Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, HMK 114/1- h ve HMK 115/2 maddeleri uyarınca hukuki yarar yokluğu nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir. İSTİNAF NEDENLERİ: Karara karşı davacı vekili; kazaya karışan diğer yan ve vekillerince müvekkili hakkında açılacak maddi ve manevi tazminat davalarında iş bu kaza tespit tutanağına göre değerlendirme yapılacağından iş bu kaza tespit tutanağının iptali ile müvekkilinin kusursuzluğunun tespiti bakımından hukuki yararı olduğunu, müvekkili aleyhine yapılacak soruşturma ve kovuşturmada iş bu kaza tespit tutanağının delil arz etmekle iş bu kaza tespit tutanağının iptaline ve kusursuzluğunun tespiti durumunda müvekkilinin hukuki yararı olduğunun ortada olduğunu, bu davanın açılmasında müvekkilinin hukuki yararının olduğu ortadayken müvekkili hakkında hukuki yarar yokluğundan davanın reddi karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir....

Müdürlüğüne izafeten İçişleri Bakanlığı aleyhine 19/04/2019 gününde verilen dilekçe ile kaza tespit tutanağının iptali ve kusursuzluğun tespiti istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın yargı yolu caiz olmadığından reddine dair verilen 09/05/2019 günlü kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine bölge adliye mahkemesince; istinaf başvurusunun esastan reddine dair verilen 09/07/2019 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, kaza tespit tutanağının iptali ve kusursuzluğun tespiti istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince, davanın yargı yolu caiz olmadığından usulden reddine dair verilen karara karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine Konya Bölge Adliye Mahkemesi 3....

    Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle; davaya konu kaza tespit tutanağının yeniden düzenlenmesi gerektiğini, dava türünün yanlış belirlenesinin davanın reddini gerektirmediğini, müvekkilinin herhangi bir hatası olmadığını belirterek istinaf talep etmiştir. HMK'nın 355. maddesine göre kamu düzeni ve istinaf nedenleri ile sınırlı olmak üzere yapılan inceleme sonucunda: Dosya kapsamından 01.11.2021 tarihli trafik kazası tespit tutanağının iptali ve belirlenen kusurun kaldırılması istemi ile eldeki davanın açıldığı anlaşılmıştır. Trafik kazası tespit tutanağı düzenlenmesi kolluğun adli görevleri arasında yer almaktadır. Eldeki dava kaza tespit tutanağının iptali ve kusursuzluğun tespiti isteğine ilişkin olduğuna göre davaya bakma görevi adli yargı merciilerine aittir. Ancak, davacı vekili tarafından talep edilen kusursuzluğun tespiti istemi maddi vakıaya ilişkindir....

    HMK'nın 355. maddesine göre kamu düzeni ve istinaf nedenleri ile sınırlı olmak üzere yapılan inceleme sonucunda: Dosya kapsamından 06/11/2022 tarihli trafik kazası tespit tutanağının iptali istemi ile eldeki davanın açıldığı anlaşılmıştır. Trafik kazası tespit tutanağı düzenlenmesi kolluğun adli görevleri arasında yer almaktadır. Eldeki dava kaza tespit tutanağının iptali ve kusursuzluğun tespiti isteğine ilişkin olduğuna göre davaya bakma görevi adli yargı merciilerine aittir. Ancak, davacı vekili tarafından talep edilen kusursuzluğun tespiti istemi maddi vakıaya ilişkindir. Şu halde tespit davasının konusunun maddi vakıalar olamayacağından hukuki yarar şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verilmesi gerekir (Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin 2019/2612 Esas 2019/5100 Karar sayılı kararı). Anayasa Mahkemesinin 15/4/2015 tarih ve Başvuru Numarası: 2013/5619 sayılı, (R.G....

    DAVALI CEVABININ ÖZETİ: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; işbu davada davalı taraf olarak gösterilen T3 İl Emniyet Müdürlüğü'nün tüzel kişiliği bulunmadığından davaya taraf ehliyeti olmadığını, bu nedenle davanın husumet yönünden reddi gerektiğini, işbu davanın İzmir Trafik Denetleme Şube Müdürlüğü'nün 15/01/2022 tarihli kaza tespit tutanağına itiraz ve kaza tespit tutanağının iptali talebi ile açıldığını, kaza tespit tutanakları hakkındaki iptal ve itiraz davalarının görüm ve çözüm yerinin Sulh Ceza Mahkemeleri olup bu davalarda Asliye Hukuk Mahkemelerinin görevsiz olduğunu, bu nedenle davanın görevsizlik nedeniyle reddine karar verilmesi gerektiğini, davacı tarafın kaza tespit tutanağının düzenlenmesine ve kusur durumuna ilişkin beyanlarının yalnızca sorumluluktan kaçma amacı taşıyan, gerçeğe aykırı, asılsız iddialar olduğunu, trafik kazası tespit tutanağının düzenlenmesine ilişkin görevli personel tarafından yapılan iş ve işlemlerde 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu ve ilgili...

    Davanın HMK'nın 106. maddesinde düzenlenen tespit davası niteliğinde olduğu, HMK'nın 106/2. maddesinde tespit davası açanın, kanunlarda belirtilen istisnai durumlar dışında, bu davayı açmakta hukuken korunmaya değer güncel bir yararı bulunması gerektiği belirtilmiş ve hukuki yarar HMK'nın 114/h maddesinde dava şartlarından olduğu düzenlenmiş olup, davacı vekili tarafından talep edilen kusursuzluğun tespiti ve karşı tarafın kusurlu olduğunun tespiti istemi maddi vakıaya ilişkin olduğundan (Yargıtay 4.HD'nin 07/11/2019 tarih ve 2019/2612 E. 2019/5100 K. sayılı ilamı) davacının tahsil talebi de bulunmadığından, HMK'nın 106/2 ve HMK'nın 114/h. maddesi gereğince eda davası açılabilecek hallerde tespit davası açılamayacağı gibi aksi ispat edilebilecek belgelerden olan kaza tespit tutanağının iptali de tespit davasında istenemeyecektir....

    Hukuk Dairesinin 07/11/2019 Tarih ve ...Esas-...Karar sayılı ilamında; "Bu genel açıklamadan sonra somut olaya bakılacak olursa; Öncelikle hemen belirtilmelidir ki, trafik kazası tespit tutanağı düzenlenmesi kolluğun adli görevleri arasında yer almaktadır. Eldeki dava kaza tespit tutunağının iptali ve kusursuzluğun tespiti isteğine ilişkin olduğuna göre davaya bakma görevi adli yargı merciilerine aittir. Ancak, davacı vekili tarafından talep edilen kusursuzluğun tespiti istemi maddi vakıaya ilişkindir....

      Davalı vekili tarafından mahkememize sunulan 20.05.2022 tarihli cevap dilekçesinde özetle; Davacı tarafından trafik kazasında kusur tespiti yapılması talep edilerek dava açıldığını, dava dilekçesinde trafik kazasının meydana gelmesinde kusurun sigortalı araç sürücüsüne ait olduğu iddia edildiğini ancak bu iddianın kabulü mümkün olmadığını, öncelikle kusur yönünden bilirkişi incelemesi yaptırılarak, kazanın meydana geliş şekli, hava ve yol durumu, trafik ışıkları vs. kazaya etki eden tüm faktörler değerlendirilerek kazanın meydana gelmesinde sürücülerin var ise kusurları ve kusur oranlarının tespiti gerektiğini, hasar tazminat talebi için zmss poliçesi genel şartlarının uygulanması gerektiğini, müvekkil şirkete yapılmış olan başvuruya ilişkin olarak hasar dosyası açıldığını, Trafik Poliçesi Genel Şartları B.2.2. maddesi uyarınca sigortacının araç kaza tarihi itibariyle anlaşmalı olduğu onarım merkezinde onarılsaydı uygulanacak parça, tedarik, işçilik ve diğer hususlar çerçevesinde belirlenecek...

      HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2020/883 KARAR NO : 2022/1755 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : BİTLİS ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 24/05/2018 NUMARASI : 2017/214 ESAS, 2018/427 KARAR DAVA KONUSU : Kaza Tespit Tutanağının İptali ve Kusur Tespiti KARAR : Taraflar arasında görülen tespit davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı gerekçeyle davanın kabulüne karar verilmiş olup, söz konusu karara karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine HMK 353. madde uyarınca dosya üzerinden inceleme yapıldı....

      Motorlu Araçlar Turz. ve Petrol Ür. Tic. Ltd. Şti. ve ... aleyhine 28/11/2016 gününde verilen dilekçe ile kaza tespit tutanağının iptali ve kusursuzluğun tespiti istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne dair verilen 19/03/2019 günlü karara karşı davacı vekili ve davalılardan ...'in istinaf başvuruları üzerine yapılan incelemede; davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine, ...'in istinaf başvurusunun kabulü ile HMK'nın 353/1-b.2 maddesi uyarınca ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, yeniden hüküm tesisi ile her iki davalı yönünden dava şartı noksanlığı nedeniyle davanın usulden reddine dair verilen 22/12/2020 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü....

        UYAP Entegrasyonu