Kadastro tespitinden sonra taşınmazı çapa dayalı olarak satın alan kişinin, kadastro tespitinden önceki nedene dayanarak hak talep etmesi mümkün olmayıp, hakkının satın aldığı çapla sınırlı olduğu tartışmasızdır. Somut olayda davacıların, maliki oldukları 105 ada 40 parsel sayılı taşınmazı 2007 yılında yapılan kadastro tespitinden sonra, 22.07.2010 tarihinde çapa dayalı olarak satın almış olduklarına ve çapla birlikte kadastrodan önceki sebeple dava açma hakkını da devraldıkları iddia ve ispat edilmediğine göre, kadastroca oluşan tapu kaydının iptaline ve tescile yönelik olarak açılan davanın dinlenme olanağı bulunmamaktadır....
Bu süre geçtikten sonra tespitten önceki hukuki sebeplere dayanılarak 21/2 madde uyarınca 5 yıllık süre içinde açılan davaların ise asliye hukuk mahkemesinde görülmesi gerekir. Bu genel açıklamalardan sonra somut olaya gelince; Davada 1939 tarih 66 numaralı tapu kaydına dayanmıştır. Bu tapu kaydının 94.500 m2. yüzölçümünde olduğu ve krokiye bağlı olduğu görülmektedir. 4342 sayılı Mera Kanununun 5.maddesi hükmüne göre, tapu kayıtlı bir yerin mera, yaylak ve kışlak olarak kullanılmak amacıyla mera kapsamına alınması ancak kamulaştırılması halinde olanaklıdır. İddia edildiği gibi taşınmazın çekişmeli bölümü dayanak tapu kaydı kapsamında kalmakta ise bu yer kamulaştırma yapılmaksızın mera kaynakları içerisine alınamaz....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptali-tescil isteğine ilişkin olup; davada, hak düşürücü sürenin uygulanıp uygulanamayacağı uyuşmazlık konusu yapılmıştır. 2. İlgili Hukuk 3402 sayılı Kadastro Kanunu′nun 12/3. maddesinde; kadastro tutanaklarında belirtilen haklara, sınırlandırma ve tespitlere ait tutanakların kesinleştiği tarihten itibaren on yıl geçtikten sonra, kadastrodan önceki hukuki sebeplere dayanılarak itiraz olunamayacağı ve dava açılamayacağı belirtilmiştir. Söz konusu hak düşürücü süre dava şartı olup, yargılamanın her aşamasında re’sen gözetilmelidir. 3. Değerlendirme Hemen belirtilmelidir ki, 1.4.1974 tarih 1/2 Sayılı İnançları Birleştirme Kararı ile öngörülen muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı dava ... miras bırakanın ölümü ile doğar. Başka bir ifadeyle, mirasbırakanın ölümü ile tereke intikal eder ve terekenin açılmasıyla mirasçılar tereke üzerinde hak sahibi olurlar....
Dava dilekçesindeki açıklamalar karşısında, davacı tespitten sonraki zilyetliğe ve imar-ihya olgusuna dayanarak iptal ve tescil talep etmiştir. İhya olgusunun tespit tarihinden sonraki döneme rastlaması nedeniyle dava açmak için ön koşul olarak aranan 3402 sayılı Kadastro Kanununun 12/3 maddesindeki hak düşürücü sürenin uygulanma kabiliyeti bulunmamaktadır.Sözü edilen madde ve fıkra kadastrodan önceki hukuki sebeplere dayalı olarak açılan iptal ve tescil davaları hakkında uygulanmaktadır.Davanın bu nedenle reddi yerinde değildir. Ancak, dava konusu taşınmaz 16.8.1966 tarihinden itibaren tapuda kayıtlı bulunan bir yerdir. Bir yerin imar-ihya ve zilyetlikle kazanılabilmesi için diğer kazanmakoşulları yanında taşınmazın tapuda kayıtlı olmaması gerekir. 3402 sayılı Kadastro Kanununun 17.maddesindeki yollama nedeniyle aynı kanunun 14.maddesinde tapuda kayıtlı olmayan taşınmaz sözcüğü ile bu husus amaçlanmıştır....
Hükmün gerekçesinde açıklandığı üzere talep tespitten sonraki sebeplere dayalı olarak açıldığı halde ve aynı nedenlerle davaya katılan başkaca müdahiller yönüyle hüküm kısmında görevsizlik kararı verilmesine rağmen müdahil Hüseyin ... k'ün davasın hüküm yerinde esastan reddine karar verilmiştir. Hal böyle olunca; mahkemece adı geçen müdahil yönüyle de görevsizlik karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup sair temyiz itirazlarının reddi ile hükmün 3. fıkrasında yer alan esastan reddine dair hükmün müdahil Hüseyin... 'ün yönüyle BOZULMASINA, Yargıtay duruşması için belirlenen 1.630,00 TL vekalet ücretinin temyiz edenlerden alınarak, duruşmada kendisini vekil ile temsil ettiren aleyhine temyiz olunan Hazineye verilmesine, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden müdahil Hüseyin Güçlütürk mirasçılarına iadesine, 23.10.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Davacı ..., Köyü çalışma alanında bulunan ve kadastro sırasında tespit harici bırakılan taşınmaz hakkında tespitten önceki kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı ... tarafından temyiz edilmiştir. Dava; kazanmayı sağlayan zilyetlik, imar ve ihya hukuki sebeplerine dayalı olarak TMK'nın 713/1 ve 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 14. ve 17. maddeleri gereğince açılan, tapusuz taşınmazın tescili isteğine ilişkindir....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/44 KARAR NO : 2022/57 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : KALKANDERE ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 28.04.2021 NUMARASI : 2020/193ESAS - 2021/93 KARAR DAVA KONUSU : Tapu İptali Ve Tescil (Tespitten Önceki Hukuki Sebeplere Dayalı) KARAR : Taraflar arasında görülen davanın yapılan yargılaması sonucunda verilen nihai karara karşı davacılar vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla, HMK'nın 353.maddesi uyarınca dosya incelendi....
No:27 İç Kapı No:11 Keçiören/ ANKARA: MİRAS BIRAKAN T8 - - DAVA TÜRÜ :Tapu İptali Ve Tescil (Tespitten Önceki Hukuki Sebeplere Dayalı) KARAR TARİHİ :12/11/2020 KARARIN YAZILDIĞI TARİH :13/11/2020 Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün İstinaf yoluyla incelenmesi davalılar vekili tarafından istenilmekle 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi: GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesinde özetle;: Sivas İli, Altınyayla İlçesi, Harmandalı köyü, Kovalıpınar Mevkii 103 ada 5 parselde kayıtlı olan tarla vasıflı taşınmazın 27 dönümlük kısmının Mikdat ALTUNBULAK' dan intikalen davalılar adına kaydolunduğunu, davaya konu taşınmazın davacının babası Hacı Mustafa tarafından malik sıfatıyla kullanıldığını, vefatından sonra müvekkiline intikal ettiğini belirterek davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile müvekkili adına tescilini talep etmiştir....
Dava, kazanmayı sağlayan zilyetlik hukuki sebebine dayalı olarak 4721 sayılı TMK'nın 713/1. ve 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14. ve 17. maddeleri gereğince açılan tapusuz taşınmazın tescili isteğine ilişkin olup, Mahkemece, çekişmeli taşınmazın yol olarak tespit harici bırakıldığı 24.7.2007 tarihinden davanın açıldığı 05.11.2010 tarihine kadar 20 yıllık kazandırıcı zamanaşımı süresi ile koşullarının davacı yararına gerçekleşmediği kabul edilerek yazılı şekilde hüküm kurulmuştur. Davacı ..., kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği hukuki nedenine dayanarak, hem tespitten önceki hem de tespitten sonraki sebeplere dayalı olarak dava açmış olup, komşu taşınmazlarla ilgili olarak kadastro tespit tutanaklarının düzenlenmesi, tespit harici bırakılan taşınmaz üzerinde usulüne uygun olarak sürdürülen zilyetliği kesintiye uğratmaz. Dolayısıyla davacı, kadastro tespiti öncesinden beri sürdürdüğü zilyetliğine dayanarak adına tescil talebinde bulunabilir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Davacı tarafından kesinleşen yenileme kadastrosu ile taşınmazda oluşan miktar eksikliğinin giderilmesi istemi ile dava açtığı, böylece genel kadastro sonucu oluşan tapu kaydının tespitten önceki tapu kaydına dayanılarak iptali istenmediği anlaşılmakla 2797 sayılı Yargıtay Kanunu'nun 14. maddesi gereğince temyiz incelemesi görevi Dairemize ait bulunmayıp 1. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Bu nedenlerle dosyanın Yargıtay Yüksek 1. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 14.09.2009 gününde oybirliği ile karar verildi....