Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

in de katılımı ile arşive alınan tüm evraklar tek tek incelendiğini ve şirket karar defteri yanında 2017 yılına ait yevmiye defteri, envanter defteri, kebir ve ortaklar pay defterinin de bulunamadığının anlaşıldığını, iş bu durumun şirket müdürü, bir çalışan ve SMMM tarafından tutanak altına alındığını, bahsi geçen belgelerin bulunmadan davacı şirketin ticari faaliyetine devam etmesinin mümkün olmayacağından TTK mad. 82/7 uyarınca Karar defteri ile 2017 yılı yevmiye defteri, envanter defteri, defteri kebir ve ortaklar pay defteri için zayi belgesinin düzenlenmesini talep ve dava ettiği görülmüştür. Hakkında zayi belgesi düzenlenmesi istenen ticari defterlerin matbaa ve tasdik bilgilerinin davacı tarafından dosyaya sunulması istenmiş, davacı vekili tarafından beyanda bulunulması üzerine ilgili noterliklere yazı yazılarak dava konusu defterlerin tasdik belgeleri dosya içine alınmıştır....

    Somut olayda ticari defterlerin kaybı için kanunda sayılan ve buna benzer hiçbir sebebe dayanılmamış olduğu, kaybetme olayının maddede sayılan olaylardan olmadığı, kayıp olgusunun zayi belgesi verilmesi için yeterli olamayacağı, her tacirin basiretli bir tacir gibi davranma yükümlülüğü altında tüm ticari defter, belge ve kayıtlarını özenle saklaması gerekmektedir. Somut olayda, davacı yasada sayılı mücbir sebeplerin varlığı nedeniyle talebe konu defterlerin zayii olduğunu iddia ve ispat edememiştir. Şirketin kebir, envanter ve yevmiye defterinin ne şekilde kaybolduğu belirsiz durumdadır. Davacı şirket yetkilisi dava dilekçesinde defterlerin çalınmış olabileceğini ileri sürmüşse de; hırsızlık olayının gerçekleştiği kanaat verici delillerle doğrulanamamaktadır....

      Taraflar arasında yazılı bir sözleşmenin bulunmadığı, davalı tarafın ticari defterlerini inceleme günü incelemeye sunmaması nedeniyle taraflar arasında açık hesap ilişkisinin bulunup bulunmadığı da tespit edilememiştir. 28/07/2020 tarihli resmi gazetede yayımlanan 7251 sayılı kanunun 23.maddesi ile değişik 6100 sayılı HMK'nın 222.maddesinin 3.fıkrası ile ticari defterlerin sunulmaması halinde sunan tarafın kayıtlarına delil olarak dayanabileceği belirtilmiş ve dava sırasında yapılan ticari defterlerin delil niteliğine ilişkin bu değşiklik mahkememizce kurulan 29.06.2021 tarihli ihtaratlı ara kararla belirtilmiş ancak davalı taraf ihtarata rağmen ticari defterlerini sunmamıştır....

        Ticari defterlerin delil olmasına ilişkin düzenleme HMK'nın 222. maddede yer almaktadır. Ticari defterlerin delil olarak incelenmesi yönünden HMK'nın 219 ve 220. madde hükümleri de gözetilmelidir. Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir (HMK 222/1). Ticari defterlerin, ticari davalarda delil olarak kabul edilebilmesi için, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulmuş, açılış ve kapanış onayları yaptırılmış ve defter kayıtlarının birbirini doğrulamış olması şarttır (HMK 222/2)....

          İcra dosyası celp edilmiş, borçlunun ödeme emrine süresi içerisinde itiraz ederek takibi durdurduğu tespit edilmiştir.Ticari defterlerin sahibi lehine olması için HMK m. 222/2’de öngörülen şartlar; defterlerin kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olması, defterlerin açılış ve kapanış onaylarının yaptırılmış olması ve ticari defterlerin birbirini doğrulamış olması gerekmektedir.HMK 222/3 maddesinin " İkinci fıkrada belirtilen şartlara uygun olarak tutulan ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir." şeklinde düzenlenmiştir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun (TMK) 6. maddesi uyarınca kural olarak, aksi kanunca belirlenmedikçe iki taraftan her biri iddiasını ispata mecburdur....

            nın m. 220.) bu hüküm, taraflardan birinin delillerini salt karşı tarafın ticari defterlerine hasretmediği hallerde, ticari defterlerin mahkemeye sunulması bakımından da uygulanır. Diğer anlatımla, belirtilen bu durumda ticari defterler de, ...'nın 330 ve sonraki maddeleri (...'nın m. 220.) anlamında “vesika” niteliğindedir. Öte yandan, ticari defterlerin ispat kuvvetini düzenleyen 6762 sayılı ...'nın 82. maddesindeki (...'...

