Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ten tahsiline, diğer davalılar hakkındaki davanın reddine karar verilmesi üzerine; hüküm, davacı vekili tarafından hakkında tapu iptal tescil ve alacak davası reddedilen davalılar yönünden ayrıca davalılar yararına hükmedilen vekalet ücreti ve yargılama giderleri ile tapu iptal tescil talebi konusunda mahkemece bir karar verilmemesine yönelik olarak, davalı ... vekili tarafından ise yararına vekalet ücretine hükmedilmemesi yönlerinden temyiz edilmiştir. ...-Davacı, davalı ... adına kayıtlı ... nolu, davalı ... adına kayıtlı ... nolu taşınmazların evlilik birliği içinde edinildiği, davalı eski eş ... tarafından edinildiği halde kendi adına kayıt oluşturmadan ablası davalı ... üzerine tapuya tescil ettirdiği, onun da daha sonra diğer davalılara bu taşınmazları satıp devrettiği gerekçesiyle tapu iptal tescil talebinde bulunduğu halde mahkemece bu konuda olumlu ya da olumsuz bir karar verilmeden kademeli isteklerden alacak talebinin incelenmiş olması usul ve yasaya aykırıdır....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hakkı olmayan yere tecavüz HÜKÜM : Beraat Gereği görüşülüp düşünüldü: Oluşa ve tüm dosya kapsamına göre; sanığın tecavüz ettiği iddia olunan taşınmazla ilgili Tarsus 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/487 esas sayılı dosyasında katılanlara yönelik tapu iptal ve tescil davası açtığı, bu dava bekletici mesele yapılarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdir edilmesi gerekirken eksik araştırma ile yazılı şekilde beraat hükmü kurulması, Yasaya aykırı, katılanlar vekilinin temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, 17.10.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hakkı olmayan yere tecavüz HÜKÜM : Beraat Gereği görüşülüp düşünüldü: Oluşa ve tüm dosya kapsamına göre; sanığın tecavüz ettiği iddia olunan taşınmazla ilgili Tarsus 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/487 esas sayılı dosyasında katılana tapu iptal ve tescil davası açtığı, bu dava bekletici mesele yapılarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdir edilmesi gerekirken eksik araştırma ile yazılı şekilde beraat hükmü kurulması, Yasaya aykırı, katılanlar vekilinin temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, 06.12.2018 gününde oy birliğiyle karar verildi....

        Hukuk Dairesinin 10.05.2007 gün ve 2007/2141-6092 sayılı kararıyla, yerel mahkemenin hüküm fıkrası “6831 sayılı Kanunun 2/B madde uygulamasına itiraz davasında mahkememizin görevsizliğine, tapu iptal tescil davası yönünden dosyanın ayrılarak başka bir esasa kayıt edilmesine, 6831 sayılı Kanunun 2/B maddesi uygulamasına itiraz davasına ilişkin dosyanın talep halinde görevli ve yetkili...Kadastro Mahkemesine gönderilmesine” cümlesinin yazılması suretiyle düzeltilerek onanmış, 6831 sayılı Kanunun 2/B madde uygulamasına itiraz davası ayrılarak görevsizlikle kadastro mahkemesine gönderilmiş, tapu iptal tescil davası ve elatmanın önlenmesi davası elde tutularak, mahkemece Hazinenin çekişmeli parselin, 6831 sayılı Yasa ile Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılan yer niteliğiyle, Hazine adına tescili istemi ret edilip, tapu iptal ve Hazine adına tescil ve elatmanın önlenmesi istemiyle açtığı dava ve Orman Yönetiminin davasının kabulüne, çekişmeli......

          Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 18.11.2009 gün ve 2009/4 - 383 E. - 2009/517 K.; 16.06.2010 gün ve 2010/4 - 349 E. - 2010/318 K. sayılı kararlarında da vurgulandığı gibi; tapu işlemleri kadastro tespit işlemlerinden başlayarak birbirini takip eden işlemler olduğundan ve tapu kütüğünün oluşumu aşamasındaki kadastro işlemleri ile tapu işlemleri bir bütün oluşturduğundan, bu kayıtlarda yapılan hatalardan TMK'nın 1007. maddesi anlamında Devletin sorumlu olduğunun kabulü gerekir. 4721 sayılı TMK’nın 705/2. maddesi uyarınca tapu iptal ve tescil istekli davaların kesinleştiği tarih itibariyle mülkiyet hakkı sona ereceğinden bu tarih itibariyle tapusu iptal edilen gerçek ve tüzel kişilerin zararı oluşacaktır. Dolayısıyla bu tür bir dava, taşınmazın mülkiyetinin yitirilmesine ilişkin iptal ve tescil davasının kesinleştiği tarihten sonra açılabileceğinden, mülkiyetin kaybedildiği tarih itibariyle de taşınmazın değerinin tespit edilmesi gerektiği kuşkusuzdur....

            Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tesbit tarihinden önce 1942 yılında 3116 sayılı Kanuna göre yapılıp kesinleşen orman kadastrosu, daha sonra 1979 yılında 1744 sayılı Kanuna göre yapılıp 17.06.1980 – 17.06.1981 tarihleri arasında ilân edilerek kesinleşen, aplikasyon ve 2. madde çalışması, 05.12.1984 tarihinde 2896 sayılı Kanuna göre yapılıp 01.10.1985 - 01.10.1986 tarihleri arasında ilân edilerek kesinleşen sınırlaması yapılmayan ormanlarda orman kadastrosu ve 2/B madde çalışması, sınırlaması yapılan ormanlarda aplikasyon ve 2/B madde uygulaması ile 1988 yılında 3302 sayılı Kanuna göre yapılıp 03.06.1988 – 03.12.1988 tarihleri arasında ilân edilerek kesinleşen aplikasyon ve 2/B uygulaması vardır. Yörede 1963 yılında yapılan tapulama çalışmasında 342 parsel sayılı 60500 m2 yüzölçümündeki taşınmaz senetsizden vergi kaydına dayanılarak ... adına tespit ve tescil edilmiş, dava dışı ...’in ...’e karşı açtığı tapu iptal ve tescil davası sonucu ... 2....

              İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı süresinde verdiği istinaf dilekçesinde; tapu iptal tescil davası açıldığını ve tescilin mümkün olmaması halinde satış vadine konu hissenin dava tarihindeki değerinin ödenmesinin istendiğini, ancak dava görülürken söz konusu davanın konu bakımından mahiyetinin değiştiğini, bilirkişi raporunun 5.ve 12.sayfasında davanın tapu tescil ve aynına ilişkin olmadığına dair kanaat belirtildiğini, davanın ıslah edildiğini, ıslah ile birlikte talep konusunun değiştirildiğini, artık davanın tapu iptal tescil olmaktan çıktığını belirterek kararın kaldırılmasını talep etmişti.r DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İcra dosyasının incelenmesinde; Davacılar aleyhine İstanbul Anadolu 13. Hukuk mahkemesinin 2019/107 E-2021/233 K.sayılı ilamındaki alacağın takibe konulduğu, davacılarında ilamın henüz kesinleşmediğinden bahisle infazının mümkün olamayacağını belirterek mahkemeye başvurdukları anlaşılmaktadır....

              Davalı vekili cevap dilekçesinde; Sulh Hukuk Mahkemesinin görevli olduğunu, Antalya 9 AHM 2014/444 esas sayılı dosyasında dava konusu taşınmaz hakkında tapu iptal ve tescil davası açıldığını bu dosyanın bekletici mesele yapılmasını ve davanın reddini savunmuştur. Cevaba cevap dilekçesinde; davalının, dava konusu taşınmazda müvekilinin satın aldığı tarihten önce oturduğunu ve işgalci konumunda olduğunu, taraflar arasında herhangi bir kira sözleşmesi yapılmadığını, dava konusu taşınmazın üzerinde her hangi bir aile konutu şerhinin olmadığını belirtmiştir. Antalya 9. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/444 Esas 2014/405 Karar sayılı dosyasında, davacının dava dışı Süleyman ve dava dışı İrfan hakkında tapu iptal ve tescil isteminde bulunduğu ancak bu davanın Antalya 3. Aile Mahkemesinin 2009/86 Esas 2012/958 Karar sayılı ilamında katılma alacağı ve tapu iptal ve tescil isteminde bulunduğu için usulden reddedildiği anlaşılmıştır. Antalya 3....

                HUKUK DAİRESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın vekalet görevinin kötüye kullanıldığı gerekçesi ile 435 parsel yönünden tapu iptal ve tescil isteminin; diğer taşınmazlar, yargılama sırasında Hazine adına orman vasfı ile tescil edildiğinden bu taşınmazlar bakımından bedel isteminin kabulüne dair verilen kararın istinaf edilmesi üzerine Sakarya Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi, yerel mahkeme kararını kaldırıp HMK'nın 353/1-b bendi uyarınca yeniden esas hakkında hüküm kurarak, 435 parsel yönünden tapu iptal ve tescil isteminin kabulüne, diğer taşınmazlar hakkında karar verilmesine yer olmadığına, ilişkin olarak verilen karar davacı vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ......

                  Ancak davacı tarafından, Çatalzeytin Asliye Hukuk Mahkemesinin 2002/21 esas sayılı dosyasıyla, bu sözleşmenin konusunu oluşturan taşınmaza ilişkin tapu iptali-tescil davası açılmış olup, işbu davanın konusu olan meselenin tapu iptali-tescil davası dosyasında halledilmesi gerekir. Bu nedenle davanın açılmasında davacının hukuki yararı bulunmadığı için davanın reddi gerekirken, mahkemece yazılı şekilde davanın kabulü usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. 2006/12898-2007/724 SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz edilen kararın davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden tarafa iadesine, 29.1.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                    UYAP Entegrasyonu