WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

TTK'nın 4/1. bendinde sınırlı olarak sayılan davalar arasında yer alması veya özel kanunlarda ticari dava olarak nitelendirilmesi yeterlidir. Bu davalar kanun gereği ticari dava sayılan davalardır. Nispi ticari davalar, her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili olması hâlinde ticari nitelikte sayılan davalardır. TTK'nın 4/1. maddesine göre, her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan ve iki tarafı da tacir olan hukuk davaları ticari dava sayılır. Bu hükme göre bir davanın ticari dava sayılabilmesi için, hem iki tarafın ticari işletmesini ilgilendirmesi hem de iki tarafın tacir olması gereklidir. Bu şartlar birlikte bulunmadıkça, uyuşmazlık konusunun ticari iş niteliğinde olması veya ticari iş karinesi sebebiyle diğer taraf için de ticari iş sayılması davanın ticari dava olması için yeterli değildir....

    incelemesi sonucu, taraflar arasındaki ticari ilişki kapsamında, davacı şirket tarafından davalı şirkete düzenlenen icra takibine konu 2020 yılına ait e arşiv faturaların davacı şirketin ticari defterlerinde kayıtlı olduğu, davacı şirketin ticari defterlerine göre takip tarihinde; davacı şirketin, davalı şirketten 13.767,88 TL alacaklı gözüktüğü, davalı şirketin ticari defterlerine göre;davalı şirkete düzenlenen icra takibine konu 09.04.2020 tarih 538,00 TL bedelli e arşiv faturanın davalı şirketin ticari defterlerinde yer almadığı, davacı şirket tarafından, bu faturanın bizzat davacı şirket tarafından, davalı şirkete teslim edildiğine dair herhangi bir belge de olmadığı, diğer icra takibine konu faturaların davalı şirketin ticari defterlerinde kayıtlı olduğu ve davalı şirketin, davacı şirkete 13.229,89 TL borçlu gözüktüğü, her ne kadar davalı şirket, aracına taşıtmatik cihazı takıldığını doğrulayıp, dava dışı ... ......

      Tüm dosya kapsamı, kayıt ve belgeler ile usul ve yasaya uygun olarak alınan denetlenebilir bilirkişi raporu birlikte değerlendirilerek; Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı'nın 19/12/2019 tarihli cevabi yazısında Mart 2018-Ekim 2018 döneminde davalıya hizmet veren şirketin davacı şirket olduğu belirtilmiş ise de Davacının ticari defterlerinin incelendiği dosya kapsamındaki 24.10.2020 tarihli bilirkişi raporunda, davacının 2019 yılı ticari defterlerinin kapanış onayının bulunmadığı bu kapsamda Ticari defterlerin ispat fonksiyonu HMK'nun 222. maddesinde düzenlenmiş olup, maddede; " (4) Açılış veya kapanış onayları bulunmayan ve içerdiği kayıtlar birbirini doğrulamayan ticari defter kayıtları, sahibi aleyhine delil kabul edileceğinden ilgili müzekkere cevabının teyidi amacıyla davacı ticari defterleri sahibi lehine değerlendirilmemiş ve ispatlanmamıştır. Davalı şirket söz konusu hizmeti ihbar olunan şirket ... ... Ltd....

        Mülga 818 Sayılı Borçlar Kanunu'nun 449/1. maddesinde ticari mümessilin tanımı; “ticari mümessil, bir ticarethane veya fabrika veya ticari şekilde işletilen diğer bir müessese sahibi tarafından işlerini idare ve müessesenin imzasını kullanarak bilvekale imza vazetmek üzere sarih veya zımni kendisine mezuniyet verilen kimsedir" şeklinde yapılmıştır. 6098 Sayılı Türk Borçla Kanunu(TBK)’nun 547/1 maddesinde ise ticari mümessil “Ticari temsilci, işletme sahibinin, ticari işletmeyi yönetmek ve işletmeye ilişkin işlemlerde ticaret unvanı altında, ticari temsil yetkisi ile kendisini temsil etmek üzere, açıkça ya da örtülü olarak yetki verdiği kişidir.” şeklinde tanımlanmıştır. Ticari mümessillik; Bir sözleşme olmayıp, tek taraflı bir hukuki işlemle verilen temsil yetkisini içerir. Buna bağlı olarak, ticari mümessillik işletme sahibinin iradesine dayanır. Dolayısıyla burada söz konusu olan temsil yetkisi kanuni değil, iradi temsil yetkisidir....

        işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işlerinin ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılacağı hüküm altına alınmış, maddenin (a) bendinde bu kanunda öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ile çekişmesiz yargı işlerinin ticari dava ve çekişmesiz yargı işi sayılacağı belirtilmiştir.Aynı Yasanın 3. maddesinde, "Bu Kanunda düzenlenen hususlarla bir ticari işletmeyi ilgilendiren bütün işlem ve fiiller ticari işlerdendir.”,Aynı Yasanın 11/1. maddesinde, "Ticari işletme, esnaf işletmesi için öngörülen sınırı aşan düzeyde gelir sağlamayı hedef tutan faaliyetlerin devamlı ve bağımsız şekilde yürütüldüğü işletmedir.", Aynı Yasanın12/1.maddesinde "Bir ticari işletmeyi, kısmen de olsa, kendi adına işleten kişiye tacir denir.", 3.fıkrasında ise, "Bir ticari işletme açmış gibi, ister kendi adına, ister adi bir şirket veya her ne suretle olursa olsun hukuken var sayılmayan diğer bir şirket adına ortak sıfatıyla işlemlerde bulunan kimse, iyiniyetli...

