Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Ancak Vergi Usul Kanunundaki bu düzenleme vergisel yükümlülüklerle ilgili olup, TTK'nın 82/7. maddesinde ticari defterlerin sahibinin elinden rızası dışında çıkmış olması hali, zayi belgesi verilmesini gerektiren bir olay olarak sayılmamış olduğu gibi tadadi olarak sayılan bu sebeplerle de benzerlik göstermediğinden sırf ticari defterlerin sahibinin elinden rızası dışında çıkmış olmasının ticari defterlerin TTK'nın 87/2 maddesinin aradığı şartlarda zayi olduğunun kabulü mümkün değildir. Elektronik Defter Genel Tebliği'nin 7.1 maddesinde sadece Vergi Usul Kanununda belirtilen “mücbir sebep” ve ikincil örneklerin temin edilememesi halinin aranmış olması TTK'nın 82/7. Maddesindeki hususların aranmayacağı anlamına gelmez. Zira Elektronik Defter Genel Tebliği'nin 7.1 maddesindeki düzenleme TTK'nın 82/7. Maddesindeki düzenlemenin kapsamını değiştirecek nitelikte değildir....

    Ancak Vergi Usul Kanunundaki bu düzenleme vergisel yükümlülüklerle ilgili olup, TTK'nın 82/7. maddesinde ticari defterlerin sahibinin elinden rızası dışında çıkmış olması hali, zayi belgesi verilmesini gerektiren bir olay olarak sayılmamış olduğu gibi tadadi olarak sayılan bu sebeplerle de benzerlik göstermediğinden sırf ticari defterlerin sahibinin elinden rızası dışında çıkmış olmasının ticari defterlerin TTK'nın 87/2 maddesinin aradığı şartlarda zayi olduğunun kabulü mümkün değildir. Elektronik Defter Genel Tebliği'nin 7.1 maddesinde sadece Vergi Usul Kanununda belirtilen “mücbir sebep” ve ikincil örneklerin temin edilememesi halinin aranmış olması TTK'nın 82/7. Maddesindeki hususların aranmayacağı anlamına gelmez. Zira Elektronik Defter Genel Tebliği'nin 7.1 maddesindeki düzenleme TTK'nın 82/7. Maddesindeki düzenlemenin kapsamını değiştirecek nitelikte değildir....

      SMMM bilirkişisi ......09/03/2022 tarihli raporunda özetle; 2021 yılı ticari defterlerin incelenmesi sonucunda takibe dayanak cari hesapla ilgili yapılan sınırlı inceleme sonucu taraflar arasında ticari ilişki olduğu, davacının ticari defter kayıtlarına göre davalıdan 72.473,58-TL alacaklı olduğu , ticari defterlerin usulüne uygun olarak tutulduğu, defterlerin açılış tasdiklerinin olduğu, kapanış tasdiki için e berat oluşturulması için daha süresinin olduğu şeklinde rapor düzenlemiştir....

        Mahkemece, davacının ticari defter ve kayıtları üzerinde yapılan bilirkişi incelemesinde takip konusu fatura alacak olarak defterde kayıtlı olduğundan bahisle dava kabul edilmiştir. Ne var ki, ticari işlerden dolayı tacir sıfatına haiz olan kimseler arasında çıkan çekişmelerde ticari defterlerin tek taraflı değil iki taraflı incelenerek değerlendirilmesi gerekir. Somut uyuşmazlıkta olduğu gibi, bir taraf yargılamaya katılmasa bile Türk Ticaret Kanunun 81. ve HUMK’nun 326. maddeleri çerçevesinde yargılamaya katılmayan taraftan da ibraz edilmemesi halinde yaptırımları gösterilerek ticari defterlerin ibrazı sağlanabilir. Mahkemece bu yönteme uygun bir işlem yapılmamış, davacının ticari defter ve kayıtları üzerinden yaptırılan inceleme ile hüküm tesis edilmiştir. ./.. 2011/9056 - 2011/9736 -2- Eksik inceleme ve araştırmaya dayalı karar açıklanan nedenle bozulmalıdır....

          Şirket olan kiracı delil listesinde ticari defterlerine dayanmıştır. Ticari defterler usulüne uygun olarak tutulmuş ise H.M.K. nun 222. ve sonraki maddeleri anlamında “delil” niteliğindedir. Öte yandan, ticari defterlerin ispat kuvvetini düzenleyen T.T.K. nun 82.maddesindeki hüküm, ticari işlerden dolayı tacirler arasında çıkan uyuşmazlıklarda ticari defterlerin (maddede gösterilen koşulların mevcut olması kaydıyla), kesin delil niteliğinde bulunduğunu öngörmektedir. Davalı cevap dilekçesi ile birlikte şirket defterlerine de dayanmıştır. Bu durumda davalıya şirket defterlerini ibraz etmesi için uygun bir ihtarlı mehil verilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde eksik inceleme ile karar verilmesi doğru değildir. Hüküm bu nedenle bozulmalıdır. SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenle hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 01.03.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

