"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki önalım hakkına dayalı tapu iptali, tescil ve ipoteğin terkini davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 26.09.2018 gün ve 2018/1331 Esas, 2018/6043 Karar sayılı ilamı ile bozulmasına karar verilmişti. Süresi içinde davalı ... Plastik San. ve Tic. A.Ş. vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, sözleşmeye dayalı önalım hakkı nedeniyle tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Davacı vekili, müvekkilinin ... Organize Sanayi Bölgesi 255 ada 2 No'lu parselde kain fabrika binası ve arsa vasfındaki taşınmazın önceki maliki dava dışı ... Tekstil Ltd....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2017/670 ESAS 2019/482 KARAR DAVA KONUSU : TAPU İPTALİ VE TESCİL (KADASTRODAN ÖNCEKİ HUKUKİ SEBEBE DAYALI) KARAR : Kemalpaşa 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 09/10/2019 tarih 2017/670 Esas 2019/482 Karar sayılı kararına karşı, davacı vekili tarafınca istinaf yoluna başvurulmuş ve dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderilmiş olup dosya heyetçe incelendi; A)DAVACININ İSTEMİNİN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;müvekkilinin 01/07/1933 Rusçuk/Bulgaristan doğumlu olduğunu, ailecek Bulgaristan'dan Türkiye'ye göçtüklerini, ve 2510 sayılı İskan Kanunu çerçevesinde aralarında dava konusu olan İzmir İli, Kemalpaşa İlçesi, Armutlu Mah....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/1953 KARAR NO : 2022/1352 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : KAŞ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 09/02/2021 NUMARASI : 2018/90 2021/92 DAVA KONUSU : Tescil (Tespitten Önceki Hukuki Sebeplere Dayalı) KARAR : Taraflar arasında görülen Tescil (Tespitten Önceki Hukuki Sebeplere Dayalı) davası hakkında kurulan hükmün istinaf incelemesi davalı T3 vekili tarafından istenilmekle dosya incelendi; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı dava dilekçesinde özetle; Kaş ilçesi, Çukurbağ Mahallesi, 215 ada, 96 parsel sayılı taşınmazın öncesinde babası Ali Akkın'a ait iken satış yolu ile kendisine geçtiğini, ancak yenileme kadastro çalışmaları sırasında parselin bir kısmının tapulama harici yol olarak bırakıldığını, taşınmazın 20 yıldan fazla bir zamandan önceleri babası tarafından, takiben de kendisi tarafından kullanıldığını, yol ile arasında duvar olmasına rağmen bu kısmın yol olarak bırakıldığını, içerisinde...
Mahkemece, davanın zilyetliğe dayalı tapu iptal ve tescil istemli davası olduğu, uyuşmazlık konusunun dava konusu taşınmazların tarafların ortak murisinden eklemeli olarak tarafların zilyetliğinin olup olmadığı, davalının edinme sebebi ve bu sebebe göre davacıların da taşınmazda payının olup olmadığına yönelik olduğunu, tüm tanık beyanlarından ve taşınmazdaki ağaçların yaşlarından taşınmazların evveliyatında murisleri... zilyetliğinde olduğu onun ölümüne kadar komşu taşınmazlarla bir bütün halinde kullanıldığı onun ölümünden sonra mirasçıların zeytinlikten istifade ettiği anlaşılmakta ise de taşınmazın Hazine adına tapulu padişah çiftlik arazilerinden oluşu nedeniyle davacılar murisinin taşınmazda işgal eden konumunda olduğu ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle taşınmazı edinemediği, buna Kadastro Mahkemesinde buna ilişkin davacılar ve davalının açtığı 1985/3-1985/5 sayılı davada arazinin ......
Temyiz Nedenleri Davacılar vekili temyiz dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazın keşif heyetine gösterildiği, davalılar tarafından duruşmada ve keşif sırasında taşınmazın davacılara ait olduğunun kabul edilmesine ve tanık ve bilirkişi ifadelerine rağmen hukuka aykırı olarak davanın reddine karar verilmesinin, yanlış olduğunu, tapu kaydının düzeltilmesi davası açtıklarını, başkaca dava açmanın mümkün olmadığını belirterek ret kararının bozulmasını talep etmiştir. 3.Gerekçe 3.1.Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Dava, kadastrodan önceki nedene dayalı olarak açılan tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir....
