Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacının öncelikli talebi ortaklıktan çıkma yönünde olsa da; fesih ve tasfiyesi istenilen şirket iki ortaklı olup, davacı ortak, şirket ortaklığından ayrılarak payını almak istemektedir. Yani şirketin devamında davacının artık bir hukuki menfaati bulunmamaktadır. Şirketin diğer ortağı ise tarafların, şirket kurulduktan sonra bir araya gelerek şirketin feshini kararlaştırıldığını belirtmiştir. Yani, şirketin diğer ortağı da bu şirketin devam ettirilmek istenmediğini beyan etmektedir. Çıkma kararı verilmesi veya fesih ve tasfiye kararı verilmesi halinde davacının elde edeceği menfaat aynıdır. Her iki durumda da şirket ortaklarının ortaklık ilişkisi sona erecek ve varsa şirketteki ayrılma veya tasfiye paylarını alacaklardır. Tasfiye külli bir tasfiye olacağından davacının ayrılma payının gerçek değerinin fesih ve tasfiye halinde daha doğru hesaplanması mümkün hale gelecektir....

    ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO:2021/321 Esas KARAR NO:2023/791 DAVA: Ticari Şirket (Fesih İstemli) DAVA TARİHİ: 15/05/2021 KARAR TARİHİ: 18/10/2023 Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Fesih İstemli) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; ------ müvekkili ------- tarafından gıda sektöründe ticari faaliyet göstermek maksadıyla 400.000 TL sermaye ile 14.08.2014 tarihinde ve----- nezdinde kurularak tescil edilip ilan edilmiş olduğunu, müvekkili----100.000 TL esas sermaye payı ödediğini, diğer ortaklardan----- 100.000 TL, ----- ise 200.000 TL esas sermaye payı ödediğini, Şirketin 20.04.2014 tarihinde --------edilen esas sözleşmesinde, yönetim kurulu üyeleri olarak üç yıllığına müvekkili --------- seçildiğini, üyelerden her birine yalnızca 5000 TL'ye kadar ödeme ve borçlanmalar ile resmi dairelere verilecek dilekçelerde münferiden şirketi temsil ve ilzam yetkisi verildiğini, ancak müvekkili ile beraber yönetim kürulu...

      FESİH VE TASFİYESİNE, 2-Şirketin tasfiye işlemlerini yapmak üzere mali müşavir ....’in tasfiye memuru olarak atanmasına, 3-Tasfiye memuru için şirketin mali durumu ve yapılacak işin niteliğine göre arttırılıp eksiltilmek üzere 10.000 TL ücret takdirine, ücretin ileride şirketten tahsil edilmek üzere şimdilik davacı tarafça karşılanmasına, 4-Şirketin feshi ve tasfiyesine ilişkin mahkememiz kararının kesinleşmesine müteakip tasfiye memurunun görevinin kendisine tebliğine, 5-Tasfiye masrafları olarak belirlenen ¨5000 TL’nin ileride şirketten tahsil edilmek üzere şimdilik davacı tarafça karşılanmasına, 6-Tasfiye memuru ücretinin ve tasfiye masraflarının, tasfiye memuru tarafından tasfiye giderlerine eklenmesine, 7-Kararın kesinleşmesinden sonra, TTK 283. maddesi uyarınca Ticaret Sicilinde tescil ve ilanına, tescil ve ilan masraflarının ileride şirketten tahsil edilmek üzere şimdilik davacı tarafça KARŞILANMASINA, 8-Alınması gereken 80,70 TL'nin davacı tarafça peşin yatırılan 59,30 TL'den...

        Şirketi"nin fesih ve tasfiyesine, -Tasfiye Memuru olarak şirket ortakları ... (TC ...) ve ...'...

          Şirketi"nin fesih ve tasfiyesine, -Tasfiye Memuru olarak şirket ortakları ... (TC ...) ve ...'...

            Şirketin uzun süreden beri organsız kaldığı ve yönetim organının aradaki ihtilaflar nedeniyle oluşturamadığı ve bundan sonra da oluşturamayacağı gerek davacı tarafın gerekse vefat eden diğer ortak mirasçısı Semanur ...'in beyanlarından anlaşılmaktadır. TTK'nın 636/3 maddesi uyarınca fesih tasfiye dışında farklı bir çözüme de hükmedilebilirse davacının şirketteki hissesinin %50 olduğu %50 paya sahip ortağın çıkmasına karar verilerek ayrılma akçesinin hükmedilmesi halinde kalan şirket varlığı ile şirketin faaliyetine devam edemeyeceği şirketin genel ve mali durumu dikkate alındığında fesih tasfiye konusunda TTK'nın 636/2 maddesinin uygulanması daha yerinde olacaktır. Genel kurul toplantısında davacı yönetici olmasının önerildiği ancak davacının bunu kabul etmediği bu nedenle eldeki davanın kötüniyetli olduğu iddia edilmiştir....

              Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre; davacı tarafından şirket ortağı olarak şirketin fesih ve tasfiyesini talep ettiği, fesih ve tasfiye davasının dava konusu şirket hasım gösterilmek suretiyle açılması gerektiği, davacının iş bu davayı hasımsız olarak açtığı, bu nedenlerle hasımsız olarak açılan fesih ve tasfiye istemli davanın usulden reddine karar vermek gerektiği kanaat ve sonucuna varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur. HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere; 1-Davacı tarafından hasımsız olarak açılan fesih ve tasfiye davasının USULDEN REDDİNE, 2-Harç peşin alındığından yeniden harç alınmasına yer olmadığına, 3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin kendi üzerinde bırakılmasına, 4-Karar kesinleştiğinde ve istek halinde kullanılmayan gider avansının ilgilisine iadesine, Dair gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere oy birliği ile karar verildi. 25/05/2022 Başkan ......

                , asıl davanın kabulü ile TTK'nın 636/3. maddesi uyarınca davalı şirketin fesih ve tasfiyesine, tasfiye memuru atanmasına; asli müdahale davasının reddine karar verilmiştir....

                  - K A R A R - Davacı vekili, taraflar arasında akdedilen bayilik sözleşmesinin, haksız olarak ve mukavele süresi dolmadan davalı şirket tarafından 12.11.2007 tarihli noter ihtarnamesi ile feshedildiğini iddia ederek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 25.000,00 TL cezai şartın fesih tarihinden itibaren reeskont faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılar vekili cevabında, ... Asliye Ticaret Mahkemesinin yetkili olduğunu, fesih ihbarının haklı nedenlerle yapıldığını, müvekkili şirketin zarar etmesi ve böyle bir ticari faaliyeti sürdürecek ekonomik gücünün olmaması nedeniyle ticari faaliyetine son verme, şirketi tasfiye etme kararı alıp, tasfiyeye de başladığını, davalı tarafın akde muhalefetinin olmadığını talep edilen cezai şartın fahiş olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir....

                    ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/502 KARAR NO : 2022/691 DAVA : Ticari Şirket (Fesih İstemli) DAVA TARİHİ : 21/09/2021 KARAR TARİHİ : 30/09/2022 Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Fesih İstemli) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili ... tarihli dava dilekçesinde; Davacının Antalya Ticaret Sicil Müdürlüğü’nün ... sicil numarası ile kayıtlı ... Ltd Şirketinde %... pay sahibi olduğunu, şirketin ticari defter ve kayıtlarından da anlaşılacağı üzere kuruluş tarihinden bu zamana kadar hiçbir faaliyet göstermediğini ve yapılması gereken yasal toplantılarında yapılmadığını, ayrıca ......

                      UYAP Entegrasyonu