Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ALACAK Dava, sebepsiz zenginleşme nedenine dayalı alacak istemine ilişkin olmakla, Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun 12.02.2016 tarih ve 1 sayılı kararı ile kabul edilen Hukuk Dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 3. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Bu nedenle dosyanın, anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 21.09.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    Davaya konu bono bu şartları ihtiva etmediği gibi davacı süresi içinde ödememe protestosu keşide etmediğinden kambiyo senedine dayalı icra takibi de iptal edilmiştir.Bu nedenlerle bonoya dayalı alacak davasının reddi gerekirken zamanaşımı nedeniyle reddi yerinde değilse de sonucu itibariyle doğru olan red kararının HUMK 438/7. maddesi uyarınca belirtilen gerekçeyle düzeltilerek onanması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddi ile hükmün yukarıda belirtilen değişik gerekçe ile DÜZELTİLEREK ONANMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 18.03.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      Asliye Hukuk Mahkemesince, davanın kira ilişkisinden doğan alacak istemi olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Sulh Hukuk Mahkemesi ise, taraflar arasında kira ilişkisi olmadığı, davanın sebepsiz zenginleşmeye dayalı alacak davası belirtilerek görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Somut olayda davacı vekilinin,adına talep edilen kısıtlı ve davalının kardeş olduğu,taşınmazların 1/2 sinin ehliyetsizlik nedeniyle iptali istemine ilişkin davanın lehlerine sonuçlandığı ve mahkemece dilekçede belirtlen tapu kayıtlarının 1/2 payınının iptali ile davacı adına tesciline karar verildiği ve 1/2 payın davacı ve davalı adına tescil edildiği,kira bedellerinin ise müvekkillerine verilmediğini beyan ederek başlatılan icra takibine itirazın iptalini talep etmiştir. Davacı taraf sebepsiz zenginleşme hükümlerine dayalı alacak talep etmekte olup kira sözleşmesine dayanmamaktadır....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki davada Kızılcahamam Asliye Hukuk ve Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - Dava, alacak istemine ilişkindir. Asliye Hukuk Mahkemesince, talebin 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK) 4. maddesi kapsamında kaldığı gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir Sulh Hukuk Mahkemesi ise, HMK'nın yürürlüğe girmesinden önce açılan davada HUMK'un m.8/11-1'e dayalı bir talep bulunmadığı, davanın alacak davası olduğundan bahisle görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur.. HUMK.'...

          Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, alacak istemine ilişkindir. İcra Hukuk Mahkemesince, davanın istisna sözleşmesine dayalı dayalı alacak davası olduğu ve İcra Hukuk Mahkemesinin görevine girmediği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Asliye Hukuk Mahkemesi ise, davanın İcra Hukuk mahkemesinde açılmış olup bu mahkemede yargılamayı gerektirdiğinden görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. Genel haciz yoluyla ilamsız icra takibinde kendisine ödeme emri tebliğ edilen borçlu süresi içinde icra dairesine başvurarak takibe itiraz edebilir. Alacaklı itirazın kaldırılması için icra mahkemesine başvurabileceği gibi itirazın iptali için ödeme emrinin tebliğinden itibaren 1 yıl içerisinde genel mahkemelere başvurabilir. Alacaklı, bu konuda seçimlik bir hakka sahiptir....

            VE ... tarafından temyiz edilmiştir. 1-Davacı, dava dilekçesinde davalılar aleyhine rücu belgesine dayalı alacağının tahsili amacıyla yapılan icra takibine vaki itirazın iptali isteminde bulunmuş, 01.06.2012 tarihli ıslah dilekçesi davasını alacak davasına dönüştürmüş ve 76.232,99 TL alacağın tahsiline karar verilmesi yönünde talebini ıslah etmiştir. Islah dilekçesinin açıklanması hususunda sunduğu 04.10.2012 tarihli beyan dilekçesi ile davaya alacak davası olarak devam edilmek suretiyle 76.232,99 TL alacağın tahsiline karar verilmesi yönünde talebini açıklamıştır. Mahkemece davacının talebini alacak davası olarak ıslah etmiş olduğu hususu gözetilmeden dava dilekçesindeki talepleri esas alınarak itirazın iptaline ilişkin davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir....

