GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Dava dilekçesi: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların 1987 yılında evlendiklerini, müşterek iki çocuklarının olduğunu, davalının başka bir kadınla beraber yaşadığını, zina eyleminin sabit olduğunu, TMK 161. maddesi uyarınca zina sebebiyle tarafların boşanmalarına karar verilmesini, mahkeme aksi kanaatte ise terditli olarak evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle tarafların boşanmalarına karar verilmesini, müvekkili lehine aylık 3.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakasına hükmedilmesini ve bu nafakanın her yıl ÜFE oranında artırılmasını, müvekkili lehine yasal faiziyle birlikte 150.000,00 TL maddi, 150.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir....
Davalı-karşı davacı kadının temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Davacı-karşı davalı erkek tarafından, Türk Medeni Kanunu’nun 161 ve 166/1. maddeleri uyarınca, davalı-karşı davacı kadın tarafından münhasıran mezkur Kanun’un 166/1. maddesi uyarınca açılan karşılıklı boşanma davalarının, ilk derece mahkemesince yapılan yargılaması neticesinde davacı-karşı davalı erkeğin Türk Medeni Kanunu’nun 161. maddesi uyarınca açtığı boşanma davasının kabulüne, davalı-karşı davacı kadının davasının reddine karar verilmiş, davacı -karşı davalı erkeğin Türk Medeni Kanunu’nun 166/1. maddesi uyarınca açtığı davaya ilişkin olumlu olumsuz karar verilmemiştir....
Türk Medeni Kanunu'nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile Türk Borçlar Kanunu'nun 50 ve 51. maddesi hükmü dikkate alınarak daha uygun miktarda maddi (TMK m. 174/1) ve manevi (TMK m. 174/2) tazminat takdiri gerekir. Bu yönler gözetilmeden hüküm tesisi doğru bulunmamıştır. 3-Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına göre ortak çocuk lehine takdir edilen iştirak nafakası azdır. Mahkemece Türk Medeni Kanunu'nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi de dikkate alınarak daha uygun nafakaya hükmedilmesi gerekir. Bu yön gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır. 4-Tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumlarına, nafakanın niteliğine, günün ekonomik koşullarına göre davacı kadın lehine takdir edilen yoksulluk nafakası azdır. Mahkemece Türk Medeni Kanunu'nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi de dikkate alınarak daha uygun nafakaya hükmedilmesi gerekir....
Hukuk Dairesi DAVA TÜRÜ : Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı kadın tarafından tazminatların miktarı yönünden; davalı erkek tarafından ise tamamına yönelik olarak temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı kadın dava dilekçesinde öncelikle zina (TMK m. 161) hukuksal nedenine, olmadığı takdirde evlilik birliğinin temelinden sarsılması (TMK m. 166/1-2) hukuksal nedenine dayalı boşanma talep etmiş, davasını kademeli (terditli) olarak açmıştır....
İlk derece mahkemesince; dava ve karşı davanın kabulü ile tarafların boşanmalarına, davacı-karşı davalı erkeğin maddi ve manevi tazminat taleplerinin reddine, davalı-karşı davacı kadın yararına 20.000,00 TL maddi ve 20.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmiştir. Davacı-karşı davalı erkek vekili; kadının kabul edilen boşanma davasına, kusur tespitine, kadın lehine hükmedilen tazminatlara, erkeğin reddedilen maddi ve manevi tazminat taleplerine yönelik istinaf başvurusunda bulunmuştur. Davalı-karşı davacı kadın vekili; erkeğin kabul edilen boşanma davasına, kadının reddedilen boşanmanın fer'isine ilişkin taleplerine, kusur tespitine, kadın yararına hükmedilen maddi ve manevi tazminatın miktarına yönelik istinaf başvurusunda bulunmuştur. Dava ve karşı dava; evlilik birliğinin sarsılması (TMK md. 166/1,2) nedenine dayalı boşanma davası ve fer'ileri istemine ilişkindir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Zinaya dayalı boşanma, Evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına dayalı olan Karşılıklı Boşanma ve Ziynet alacağı davasında (TMK m.166/1, 161.)davacı-davalı taraf, kusur tespiti, hükmedilen tedbir ve iştirak nafakası miktarı, reddedilen ziynet eşyaları ile reddedilen tazminat talepleri yönünden davalı-davacı taraf; reddedilen zinaya davası, kadının kabul edilen davası, kusur tespiti, velayet, kabul edilen ziynetler ile reddedilen tazminat talepleri yönünden süresinde istinaf talebinde bulunmuştur....
nun 166/1- 2 maddesi uyarınca açılan boşanma davasına ilişkindir. TMK.'nun 166/1- 2 maddesi gereğince "Evlilik birliği, ortak hayatı sürdürmeleri kendilerinden beklenmeyecek derecede temelinden sarsılmış olursa, eşlerden her biri boşanma davası açabilir. Yukarıdaki fıkrada belirtilen hallerde, davacının kusuru daha ağır ise, davalının açılan davaya itiraz hakkı vardır. Bununla beraber bu itiraz, hakkın kötüye kullanılması niteliğinde ise ve evlilik birliğinin devamında davalı ve çocuklar bakımından korunmaya değer bir yarar kalmamışsa boşanmaya karar verilebilir." hükmü düzenlenmiştir....
Bugün dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, davalı-karşı davacı erkeğin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Davacı-davalı kadın, davalı-davacı erkek aleyhine evlilik birliğinin sarsılması (TMK m. 166/1-2) hukuki sebebine dayalı boşanma davası açmış, davalı-davacı erkekte zina (TMK m. 161) hukuki sebebine dayalı olarak karşı boşanma davası açmıştır. Mahkemece, davacı-karşı davalı kadının davasının kabulüne, davalı-karşı davacı erkeğin davasının ise reddine karar verilmiştir. Mahkemenin de kabulünde olduğu üzere davalı-karşı davacı erkek zina hukuki sebebine dayalı davasını ispatlayamamış olsa da, tüm dosya kapsamından davacı-karşı davalı kadının güven sarsıcı davranışta bulunduğu da anlaşılmaktadır....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 15/01/2020 NUMARASI : 2018/561 ESAS-2020/27 KARAR DAVA KONUSU : Boşanma KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan yargılaması sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm hakkında istinaf talebinde bulunulmakla; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı kadın vekili, dava dilekçesinde özetle; tarafların zina (TMK md. 161) nedenine dayalı olarak boşanmalarına, davacı kadın yararına aylık 10.000,00 TL tedbir ve yoksulluk nafakası ile 1.000.000,00 TL maddi ve 5.000.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı erkek vekili, cevap dilekçesinde özetle; davanın reddine hükmedilmesini talep etmiştir. İlk derece mahkemesince; davanın kabulü ile tarafların zina nedenine dayalı olarak TMK'nın 161....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: "Davacı tarafından davalı aleyhine 4721 sayılı TMK'nin 161. maddesi uyarınca açılan boşanma davasının ispat edilememesi nedeniyle REDDİNE, Davacının davalı aleyhine açmış olduğu 4721 sayılı TMK'nin 166/1 maddesi uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle açılan boşanma davasının KABULÜ ile; tarafların 4721 sayılı TMK'nin 166/1 maddesi uyarınca evlilik birliğinin temelinden sarsılması nedeniyle BOŞANMALARINA, Davacı T1'ın tedbir/yoksulluk nafakası talebinin reddine, Davacı T1'ın 4721 Sayılı TMK'nun 174/1 maddesi uyarınca talep ettiği maddi tazminatın REDDİNE, Davacı T1'ın 4721 Sayılı TMK'nun 174/2 maddesi uyarınca talep ettiği manevi tazminatın REDDİNE, Davalı kadın yararına 4721 Sayılı TMK'nin 174/1 maddesi uyarınca 15.000 TL maddi tazminat takdiri ile iş bu tazminatın bu boşanma kararının kesinleşmesinden itibaren yasal faizi ile birlikte davacıdan (erkek) alınarak davalıya (kadına) verilmesine, fazlaya ilişkin istemin reddine, Davalı...