Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Sulh Hukuk Mahkemesinin 2018/6 Değişik İş sayılı dosyası ile mahkemeden tevdi mahalli tayini talep ettiklerini ve mahkemenin belirlediği Aksaray Vakıfbank Ihlara Şubesi nezdinde davalılar adlarına açılan ayrı ayrı hesaba mahkemenin belirlediği miktarı ve ferileri ile faizlerini istinaf ve itiraz hakları baki kalmak şartıyla yatırdıklarını, ilgili belgelerin dilekçe ekinde olduğunu, davalıların kötü niyetli olarak tevdii mahalli talebinin kendilerine ulaşınca apar topar icra takibi başlattığını, müvekkili kurumun borcu ifa ettiğini, karşı tarafın bu tevdii mahalli tayinine herhangi bir itirazları olmadığı gibi paraları da çektiklerinden bahisle takibin öncelikle durdurulmasına, icranın geri bırakılmasına, takibin iptaline, kötü niyetli davalılar aleyhine % 40'tan aşağı olmamak üzere inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; Aksaray 4....

a yönelik kasten yaralamaya teşebbüs suçundan kurulan "mahkumiyet" hükümlerini "müşteki vekili" sıfatıyla temyiz ettikleri, ancak sanık ... müdafiinin, müşteki sanık ... müdafiinin, müşteki sanıklar... ve ...müdafiinin anılan hükümleri temyizlerine ilişkin tebliğnamede görüş bildirilmediği belirtilerek, ek tebliğname düzenlenmesi için dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına tevdiine karar verildiği, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 25.10.2019 tarih, 2016/71269 numaralı tebliğnamede temyize konu hükümler "mahkumiyet" hükümleri olduğu halde, "hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına" dair kararlar olduğu belirtilerek, tevdii kararında belirtilen hususlarda ek tebliğname düzenlenmediği anlaşılmakla; Dairemizin 07.10.2019 tarih, 2019/6264 Esas ve 2019/17832 Karar sayılı tevdii kararında belirtilen hususlarda EK TEBLİĞNAME düzenlenmesi için dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 13.01.2020 gününde oy birliğiyle karar verildi....

    Ceza Dairesinin 14.02.2007 gün ve 2007/1056 Esas, 2007/1079 Karar ile haklarında daha önce teligat eksikliği nedeniyle tevdii kararı verilen sanıklar ....'na gerekçeli kararın usulüne uygun olarak tebliğ edildiğine ilişkin dosyada yeterli belge bulunmadığı, sadece sanıklara yapılan tebligatın ön yüzünün onaylı fotokopisinin dosyada bulunduğu anlaşılmış olup, sanıklar ... ve ...'na hükmün usulüne uygun şekilde tebliğ edilip edilmediğinin, araştırılması tebliğ edilmiş ise buna ilişkin belgelerin dosyaya eklenmesi, aksi takdirde bu sanıklara hükmün usulüne uygun şekilde tebliği ile tebellüğ belgelerinin ve verildiği takdirde temyiz dilekçelerinin eklenmesi ve bu sanıklar hakkında tevdii kararından sonra yeniden kanun yararına bozma talebinde bulunulup bulunulmadığı araştırılarak bilgi ve belgelerin dosyaya eklenmesinden sonra iade edilmek üzere incelenmeyen dosyanın mahalline gönderilmesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 21.09.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      TMK.nun 337/2 maddesinde "ananın, küçük, kısıtlı veya ölmüş ya da velayetin kendisinden alınmış olması durumunda hakimin çocuğun menfaatine göre vasi atayacağı veya velayeti babaya tevdii edeceği" öngörülmüştür. Somut olayda öncelikle tartışılarak değerlendirilecek konu velayetin küçüğü tanıyan babaya tevdi edilip edilmeyeceğine yönelik olacaktır. Velayetin tevdii hususu Aile Mahkemesinin görev alanı içerisinde bulunduğundan öncelikle bu husus Aile Mahkemesince değerlendirilecek, küçüğün babasının velayeti altına konulması mahkemece uygun görülürse Aile Mahkemesince bu konuda karar verilecek aksi halde TMK. 337 maddesi gereğince küçüğe vasi tayin edilmek üzere dosya Sulh Hukuk Mahkemesine gönderilecektir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 Sayılı HMK.’nın 21. ve 22. maddeleri gereğince ... 3. Aile Mahkemesi'nin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 18.09.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        K. sayılı karar lehine sanık müdafiinin temyiz istemi üzerine dosya dairemize gönderilmiş, Dairemizin 10/09/2018 tarih ve 2015/7725; 2018/5409 E.K. sayılı kararıyla hüküm inceleme dışı bırakılarak tevdii kararı verildiği, 6352 sayılı Yargı Hizmetlerinin Etkinleştirilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına ve Basın Yoluyla İşlenen Suçlara İlişkin Dava ve Cezaların Ertelenmesi Hakkında Kanunun yürürlüğe girmesi üzerine anılan kanunun 99. maddesiyle değişik 5271 sayılı CMK.nın 308.maddesi uyarınca Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığından yapılan itiraz üzerine dosya incelenerek gereği düşünüldü....