              İcra Müdürlüğü'nün 2010/6071 sayılı icra takip dosyası ile davacının, davalı aleyhine 9 adet fatura ve 2 adet çeke dayalı olarak 12.500 TL. alacağın tahsili istemi ile 09.04.2010 tarihinde ilamsız icra takibi başlattığı, davalı borçlunun itirazı üzerine takibin durduğu anlaşılmaktadır. Takibin durması üzerine davacı yan, bu kez alacağının kaynağı olarak 9 adet fatura karşılığında davalının kendisine verdiği 2 adet çekin ödenmemiş olması nedeniyle faturalara dayalı olarak iş bu alacak davasını açmıştır. Yani icra takibine konu alacak ile, iş bu dava konusu alacak aynı alacaktır....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ:ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ: TAPU İPTALİ-TESCİL -KARAR- Dava; kadastro öncesi nedene (harici bağış ve zilyetliğe) dayalı tapu iptali ve tescil olmazsa alacak istemine ilişkindir. Davacının önceye dayalı bir ayni hak iddiası da bulunmamaktadır. Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 09.02.2018 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 21.02.2018 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.03.2018 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca bu davanın temyiz incelemesi Yargıtay 16. Hukuk Dairesine ait bulunmakta olup, dosya maddi hataya dayalı olarak dairemize gönderilmiştir. Bu nedenle maddi hatanın düzeltilmesi için dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na GÖNDERİLMESİNE, 27.06.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                  Dava, çekteki keşideci imzasının davacıya ait olmadığına dayalı menfi tespit istemine ilişkindir. Menfi tespit davasında, kural olarak alacağın ispatı davalı alacaklıya aittir. Davalı takipte 30.1.2001 keşide tarihli 8.190 USD bedelli çeke dayanarak alacak iddiasında bulunmuş ve takip kesinleşmiştir. Davacı, takibin dayanağı çekteki keşideci imzasının kendisine ait olmadığını iddia ettiğine göre, çekteki imzanın davalıya ait olduğu kanıtlanmadıkça alacak kanıtlanmış sayılmaz. Mahkemece, HUMK 308 v.d. maddeleri gereğince imza yönünden inceleme yapmak üzere taraflara çek aslının ibrazı için kesin süre verilmiş ise de çek aslı ibraz edilmemiş, davalı yan çek aslını kaybettiğini ileri sürmüştür. Bu durumda, davalı alacağını çeke dayalı olarak kanıtlayamamış ise de, davacıya mal sattığı ve temel ilişkiye dayalı olarak alacağını ispat için delillerini ibraz olanağı tanınmasını talep etmiştir....

                    Alacak, belirli veya belirlenebilir ise, belirsiz alacak davası açılamaz; ancak şartları varsa kısmi dava açılması mümkündür. Kanunun kısmi dava açma imkânını sınırlamakla birlikte tamamen ortadan kaldırmadığı da gözetildiğinde, belirli alacaklar için, belirsiz alacak davası açılamasa da, şartları oluştuğunda ve hukuki yarar bulunduğunda kısmi dava açılması mümkündür. Aksi halde, sadece ya belirsiz alacak davası açma veya belirli tam alacak davası açma şeklinde iki imkândan söz edilebilir ki, o zaman da kısmi davaya ilişkin 6100 Sayılı Kanun'un 109. maddesindeki hükmün fiilen uygulanması söz konusu olamayacaktır. Çünkü belirsiz alacak davası, zaten belirsiz alacak davasının sağladığı imkânlardan yararlanarak açılabilecek; şayet alacak belirli ise de, o zaman sadece tam eda davası açılabilecektir....

                    UYAP Entegrasyonu