takibin durdurulmasını da içerdiğini, 391 inci maddedi gereği verilen kararda gerekçe usul ve yasaya aykırıdır.korunması gereken kanununun çıkış amacı gereği tüketicidir.bu nedenle mahkemenin kararına katılmadığını, alınan iki adet makine ayıplı çıktığını ve müvekkilce ayıplı makineler iade edilmek istendiğini, davalı tarafın bu hususu kabul etmemesi ile müvekkilinin sözleşmeden dönme ve cayma hakkını kullanmış noter kanalıyla ihtar yollamış ve arabulucuya müracaat ettiğini, Kayseri arabuluculuk bürosunda 2020/142 başvuru no,2020/8503 esas numaralı arabuluculuk dosyasında yapılan müzakereler sonucunda anlaşma sağlanamadığını, alınan makinelere ilişkin olarak 6502 sk md 4 uyarınca uygun sözleşme yapılmadığını ve fatura bedelleri karşılığında müvekkilinden bonolar alındığını, müvekkilinin 6502 sk md 15 uyarınca sözleşmeden dönme ve faturalar gereğince davalı tarafa verilen 172.500,00- TL tutarındaki bonoların iadesi için 23.09.2020 tarihli noter ihtarnamesi ile cayma hakkını kullandığını...
Tüm dosya kapsamından; davalı tarafından edimin ayıplı ifa edilmesi nedeniyle davacının sözleşmeden döndüğü, ayıplı ifa nedeniyle almak zorunda kaldığı bilgisayar bedeli ile ayıplı bilgisayar bedeli arasındaki farkın davacının menfi zararını oluşturduğu ve bu zararın 17.309,00 TL olduğu, davalının------ yevmiye nolu ihtarnamesinin tebliğinden itibaren üç günlük sürenin geçmesi ile temerrütün oluştuğu, tarafların tacir olması ve dava konusunun tarafların ticari işletmeleri ile ilgili olması nedeniyle alacağa ticari faiz işletilmesi gerektiği sonuç ve vicdani kanaatine-----varılarak davanın kısmen kabul, kısmen reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir....
Bilirkişi heyetinin mahallinde yaptığı incelemede 07/01/2020 tarihi itibariyle dava konusu bağımsız bölümün de içinde yer aldığı projenin temel kazısının yapıldığı, parsel üzerinde kaba inşaatı yarım kalmış blokların olduğu ve devam eden bir inşaatın bulunmadığının tespit edildiği, taraflar arasındaki sözleşmenin 10/08/2015 tarihli ve sözleşmedeki teslim tarihinin de 31/12/2017 olduğu, işbu davanın ise 05/11/2018 tarihinde ikame edildiği anlaşılmaktadır. Sözleşmeden dönme ve bedel iadesi seçimlik hakkı, 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'da ayıplı mal sunulması hali için tüketiciye tanınmış seçimlik haklardan biri olup, dava konusu uyuşmazlığın tüketici işlemi olmadığı dosya kapsamından anlaşılamamakla davacı tüketicinin taahhüt edilen süre geçmesine rağmen dairesini teslim almaması nedeniyle ayıplı mal durumunun ortaya çıkması nedeniyle sözleşmeden dönme ve bedel iadesi seçimlik hakkını TKHK kapsamında kullanması mümkündür....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı şirket yetkilisi istinaf dilekçesinde özetle; husumet itirazlarının reddinin isabetsiz olduğunu, dava konusu mobilyalar nedeniyle sorumluluğunun bulunmadığını belirterek kararın kaldırılması istemiyle istinaf kanun yoluna başvurmuştur. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, tüketicinin taraf olduğu satım sözleşmesine konu malın ayıplı olduğundan bahisle sözleşmeden dönme ve bedel iadesi istemine ilişkindir. İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nun 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır. Somut olayda davacı tarafından dava dilekçesi ekinde yer verilen sipariş fişine konu ürünlerdeki gizli ayıplar uyarınca sözleşmeden dönme ve bedel iadesi isteminde bulunulduğu sabittir....
