Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

i TTK 640/3 maddesinde düzenlenmiş olan haklı sebeple ortaklıktan çıkarılmasının talebinde bulunduğu, ileri sürülen haklı sebeplerin Genel Kurul Toplantı Tutanağına ve dava dosyası içeriğine göre ortaklıktan çıkarılması istenen şirket ortağı ... tarafından, tedbir talepli olarak şirketin hayatının devam ettirmesinde sakınca doğuracak mahiyette haksız ve hukuki dayanaktan yoksun olması gerekçesi ile İzmir ....Asliye Ticaret Mahkemesi'nin ... E. Sayılı davası ile şirket müdürünün görevden alınarak azli, kayyum atanması ve kar payı dağıtımı davası açıldığı ve davada delil tespit ve ihtiyati tedbir talebinde bulunulduğu ancak İzmir ....Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 30/05/2019 tarih ... E-... Kararı ile şirket müdürünün görevden alınması, kayyım atanması ve kar payı dağıtımı talepli davanın oy birliğince reddine, istinaf incelemesi sonucunda da İzmir BAM ...Hukuk Dairesinin 29/03/2019 tarihli .... E.-... K. Sayılı ilamı ile istinaf başvurusunun reddine karar verildiği, şirket ortağı ...'...

    DAVA : Ticari Şirket (Tasfiyeye İlişkin) DAVA TARİHİ : 26/12/2016 KARAR TARİHİ : 15/09/2021 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 17/09/2021 Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Tasfiyeye İlişkin) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA: Davacı vekili, davalılardan ...İnşaatın genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan kredi borçlusu olduğunu, davalılar arasında ise adi ortaklık ilişkisi bulunduğunu, davacının kredi alacağının tahsili amacıyla davalılar arasında bulunan adi ortaklığın tasfiyesine, ...İnşaatın adi ortaklıktaki hissesine düşecek olan kar payı, tasfiye payı, doğmuş ve doğacak her türlü hak ve alacağın ihtiyaten haczine ve tasfiyesine, bu süreç tamamlanana kadar iş ortaklığının üçüncü kişilerdeki hak edişleri üzerine ihtiyati haciz konulmasına karar verilmesini talep etmiş, 08.11.2017 tarihli celsede yapılan icra takibinin itiraza uğraması nedeniyle davanın açıldığını, halen adi ortaklığın yaptığı iş nedeniyle verilen teminat mektubunun riskinin...

      in özen ve bağlılık yükümlülüğünün ihlali ile şirketi büyük zarara uğrattığını, bu durumun müvekkilinin ekonomik durumuna da yansıdığını, şirket müdürünün 2011-2012-2013-2014 yıllarında şirket genel kurulunu toplantıya çağırmadığını, bu hususun ihtarname ile kendisine bildirilmesine rağmen halen genel kurul toplantılarının yapılmadığını, şirket müdürünün kar dağıtımı konusunda da bir işlem yapmadığını, bu durumun müvekkillerine mağdur ettiğini, şirket işleri hakkında bilgi ve belge talep edilmiş ise de müvekkillerine bilgi ve belgelerin verilmediğini, müvekkillerinin şirket ortaklığının devamı için gerekli güven duygusu ve isteğinin ortadan kalktığını ileri sürerek müvekkillerinin davalı şirketin ortaklığından çıkarılması ile ortaklık paylarının gerçek değerinin ve kar payının ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir. II....

        İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, davacının şirket hissesini devrettiği ve ortaklık tarihinden bu devir tarihine kadar olan kar paylarının kendisine ödenmesini istediği, kar payı isteme hakkı bireysel, mali ve şarta bağlı bir pay sahipliği hakkı olup, kar payı istenebilmesi için genel kurulca bir karar alınması şart olduğu, paya bağlı bir hak olması hasebi ile kar payı isteyecek kişinin hissedar olması gerektiği, davacının talep ettiği kar payı alacağı şirket hissesinin devrinden önceki dönemi kapsadığından ve dava tarihi itibariyle hisse sahibi olmadığı gibi, hissedar olduğu dönemi kapsar nitelikte kar payı dağıtılmasına yönelik bir genel kurul kararı da bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Bu karara karşı davacı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur....

