Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL-TAZMİNAT Taraflar arasında görülen tapu iptal-tescil, olmazsa tazminat davasında yapılan yargılama sonucunda; tapu iptali ve tescil talebinin reddine, tazminat isteğinin kısmen kabulüne ilişkin verilen karar, süresi içinde davacılar ve bir kısım davalılar vekilince temyiz edilmekle; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I. DAVA Davacılar, 1880 doğumlu 1945 ölüm tarihli ...oğlu ...'...

    İsviçre 976) maddesi gereğince sicilin hiç bir süreye bağlı kalmadan her zaman iptal edileceği, somut olayda 3402 Sayılı Yasanın 12/3. maddesi hükümlerinin uygulanama olanağının da bulunmadığı, baştan beri yolsuz tescil niteliğinde oluşturulan sicil kaydının, davalıya hiç bir zaman mülkiyet ... kazandırmayacağı ve başlangıcından itibaren yolsuz ve geçersiz olan tapu kaydının iptaline ilişkin mahkeme kararının yenilik doğuran (inşai) mülkiyet hakkını sona erdiren bir hüküm olmayıp, mevcut durumu saptayıp hukuksallaştıran, açıklayıcı (ihzari), başka bir anlatımla; sicilin oluştuğu tarihden itibaren mülkiyet hakkının doğmadığını, sicilin yolsuz ve geçersiz olduğunu belirleyen bir hüküm olduğu, bu tür kayıtlarda T.M.Y.'...

      Öte yandan davanın tapu iptal ve tescil istemine ilişkin olduğu, talebin kabulü halinde verilecek kararın mülkiyet aktarımına neden olacağı, bu nedenlerle kaynağını TMK 1027. maddesinden alan tapu kaydında düzeltim davası niteliğinde olmadığı, yukarıda belirtildiği üzere yolsuz tescile dayalı tapu iptal ve tescil istemli bir dava olduğu dikkate alınarak davacı yararına iptali gereken payın dava tarihindeki değeri üzerinden nispi harç ikmal ettirilmesi gerektiğinin düşünülmemesi de usule ve hukuka uygun olmamıştır....

        Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki yolsuz tescile dayanan tapu iptal ve tescil davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne ilişkin ilk derece mahkemesinin kararına karşı davalı idare vekilinin istinaf başvurusu üzerine ... Bölge Adliye Mahkemesinin 14. Hukuk Dairesinin istinaf isteminin esastan reddine dair kararı ile birlikte ... 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2018/418 E. - 2019/247 K. sayılı kararının Yargıtay'ca incelenmesi davalı idare vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R - Dava, yolsuz tescile dayanan tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karara karşı, davalı idare vekilince yapılan istinaf başvurusunun ... Bölge Adliye Mahkemesi 14....

          Eğer tescil, haklı ve geçerli bir hukuki sebebe dayanmaksızın yapılmışsa bu tescil, yolsuzdur ve bu yüzden ayni hakkı zedelenen kimse tapu sicilinin düzeltilmesini isteyebilir. Bilindiği üzere, Türk Medeni Kanununun 705/1. ve 1022. maddeleri hükümlerine göre taşınmaz mülkiyetinin kazanılması sicile tescil koşuluna bağlıdır. Ayni haklar kütüğe tescil ile doğar, sıralarını ve tarihlerini tescile göre alır.( TMK 1022/1 m.) kurulması kanunen tescile tabi ayni haklar, tescil edilmedikçe varlık kazanamaz.(TMK 1021/1 m.) Değinilen yasa hükümlerinde öngörüldüğü üzere, hukukumuzda ayni hakkın doğumu veya kaldırılması tescil işleminin yapılmış olmasına bağlıdır....

            Tapu kütüğünde yapılan tescil veya terkin işlemleri geçerli bir hukuki sebebe dayanmıyorsa veya tasarrufta bulunan kişi tasarruf yetkisine sahip değilse ya da bir ayni hak sicil dışı ( tescilden önce ) kazanılmış ve fakat tapuda açıklayıcı tescil yapılmamışsa, taşınmaz üzerindeki ayni hakların gerçek durumu ile tapu sicilindeki kayıtlar birbirine uymaz. İşte bu gibi durumlarda tescil işlemi gerçek malik ve gerçek hakkın kapsamını göstermez. Bu tür bir tescil yolsuzluğu nedeniyle sonuç doğurmaz ve ayni hakkı zedelenen kişi TMK'nun 1025.maddesine dayanarak tapu sicilinin düzeltilmesini dava edebilir. Hemen belirtmek gerekir ki, tapuda yapılan temlik ve tesciller illi işlemler olduğundan tapunun dayanağı işlem geçersiz ise tapu kaydının da iptali gerekir. Ayrıca geçersiz işleme dayalı tescil yapıldığı andan itibaren hüküm ve sonuç doğurmayacağından açılan dava sonunda verilen karar, yenilik doğurucu (inşai) bir hüküm değil, açıklayıcı (ihdasi) bir hüküm durumundadır....

            Bu inceleme yapılırken; bir ayni hak yolsuz olarak tescil edilmiş ise, bunu bilen veya bilmesi gereken üçüncü kişinin bu tescile dayanamayacağı (TMK 1024/1), böyle bir tescil yüzünden ayni hakkı zedelenen kimsenin, tescilin yolsuz olduğunu iyiniyetli olmayan üçüncü kişilere karşı doğrudan doğruya ileri sürebileceği (TMK 1024/3), tapu kütüğündeki tescile iyiniyetle dayanarak mülkiyet veya bir başka ayni hak kazanan üçüncü kişinin bu kazanımının korunacağı (TMK 1023/1) ve iyiniyetli üçüncü kişilerin bu tescile dayanarak kazandıkları ayni hakların ve her türlü tazminat isteminin saklı olduğu (TMK 1025/2) düzenlemeleri gözetilecek ispat hukuku anlamında da bazı karinelerden yararlanılması gerekecektir. Hukukumuzda tapuya itimat prensibiyle, kişilerin satın aldığı şeylerin ileride kendilerinden alınabileceği endişesi taşımamaları, dolayısıyla toplum düzenini sağlamak düşüncesiyle getirilmiş ve satın alan kişinin iyi niyetinin korunması amaçlanmıştır....

              Mahkemece davanın kabulüne, dava konusu taşınmazların tapu kayıtlarının iptal edilerek orman niteliği ile Hazine adına tapuya tescillerine karar verilmiş, hüküm davacı Orman Yönetimi ve davalı İski Genel Müdürlüğü tarafından temyiz edilmiştir. Dava, kesinleşen orman tahdit haritası içinde kalan tapu kaydının iptali tescil ve el atmanın önlenmesi istemine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde 1939 yılında 3116 Sayılı Yasa hükümlerine göre yapılıp kesinleşen orman kadastrosu, daha sonra 15.06.1988 tarihinde ilan edilerek kesinleşen aplikasyon ve 2/B madde uygulaması vardır....

                Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; kesinleşen mahkeme ilamları ile, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi ve ek sözleşmenin feshine karar verildiği, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine konu davadışı yüklenici firma tarafından Selmin Unan'a satışı yapılan 4 no'lu bağımsız bölümün tapusunun iptal edilerek davacı kooperatif adına tescil hükmü kurulduğu, Yargıtay uygulamalarına göre henüz işin başında yükleniciye bir kısım tapu paylarının devredilmesinin avans niteliğinde olduğu, BK'nın 162 ve devamı maddelerine göre yüklenicinin ancak hak ettiği oranda alacak haklarını 3. kişilere temlik edebileceği, sözleşmenin geriye etkili feshi halinde bu tapu paylarının BK'nın 108/1. maddesi uyarınca talep halinde arsa sahibine geri döneceği, davalının tapu kayıtlarındaki yolsuz tescilden iyiniyetli olarak edimde bulunduğunun kabul edilmesinin mümkün olmadığı gerekçesiyle, davanın kabulüne karar verilmiştir. Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalılar vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...’un raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; -KARAR- Dava, yolsuz tescil hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Davacı, ... ada ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... ada ..., ..., ..., ..., ..., ... parsel sayılı taşınmazların davacı ... adına kayıtlı iken, sahte encümen kararları ile hukuka aykırı olarak dava dışı S.S. ... Arsa ve Konut Yapı Kooperatifi'ne, anılan kooperatif tarafından da dava dışı ... A.Ş.'...

                    UYAP Entegrasyonu