"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki 3. kişi ve alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından borçlu ... hakkında, kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takip başlatıldığı, borçlunun iade edilebilir hale gelen KDV iade alacağı üzerine haciz konulduğu, bu haciz işlemine karşı 3. kişinin, borçlu şirketin vergi dairesindeki hak ve alacağının kendilerine temlik edildiği, temlik tarihinden sonra yapılan haczin usulsüz olduğu iddiasıyla haczin fekki, aksi takdirde istihkak iddiaları hakkında karar verilmesi istemiyle icra müdürlüğüne başvurduğu, talebin reddi üzerine icra mahkemesinden müdürlük kararının kaldırılarak İİK'nun 99. maddesindeki prosedürün...
Davalı alacağı temlik alan T4 A.Ş vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın reddini, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesi tarafından ''...Uyuşmazlık; usulsüz tebliğ ile icra takibine, ödeme emrine, faize, faiz oranına ve borcun tüm ferileri, zamanaşımına yönelik şikayet niteliğindedir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, takibe dayanak senedin kambiyo vasfı taşımadığından kambiyo senetlerine mahsus takip yolu ile takibe konulamayacağına ilişkin takibin iptali istemine ilişkindir. İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nun 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İncelenen icra dosyası fotokopisi ve tüm dosya kapsamına göre; davalı vekili tarafından dava dışı Onur Şah Harfiyat ve Ufuktar Gıda Şirketi aleyhine yapılan takiple ilgili olarak alacaklı vekilinin talebi üzerine davacıya İİK 89/1 maddesi kapsamında haciz ihbarnamesi gönderildiği, 1.haciz ihbarnamesinin 13/10/2020 tarihinde davacıya tebliğ edildiği, takip alacaklısı vekilinin 24/11/2020 tarihinde talep açarak 13/10/2020 tarihinde 1.haciz ihbarnamesinin tebliğ edildiği ve itirazında bulunmadığından bahisle 3.kişiye İİK 89/2.madde gereğince haciz ihbarnamesi gönderilmesini istediği, 03/12/2020 tarihinde icra müdürlüğünün talep gibi işlem yapılmasına karar verildiği, ancak icra dosyasının incelenmesinde 3.kişi aleyhine düzenlenmiş 89/2 haciz ihbarnamesinin bulunmadığı, alacaklı vekilinin 10/03/2021 tarihli talebi doğrultusunda bu kez şikayetçi -3.kişiye İİK 89/3 haciz ihbarnamesi düzenlenerek gönderildiği, 3.kişi vekilinin usulsüz olan 2.ve 3.haciz...
ŞİKAYET Borçlu şikayet dilekçesinde; tebligat gönderilen adresin borçlunun mernis adresi olmaması nedeniyle ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olduğunu, takipten 15.10.2021 tarihinde haberdar olduğunu, takip konusu senetlerdeki imzaların borçluya ait olmadığını ve borca da itirazı bulunduğunu ileri sürerek, takibin iptali ile takip konusu alacak üzerinden en az % 20 oranında tazminata hükmedilmesini ve uygulanan hacizlerin kaldırılmasını talep etmiştir. II. CEVAP Şikayet edilen alacaklı cevap dilekçesinde; ödeme emri tebliğ işleminin usulüne uygun ve takibin kesinleşmesi üzerine uygulanan hacizlerin de yerinde olduğunu, takip konusu senetlerdeki imzaların borçluya ait olduğunu ileri sürerek şikayet ve itirazların reddi ile borçlu aleyhine en az % 20 oranında tazminata ve % 10 oranında para cezasına hükmedilmesini istemiştir. III....