          Ticaret şirketleri organları aracılığıyla idare ve temsil edildiğinden, ticari mümessil tayin etme yetkisi de organlarına aittir. Ticaret şirketlerinde idare ve temsil yetkisine sahip organlar, her ticaret şirketinin türüne göre değişiklik gösterir. Ancak şu hususu belirtmek gerekir ki, ticaret şirketlerinin tümünde ticari mümessil şirket ana sözleşmesiyle de tayin edilebilir. Mülga 6762 sayılı TTK 539/II (6102 sayılı TTK 616/1-b) ve 545. (6102 sayılı TTK 631/1) maddelerine göre, limitet şirketlerde, şirket sözleşmesinde aksine hüküm olmadıkça, ticari mümessil tayinine genel kurul yetkilidir. Buradan anlaşılacağı üzere, ticari mümessil doğrudan şirket sözleşmesiyle tayin edilebileceği gibi, şirket sözleşmesinde kararlaştırılması şartıyla bu yetkinin şirketi idare ve temsile yetkili müdürlere bırakılması da mümkündür. İşletme sahibinin, ticari mümessil dışında, duruma göre başka yardımcılardan da yararlanması mümkündür....

            İsviçre Borçlar Kanunu’nun iktisabı ile bu hukuk sistemindeki ticari mümessillikle ilgili hükümler olduğu gibi hukukumuza girmiştir.Mülga 818 Sayılı Borçlar Kanunu'nun 449/1. maddesinde ticari mümessilin tanımı; “ticari mümessil, bir ticarethane veya fabrika veya ticari şekilde işletilen diğer bir müessese sahibi tarafından işlerini idare ve müessesenin imzasını kullanarak bilvekale imza vazetmek üzere sarih veya zımni kendisine mezuniyet verilen kimsedir" şeklinde yapılmıştır.6098 Sayılı Türk Borçla Kanunu(TBK)’nun 547/1 maddesinde ise ticari mümessil “Ticari temsilci, işletme sahibinin, ticari işletmeyi yönetmek ve işletmeye ilişkin işlemlerde ticaret unvanı altında, ticari temsil yetkisi ile kendisini temsil etmek üzere, açıkça ya da örtülü olarak yetki verdiği kişidir.” şeklinde tanımlanmıştır.Ticari mümessillik; Bir sözleşme olmayıp, tek taraflı bir hukuki işlemle verilen temsil yetkisini içerir. Buna bağlı olarak, ticari mümessillik işletme sahibinin iradesine dayanır....

              Şti. cari hesabından 25.675,00 TL tutarının, davalı şirket cari hesabına borç kaydı verilmiş olduğu, 15.01.2018 takip tarihi itibariyle davalı şirket cari hesabının 169.602,78 TL borçlu durumda olduğu buna göre; davacı şirket kendi ticari defterlerinde, davalı şirketten takip tarihi itibarıyla 169.602,78 TL alacaklı durumda olduğu, taraf şirketler arasındaki ticari ilişki çerçevesinde, davacı şirkete ait incelenen 2017 yılı ticari defter kayıtlarına göre; davacı şirket tarafından tanzim edilen satış faturalarına istinaden davalı şirket tarafından herhangi bir ödeme yapılmamış olduğu, davalı şirket tarafından onaylanmış olan 01.12.2017 tarihli Hesap Mutabakatı ile; takip ve dava konusu 169.602,78 TL tutarındaki borcun davalı şirketin kabulünde olduğu anlaşıldığı bu nedenle davacı şirketin takip tarihi itibariyle davalıdan toplam 169.602,78 TL cari hesap alacağını talep edebileceği tespit edildiği sonuç ve kanaatine varıldığı bildirilmiştir....

                Diğer taraftan, 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 19/2. maddesi uyarınca, taraflardan biri için ticari sayılan işin diğeri için de ticari iş sayılması, davanın niteliğini ticari hale getirmeyecektir. Zira; Türk Ticaret Kanunu, kanun gereği ticari dava sayılan davalar haricinde, ticari davayı ticari iş esasına göre değil, ticari işletme esasına göre belirlemiştir. Bu nedenlerle işin ticari nitelikte olması davayı ticari dava haline getirmez. 6335 sayılı Kanun'un 2. maddesi ile değişik 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 5. maddesi uyarınca ticari davalar asliye ticaret mahkemelerince görülerek karara bağlanır. Diğer taraftan aynı düzenleme gereğince, asliye ticaret mahkemeleri ile diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişki, 6762 sayılı Türk Ticaret Kanunu'ndan ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 6335 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikten önceki halinden farklı olarak iş bölümü ilişkisi değil, görev ilişkisidir....

                  Ltd.Şti. ile davalı şirket arasında 2002 yılından beri süregelen ticari ilişki olduğunu, taraflar arasında ticari ilişki bulunmadığını, iki şirket arasındaki ticari ilişki nedeniyle davacının davalıya teminat senedi verdiğini davalının hem ... Filtre Ltd.Şti.den hem de müvekkilinden aldığı senetlerle icra takibine giriştiğini, şirket aleyhine geçilen takibe konu borca itirazları olmadığı halde müvekkilinin davalıya borçlu olmadığını belirterek davacının davalıya borçlu olmadığının tesbiti ile senetlerin iptaline, tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

                    UYAP Entegrasyonu