"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle davanın zina hukuki sebebine dayalı (TMK. Mad.161) olup, isnat edilen zina eyleminin ispat edilememesi sebebiyle sonucu itibariyle doğru olan ret hükmünün ONANMASINA, aşağıda yazılı harcın temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 103.50 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren onbeş gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.31.01.2013 (Prş.)...
Davalı karşı davacı erkek vekili 10.01.2023 tarihli dilekçe ile; kadının yıllardır psikolojik rahatsızlığı nedeni ile ilaç kullandığını, Bakırköy'de tedavi olduğunu, bu nedenle çocuğa karşı bakım ve gözetim yükümlülüğünü yerine getirmediğini, kadının durumu ve dengesiz davranışlarının gün geçtikçe kötüye gittiğini, 26.11.2022'de Harem'den boğaza atlayarak intihar etmeye kalkıştığını, Haydarpaşa Numune Hastanesinde tedavi altına alındığını, çocuğun güvende olmadığını belirterek velayetin babaya verilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Asıl dava, TMK 161.madde gereğince zina olmadığı takdirde TMK 162.madde gereğince pek kötü muamele ve onur kırıcı davranış olmadığı takdirde TMK 166/1.madde gereğince evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle terditli açılan boşanma davasıdır. Karşı dava ise, TMK 166/1.madde gereğince evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle boşanma davasıdır....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından TMK m. 161 gereğince boşanma kararı verilmesi gerektiği ve tazminatların miktarı yönünden; davalı erkek tarafından ise tamamına yönelik olarak temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, tarafların yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 267.80'er TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, dosyanın ilk derece mahkemesine, karardan bir örneğinin ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile)Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı erkek tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı erkek tarafından açılan dava, Türk Medeni Kanununun 161. maddesinde düzenlenen zina hukuksal sebebine dayalıdır. Davacı erkeğin Türk Medeni Kanununun 166. maddesinde yer alan evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedenine dayalı bir davası bulunmadığı gibi usulüne uygun olarak yapılmış bir ıslah da bulunmamaktadır. Münhasıran özel boşanma sebebine dayalı olarak açılan bir boşanma davasında genel boşanma sebebine (TMK m. 166/1) dayalı olarak karar verilmesi mümkün değildir. Zira hakim tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır (HMK m. 26/1). Ondan fazlasına veya başka birşeye karar veremez....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 16/06/2022 NUMARASI : 2021/616- 2022/516 DAVA KONUSU : TMK. nun 161. maddesi gereğince zina nedenine dayalı boşanma, olmadığı takdirde TMK 166/1.maddesi gereğince boşanma KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen karara davalı tarafça istinaf başvurusunda bulunulmakla, HMK'nun 353/1- b-1- son cümle uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Tarafların 2013 yılında evlendikleri, davalının mutluluğu huzuru için her şeyi yaptığını, ancak davalının en ufak şeyden tartışma çıkarttığını, davalının sınır ve öfke probleminin olduğunu, davalının aşırı tüketim ve israfının olduğunu, eve alınan yiyeceklerin bozulmasına ve atılmasına sebep verdiğini, müvekkili ile uzun süre cinsel ilişkiden kaçındığını, yaşanan son olayda davacının müşterek eve gittiğini, davalının...
Anılan maddede; zina (TMK.nun 161.m.) veya hayata kast (TMK.nun 162.m.) nedeniyle boşanma halinde hakim, kusurlu eşin artık değerdeki pay oranının hakkaniyete uygun olarak azaltılmasına veya kaldırılmasına karar verebileceği açıklanmıştır.Bu açıklamalara göre, madde hükmü ancak, boşanmanın zina ve/veya hayata kast nedenlerinden dolayı açılması ve boşanmaya hükmedilmesi halinde uygulanabilmesi mümkün olacaktır. Somut olayda; boşanma davası sadakatsizlikten kaynaklanan şiddetli geçimsizliğe dayalı (TMK.nun 163 ve 166.m.) olarak açılmış ve aynı gerekçelerle boşanmaya hükmedilmiştir. Boşanma kararı bu haliyle kesinleşmiştir....
GEREKÇE: Dava zina sebebiyle boşanma ve ferileri taleplerinden ibarettir. HMK'nun 355. maddesi gereğince; istinaf dilekçesinde sayılan sebepler ve kamu düzeni ile sınırlı olarak inceleme yapılmıştır....
boşanmaya karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu anlaşılmakla, davalı erkek vekilinin kusur tespiti ve boşanma kararına yönelik istinaf başvurusunun kabulü ile, yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesi gerektiği, ayrıca yerel mahkemece davacının TMK 166/1 maddesinden boşanma talebi de dikkate alınarak, buna göre koşullarının değerlendirilmesi ve sonucuna göre karar verilmesi gerektiği kanaat ve düşüncesiyle aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
Boşanma veya ayrılık davası açılınca hâkim, davanın devamı süresince, gerekli olan, özellikle eşlerin barınmasına (TMK 186/1. madde), geçimine (TMK 185/3. madde), malların yönetimine (TMK 223, 242, 244, 262, 263, 264, 267, 215. maddeleri) ve çocukların bakım ve korunmasına (TMK 185/2. madde) ilişkin geçici önlemleri kendiliğinden (resen) almak zorundadır (TMK 169. madde). O halde; Türk Medeni Kanununun 169, 185/3. ve 186/3. maddeleri uyarınca, tarafların ekonomik ve sosyal durumları da gözetilerek dava tarihinden geçerli olmak üzere ortak çocuk yararına uygun miktarda tedbir nafakasına hükmedilmesi gerekir....
Bu bakımdan; davacının kusurlu bulunarak davanın kabulü doğru değil ise de; boşanma hükmü temyiz edilmediğinden ve eşit kusur durumunda boşanmaya karar verileceğinden (TMK md. 1661/); boşanma kararı sonuç olarak doğrudur. Bu durumda; hükmün kusura ilişkin gerekçesinin açıklanan şekilde değiştirilerek ve düzeltilerek onanmasına katar vermek gerekmiş (HUMK md 438/son) ve davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersiz bulunmuştur. 2- Yukarıda 1. bentte açıklandığı gibi taraflar eşit kusurludur. Eşit kusurlu eş yararına Türk Medeni Kanununun 174/1-2. maddesi gereğince maddi ve manevi tazminata hükmedilemez. Hal böyleyken, hatalı kusur belirlemesine bağlı olarak davalı (kadın) yararına maddi ve manevi tazminata hükmedilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir....