Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

, ödeme emri tebliğ tarihinin 17/11/2020 olarak tespitine ve takibin durdurulmasına karar verilmesini talep etmiştir....

İİK'nun 168/5. maddesine göre borçlu, borçlu olmadığı veya borcun itfa edildiği veya mehil verildiği veya alacağın zamanaşımına uğradığı veya yetki itirazını ödeme emrinin tebliğinden itibaren 5 gün içinde icra mahkemesine bildirmek zorundadır. Bu süre geçirildikten sonra yapılan itiraz geçersizdir. Borçlu, ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olduğunu da iddia ettiğine göre, mahkemece, öncelikle borçlunun ödeme emri tebliğ işleminin usulsüzlüğüne yönelik şikayeti konusunda inceleme yapılıp, anılan şikayetin yerinde görülmesi halinde, Tebligat Kanunu'nun 32. maddesi uyarınca tebliğ tarihinin düzeltilerek borçlunun diğer itirazlarının incelenmesi gerekirken, bu husus gözardı edilerek, ödeme emri teblgatının usulsüz olup olmadığı ve buna ilişkin şikayetin süresi içinde yapılıp yapılmadığı saptanmadan yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir....

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Hukuk Genel Kurulu’nca benimsenen yerleşik uygulamasına göre, alacaklının talebiyle icra müdürlüğünce borçluya ikinci kez ödeme emri tebliği, ona yeni bir itiraz hakkı tanır (HGK.nun 13.12.2006 tarih ve 2006/12- 786/783 sayılı kararı)....

    İlk Derece Mahkemesince zorunlu olmamasına karşın borçluya yeniden ödeme emri tebliğ edilmesinin davacı borçluya yeni bir itiraz hakkı ve ödeme emrinin tebliğine ilişkin şikayet hakkı tanıyacağı, ödeme emri tebliğ belgesinde dayanak belgelere yer verilmediği gerekçesiyle ödeme emrinin tebliğ işleminin iptaline, davacı borçlunun ödeme emrinin tebliğine yönelik şikayeti kabul edildiğinden ve davacı borçluya icra müdürlüğünden usulüne uygun olarak gönderilecek ödeme emri üzerine yeniden itiraz hakkı doğacağından, davacının zamanaşımı sebebine dayalı borca itirazı hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi üzerine davalı tarafça istinaf başvurusunda bulunulmuştur. İcra dosyasının incelenmesinde; davacı borçluya 28/02/2006 tarihinde ödeme emri tebliğ edildiği, davacı şirketin Şişli 3....

    İcra Müdürlüğünün 2019/8904 Esas sayılı dosyasıyla başlatılan takipte ödeme emri ile 103 davetiyesinin müvekkiline tebliği işleminin usulsüz olduğunu, her iki tebligatın da beyanı alınan komşuların isimleri tespit edilip imzaları alınmadan yapıldığını, takipten 17/02/2020 tarihinde haberdar olduklarını, takip konusu kambiyo senedinin açık olarak düzenlenmesinden kaynaklanan itiraz haklarını saklı tuttuklarını, faize ve tüm ferilerine itiraz etiklerini bildirerek öğrenme tarihi olan 17/02/2020 tarihinin tebliğ tarihi olarak kabul edilmesine, faize ve tüm ferilere itirazlarının kabul edilmesine karar verilmesini istemiştir. YANIT : Davalıya usulüne uygun davetiye tebliğ edilmiş, davalı vekili davaya cevap vermemiş, duruşmadaki beyanında, tebliğ işleminin yasaya ve usulüne uygun olması nedeniyle şikayetin reddine, mahkeme aksi kanaatte ise yargılama gideri ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmemesine karar verilmesini istemiştir....

    Usule aykırı tebliğin hükmü ise; Tebligat Kanunu'nun 32. ve Tebligat Yönetmeliği'nin 53. maddelerinde düzenlenmiş olup, tebliğ usulüne aykırı yapılmış olsa bile, muhatap tebliğe muttali olmuş ise geçerli sayılıp, hakkındaki takipten daha evvel haberdar olduğuna dair bir delil bulunmaması halinde muhatabın beyan ettiği tarihin tebliğ tarihi olarak kabul edilmesi gerekmektedir. Bu durumda, mahkemece, borçluya yapılan ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olduğu gözetilerek, borçlunun usule aykırı tebliği öğrenme tarihi olarak beyan ettiği 11.06.2015 tarihinin ödeme emrinin tebliğ tarihi olarak düzeltilmesine karar verilerek, imzaya ve borca itiraz yönünden işin esasının incelenmesi gerekirken davanın süreden reddi isabetsizdir....