          İSTİNAF SEBEPLERİ Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacının davalı şirket de paydaş olduğu ve şirketin ticaret sicilinde 25309 sicil numarası ile kayıtlı olduğu şirket temsilcisi ve müdürünün Sinan Şener olduğu, Müdür hakkında sorumluluk davasının bulunduğu şirket temsilcisinin Şirket zararına hareket ettiği, yetkilerini kötüye kullandığı belirtilip,davacının haklı nedenler ile şirketten çıkmasına izin verilmesi kar payı ile ilgili 4.000,00 TL ve pay değeri ile ilgili 7.000,00 TL nin ticari faizi ile birlikte alınması fazlaya ilişkin hakkın saklı tutulması istemi ile dava açıldığını, şirket zararının 17.026,29 TL olarak belirlendiğini, bu zararın miktarının da şirket varlığına girmesi gerektiğinden bu miktar da eklenmek sureti ile davacının pay değerinin belirlenmesi istendiğini, bilirkişinin 24.02.2020 tarihli raporunda çıkma payı 23.205,26 TL olarak saptandığı ve yansıtıltığı, bilirkişi raporunda kar miktarını ve kar payını da yansıttığını, yıllara göre değerlendirme yaptığını...

          DELİLLERİN TARTIŞILMASI, HUKUKİ SEBEPLER VE GEREKÇE: Dava, şirket ortaklığından ayrılma, kâr payı ödemesi, kâr payı iadesi ve fer'ileri istemine ilişkindir. Uyuşmazlık ihtiyati tedbir kararına karşı yapılan itirazın reddine karar verilmesine dair kararın yerinde olup olmadığı noktasındadır....

            DELİLLERİN TARTIŞILMASI, HUKUKİ SEBEPLER VE GEREKÇE: Dava, şirket ortaklığından ayrılma, kâr payı ödemesi, kâr payı iadesi ve fer'ileri istemine ilişkindir. Uyuşmazlık ihtiyati tedbir kararına karşı yapılan itirazın reddine karar verilmesine dair kararın yerinde olup olmadığı noktasındadır....

            ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2018/342 Esas KARAR NO : 2018/778 DAVA : Ticari Şirket (Şirket Ortaklık Payı Alacağının Tahsili Kaynaklı) DAVA TARİHİ : 21/05/2018 KARAR TARİHİ : 14/11/2018 Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Şirket Ortaklık Payı Alacağının Tahsili Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacının dava dilekçesinde özetle; ortağı şirketin adresden taşınmış olduğu, antalya ticaret odasındaki kayıttaki adresde de bulunamamakta olduğunu, 20 yıldır faaliyet gösterip herhangi bir gelir tarafına ödenmediğini, hisse artışlarından bilgisinin olmadığını ve hisse bedelinin azaldığını, şirket hakkında hem tespit yapılmasını, hemde ortaklıktan çıkarılmayı talep ve beyan ettiği anlaşıldı....

              in 2007 yılından beri şirketin tüm yönetimini ele aldığını, şirketin işletmesi ve merkezi olan kuyumcu dükkanına müvekkilini sokmadığını, bilgi, hesap ve kar payı vermediğini, şirket sermayesine zarar verici davranışlar içerisinde olduğunu, bu kapsamda şirket ortaklığının sürdürülmesinin artık beklenemez hale geldiğini ileri sürerek, davalı şirketin fesih ve tasfiyesine karar verilmesini istemiştir. Davalı vekili, şirket müdürünün davacı şirket ortağını defalarca şirkete çağırmasına ve sorumluluğu paylaşmaya davet etmesine rağmen davacının hiçbir işle ilgilenmediğini, şirket ortakları arasında kanıtlanabilir ciddi anlaşmazlık, huzursuzluk ve devamlı geçimsizlik yaşanmadığını, şirketin piyasa durumuna göre kar etme olasılığının bulunduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir....

                Davacının----- sayılı dosyasında -----aleyhine şirket ortaklığından kaynaklı kar payı istemi ile açtığı davada yapılan yargılama sonucunda; davacının hisselerini devrederek pay sahipliği sıfatını yitirdiği, bu sıfatın yitirilmesiyle kar payı hakkı gibi ortaklığa bağlı haklarında yitirildiği, davacının ortak olduğu döneme ilişkin kar payı talep etmesinin mümkün olduğu ancak TTK'nun 469/2 maddesi uyarınca şirket genel kurulu tarafından kar payı dağıtılmasına ilişkin karar alınmadığı, bu sebeple davacının dava tarihi itibariyle geçmişe dönük kar payı talep etmesinin Türk Medeni kanunun 2.maddesine aykırılık teşkil edeceği kanaatine davanın reddine karar verildiği, bu kararın -----tarafından onandığı, karar düzeltme isteminin aynı daire tarafından reddedilmesiyle kararın kesinleştiği anlaşılmıştır....

                  UYAP Entegrasyonu