DAVA : Ticari Şirket (Fesih ve Çıkma İstemli) DAVA TARİHİ : 28/12/2018 KARAR TARİHİ : 08/12/2021 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 28/12/2021 Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Fesih ve Çıkma İstemli) davasının yapılan açık yargılaması sonucunda: Dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : İDDİA VE İSTEK : Davacı vekili sunduğu dava dilekçesinde özetle, müvekkilinin dava dışı.... ile birlikte davalı şirketi 16/02/2018 tarihinde kurduklarını, ...isimli ortakların ilk üç yıl için şirket yetkili temsilcisi olarak görevlendirildiklerini, müvekkilinin anılan ortaklara güvendiğini ve kendisinin işleri nedeniyle şirket işlerini tamamen bu ortaklara teslim ettiğini, ancak şirketin yetkili temsilcilerinin şirket işleri konusunda müvekkilini aydınlatmadıklarını ve kendisine bilgi vermediklerini, bu konudaki çabalarının sonuçsuz kaldığını, bu nedenle taraflar arasındaki güven ilişkisinin kaybolduğunu, müvekkilinin...'...
DAVA : Ticari Şirket (Fesih ve Çıkma İstemli) DAVA TARİHİ : 28/12/2018 KARAR TARİHİ : 08/12/2021 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 28/12/2021 Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Fesih ve Çıkma İstemli) davasının yapılan açık yargılaması sonucunda: Dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : İDDİA VE İSTEK : Davacı vekili sunduğu dava dilekçesinde özetle, müvekkilinin dava dışı.... ile birlikte davalı şirketi 16/02/2018 tarihinde kurduklarını, ...isimli ortakların ilk üç yıl için şirket yetkili temsilcisi olarak görevlendirildiklerini, müvekkilinin anılan ortaklara güvendiğini ve kendisinin işleri nedeniyle şirket işlerini tamamen bu ortaklara teslim ettiğini, ancak şirketin yetkili temsilcilerinin şirket işleri konusunda müvekkilini aydınlatmadıklarını ve kendisine bilgi vermediklerini, bu konudaki çabalarının sonuçsuz kaldığını, bu nedenle taraflar arasındaki güven ilişkisinin kaybolduğunu, müvekkilinin...'...
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/485 Esas KARAR NO : 2022/124 DAVA : Ticari Şirket (Ortaklıktan Çıkma Veya Çıkarılmaya İlişkin) DAVA TARİHİ : 05/08/2021 KARAR TARİHİ : 22/02/2022 Taraflar arasında görülen davanın mahkememizde yapılan açık yargılaması sonunda: GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı asil dava dilekçesinde özetle; davalı şirketin 26/10/2018 tarihinde ...Ticaret Odasına bağlı olarak 02/10/2018 tarihi 9694 sayılı ticaret sicil gazetesinde ilan ile kurulduğunu, kuruluş sermayesinin beheri 25,00TL olmak üzere 4000 paydan olduğunu, şirketin 2000 payının kendisine ait olduğunu, 2000 payının ise ...'ye ait olduğunu, şirketin hiç bir faaliyetinin olmadığını, şirket sermayesinin ödenmediğini, şirketin aktif olmadığını beyan ederek ortaklıktan çıkmasına karar verilmesini talep etmiştir. Mahkememizce davalı şirkete dava dilekçesi ve ekleri usulüne uygun olarak tebliğ edilmiş ise de, davalı tarafça dosyaya cevap dilekçesi sunulmamıştır....
Davalılardan ... şirketin borca batık olduğunu, kendisinin diğer davalının durumunu bilmediğini, şirket hisselerinin değerinin üzerinde satın alındığını ve iyi niyetli olduğunu savunarak davanın reddini istemiş, diğer davalı cevap vermemiştir. Mahkemece tasarrufun iptali için gerekli şartların oluşmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava İİK.nun 277 ve devamı maddeleri uyarınca açılan tasarrufun Iptali isteğine ilişkindir. Mahkemece borçlu davalının diğer davalıya yaptığı şirket hissesi devrinin şirketin borca batık olması nedeniyle alacaklıların zararına yapılmış bir tasarruf mahiyetinde görülmemesi ve yasada yazılı iptal koşullarının oluşmaması nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir....
Somut olayda davacı tarafça davalı şirket hakkında davacının davalı şirket ortaklığından esas sermaye payının gerçek değerine uyan ayrılma akçesinin hesaplanarak ödenmesi suretiyle şirket ortaklığından çıkartılması, bunun mümkün olmaması halinde davalı şirket ortaklığının haklı sebeple feshine karar verilmesi istemi ile işbu davanın açıldığı, davacının davalı şirkette %10 oranında ortaklık payı bulunduğu, alınan bilirkişi raporunda şirketin aktif varlıkları ile borçların karşılanamadığı, özvarlığının bulunmadığı ve borca batık durumda olduğu, davalı şirketin zarar ettiği, ancak satışlardaki düşme nedeninin belirlenemediği, ortaklara şirketten ödenecek çıkma payının bulunmadığı, aksine ortakların şirkete ödeme yapmasının gerektiği, kredi borcu bulunmasına rağmen ticari ilişki dışında yapılan para transferleri nedeniyle davalı şirketin dava dışı şirketlerden 729.157,52 TL alacaklı kaldığı tespitine göre şirketin finansman akışının iyi yönetilmediği sonucuna varılmasının...