Hakkında kambiyo senetlerine mahsus takip başlatılması halinde borçlu, borcun olmadığı, takip dayanağı senedin müvekkili tarafından verilmediği, senedin, kaşenin, imzanın sahte olduğu, senette borçlu olarak yer almadığı, unvanın farklı olduğu, borçlunun başka bir borçlu olduğu itirazını, imzanın borçlu şirkete ait olmadığı itirazını, takip dayanağı senedin kambiyo vasfını haiz olmadığı ve alacaklının takip hakkının bulunmadığını (şikayet yoluyla) ödeme emrinin tebliğinden itibaren, (tebliğ usulsüz ise öğrenmeden itibaren 7 günlük süre içerisinde usulsüz tebliğ şikayetini de bildirerek) yasal 5 günlük süre içerisinde ilk derece mahkemesine ileri sürmek zorundadır. Borçlunun imzaya ve borca itirazlarının kabulü ve kararın kesinleşmesi halinde ise kararın doğal sonucu olarak hacizler de ortadan kalkacaktır....
İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2021/160 Esas 2022/99 Karar sayılı kararı ile ilgili istinaf kanun yoluna 03/03/2022 tarihinde süre tutum dilekçesi ile başvurulduğu, davalı banka vekiline gerekçeli kararın 20/03/2022 tarihinde tebliğ edildiği, buna rağmen davalı banka vekili tarafından gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 10 günlük yasal süre içerisinde gerekçeli istinaf dilekçesinin sunulmadığı gibi süre tutum dilekçesinde de istinaf sebep ve gerekçesi gösterilmediğinden Dairemizce kamu düzeni yönünden değerlendirme yapılmış olup buna göre; uyuşmazlık konusunun aynı borca ilişkin olarak hem kambiyo takibi, hem de ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takip yapılmasına ilişkin şikayet olduğu, bu hususun da süresiz şikayete tabi bulunduğu ve kamu düzeni ile ilgili olması nedeniyle yapılan incelemede; Her ne kadar davacı vekilince dava dilekçesinin sonuç kısmında ödeme emrinin iptali talep edilmiş ise de; dava dilekçesi kül halinde değerlendirildiğinde davacı tarafın talebinin takibin iptaline...
Maddesine göre, kambiyo vasfına ilişkin şikayetin ise İİK.nun 170/a , İİK.nun 168/3. Maddelerine göre 5 gün içerisinde icra mahkemesine yapılması gerekir .Somut olayda ödeme emri borçluya 11.09.2015 tarihinde tebliğ edilmiş olup 05/10/2018 tarihinde yapılan yetki , zamanaşımı itirazı ile kambiyo vasfına ilişkin şikayetin süre aşımı nedeniyle reddi gerekir. Dolayısıyla ilk derece mahkemesinin kararı bu yönden de isabetlidir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ SEBEPLER: Kambiyo senetlerine özgü takipte usulsüz tebliğ ve karşılıksızdır işlemi yapılmayan senedin kambiyo senedi vasfını taşımadığına ilişkin şikayet, keşideci imza ve paraflarının keşideciye ait olmadığından kambiyo vasfına yönelik şikayet ve borca itirazdır. Davacı tarafça ileri sürülen tebliğ işleminin usulsüz olduğu iddiası yönünden, ödeme emrinin usulüne uygun olarak hazırlandığı anlaşılmakla tebliğ zarfının üzerinde "örnek no: 7 ödeme emri" yazmasının tek başına ödeme emrini usulsüz kılmayacağından bu yöndeki şikayetin reddine karar verilmesi yerindedir. Takibe konu çekin muhatap bankaya ibraz edildiği, ancak çek üzerinde, çekin keşidecisinin imzası uyuşmadığından hiçbir işlem yapılamadığına dair şerhin mevcut olduğu, ibraz tarihi olarak ise 05/04/2018 tarihinin bulunduğu anlaşılmakla alacaklı TTK'nın 796 ve 808. maddeleri gereğince müracaat hakkını kaybetmediğinden bu yöndeki şikayetin reddine karar verilmesi yerindedir....
Bu durumda mahkemece borçluya yapılan ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olduğu kabul edildiğine göre, tebliğ işlemine yönelik şikayetinin kabulü ile 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi gereğince, tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olarak düzeltilmesine karar verilmesi gerekirken, hüküm fıkrasında bu husus gözardı edilerek davanın reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 07.12.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....