Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece 620,00 TL maddi, 2.500,00 TL manevi tazminatın davalılardan tahsiline karar verilmiş, hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemenin hükme esas aldığı bilirkişi raporunda araç değer kaybı belirlenmesi dairemiz içtihatlarına uygun değildir. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda araçtaki değer kaybının tespiti, Dairemizce değer kaybının belirlenmesi hususunda esas alınan, aracın kaza tarihindeki hasar görmemiş 2.el piyasa değeri ile kazadan sonra onarılmış haldeki 2.el piyasa değeri arasındaki fark kriterine uyulmaksızın genel bir değerlendirme yapılarak sağlanmıştır....

    Mahkemece tüm dosya kapsamına göre davacının talep ettiği ve aracının değer kaybına ilişkin olarak belirttiği 2.000,00 TL’lik miktar belirlenebilir olduğundan davanın belirsiz alacak davası olarak nitelendirilmesi mümkün bulunmayacağından ve bu konuda kısmi dava açılamayacağından davanın HMK’nin 107, 109 ve 114. maddeleri gereğince dava şartı yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir. HMK’nin kısmi davayı düzenleyen 109. maddesinde, “(1) Talep konusunun niteliği itibarıyla bölünebilir olduğu durumlarda, sadece bir kısmı da dava yoluyla ileri sürülebilir. (2) Talep konusunun miktarı, taraflar arasında tartışmasız veya açıkça belirli ise kısmi dava açılamaz….” hükmüne yer verilmiştir....

      Davalı vekili, kaza tespit tutanağının gerçeği yansıtmadığını, talep edilen tazminat miktarlarının fahiş olduğunu ileri sürerek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davanın kısmen kabulüne, 7.000,00 TL değer kaybı ile 1.800,00 TL kazanç kaybının kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, hasar bedeline ilişkin talebin reddine karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde, özellikle oluşa uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen kusur oranlarının hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir....

        Davalı vekili, kaza tespit tutanağının gerçeği yansıtmadığını, talep edilen tazminat miktarlarının fahiş olduğunu ileri sürerek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davanın kısmen kabulüne, 7.000,00 TL değer kaybı ile 1.800,00 TL kazanç kaybının kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, hasar bedeline ilişkin talebin reddine karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde, özellikle oluşa uygun olarak düzenlenen uzman bilirkişi raporunda belirtilen kusur oranlarının hükme esas alınmasında bir usulsüzlük bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir....

          ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO:2022/544 Esas KARAR NO :2023/230 DAVA:Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ:17/08/2022 KARAR TARİHİ:27/03/2023 Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı; 15/06/2021 tarihinde meydana gelen trafik kazasından dolayı aracında meydana gelen hasar ve değer kaybı bedelleri için şimdilik 100,00-TL hasar bedeli, 100,00-TL reel değer kaybı bedelinin kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı ise; davacı tarafından Sigorta Tahkim Komisyonu'na aynı taleplerle iki defa başvuru yapıldığını, her iki başvurunun da davacı ait aracın trafik poliçesinin tükenmemiş olduğu gerekçesi ile reddedildiğini, sorumluluğunun poliçe limiti ve sigortalı aracın kusuru oranında olduğunu, kusur ve hasar miktarının tespitini, sonrasında davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

            Mahkememizce öncelikle dosyada mevcut kaza tespit tutanağı, araçların niteliği, bilirkişi raporu ve olayın meydana geliş şekli ve sonucunu göre davanın ve uyuşmazlığın temelini oluşturan trafik kazasında kusurun birden çok kural ihlali yapmak suretiyle kazaya neden olduğu anlaşılan davalı ... şirketinin sigortalısı sürücüde olduğu kabul edilmiştir. Kaldı ki davalı ... şirketinin de yapmış olduğu kısmi ödemeye bağlı olarak ---kusur ve hasarı kabul ettiği de değerlendirilmiştir. Hasar bedeli bakımından bilindiği üzere haksız fiil niteliğindeki trafik kazası nedeniyle tazminat sorumluları, zarar görenin gerçek zararını tazmine mecburdur. Bu kapsamda günümüzde --- bağımsız olarak hasar ve değer kaybına ilişkin miktarların esasen net olarak belirlenmekte olduğu ve bu belirlemenin somut olayda çok açık bir şekilde yapıldığı ve alınan bilirkişi raporuyla da teyit edildiği anlaşılmıştır....

              Davacı bu hasarın 12.500,00 TL’sinin davalının trafik sigortasınca karşılandığını ileri sürerek bakiye 3.809,00 TL’sinin tahsili istemiyle iş bu davayı açmıştır. Dava dilekçesinde her ne kadar hasar bedeli, kullanım ve gelir kaybı giderlerinin poliçedeki tutarlarda baz alınarak onaylandığı ve akabinde 16.309,00 TL ödendiği belirtilmişse de dosya kapsamına ve ekspertiz raporuna göre yapılan ödeme sadece hasar bedeline ilişkin olup kapsamında kullanım ve gelir kaybı zararı bulunmamaktadır. Kaldı ki davacı ile sigortalısı arasında düzenlenen kasko poliçesinin ek sözleşme maddeleri gereğince kullanım ve gelir kaybı zararı da teminat kapsamında olup davacı tarafça sigortalının bu zarar kalemlerinin de karşılanması durumunda halefiyet ilkelerine göre bunları da zarar verenden talep edebilir....

                2- Dava, trafik kazasından kaynaklanan değer kaybı ve ayıplı ifa nedeniyle hasar bedeli istemine ilişkindir....

                  açıldığını, davanın kabulüne, kazanın meydana geliş şekli ve alkol tespitleri itibari ile davalıların % 100 kusurlu olduğu sabit olmakla davacıya ait ....... plakalı araçta meydana gelen hasar ve değer kaybına ilişkin tazmin talebinin kabulü ile tespit edilen hasar bedeli ve değer kaybı bedelinin davalılardan müştereken ve müteselsilen kaza tarihi olan 01/09/2018 tarihinden itibaren işleyecek en yüksek mevduat faizi ile birlikte tazminine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı taraftan tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

                    Davacı yanın talebinin hasar bedeli, mahrumiyet bedeli, çekici ve otopark bedeli ile değer kaybına ilişkin olduğu, ancak hasar bedeli için 900,00TL, mahrumiyet bedeli, çekici ve otopark bedeli için 100,00TL harca esas değerin bildirildiği, değer kaybı yönünden bir bedelin bildirilmediği görülmüş, ön inceleme duruşmasında bu husus davacı vekilinden sorulmuş, maddi hata sonucu değer kaybı yönünden tutarın belirtilmediği anlaşılmış olmakla davacı yana değer kaybı talebi yönünden harca esas değeri belirtmek ve harcını ikmal etmek üzere süre verilmiş, davacı vekili 14/03/2022 tarihli dilekçesiyle fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak 100,00TL değer kaybı talep etmiş ve harcını ikmal etmiştir. İddia ve savunma, toplanan deliller, gerekçeli ve denetime elverişli bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, 10/07/2021 tarihinde, dava dışı ... sevk ve idaresindeki ... plakalı aracın .... Cadde üzerinden ... Caddesine seyir için beklediği sırada, ... Caddesini takiben gelerek ......

                      UYAP Entegrasyonu