Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Ticaret A.Ş.’nin 09.07.2018 tarihinde yapılan ve ... tarafından 18.07.2018 tarihinde tescil edilen ve 24.07.2018 tarihli Ticaret Sicili Gazetesinde yayımlanan 2017 yılı olağan genel kurul kararıyla şirketin tasfiyesi kararı alınmış olup, aynı kararla müvekkilinin tasfiye memuru seçildiğini, alacaklılara çağrı ilanları; 30.07.2018 tarihli ve 9631 sayılı, 07.08.2018 tarihli ve 9637 sayılı, 15.08.2018 tarihli ve 9643 sayılı Türkiye Ticaret Sicili Gazetelerinde yapıldığını, şirketin tasfiyesinin sonuçlandırılması için 08.03.2019 tarihinde 2018 yılı ve tasfiye sonu olağan genel kurul toplantısı yapıldığını,alınan bu karar doğrultusunda tasfiye memuru olarak müvekkilinin şirketin 08.03.2019 tarihli tasfiye sonu genel kurul kararının tescili ile ticaret sicil kaydının silinmesi için İstanbul Ticaret Sicil Müdürlüğüne müracaat ettiğini, tasfiyenin sonlandırılarak sicilden terkin edildiğini, işçilik alacağı talepli dava dosyasında istinaf kanun yoluna başvurulmuş olup dosya halen istinafta olduğunu...

    Asliye Ceza Mahkemesinin 03/12/2001 tarihli ve 2001/687-1062 sayılı kararının kesinleşmesine müteakip, hükümlünün yaptığı adli sicil arşiv kaydının silinmesi talebi üzerine, adli sicil arşiv kaydının silinmesine ilişkin aynı Mahkemenin 17/09/2013 tarihli ve 2001/687-1062 sayılı ek kararını kapsayan dosyanın incelenmesinde; Dosya kapsamına göre; adli sicil kaydından çıkarılarak arşiv kaydına alındığı anlaşılan ilama ilişkin adli sicil arşiv kaydı ile ilgili olarak, 5352 sayılı Adli Sicil Kanunu'nun 6290 sayılı Kanun’la değişik geçici 2/3 maddesi gereğince 11/04/2012 tarihinden itibaren bu tür kayıtların şartları oluştuğu takdirde .... Bakanlığı ......

      Sulh Ceza Mahkemesinin 12/10/2004 tarihli ve 2002/606 esas, 2004/1087 sayılı kararının kesinleşmesini müteakip, sanık müdafiinin adli sicil kaydının silinmesi talebi üzerine, sanık hakkındaki ilâmın 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 231/10. maddesi gereğince ortadan kaldırılmasına ve kamu davasının düşürülmesine ilişkin İstanbul Anadolu (kapatılan) 17....

        Müdürlüğü'nün ... esas sayılı dosyalarından haciz yapıldığını ve müvekkili şirketin ciddi bir mağduriyet yaşadığını, alacaklı olarak gözüken şahsın müvekkilinden haksız kazanç elde etmeye çalıştığını, ... tarihli Ticaret Sicil Müdürlüğü tarafından müvekkili şirkete verilen cevapta adı geçen ...Şirketi'nin ... tarihinde üyelik kaydının askıya alındığının bildirildiğini, adı geçen ...Lojistik Şirketi'nin hiçbir şekilde faaliyetinin olmaması, iş yerinin bulunmaması, vergiden terkini ve işçi işveren anlamında SGK ile bağlantısının bulunmaması, ayrıca ticaret odası kaydının askıya alınması ve hatta oda, üyelik ve sicil kaydının silinmesi gerektiğini, müvekkili şirketin sicilde kayıtlı adresinin aynı olduğu gerekçesiyle müvekkili şirkete hacizler gelmesi gibi mağduriyetinin önüne geçilmesi için talepte bulunulduğunu ancak taleplerinin yerine getirilmediğinden bahisle itirazlarının kabulü ile Kayseri Ticaret Odası Ticaret Sicili Müdürlüğü'nün ... tarih ve ... sayılı ...Lojistik Şirketi'nin sicilden...

          Dosya kapsamında Ticaret Sicil bilgilerinden davalı ... İnş. San. Tic. Ltd. Şti.'nin 05.05.2011 tarihinde kaydının silindiği anlaşılmaktadır. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 06.06.2007 tarih, 2007/10-358 Esas, 2007/337 Karar sayılı kararında da benimsendiği üzere; ticari şirketin tüzel kişiliği ticaret sicilinden silinmesi (terkini) ile sona erer. Tüzel kişiliğin sona ermesi için tasfiye işlemlerinin eksiksiz yapılmış olması gerekir. Şayet tasfiye işlemleri gerektiği gibi tamamlanmamış ve tasfiyesi gereken hususlar eksik bırakılmış ise, tüzel kişilik ticaret sicilinden silinse bile A.Ş.'nin tüzel kişiliğinin sona erdiğinin kabulü olanaksızdır. Bu durumda, tüzel kişiliğin yeniden ihyasına gidilerek taraf teşkili sağlanmak suretiyle yargılamanın devamının sağlanması gerekir. Şu halde, davalı ...Gayrimenkul...Ltd. Şti.'...

