Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 22/12/2020 NUMARASI : None DAVA KONUSU : Ticari Şirket (Şirket ortaklığının tespiti ve kar payı tahsili talepli) KARAR : İlk Derece Mahkemesinde yapılan inceleme sonucunda verilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dava dosyası incelendi: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMASININ ÖZETİ: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkilleri ile davalı İlhamı Bozok'un 03.04.2015 tarihinde davalı şirketi kurduklarını, şirketin kuruluş gider ve masrafları müvekkilleri tarafından karşılanmasına rağmen, kuruluş tarihinde memur olmaları nedeniyle şirketin davalı adına kuruluşunun gerçekleştiğini, 05.04.2015 tarihinde davalı ilhami Bozok’un davalı şirketteki kendi üzerine kayıtlı bulunan 2000 payın 660 payını müvekkili Alaattin Yerlikaya'ya, 660 payını ise müvekkili Alpaslan Aloğlu’na devrettiğine dair hisse devir sözleşmesi imzaladığını, şirketin açmış olduğu kafenin işletilmesinin şirket müdürü olan davalı İlhami Bozok tarafından gerçekleştirildiğini...

Asliye Ticaret Mahkemesinin ... esas sayılı dosyasında yapılan yargılama sırasında alınan bilirkişi raporu ile de tespit edildiğini, şirket müdürünün 2011-2012-2013-2014 yıllarında şirket genel kurulunu toplantıya çağırmadığını, bu hususun ihtarname ile kendisine bildirilmesine rağmen halen genel kurul toplantılarının yapılmadığını, şirket müdürünün kar dağıtımı konusunda da bir işlem yapmadığını, bu durumun müvekkillerine mağdur ettiğini, müvekkillerinin keşide ettiği ihtarnamelerle şirket işleri hakkında bilgi ve belge talep etmiş ise de, müvekkillerine bilgi ve belgelerin verilmediğini, şirket müdürünün bu tutumu nedeniyle şirket işleri ve hesapları konusunda gerekli ve yeterli bilgiye sahip olunamadığını, bu konudaki hakkının engellendiğini bildirerek müvekkillerinin şirket ortaklığının devamı için gerekli güven duygusu ve isteğinin ortadan kalktığını bildirerek müvekkillerinin Anonim Şirket ortaklığından çıkarılmasını, kendisine ortaklık payının gerçek değerinin ve kar payının ödenmesine...

    tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı vekili, müvekkilinin hisse devir ve kabul sözleşmesi ile davalı şirkete 18/07/2000 tarihinde hisse bedeli 500 DEM olmak üzere 80 adet hisse karşılığı 40.000 DEM ödediğini, müvekkilinin davalı tarafça, kar payı alacağı, ana paranın güvence altında olduğu, zarara katılmayacağı ve ana parasını istediği an geri alabileceği şeklindeki telkin ve yönlendirmelerle ikna edildiğini, müvekkili ile birçok kişinin davalı tarafça kandırıldığını, müvekkilinin davalı şirketteki ortaklığının geçerli bir şekilde kurulmadığını zira, davalı tarafça müvekkiline şimdiye kadar hiç kar payı verilmediği gibi, şirkete geçerli bir şekilde ortak olduğuna dair yazılı bir belge de verilmediğini, şirket kayıtlarında da müvekkilinin ortaklığına dair TTK hükümlerine uygun hiçbir belge bulunmadığını, müvekkilinin davalı şirkete...

      in 2007 yılından beri şirketin tüm yönetimini ele aldığını, şirketin işletmesi ve merkezi olan kuyumcu dükkanına müvekkilini sokmadığını, bilgi, hesap ve kar payı vermediğini, şirket sermayesine zarar verici davranışlar içerisinde olduğunu, bu kapsamda şirket ortaklığının sürdürülmesinin artık beklenemez hale geldiğini belirterek, davalı şirketin fesih ve tasfiyesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, şirket müdürünün davacı şirket ortağını defalarca şirkete çağırmasına ve sorumluluğu paylaşmaya davet etmesine rağmen davacının hiçbir işle ilgilenmediğini, şirket ortakları arasında kanıtlanabilir ciddi anlaşmazlık, huzursuzluk ve devamlı geçimsizlik yaşanmadığını, şirketin piyasa durumuna göre kar etme olasılığının bulunduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir....

        DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin 2016 yılı Mart ayı itibariyle davalı bünyesinde çalışmaya başladığını, müvekkilinin ücreti beraberinde projelerden %5 kar payı almasının taraflarca kararlaştırıldığını, davalı şirket ile iş kanuna tabii olarak çalışmaya başlanmış ise de sonrasında davalı şirket ile imzalanan işbirliği sözleşmesi ile hizmeti karşılığı hisse devralacağı şeklinde anlaşma sağlandığını, müvekkilinin işe başlarken düzenlenen maaş ilavesi %5 kar payı ortaklığının %2,5 hisse oranı olarak değiştirildiğini, taraflar arasında 30/06/2017 tarihinde imzalanan sözleşmenin 3.1 maddesi ile 7 adet RES projesinin işletmeye geçmesinin ardından, davalı şirketin Domanic Elektrik Üretim A.Ş....

        DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin 2016 yılı Mart ayı itibariyle davalı bünyesinde çalışmaya başladığını, müvekkilinin ücreti beraberinde projelerden %5 kar payı almasının taraflarca kararlaştırıldığını, davalı şirket ile iş kanuna tabii olarak çalışmaya başlanmış ise de sonrasında davalı şirket ile imzalanan işbirliği sözleşmesi ile hizmeti karşılığı hisse devralacağı şeklinde anlaşma sağlandığını, müvekkilinin işe başlarken düzenlenen maaş ilavesi %5 kar payı ortaklığının %2,5 hisse oranı olarak değiştirildiğini, taraflar arasında 30/06/2017 tarihinde imzalanan sözleşmenin 3.1 maddesi ile 7 adet .... projesinin işletmeye geçmesinin ardından, davalı şirketin ... ... ... A.Ş. İle ... ... ......

          Davacının şirketin fesih ve tasfiyesi, birleşen davada 2013 yılı kar payının tahsili istemiyle açtığı derdest olan İzmir 4. ATM'nin 2015/517 E sayılı dosyada yapılan bilirkişi incelemesinde dağıtımına karar verilen kar payının fiilen davacıya ödenip ödenmediğinin tespit edilemediği, şirket kayıtlarına göre davacıya kar payı ödemesi yapıldığının belirtildiği hususları birlikte gözetildiğinde söz konusu protokolün bir an için bağlayıcı olduğu düşünülse bile bu protokolden sonra kar payı dağıtılmasına dair karar alınıp, kayden davacıya da ödeme yapıldığına dair kayıt oluşturulmakla şirketin sonradan davacının kar payı isteyemeyeceğini ileri sürmesi çelişkili davranış niteliğindedir. Buna göre bir ortağın kar payı alması müketesep bir hakkı olup bu hakkı ortadan kaldıracak şekilde kar payı dağıtılmamasına karar verilmesi doğru değildir. Zira İzmir 4....

            İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacının davalı şirket de paydaş olduğu ve şirketin ... sicilinde 25309 sicil numarası ile kayıtlı olduğu şirket temsilcisi ve müdürünün ... olduğu, Müdür hakkında sorumluluk davasının bulunduğu şirket temsilcisinin Şirket zararına hareket ettiği, yetkilerini kötüye kullandığı belirtilip,davacının haklı nedenler ile şirketten çıkmasına izin verilmesi kar payı ile ilgili 4.000,00 TL ve pay değeri ile ilgili 7.000,00 TL nin ticari faizi ile birlikte alınması fazlaya ilişkin hakkın saklı tutulması istemi ile dava açıldığını, şirket zararının 17.026,29 TL olarak belirlendiğini, bu zararın miktarının da şirket varlığına girmesi gerektiğinden bu miktar da eklenmek sureti ile davacının pay değerinin belirlenmesi istendiğini, bilirkişinin 24.02.2020 tarihli raporunda çıkma payı 23.205,26 TL olarak saptandığı ve yansıtıltığı, bilirkişi raporunda kar miktarını ve kar payını da yansıttığını, yıllara göre değerlendirme yaptığını, kar edilen...

              D.iş sayılı dosyası, Ortaklar Kurulu Kararı, davalı şirketin son 3 yıllık vergi beyannameleri ve bilanço örnekleri, davalı şirket ana sözleşmesi, davalı şirketin UYAP üzerinden alınan malvarlığı sorgulama sonuçları, ... Cumhuriyet Başsavcılığının 2019/... soruşturma sayılı dosyası, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Mahkememizce yapılan yargılama ve tüm dosya kapsamına göre; dava TTK'nın 638/2 maddesi gereğince açılan limited şirket ortaklığından çıkma ve çıkma ve kar payının tahsili istemine ilişkindir....

                nin kurucu ortakları olduğunu, davacının şirket defter ve kayıtlarını inceleyebilmek için sürekli talepte bulunduğunu ancak bu talebinin davalı tarafından yerine getirilmediğini, davalının şirket adına yaptığı işlerden dolayı müşterilerine gerçek bedelin altında fatura kestiğini böylece hem şirketi hem de devleti zarara uğrattığını, müvekkilinin şirketin kurulduğu günden bu güne kadar kar payı almadığını ileri sürerek şirketin kurulmuş olduğu 30 Ocak 2012 tarihinden itibaren davacının davalı şirketteki gerçek kar payı alacağının tespiti ile fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile şimdilik 5.000,00 TL kar payı alacağının 16 Haziran 2016 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep ve dava etmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu