Kart hamilinin "tüketici" sayıldığı durumlara gelince; 1. 6502 sayılı Kanunun yürürlüğe girdiği 28.05.2014 tarihinden sonra açılan davalarda görevli mahkeme, dava açanın sıfatına (kart hamili ya da kartı veren kuruluş olup olmamasına) bakılmaksızın tüketici mahkemeleridir. 2. 6502 sayılı Kanunun yürürlüğünden (28.05.2014) önce açılan davalarda ise; (a) 5464 sayılı Kanunun yürürlüğe girmesinden (01.03.2006) önce açılan davalarda görevli mahkeme, dava açanın sıfatına bakılmaksızın tüketici mahkemesidir. (b) 5464 sayılı Kanunun yürürlüğe girmesinden (01.03.2006) sonra açılan davalarda; i. Tüketici olan kart hamilinin, kart veren kuruluşa karşı açtığı davalarda görevli mahkeme, 5464 sayılı Kanunun 44/1. maddesi uyarınca tüketici mahkemesidir. ii. Kartı veren kuruluş tarafından, tüketici sıfatını haiz kart hamiline karşı açılan davalarda, 5464 sayılı Kanunun 44/2. maddesi uyarınca, dava değerine göre sulh hukuk ya da asliye hukuk mahkemesi görevlidir....
Somut olayda, Taraflar arasında imzalanan kredi kartı sözleşmesi uyarınca davalıya kredi kartı tahsis edildiği, davalının kredi kartı borcu taksitlerini ödememesi üzerine, taraflar arasında 04/10/2017 tarihli "taksitli nakit avans sözleşmesi" imzalandığı, bu sözleşmeye göre kredi kartı borcunun 46 ay vade ile taksitlendirildiği, davacı banka tarafından davalıya muacceliyet ihtarnamenin gönderildiği 29/01/2018 tarihlinde davalıya tebliğ edildiği ve davalı borçluya ödeme yapması için 7 günlük süre verilmiş anlaşılmaktadır....
Davalı vekili, davacı adına sanal kart oluşturulması gibi bir durumun söz konusu olmadığını, dava konusu işlemlerin davacının aktif olarak kullandığı kredi kartı ve hesabı üzerinden ve davacının hiç kimse ile paylaşmaması gereken kredi kartı şifresi girilerek ve diğer kredi kartı bilgileri kullanılarak yapılmış olduğunu, bu nedenle dava konusu işlemleri davacının yapmadığını ispat etmek yükümlülüğünde olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece Yargıtay (kapatılan) 13....
Davacı, birleşen dosyada ise asıl borçlu davalı ... ile imzalanan kredi kartı sözleşmesinden kaynaklanan borcun ödenmemesi sebebi ile başlatılan icra takibine davalının haksız itiraz ettiğini ileri sürerek itirazın iptaline ve takibin devamına ve icra inkar tazminatına mahkum edilmesini istemiştir. Asıl davada davalı, davanın reddini dilemiş, birleşen dosyada ise davalı davaya cevap vermemiştir. Mahkemece asıl davanın reddine, birleşen davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Taraflar arasındaki ihtilaf, davacı bankadan alınıp kullanılan kredi kartı borcundan kaynaklanmaktadır. 1 Mart 2006 tarihinde yürürlüğe giren 5464 sayılı Banka Kredi Kartları Kanunu’nun 44/2. maddesi “Kart çıkaran kuruluşlar tarafından kart hamilleri aleyhine açılan davalarda 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun görev ve yetkiye ilişkin hükümleri uygulanır” hükmünü getirmiştir....
Davalı, asıl borçlu adına kredi kartı tanzim edilirken davalının kredi sözleşmesine kefil sıfatıyla imza attığını, kredi kartı limit arttırımları konusunda kendisine bilgi verilmediğini, iyi niyetli olarak kefil olduğu 70,00 TL lik miktarı bankaya yatırdığını savunarak, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Taraflar arasındaki ihtilaf, davacı bankadan alınıp kullanılan kredi kartı borcundan kaynaklanmaktadır. 1 Mart 2006 tarihinde yürürlüğe giren 5464 sayılı Banka Kredi Kartları Kanunu’nun 44/2. maddesi “Kart çıkaran kuruluşlar tarafından kart hamilleri aleyhine açılan davalarda 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun görev ve yetkiye ilişkin hükümleri uygulanır” hükmünü getirmiştir. Bu madde hükmü ile kart çıkaran kuruluşlar tarafından açılan davanın genel mahkemelerde görüleceği belirtilmiştir....
