Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacının talebi, davalı şirkete TTK'un 439 maddesi uyarınca "Özel Denetçi Atanması" istemine ilişkindir. Davalı şirketin en son genel kurulu 30.06.2017 tarihinde yapılmıştır. Bu genel kurula iştirak eden davacı, toplantıda, gündeme madde ilavesi ile şirket hesaplarının bağımsız bir denetçi tarafından incelenmesinin gündemde görüşülerek karara bağlanmasını talep ettiği, talebin, "ortakların tamamının toplantıda hazır olmaması, bunun için oybirliğinin gerekli olması ve gündeme bağlılık ilkesi gözetilerek (toplantı başkanı tarafından) reddedildiği" görülmüştür. Davacıda 19.09.2018 tarihinde açtığı iş bu dava ile TTK'un 439 maddesi uyarınca talepte bulunmuştur. TTK'un 439/2 maddesinde; "Dilekçe sahiplerinin, kurucuların veya şirket organlarının, kanunu veya esas sözleşmeyi ihlal ederek, şirketi veya pay sahiplerini zarara uğrattıklarını, ikna edici bir şekilde ortaya koymaları hâlinde özel denetçi atanır." denmektedir....

    DELİLLER VE GEREKÇE: Dava, şirkete bağımsız denetçi atanmasına ilişkindir. Davacı vekilinin 26/01/2023 tarihli dilekçesi ekindeki sunmuş olduğu fesih ihbarı incelendiğinde, daha önceki bağımsız denetçi ... A.Ş'nin sözleşmeyi 11/11/2022 tarihinde feshettiği görülmüştür. Davacı şirkete ait 28/11/2022 tarih 2022/8 Karar sayılı yönetim kurulu kararı incelendiğinde, 14/03/2022 tarihli genel kurulda seçilen ve 23/03/2022 tarihinde tescil edilmiş bulunan. ...Cad. ... B Blok No: ... Kat: .../İstanbul adresinde mukim bağımsız denetçi ... Anonim Şirketi'nin (Mersis No: ... – Vergi Kimlik No: ... Vergi Dairesi/ ...), 10/11/2022 tarihinde şirkete yazılı ve gerekçeli olarak fesih ihbarında bulunduğunu, bu sebeple, Ticaret Sicili Yönetmeliğinin 108. Maddesi gereğince mahkemece atama yapılana kadar görev yapmak üzere... Cad.no... K.... İstanbul adresinde mukim (Mersis No:.., Vergi Kimlik No: ... Vergi Daires/Maslak ) olan bağımsız denetçi ......

      İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı vekili; istinaf mahkemesinin kaldırma gerekçesinde belirtilen hususların hükme esas alınan bilirkişi raporunda tümüyle aydınlatılmadığını, bilançoda, sermayeye eklenmesi mümkün olan fonların bulunması halinde dahi anonim şirketler tarafından bu fonlar sermayeye dönüştürülmeden sermaye taahhüdü yoluyla sermayenin arttırılması kararı alınabileceğini, sermaye artırımı için bu yola başvurulan her durumda pay sahiplerinin haklarının ihlal edildiğini söylemenin mümkün olmadığını, mevcut pay sahiplerinin, iç kaynakları sermayeye eklemek yerine, sermaye taahüdü yoluyla ve her bir pay sahibinin payı oranında arttırılan sermayeye iştiraki suretiyle sermaye arttırımını gerçekleştirebileceğini,kararın finansal gerekçeler ve sermaye ihtiyacını karşılama amacı ile alındığını, özel denetçi raporu içeriği dolayısıyla şirketin ticari sırlarının açığa çıktığını, özel denetçi raporunda tespiti yapılan ödemeye davacıların itirazda bulunmayarak bu tespiti kabul ettiklerini, kararın...

        A.Ş.’nin, davalı şirkete bağımsız denetçi olarak seçilemeyeceği belirtilmiştir. 18/05/2021 tarihli Olağan Genel Kurul Toplantısında Şirkete bağımsız denetçi olarak YMM ... değil, YMM ...’ın bünyesinde çalıştığı ... A.Ş. seçilmiştir. Anılan firmanın bağımsız denetçiliğe engel bir hali bulunmadığı gibi davacı taraf da böyle bir iddia ileri sürmemiştir. Dolayısıyla, şahıs ve şirket ayrımı dikkate alındığında davacıların iddialarının yerinde olmadığı kanaatine varılmıştır. Somut olayda, davalı şirkete ... A.Ş.'nin 18/05/2021 tarihli genel kurulda bağımsız denetçi olarak seçildiği, bu tarihten önce davalı şirket ile herhangi bir ilişkisinin olmadığı, dava dilekçesinde belirtilen ...'ın ... A.Ş.'nde son bir yıldır şirket müdürü olarak görev yaptığı, ...'ın bağımsız denetçi olmadığı dikkate alındığında davacıların iddialarının değerlendirilmediği gibi ...'...

          ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2017/1102 KARAR NO : 2018/138 KARAR TARİHİ: 07/02/2018 DAVA: Ticari Şirket (Kooperatife Denetçi Tayin Edilmesi) KARAR TARİHİ: 28/04/2021 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353. Maddesi uyarınca dosya incelendi, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA:Davacı vekili dava dilekçesi ile; kendi adına asaleten müvekkili ... adına vekaleten açtığı davada müvekkili ...'in .... Kooperatifin yönetim kurulu üyesi, kendisinin de kooperatif üyesi olduğunu, davalı kooperatifin 16/05/2016 tarihinde yapılan genel kurul toplantısında denetim kuruluna üye seçimi yapıldığını, ancak denetim kuruluna seçilen üyelerin ve yedek üyelerin tamamının istifa ettiğini ileri sürerek ilk genel kurul toplantısına kadar görev yapmak üzere davalı kooperatife denetçi tayin edilmesini istemiştir....

            DAVANIN KONUSU : Ticari Şirket (Şirkete Özel Denetçi Tayin Edilmesi) TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; davalı şirketin 25/08/2022 tarihinde yapılan 2021 yılı olağan genel kurul toplantısında alınan kararlardan bağımsız denetim ve konsolide bağımsız denetim raporu hazırlayacak bağımsız denetim şirketi olarak ....nin seçilmesine ilişkin 11. maddedeki kararın iş bu şirketin kurucu ortaklarından olan ve halen şirket ile organik bağı bulunun ....'nın bir kısım hissedarlara danışmanlık yapması sebebiyle öncelikle ihtiyati tedbir yoluyla durdurulması ve başka bir bağımsız denetçi atanmasına karar verilmesini talep ve dava edildiği anlaşılmıştır. Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; dava dilekçesinde iddia edildiği gibi .....'nın .....i'nin ortağı ve temsilcisi olmadığı, bağımsız denetçi seçilen ....'...

              şirket kayıtlarının ve defterlerinin incelenmesinin zorunlu olduğu, bunun da fiilen mümkün olmadığı, mümkün olsa dahi tüm banka hareketleri ve defter kayıtlarının ancak bir özel denetim davası sonucu mahkemece atanacak bir özel denetçi tarafından yapılabileceği, bu hususun bilirkişinin görev kapsamını aştığı, gelinen noktada da incelenen şirket kayıt ve defterlerinin davacı vekilinin itirazlarını karşılamadığı, şirketin tüm banka ve kasa hareketlerinin, dosyada mevcut olan/olmayan alış/satış faturaları ve masraf fişleri ile defter kayıtlarının ancak bir özel denetim davası sonucu mahkemece atanacak bir özel denetçi tarafından yapılabileceği tespit edilmiş bulunmaktadır....

                şirket kayıtlarının ve defterlerinin incelenmesinin zorunlu olduğu, bunun da fiilen mümkün olmadığı, mümkün olsa dahi tüm banka hareketleri ve defter kayıtlarının ancak bir özel denetim davası sonucu mahkemece atanacak bir özel denetçi tarafından yapılabileceği, bu hususun bilirkişinin görev kapsamını aştığı, gelinen noktada da incelenen şirket kayıt ve defterlerinin davacı vekilinin itirazlarını karşılamadığı, şirketin tüm banka ve kasa hareketlerinin, dosyada mevcut olan/olmayan alış/satış faturaları ve masraf fişleri ile defter kayıtlarının ancak bir özel denetim davası sonucu mahkemece atanacak bir özel denetçi tarafından yapılabileceği tespit edilmiş bulunmaktadır....

                  348. maddesi uyarınca azlığın özel denetçi tayini istemi genel kurulca reddedilmişse ilgililer mahkemeye başvurmak suretiyle özel denetçi seçimini isteyebilirler....

                    Davalı ...Ş. vekili, davacının kötü niyetli olarak ve planlı bir şekilde maddi menfaat elde etmek amacıyla iş bu davayı açtığını, 2008-2009 yıllarına ilişkin denetçi sıfatı olmadığına dair iddiasının doğru olmadığını, davacının 15.05.2008 tarihinde yapılan olağan genel kurul toplantısında denetçi olarak atandığını, 2008 yılına ait genel kurulun yapılamamış olması nedeniyle 2008-2009 yıllarına ait genel kurulların birlikte yapıldığını 27.07.2010 tarihinde yapılan 2008-2009 yıllarına ait genel kurulda denetçi olarak atanan davacının imzasının kime ait olduğunun bilinmediğini, davacının toplantının yapılacağı tarihten önce denetçi olarak şirket kayıtlarını bizzat incelediğini ve raporunu hazırladığını, imzası gereken tüm evrakları toplantı günü işinin olabileceği ve gecikebileceği bahanesiyle önceden imzalı bir şekilde şirkete teslim ettiğini, incelemeleri yapan ve çalışmalara bizzat katılan davacının evraklara atmış olduğu imzanın da ona ait olduğu kanısıyla genel kurulun yapıldığını savunarak...

                      UYAP Entegrasyonu