HUKUK DAİRESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, mirasbırakan babası ...'ın ... Ltd. Şirketindeki hissesini ikinci eşinden olma oğlu davalı ...’a devrettiğini, ayrıca dava konusu 784 parseldeki 1/A, 1/B, 6, 7, 15, 26, 27, 28, 34, 41 ve 42 nolu bağımsız bölümler, 41 ada 11 parsel ve 41 ada 50 parseldeki 1, 2, 3, 4 ve 5 nolu bağımsız bölümleri davalılar ..., ... ve ...’e satış suretiyle temlik ettiğini, tüm işlemlerin mirastan mal kaçırma amaçlı, bedelsiz ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek tapu kayıtlarının ve şirket payının iptali ile miras payı oranında adına tescilini, olmazsa tenkise karar verilmesini istemiş, aşamada 784 parseldeki bağımsız bölümler yönünden davadan feragat etmiştir....
ya satılmış olup ... şirketinin şirkette pay sahibi olup olmadığı bu aşamada belirli olmadığı gibi asli müdahilin iddialarının genel kurul kararının iptali davasında değerlendirileceği, bu aşamada davalı şirkette pay sahibi olduğu belirli olmayan ... şirketinin asli müdahale talebinin aktif husumetten reddinin gerektiği, yargılama sırasında ...'ın hisselerinin davacı ... tarafından icraen satış suretiyle alındığı, ...'ın şirket ortaklığından ve yönetim kurulu üyeliğinden ayrıldığı, şirket ile herhangi bir ilgisinin kalmadığı, şirketin 18/05/2017 tarihli genel kurul toplantısı ile organ boşluğunun doldurulduğu, şirketin fesih ve tasfiyesini gerektirecek davanın açıldığı tarihteki koşulların ortadan kalktığı gerekçesiyle, asli müdahale talebinin aktif husumet yokluğu nedeniyle reddine, davacı tarafından açılan davanın konusuz kalması nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir....
DAVACI : VEKİLİ : DAVALI : VEKİLİ : DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : KARAR TARİHİ : GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : Davacı tarafından davalı aleyhine açılan davanın yapılan yargılaması sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacı şirket ile davalı şirket arasında ticari ilişki bulunduğunu, bu ticari ilişki kapsamında davacı şirket, davalı şirketin ticari faaliyetlerinde kullandığı imdatlı fren körüğü imalatını üstlendiğini, davacı şirket, davalı şirket ile aralarındaki ticari ilişkiye dayalı tüm malzemeleri zamanında ve eksiksiz olarak teslim ettiğini, bu ticari ilişkiye dayalı olarak davacı şirket; 24.09.2021 tarih, ... nolu ve 51.263,45-TL tutarındaki fatura, 22.10.2021 tarih, ... nolu ve 55.153,20-TL tutarındaki fatura, 22.11.2021 tarih, ... nolu ve 65.022,72-TL tutarındaki fatura, 20.01.2022 tarih ... nolu ve 78.375,60-TL tutarındaki faturalar düzenlendiğini, EDM bilişim sistemi üzerinde davacı şirket tarafından...
yapılmadığını, bunun şirket müdürü ...'...
Mahkememiz tarafından davalı tarafından bekletici mesele yapıldığı ------ karar verildiği, " iş dosyada davacı mahkememizdeki dosyada davalı ---------- davamızın davacısı, şirket aleyhine açtığı davada ortaklık payı alacağının tespiti ve tahsilini talep ettiği mahkemece davalı şirketin tasfiyesi devam ettiği tespit edilerek , tasfiye sonucunda davacının hissesine isabet edecek gerçek ortaklık yapının şirket ticari defter kayıtları ile belirlenerek davacı ve diğer paydaşlara borç ve diğer giderler ödendikten sonra ortaklık payının ödeneceğini davacının henüz ortak olup ortaklıktan ayrılmadığını bu nedenle TTK 641/1 maddesi ile ortaklık payının tahsilini talep edemeyeceği gibi TTK 635 ,397 ve devamı maddeleri g ğereğince ve özellikkle TTK 397 maddesindeki düzenlemeler karşısında davacının tespit davası süresi ile şirket defter kayıtları ile mali tabloların incelenmesinde hukuki yararın bulunmadığı gerekçesi ile 6100 sayılı HMK 'NIN 114/1-h maddesi gereğince dava şartı yokluğu...