Kart hamilinin "Tüketici" sayıldığı durumlara gelince; 1. 6502 sayılı Kanunun yürürlüğe girdiği 28.05.2014 tarihinden sonra açılan davalarda görevli mahkeme, dava açanın sıfatına (Kart hamili ya da kartı veren kuruluş olup olmamasına) bakılmaksızın tüketici mahkemeleridir. 2. 6502 sayılı Kanunun yürürlüğünden (28.05.2014) önce açılan davalarda ise; (a) 5464 sayılı Kanunun yürürlüğe girmesinden (01.03.2006) önce açılan davalarda görevli mahkeme, dava açanın sıfatına bakılmaksızın tüketici mahkemesidir. (b) 5464 sayılı Kanunun yürürlüğe girmesinden (01.03.2006) sonra açılan davalarda; i. Tüketici olan kart hamilinin, kart veren kuruluşa karşı açtığı davalarda görevli mahkeme, 5464 sayılı Kanunun 44/1. maddesi uyarınca tüketici mahkemesidir. ii. Kartı veren kuruluş tarafından, tüketici sıfatını haiz kart hamiline karşı açılan davalarda, 5464 sayılı Kanunun 44/2. maddesi uyarınca, dava değerine göre sulh hukuk ya da asliye hukuk mahkemesi görevlidir....
Tanımlar başlıklı madde, "4/b) Belirli süreli tüketici kredisi sözleşmesi: Sözleşmenin kurulduğu tarihte, kredi ilişkisinin sona erme tarihinin taraflarca sözleşmede açıkça kararlaştırıldığı tüketici kredisi sözleşmelerini," şeklinde düzenlemeleri içermektedir. c) Belirsiz süreli taketici kredisi sözleşmesi: Sözleşmenin kurulduğu tarihte, kredi ilişkisinin sona erme tarihinin taraflarca sözleşmede kararlaştırılmadığı tüketici kredisi sözleşmelerini, Kredi kartı sözleşmeleri belirsiz süreli sözleşmelerdir. Muaccel hale gelmiş kredi kartı borcunun yeniden yapılandırılmasına ilişkin yapılan sözleşmeyle kredi kartı sözleşmelerini belirli süreli sözleşmeler haline getirmez....
TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : 19/04/2019 NUMARASI : 2019/267 ESAS - 2019/342 KARAR DAVA KONUSU : İtirazın İptali KARAR : Adana 3.Tüketici Mahkemesi'nin 19/04/2019 tarih ve 2019/267 Esas 2019/342 sayılı kararı ile kurulan hüküm nedeniyle davacı vekilinin istinaf başvurusu ile ilgili yapılan esas incelemesinde; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : DAVA DİLEKÇESİNDE ÖZETLE : Davalı borçluya müvekkili banka ile imzalamış olduğu Kredi Kartı Üyelik Sözleşmesine istinaden 4506 **** ****9685 numaralı kredi kartı tahsis edildiğini,, davalının imzalamış olduğu sözleşmeden dolayı verilen kredi kartı hesabına ait 5.954,63- TL' lik borcunu ödemediği gerekçesiyle hesabı kat edilerek, ihtarname gönderildiğini, ihtarname üzerine borç ödenmeyince, davalı aleyhine Adana 10....
Kart hamilinin "tüketici" sayıldığı durumlara gelince; 1- 6502 sayılı Kanunun yürürlüğe girdiği 28.05.2014 tarihinden sonra açılan davalarda görevli mahkeme, dava açanın sıfatına (kart hamili ya da kartı veren kuruluş olup olmamasına) bakılmaksızın tüketici mahkemeleridir. 2- 6502 sayılı Kanunun yürürlüğünden (28.05.2014) önce açılan davalarda ise; a) 5464 sayılı Kanunun yürürlüğe girmesinden (01.03.2006) önce açılan davalarda görevli mahkeme, dava açanın sıfatına bakılmaksızın tüketici mahkemesidir. (b) 5464 sayılı Kanunun yürürlüğe girmesinden (01.03.2006) sonra açılan davalarda; i. Tüketici olan kart hamilinin, kart veren kuruluşa karşı açtığı davalarda görevli mahkeme, 5464 sayılı Kanunun 44/1. maddesi uyarınca tüketici mahkemesidir. ii. Kartı veren kuruluş tarafından, tüketici sıfatını haiz kart hamiline karşı açılan davalarda, 5464 sayılı Kanunun 44/2. maddesi uyarınca, dava değerine göre sulh hukuk ya da asliye hukuk mahkemesi görevlidir....
Kart hamilinin "tüketici" sayıldığı durumlara gelince; 1- 6502 sayılı Kanunun yürürlüğe girdiği 28.05.2014 tarihinden sonra açılan davalarda görevli mahkeme, dava açanın sıfatına (kart hamili ya da kartı veren kuruluş olup olmamasına) bakılmaksızın tüketici mahkemeleridir. 2- 6502 sayılı Kanunun yürürlüğünden (28.05.2014) önce açılan davalarda ise; (a) 5464 sayılı Kanunun yürürlüğe girmesinden (01.03.2006) önce açılan davalarda görevli mahkeme, dava açanın sıfatına bakılmaksızın tüketici mahkemesidir. (b) 5464 sayılı Kanunun yürürlüğe girmesinden (01.03.2006) sonra açılan davalarda; i. Tüketici olan kart hamilinin, kart veren kuruluşa karşı açtığı davalarda görevli mahkeme, 5464 sayılı Kanunun 44/1. maddesi uyarınca tüketici mahkemesidir. ii. Kartı veren kuruluş tarafından, tüketici sıfatını haiz kart hamiline karşı açılan davalarda, 5464 sayılı Kanunun 44/2. maddesi uyarınca, dava değerine göre sulh hukuk ya da asliye hukuk mahkemesi görevlidir....