      İSTİNAF SEBEPLERİ:Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle;Müvekkilinin icra müdürlüğüne yapılan itiraz tarihinde usulsüz tebligattan haberdar olduğu kabul edilse dahi dayanak belgeler ödeme emri ile birlikte tebliğ edilmediğinden yapılan tebligatın usulsüz olduğunu, takip konusu senedin kambiyo senedi vasfına haiz olmadığını, alacaklının senedi kötü niyetli bir şekilde ele geçirip bedelsiz senedi takibe koyduğunu belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın kabulüne, takip dosyası satış aşamasına geldiğinden satışın durdurulmasına, icranın geri bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE; Uyuşmazlık, takibin iptali şikayetine ilişkindir....

      TL asıl alacak ve ferileri, olduğu, Niğde İcra Hukuk Mahkemesinin 10/02/2016 gün ve 2016/7 esas 52 karar ile Niğde İcra Müdürlüğünün yetkisizliğine karar verildiği, alacaklı tarafça takip dosyasının yetkili Mersin icra müdürlüğüne gönderilmesine dair 12/02/2016 tarihinde talep yapıldığı, Mersin 4. İcra Müdürlüğünce borçluya 01/03/2016 tarihinde ödeme emri tebliği yapıldığı, 04/03/2016 tarihinde borçlu tarafından alacaklı aleyhine Mersin 4. İcra Hukuk Mahkemesine ödeme emirinin usulsüz tebliği ve dayanak senedin teminat niteliği iddialarıyla şikayet ikame ettiği, anılan mahkemece 22/09/2016 gün ve 2016/146- 610 EK ile şikayetin reddine karar verildiği, kararın istinaf olunduğu, Antalya BAM 12. HD . 30/12/2016 gün ve 2016/291- 290 EK ile yetkisizlik kararı kesinleşmeden ödeme emri tebligatı yapılmasının usulsüz olduğu gerekçesiyle Mersin 4....

      Diğer taraftan, kambiyo senetlerine mahsus iflas yoluyla takipte itiraz ve şikayeti düzenleyen İİK.'nun 172. maddesinde; “Ödeme emrine itiraz veya şikayet etmek isteyen borçlu, ödeme emrinin tebliğinden itibaren beş gün içinde her türlü itiraz veya şikayetini sebepleri ile birlikte diğer tarafa tebliğ edilecek nüshadan bir fazla dilekçe ile icra dairesine bildirmeye mecburdur. Bu dilekçenin bir nüshası derhal alacaklıya tebliğ olunur.” denilerek itiraz ve şikayetin ödeme emrinin tebliğinden itibaren 5 gün içinde icra dairesine bildirilmesi gerektiği açıklanmıştır. İİK.'nun 173. maddesinde de itiraz ve şikayet olunmaması hali düzenlenmiştir. Somut olayda; kambiyo senetlerine mahsus iflas yoluyla takipte borçlu mahkemeye başvurarak kambiyo şikayeti ile birlikte borca itiraz iddiasında bulunmuş olup, anılan itiraz ve şikayetlerin takip yoluna göre İİK.'...

      Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; ödeme emri ve 103 davet kâğıdını içeren tebligatların usulsüz olarak tebliğ edildiğini, 103 davet kâğıdının tebliğinin de usulsüz olduğunu iddia ederek ıttıla tarihinin ona göre düzeltilmesini talep ettiklerini, ödeme emri tebliğlerinin usulsüzlüğünün yerel mahkemece de tespit edildiğini ancak 103 davet kâğıdının usulsüz tebliğinin dikkate alınmadığını, usulsüz 103 davet kâğıdı tebliği dikkate alınmadığı için süre aşımı neden gösterilerek takibin iptali taleplerinin de reddedildiğini, takipte alacaklı olarak gözüken kişiler yetkili hamil olmadıklarından takip yapma ehliyetleri bulunmadığını, mahkemece hatalı süre aşımı tespiti ile borcun olmadığı yönündeki iddiaların da değerlendirilmediğini beyan ederek, yerel mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Tüm dosya kapsamı uyarınca; uyuşmazlık, usulsüz tebligat ve ödeme emri ile takibin iptali talebi ile ilgili şikayete ilişkindir....

      UYAP Entegrasyonu