Bu durumda, arzın tabii maliki Hazine olduğu, Koruma kurulu kararı ile 1. derece kentsel ve arkeolojik sit alanında kaldığı ve halen anılan kurul kararı hukuki varlığını koruduğuna göre Hazine tarafından açılan davanın kabulüne karar verilmiş olması doğru olduğundan, karar düzeltme istemli dilekçede gösterilen nedenler 6100 sayılı HMK.nun 3. maddesi aracılığıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440. maddesinde sayılan nedenlerden hiç birine uygun düşmediğinden karar düzeltme isteğinin REDDİNE, 20.06.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Bu durumda, arzın tabii maliki Hazine olduğu, Koruma kurulu kararı ile 1. derece kentsel ve arkeolojik sit alanında kaldığı ve halen anılan kurul kararı hukuki varlığını koruduğuna göre Hazine tarafından açılan davanın kabulüne karar verilmiş olması doğru olduğundan, karar düzeltme istemli dilekçede gösterilen nedenler 6100 sayılı HMK.nun 3. maddesi aracılığıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440. maddesinde sayılan nedenlerden hiç birine uygun düşmediğinden karar düzeltme isteğinin REDDİNE, 20.06.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Somut olaya gelince; kadastro tespitinin 10.03.1986 tarihinde yapıldığı, mirasbırakanın ise tespitten sonra 26.08.2007 tarihinde öldüğü anlaşılmaktadır. Öte yandan çekişme konusu taşınmazın kadastro tespitinin tapu kayıtlarına dayalı olarak yapılmış olduğu gözetildiğinde, mahkemece davanın kadastro öncesi nedene dayalı olduğu, çekişme konusu taşınmazın öncesinin tapusuz olduğu ve somut olayda 1.4.1974 tarihli ve 1/2 sayılı İctihadı Birleştirme Kararının uygulama yeri bulunmadığı yönündeki gerekçelerin dosya kapsamı ile uyumlu olmadığı anlaşılmaktadır....
Mahkemece, ........2009 tarihinde güncelleme çalışmaları yapılmışsa da bu sırada taşınmazların zilyet ve yüzölçümlerinde değişiklik yapılmadığı, davacının güncelleme çalışmalarına karşı değil, tesis kadastrosundan önceki sebebe dayanarak dava açtığı, buna göre Kadastro Kanunu’nun .../.... maddesi gereğince hak düşürücü sürenin geçtiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de, varılan sonuç dosya kapsamına, usul ve Yasa’ya uygun düşmemektedir. Dava esasen, 6292 sayılı Yasa gereği davalılara yapılan satış işleminin ve bunun sonucu oluşan tapu kaydının yolsuz şekilde oluştuğu iddiasına dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkin olup, kadastro öncesi hukuki sebebe dayanmamaktadır. Bu nedenle, Kadastro Kanunu'nun .../.... maddesinde öngörülen hak düşürücü süre burada uygulanamaz....
Davacılar ise, kadastrodan önceki bir sebebe dayanarak eldeki davayı açmıştır. 3402 sayılı Kadastro Kanununun “Kadastro tutanaklarının kesinleşmesi ve hak düşürücü süre” başlıklı 12. maddesinin 1. fıkrasında “30 günlük ilan süresi geçtikten sonra, dava açılmayan kadastro tutanaklarına ait sınırlandırma ve tespitler kesinleşir.” Aynı Yasanın 3. fıkrasında ise; “Bu tutanaklarda belirtilen haklara, sınırlandırma ve tespitlere ait tutanakların kesinleştiği tarihten itibaren on yıl geçtikten sonra, kadastrodan önceki hukuki sebeplere dayanarak itiraz olunamaz ve dava açılamaz” hükmüne yer verilmiştir. Dosya içeriğine ve toplanan delillere göre; çekişme konusu taşınmazın kadastro tespitinin 22.02.1994 tarihinde kesinleştiği, eldeki davanın ise 22.12.2011 tarihinde açıldığı görülmektedir....