            Raporda: Davacı işletmenin muhasebe kayıtları üzerinde yapılan incelemede; taraflar arasındaki ticari ilişkinin 11.03.2021 tarihinde başladığı, düzenlenen satış faturalarının ... hesabında, davalı şirketin düzenlediği faturaların ise 320 Satıcılar hesabında takip edildiği, her iki hesap tutarının birbiri ile ilişkilendirilmesi suretiyle davacı işletmenin davalı şirketten alacaklı olduğu tutarın 253.423,53 TL olduğu tespit edilmiştir. Davalı Taraf Defterleri Üzerinde Yapılan İnceleme 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 222. maddesinde, ticari defterlerin ibrazı ve delil olmasına ilişkin düzenlemeye yer verilmiş olup, defterlerin, tacirlerin kendi lehlerinde delil olabilmesi için Kanun'a uygun olarak tutulması zorunluluğu bulunmaktadır. Defterlerin Kanun'a uygun olarak tutulması tabiri, defterlerin mevzuatta gösterildiği şekilde düzgün tutulmasının yanında, açılış ve kapanış tasdiklerinin de kanunlarda gösterildiği şekilde yapılmış olması anlamına gelmektedir....

              Raporda: Davacı işletmenin muhasebe kayıtları üzerinde yapılan incelemede; taraflar arasındaki ticari ilişkinin 11.03.2021 tarihinde başladığı, düzenlenen satış faturalarının ... hesabında, davalı şirketin düzenlediği faturaların ise 320 Satıcılar hesabında takip edildiği, her iki hesap tutarının birbiri ile ilişkilendirilmesi suretiyle davacı işletmenin davalı şirketten alacaklı olduğu tutarın 253.423,53 TL olduğu tespit edilmiştir. Davalı Taraf Defterleri Üzerinde Yapılan İnceleme 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 222. maddesinde, ticari defterlerin ibrazı ve delil olmasına ilişkin düzenlemeye yer verilmiş olup, defterlerin, tacirlerin kendi lehlerinde delil olabilmesi için Kanun'a uygun olarak tutulması zorunluluğu bulunmaktadır. Defterlerin Kanun'a uygun olarak tutulması tabiri, defterlerin mevzuatta gösterildiği şekilde düzgün tutulmasının yanında, açılış ve kapanış tasdiklerinin de kanunlarda gösterildiği şekilde yapılmış olması anlamına gelmektedir....

                - K A R A R - Davacı vekili, müvekkilince davalıya iki adet fatura kapsamında mal satılarak teslim edildiği halde, davalı borçlunun toplam 2.668.196.000.TL bakiye borcunu ödemediğini ve temerrüde düştüğünü belirterek anılan bedelin fatura tarihlerinden itibaren ticari temerrüt faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacı iddialarının doğru olmadığını bildirerek davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece davacı yanca kanıtlanamayan davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Dava konusu faturalardan birinin davalının ticari defterlerinde kayıtlı olduğu ve defterlerin usulüne uygun olarak tutulmuş bulunduğu bilirkişi raporuyla saptanmıştır. TTK.nun 84.maddesi uyarınca kanuna uygun olarak veya olmayarak tutulmuş olan ticari defterlerin münderecatı.,sahibi ve halefleri aleyhinde delil sayılır....

                  Bu bağlamda, tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; dava konusu davacıya ait ticari defter ve dava dilekçesinde belirtilen diğer fatura ve belgelerin muhafaza edilmekte oldukları davacı şirketin arşivinde meydana gelen su baskını sonucunda zayi olduklarının sabit olduğu, su baskınında davacının kusuru tespit edilemediği gibi isteme konu ticari defterlerin yasal tasdiklerinin de süresinde yaptırıldığı, bu nedenle de davanın kabulü gerektiği kanaatine varılmakla; davanın kabulü ile istem gibi davacıya zayi belgesi verilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

                    Dosya kapsamı itibariyle yapılan incelemede; dava konusu kaybolduğunun beliritldiği, dava dilekçesinde belirtilen oluş şeklinin dahi başlı başına defterlerin gerekli hassasiyetle korunmadığını ortaya koyduğu, davacının ticari defterlerinin zayi olmasını önlemek için gerekli tedbirleri almadığı açıktır. Tacirin yukarıda bahsedilen kanun maddesinden yararlanabilmesi için ticari defter ve belgelerinin korunabilmesi amacıyla gerekli dikkati ve ihtimamı göstermiş olması gerekmektedir. Ayrıca, ziya durumunun tacirin iradesi dışında meydana gelmesi zorunludur. Somut olayda davacı tacir, defterlerin muhafazasında gerekli dikkat ve özeni göstermediğinden ve söz konusu ticari defterlerin kayıp olduğu hususunda kesin ve inandırıcı delil ibraz edilmediğinden --------------- sayılı emsal içtihatları) davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis olunmuştur....

                      UYAP Entegrasyonu