"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 22.10.2009 gününde verilen dilekçe ile aile konutunun sağ kalan eşe özgülenmesi talebi üzerine Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 10.09.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı vekili, muris ...'nın 09.09.2008 tarihinde vefat ettiğini, murise ait tereke malları arasında bulunan birlikte yaşadıkları 1582 ada 3 parsel sayılı taşınmazdaki 3 No'lu bağımsız bölümün aile konutu olduğunu miras hakkına mahsuben davacıya 3 No'lu bağımsız bölüm üzerinde mülkiyet hakkı tanınmasını istemiştir....
Aile Mahkemesi TARİHİ : 08/04/2014 NUMARASI : DAVACI : G.. D.. DAVALI : N.. Y.. DAVA TÜRÜ : Aile Konutunun Özgülenmesi G.. D.. ile N.. Y.. aralarındaki aile konutunun özgülenmesi davasının reddine dair Karşıyaka 2. Aile Mahkemesi'nden verilen 08.04.2014 gün ve .... sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresinde istenilmiş olmakla; dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına, mevcut deliller Mahkemece takdir edilerek karar verildiğine ve takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına göre yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddi ile Usul ve Kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4....
TMK.nun 240. maddesi; sağ kalan eşin eski yaşantısını devam ettirebilmesi için ölen eşine ait olup birlikte yaşadıkları konut üzerinde kendisine, katılma alacağına mahsup edilmek üzere intifa veya mülkiyet hakkı tanınmasını isteyebileceğini düzenlemiştir. Katılma alacağı (artık değer), aynı kanunun 231 ve 236. maddelerinde, eklenmeden ve denkleştirmeden elde edilen miktarlar da dahil olmak üzere her eşin edinilmiş mallarının toplam değerinden bu mallara ilişkin borçlar çıktıktan sonra kalan miktar olduğu ve her eşe ait artık değerin yarısı üzerinde diğer eşin hak sahibi (katılma alacağı) olacağı belirtilmiştir. Görüldüğü gibi, sağ eşin TMK.nun 240. maddesi gereğince aile konutu üzerinde intifa ya da mülkiyet hakkı talep edebilmesi için katılma alacağının olması gerekir....
“Eşlerden birinin ölümü hâlinde tereke malları arasında ev eşyası veya eşlerin birlikte yaşadıkları konut varsa; sağ kalan eş, bunlar üzerinde kendisine miras hakkına mahsuben mülkiyet hakkı tanınmasını isteyebilir (TMK m. 652/1). “Haklı sebeplerin varlığı hâlinde, sağ kalan eşin veya mirasbırakanın diğer yasal mirasçılarından birinin istemi üzerine, mülkiyet yerine intifa veya oturma hakkı tanınmasına da karar verilebilir” (TMK m. 652/2). Evliliğin, boşanma veya iptal kararıyla sona ermesi ile eşlerin birinin ölümü sebebiyle sona ermesinin, hukuki sonuçları farklıdır. Zira, evliliğin ölümle sona ermesi durumunda sağ kalan eş mirasçı konumundadır. Diğer durumlarda ise eşler birbirine mirasçı olamazlar. Bu sebeple, evliliğin ölümle sona ermesi durumunda sağ kalan eşin miras hakları devam etmekte, ayrıca Türk Medeni Kanunu'nun 240 ve 652. maddesinde aile konutuyla ilgili kendisine tanınan yasal hakları bulunmaktadır....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Taraflar arasındaki aile konutunun sağ kalan eşe özgülenmesi davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R 7201 Tebligat Kanununda 6099 sayılı Kanun ile yapılan ve 19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren değişiklik uyarınca; "Tebligat, tebliğ yapılacak şahsa bilinen en son adresinde yapılır. Şu kadar ki; kendisine tebliğ yapılacak şahsın müracaatı veya kabulü şartıyla her yerde tebligat yapılması caizdir. Bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması halinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat buraya yapılır."...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Gölcük Sulh Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 19/02/2014 NUMARASI : 2010/1321-2014/120 Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 17.10.2010 gününde verilen dilekçe ile sağ kalan eşe intifa hakkı tesisi istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 19,12.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Dava, aile konutu olan 5278 parselde kain 13 numaralı bağımsız bölümde sağ eşe intifa hakkı tanınmasına ilişkindir. (TMK m.652/2) Mahkemece davanın usulden reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir. Davacı, dava açarken maktu harç yatırmıştır....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Aile Konutunun Özgülenmesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Uyuşmazlık ve hüküm aile konutunun özgülenmesi (TMK.md.254) isteğine ilişkin olup, inceleme görevi Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 20.01.2014 tarihli 2014/1 sayılı iş bölümü kararı gereğince Yargıtay 8. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ : Yukarıda belirtilen sebeple dosyanın görevli Yargıtay 8. Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi.23.06.2014(Pzt.) .......