              Ticari defterler, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu madde 222 ve devamı ile 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu madde 64 ve devamında açıkça düzenlenmiştir. Ticari defterlere anılan Kanun'larda delil olarak hüküm ve sonuç bağlanmıştır. Tacirler, Türk Ticaret Kanunu'nun amir hükmü uyarınca ticari defter tutmak zorundadır. Mahkeme, ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir (HMK. m. 222/1). Yine Türk Ticaret Kanunu madde 83/1'de ticari uyuşmazlıklarda Mahkemenin ticari defterlerin re'sen ibrazına karar verebileceği, Mahkeme re'sen ticari defterlerin ibrazına karar vermese dahi taraflardan birinin istemi üzerine ticari defterlerin ibrazına Mahkemece karar verilebileceği hüküm altına alınmıştır. Ticari defterler, bazı şartların varlığı durumunda sahibi lehine delil olarak kullanılabilir. Şöyle ki: Uyuşmazlık ticari bir işten kaynaklanmalıdır. Bu iş, her iki tarafın ticari işletmesini ilgilendirmelidir....

                ---Asliye Ticaret Mahkemesinin -- sayılı talimatı ile alınan bilirkişi raporunda; İncelenen davacıya ait 2017-2018-yılı ticari defterlerin açılış ve kapanış tasdikleri bulunduğu, 2019 yılı ticari defterlerin açılış tasdiki bulunduğu, kapanış tasdiki için yasal süre bulunduğu, kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olarak tutulduğu ve defter kayıtlarının kendi içinde birbirini doğruladığı delil vasfı taşıdığı, (HMK/222), İncelenen davacıya ait ticari defter ve kayıtlarına göre 28.12.2018 icra takip tarihi itibariyle takip dayanağı çek bedeli 7.588,00 TL alacaklı olduğunu, Takip dayanağı çekin --- vade tarihinden icra takip tarihine kadar TTK. M. 1530/7'e göre işlemiş faizi 596,70 TL olduğunu, Ticari defter kayıtlarına göre; Davacı takip dayanağı çeki, dava dışı--- ticari ilişki kapsamında ve alacağı karşılığında ciro yolu ile edindiği görüş ve kanaatine varıldığını bildirmiştir....

                  Defter incelemesine gerek görüldüğü takdirde ise; Mahkemenin ticari defterlerin ibrazına ilişkin ara kararı usul ve yasaya uygun olmayıp yukarıda anlatıldığı üzere defter ve belgelerin ibraz usulünü düzenleyen HMK 219, 220, 222/1. maddedeki usule uygun ara karar oluşturulmamıştır. HMK'nın 220. maddesine göre ispatla yükümlü olan taraf hem tarafların ticari defterlerine hem de diğer delillere dayanabilir. Kendi ticari defterleriyle birlikte karşı tarafın ticari defterine delil olarak dayanan taraf, karşı tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi halinde, ticari defterler HMK'nın 199 ve 219/2. maddesi gereğince belge niteliğinde olduğundan mahkemeden HMK'nın 220. maddesi gereğince ticari defterlerin belge olarak ibrazını isteyebilir. Ticari defterlerin ibrazı: HMK'nın 222/1. maddesi gereğince, mahkeme ticari davalarda tarafların ticari defterlerinin ibrazına kendiliğinden veya taraflardan birinin talebi üzerine karar verebilir....

                    Ancak Vergi Usul Kanunundaki bu düzenleme vergisel yükümlülüklerle ilgili olup, TTK'nın 82/7. maddesinde ticari defterlerin sahibinin elinden rızası dışında çıkmış olması hali, zayi belgesi verilmesini gerektiren bir olay olarak sayılmamış olduğu gibi tadadi olarak sayılan bu sebeplerle de benzerlik göstermediğinden sırf ticari defterlerin sahibinin elinden rızası dışında çıkmış olmasının ticari defterlerin TTK'nın 87/2 maddesinin aradığı şartlarda zayi olduğunun kabulü mümkün değildir. Elektronik Defter Genel Tebliği'nin 7.1 maddesinde sadece Vergi Usul Kanununda belirtilen “mücbir sebep” ve ikincil örneklerin temin edilememesi halinin aranmış olması TTK'nın 82/7. Maddesindeki hususların aranmayacağı anlamına gelmez. Zira Elektronik Defter Genel Tebliği'nin 7.1 maddesindeki düzenleme TTK'nın 82/7. Maddesindeki düzenlemenin kapsamını değiştirecek nitelikte değildir....

                    UYAP Entegrasyonu