          TMK.nun 337/2 maddesinde "ananın, küçük, kısıtlı veya ölmüş ya da velayetin kendisinden alınmış olması durumunda hakimin çocuğun menfaatine göre vasi atayacağı veya velayeti babaya tevdii edeceği" öngörülmüştür. Somut olayda öncelikle tartışılarak değerlendirilecek konu velayetin küçüğü tanıyan babaya tevdi edilip edilmeyeceğine yönelik olacaktır. Velayetin tevdii hususu Aile Mahkemesinin görev alanı içerisinde bulunduğundan öncelikle bu husus Aile Mahkemesince değerlendirilecek, küçüğün babasının velayeti altına konulması mahkemece uygun görülürse Aile Mahkemesince bu konuda karar verilecek aksi halde TMK. 337 maddesi gereğince küçüğe vasi tayin edilmek üzere dosya Sulh Hukuk Mahkemesine gönderilecektir. Diğer taraftan Türk Medeni Kanununun 404 . Maddesinde " velayet altında bulunmayan her küçük vesayet altıan alınır “hükmüne yer verilmiştir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇ : Banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması, resmi belgede sahtecilik, hırsızlık ve suç işlemek amacıyla örgüt kurma HÜKÜM : Hükümlülük, hükmün açıklanmasının geri bırakılması Gereği görüşülüp düşünüldü: Dairemizin 09.07.2014 günlü tevdii ilamı ile "resmi belgede sahtecilik suçundan zarar görme ihtimalleri bulunan, duruşmadan da haberdar edilmeyen kimlik bilgilerine göre sahte kimlik düzenlenen ve kimlik bilgilerinin kullanıldığı anlaşılan kişilere yokluklarında verilen hükmün tebliğ edildiğine ilişkin herhangi bir belgeye rastlanmadığından, varsa dosyasına konulması, aksi halde gıyabi hükmün CMK.nun 34/2. madde ve fıkrasında belirtilen başvurabilecek kanun yolu, süresi, mercii ve şekli de belirtilmek suretiyle yöntemine uygun olarak yukarıda yazılı taraflara tebliği sağlanarak," denilmek suretiyle dosya mahalline iade edilmiş, tevdii kararı gereği tam olarak yerine getirilmediği halde eksikliğin giderildiğinden...

              "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tevdii mahali tayini Taraflar arasında takibe konulmuş olan Adana 14. İcra Müdürlüğünün 2012/6635 esas sayılı dosyasının dosya içerisinde bulunmadığı anlaşılmıştır. Adı geçen takip dosyasının getirtilerek evraka eklenmesinden sonra dosyanın incelenmek üzere Dairemize gönderilmesi için dosyanın mahalline GERİ ÇEVRİLMESİNE, 22.11.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Dava, münazaalı kira bedeli için verilen tevdii mahalli tayini kararın kaldırılması talebine ilişkindir. Uyuşmazlığın niteliğine ve tarafların sıfatına göre, dosyanın temyiz incelemesi, Yargıtay 3. Hukuk Dairesinin görevine girmektedir. SONUÇ : Yukarıdaki açıklanan nedenlerle, dosyanın görevli Yargıtay 3. Hukuk Dairesi Başkanlığı’na GÖNDERİLMESİNE, 03.10.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                  Ceza Dairesi'nin 28.04.2021 tarih ve 2021/12810 Esas, 2021/9310 sayılı Kararı ile Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİ kararı sonrası dosyanın Yargıtay 2. Ceza Dairesine gönderilmesi yerine sehven Dairemize gönderildiği anlaşılmakla; Dairemizin GÖREVSİZLİĞİNE, dosyanın görevli daireye gönderilmesine, 13.01.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                    UYAP Entegrasyonu