Artık eşler, ortaklık mallarında yarı yarıya elbirliği mülkiyet halinde malik olurlar. (743 sayılı TKM. m.629, TMK. m.701) Mal ortaklığı rejiminde yasal kural, yarı yarıya paylaşım olmakla birlikte bunun yerine sözleşmeyle başka bir paylaşım yöntemini de kabul edebilirler. Ölüm halinde tasfiye yapılırken kural olarak, ortaklık malların yarısı sağ eşe, kalan yarısı da sağ kalan eşin miras hakkı saklı kalmak üzere ölenin mirasçılarına geçer. (743 TKM m. 221, 222, TMK. m.276) Yukarıda açıklanan yasal düzenleme ve ilkeler uyarınca yapılan incelemede; Eşler, 23.02.1973 tarihinde evlenmiş, mal rejimi ...'ın 17.11.2006 tarihinde vefatı ile sona ermiştir (TMK m. 225/1). Dosya arasındaki mirasçılık belegesine göre davacı sağ eş ile davalı çocuklar mirasçı olarak kalmıştır. Davacı ile muris eş arasında 27.12.2002 tarihinde ... 3. Noterliği'nde 41596 yevmiye nolu 'Düzenleme Şeklinde Mal Ortaklığı Sözleşmesi' imzalanmıştır....
Öyle ise davacının isteği, Türk Medeni Kanunu'nun 652. maddesine değil, aynı Yasa'nın 240. maddesine dayandığına göre, Türk Medeni Kanunu'nun, üçüncü kısmı hariç ikinci kitabından (TMK.118-392) kaynaklanmaktadır. 4787 sayılı Aile Mahkemelerinin .//.. 2013/15424-2013/15825 -3- Kuruluş, Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanun'un 4/1. maddesi gereğince Aile Mahkemesi görevlidir. Öyle ise, işin esasının incelenmesi gerekirken yazılı şekilde görevsizlik kararı verilmesi doğru bulunmamıştır....
Hukuk Dairesinin 2018/4848 Esas 2018/14147 Karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere evliliğin boşanma veya iptal kararıyla sona ermesi ile eşlerin birinin ölümü sebebiyle sona ermesinin hukuki sonuçlarının farklı olduğu, zira evliliğin ölümle sona ermesi durumunda sağ kalan eş mirasçı konumunda olup diğer durumlarda ise eşler birbirine mirasçı olamayacağı, evliğin ölümle sona ermesi durumunda sağ kalan eşin miras hakları devam etmekle, ayrıca TMK nun 240 ve 652.maddesinde aile konutuyla ilgili kendisine tanınan yasal hakları bulunmaktadır. Sağ kalan eşin bu düzenlemelerde yer alan haklarını diğer mirasçılara karşı kullanabilmesi için ayrı bir dava açması zorunluluğu olmayabilir. Sağ kalan eş ve diğer mirasçılar dava açılmadan yasal düzenlemeye uygun şekilde mirası taksim edebilir. Rızaya dayalı miras taksimi olmaz ise sağ kalan eş haklarını kullanmak için her zaman diğer mirasçılara karşı ayrı bir dava da açabilir....