Bu durumda tüketici, sözleşmeden dönme, hizmetin yeniden görülmesi veya ayıp oranında bedel indirimi isteyebilir. Somut olayda, davacı dava dilekçesinde hizmet bedelinin iadesi seçeneğini tercih etmiş ise de, davacı hizmetten yararlandığına göre, “çoğun içinde az da vardır” kuralı gereğince davacının talebinin ayıp oranında bedel indirimi olduğunun kabulü gerekir. Bu kabul, aynı zamanda M.K.’nun 2. maddesinde ifadesini bulan dürüstlük ve iyiniyet kuralının da bir gereğidir. Hal böyle olunca, dosya kapsamında bulunan delillerin değerlendirilerek hizmetteki ayıplar nedeni ile indirim miktarı belirlenerek sonucuna uygun bir karar verilmelidir. Mahkemece davacının hizmetten yararlandığı gözetilmeden tüm konaklama bedelinin tahsiline karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. SONUÇ: Yukarıda (1)nolu bentte açıklanan nedenlerle davalıların diğer temyiz itirazlarının reddine, 2....
Maddesi gereğince istinaf sebepleri ile re'sen kamu düzenine aykırılık yönünden sınırlı olarak yapılmış olup, 6502 sayılı yasanın 11. maddesinde, malın ayıplı olması durumda tüketicinin seçimlik hakları düzenlenmiştir. Bu seçimlik haklarda tüketici; bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür. Ücretsiz onarım veya malın ayıpsız misli ile değiştirilmesi hakları üretici veya ithalatçıya karşı da kullanılabilir....
A.Ş vekili süresinde vermiş olduğu cevap dilekçesinde mahkemenin yetkisine itirazda bulunduğu görülmekle ve yetki itirazının haklı olduğu kanaatine varılmakla, adı geçen davalı yönünden dava dosyasının eldeki davadan tefrik edilerek mahkememizin ayrı bir esasına kaydedilmesine karar verilmiştir. DELİLLER VE DEĞERLENDİRİLMESİ: Dosya içerisine; servis kayıtları, ihtarname örneği teslim alma fişleri ve fatura sunulmuş, dosya üzerinden bilirkişi incelemesi yaptırılarak ayrıntılı rapor aldırılmıştır. Dava; ticari satım akdi uyarınca satılan malın ayıplı olduğu gerekçesiyle sözleşmeden dönme ve ödenen bedelin iadesine ilişkin dava niteliğindedir. Davaya konu edilen ... marka ... davalı ... A.Ş tarafından davacıya 7.999,00.-TL bedelle satılıp teslim edildiği, bedelin tamamen ödendiği hususları ihtilafsız olup uyuşmazlık; satılan ürünün ayıplı olup olmadığı, ayıbın niteliği, sözleşmeden dönme ve bedel iadesi talebinde davacının haklı olup olmadığı hususlarına ilişkindir....
DELİLLER: Tapu kaydı, Delil listeleri sunulan ve toplanan tüm deliller. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, sözleşme tarihi itibariyle mülkiyetin davacıya ait olduğunun tespiti, ipoteğin ve hacizlerin kaldırılması, olmadığı taktirde taşınmazın rayiç değerinin tahsili istemine ilişkindir. Dava dosyası içerisinde mevcut tapu kaydı ile tüm bilgi ve belgelerden dava konusu taşınmazın davacı adına tapuda kayıtlı olduğu sabittir. 6502 Sayılı Kanunun 8. maddesinde ayıplı mal tanımlanmış olup 11. maddesinde ayıplı mal halinde tüketicinin seçimlik hakları ve ayıplı maldan sorumluluk düzenlenmiştir. Buna göre tüketici aldığı malın ayıplı olduğu iddiasında ise ayıbın giderilmesini ve giderilmemesi halinde de sözleşmeden dönme hakkını kullanabilir. Eldeki davada da aynen bu şekilde davacı tüketici davayı sözleşmenin tarafı olan davalı satıcı-yüklenici Emay İnşaat...AŞ....
O halde, gizli ayıpların, dava zamanaşımı süresi içinde ve ayıp ortaya çıktıktan hemen sonra makul olan en kısa sürede derhal ihbar edilmesi, ayıbın açık mı, yoksa gizli mi olduğunun tayininde ise, ortalama bir tüketicinin bilgisinin dikkate alınması gerekmektedir. 6502 sayılı Yasa madde 11'de ayıplı mal nedeniyle tüketicinin seçimlik hakları;"(1) Malın ayıplı olduğunun anlaşılması durumunda tüketici,Satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme,Satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinden indirim isteme,Aşırı bir masraf gerektirmediği takdirde, bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını isteme, İmkân varsa, satılanın ayıpsız bir misli ile değiştirilmesini isteme, seçimlik haklarından birini kullanabilir....
ifa edilmez ise satıcı, sağlayıcı ve kredi veren, tüketicinin satış sözleşmesinden dönme veya bedelden indirim hakkını kullanması hâlinde müteselsilen sorumludur....