz bir tebligat, mutlaka geçersiz olmayıp, usulsüz tebligatı muhatabının öğrenmesi halinde, bu öğrenme tarihi itibarı ile hüküm doğurur. Anılan maddeden kaynaklanan usulsüz tebligat şikayetinde bulunmak hakkı ise tebligatın muhatabına aittir. Tebligatın usulüne uygun yapılıp yapılmadığı hususu yalnızca ilgilisinin icra mahkemesi nezdinde İİK'nun 16/1. maddesi kapsamında yapacağı şikayet üzerine mahkemece incelenebilir. İcra mahkemesi, açıkça ileri sürülmedikçe tebligat usulsüzlüğünü re'sen nazara alamayacağı gibi; icra dairesi dahi tebligatın usulsüz olduğunu belgeleyen icra mahkemesi tarafından verilmiş bir karar getirilmediği sürece kendiliğinden tebligatın usulsüz yapılmış olduğunu dikkate alamaz....

            ŞİKAYET Borçlu şikayet dilekçesinde; takip dosyasında borçlunun vekille temsil edilmesine rağmen icra emrinin vekil yerine borçlu asile tebliğ edilmesinin usulsüz olduğunu ileri sürerek, ödeme emri tebligatının ve ödeme emrinin iptalini talep etmiştir. II. CEVAP Şikayet edilen alacaklı cevap dilekçesinde; takip dayanağı ilamda şikayetçi borçlunun ismi altında bir vekil yer almadığını, bu sebeple ödeme emrinin asile tebliğ edildiğini, kaldı ki icra müdürlüğüne yapılan taleple ödeme emrinin borçlunun vekiline de gönderildiğini ileri sürerek, şikayetin reddi ile tebligatın asile çıkarılmasında alacaklıya yüklenecek bir kusur bulunmadığından, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin şikayetçi aleyhine hükmedilmesini istemiştir. III....

              İİK'nun 134/2. maddesinde; "İhalenin feshini, Borçlar Kanunu'nun 226ncı maddesinde yazılı sebepler de dahil olmak üzere yalnız satış isteyen alacaklı, borçlu, tapu sicilindeki ilgililer ve pey sürmek suretiyle ihaleye iştirak edenler yurt içinde bir adres göstermek koşuluyla icra mahkemesinden şikayet yolu ile ihale tarihinden itibaren yedi gün içinde isteyebilirler" hükmüne yer verilmiştir. Aynı maddenin 7. fıkrasında ise; ''Satış ilanı tebliğ edilmemiş veya satılan malın esaslı vasıflarındaki hataya veya ihalede fesada bilahare vakıf olunmuşsa şikayet müddeti ıttıla tarihinden başlar. Şu kadar ki, bu müddet ihaleden itibaren bir seneyi geçemez'' düzenlemesi öngörülmüştür. Bu durumda, yukarıda değinilen açık yasa hükmü uyarınca, ihalenin feshi, kural olarak ihale tarihinden itibaren yedi gün içinde istenebilir. Ancak, kendisine satış ilanı tebliği gerekip de satış ilanı tebliğ edilmeyen veya usulsüz tebliğ edilen ilgili açısından şikayet süresi ihaleyi öğrendiği tarihten başlar....

                UYAP Entegrasyonu