            Dosyada mevcut ticaret sicil kayıtlarına göre, Ankara Ticaret Sicil Müdürlüğü'nün ... sicil numarasına kayıtlı ihyası istenen ... Bilgi Tek. ve Dan. A.Ş'nin TTK'nun geçici 7.maddesine göre, Ticaret Sicil Müdürlüğü tarafından sicilden kaydı re'sen terkin edilerek 28/01/2014 tarihli ticaret sicil gazetesinde ilan edilmiştir. Davacı tarafından her ne kadar davacı tarafından ihyası talep edilen şirketin bankada mevduatının bulunması nedeniyle TTK'nun 547/2.maddesi gereğince ihyası talep edilmiş ise de; İhyası istenen şirketin bankada mevduatının bulunmadığı, yasa gereğince şirketin sicilden kaydının usulüne uygun olarak silindiği ve davalı ... Sicil Müdürlüğü tarafından yapılan terkin işleminin yerinde olduğu, davacının isteminin yerinde olmadığı kanaatine varılmakla davanın reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

              Ağır Ceza Mahkemesinin 14/02/2020 tarihli ve 2020/52 değişik iş sayılı kararına karşı, Adalet Bakanlığı'nın 08.06.2021 gün ve 94660652-105-08-9029-2021-Kyb sayılı yazısı ile kanun yararına bozma ihbarında bulunulduğundan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 22.06.2021 gün ve 2021/79116 sayılı ihbarnamesiyle Dairemize gönderildiği, MEZKUR İHBARNAMEDE; Karar tarihinden önce 11/04/2012 tarihli ve 28261 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6290 sayılı Adli Sicil Kanunu ile Sporda Şiddet ve Düzensizliğin Önlenmesine Dair Kanunda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun'un 2. maddesi ile değiştirilen, 5352 sayılı Adli Sicil Kanunu'nun 12. maddesinin 1. fıkrası (b) bendi ile arşiv kayıtlarının silinmesi koşullarının yeniden düzenlendiği ve anılan Kanun'un geçici 2. maddesi uyarınca arşiv kayıtlarının silinmesi işleminin Adli Sicil ve İstatistik Genel Müdürlüğünce yapılacağının hükme bağlandığı nazara alındığında, 11/04/2012 tarihinden itibaren adli sicil ve arşiv kayıtlarının silinmesi...

                Mezkür ihbarnamede; Karar tarihinden önce 11/04/2012 tarihli ve 28261 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6290 sayılı Adli Sicil Kanunu ile Sporda Şiddet ve Düzensizliğin Önlenmesine Dair Kanunda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanunun 2. maddesi ile değiştirilen, 5352 sayılı Adli Sicil Kanununun 12. maddesinin 1. fıkrası (b) bendi ile arşiv kayıtlarının silinmesi koşullarının yeniden düzenlendiği ve anılan Kanunun geçici 2. maddesi uyarınca arşiv kayıtlarının silinmesi işleminin Adli Sicil ve İstatistik Genel Müdürlüğünce yapılacağının hükme bağlandığı nazara alındığında, 11/04/2012 tarihinden itibaren adli sicil ve arşiv kayıtlarının silinmesi işleminin münhasıran Adli Sicil ve İstatistik Genel Müdürlüğünce yapılması gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmemiş ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozmaya atfen ihbar olunmuş bulunmakla Türk Milleti adına gereği görüşülüp...

                  Mezkur ihbarnamede; Dosya kapsamına göre, karar tarihinden önce 11.04.2012 tarihli ve 28261 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6290 sayılı Adli Sicil Kanunu ile Sporda Şiddet ve Düzensizliğini Önlenmesine Dair Kanunda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun’un 2. maddesi ile değiştirilen, 5352 sayılı Kanun'un 12. maddesinin 1. fıkrası (b) bendi ile arşiv kayıtlarının silinmesi koşullarının yeniden düzenlendiği ve yapılan değişiklikle arşiv kayıtlarının silinmesi işleminin Adli Sicil ve İstatistik Genel Müdürlüğünce yapılacağının hükme bağlandığı nazara alındığında, 11.04.2012 tarihinden itibaren adli sicil ve arşiv kayıtlarının silinmesi işleminin münhasıran Adli Sicil ve İstatistik Genel Müdürlüğünce yapılması gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde, isabet görülmediğinden bahisle, 5271 sayılı CMK'nin 309. maddesi gereğince anılan kararın bozulması lüzumunun ihbar olunduğu anlaşıldı....

                    Sağlık Hizmetleri Taahhüt İnşaat Ticaret Anonim Şirketinin 25/04/2006 yılında tescil edilerek kurulduğu, davacının kurucu ve son ortak olduğu, Türk Ticaret Kanunu'nun geçici 7. maddesi uyarınca 23/01/2014 tarihinde ticaret sicilinden resen silindiği, TTK 529 maddesinde düzenlenen anonim şirketlerin sona erme sebeplerinin gerçekleşmesi halinde ilgili belgelerle ticaret sicil müdürlüğüne başvurarak ticaret sicilden şirket kaydının silinmesinin istenebileceği, ancak ticaret sicil müdürlüğü yazı cevabından davacının ticaret sicil müdürlüğüne bu yönde geçerli bir başvuru yapmadığının anlaşıldığı, şirketin kaydının ticaret kanunun geçici 7. maddesi uyarınca 2014 yılından resen silindiğinin anlaşıldığı, davacının şirketin 2011 yılında sona erdiğinin tespiti yönündeki talebinin ispatlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu