İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 10/05/2022 NUMARASI : 2021/95 ESAS, 2022/133 KARAR DAVA KONUSU : TESPİT (Sosyal Güvenlik Hukukundan Kaynaklanan) KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin 25.12.2016- 25.03.2017 tarihleri arasında davalıya ait 34 XX 292 plakalı araçta şoför olarak çalıştığını ancak hizmetlerinin Kuruma bildirilmediğini ileri sürerek davalı işyerinde geçen çalışmalarının tespitini talep etmiştir....
Dava konusu uyuşmazlıkta uygulanması gereken 11/09/2014 tarihli Mükerrer Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 6552 sayılı Kanunun 64'üncü maddesi ile 5521 sayılı Kanunun 7'inci maddesine üçüncü fıkra olarak “31/05/2006 tarihli ve 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ile diğer sosyal güvenlik mevzuatından kaynaklanan uyuşmazlıklarda, hizmet akdine tabi çalışmaları nedeniyle zorunlu sigortalılık sürelerinin tespiti talepleri hariç olmak üzere, dava açılmadan önce Sosyal Güvenlik Kurumuna müracaat edilmesi zorunludur. Diğer kanunlarda öngörülen süreler saklı kalmak kaydıyla yapılan müracaata altmış gün içinde Kurumca cevap verilmezse talep reddedilmiş sayılır. Kuruma karşı dava açılabilmesi için taleplerin reddedilmesi veya reddedilmiş sayılması şarttır....
İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 01/10/2020 NUMARASI : 2016/637 E., 2020/152 K., DAVA KONUSU : Tespit (Sosyal Güvenlik Hukukundan Kaynaklanan ) KARAR : GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ İDDİANIN ÖZETİ Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davacının 1 Şubat 2011 ile 3 Şubat 2012 tarihleri arasında davalıya ait şirkette her gün 09- 19 saatleri arasında çalıştığı, fakat sigortasının hemen yapılmadığı, maaşını alamadığı için istifa ederek işinden ayrılmak zorunda kaldığı, davalıya Ankara 25. Noterliğince ihtar çekildiği, fakat sonuç alınamadığını belirtilerek; çalışmalarının tespitini, kayıtlara işlenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. SAVUNMANIN ÖZETİ Davalı SGK vekili cevap dilekçesinde özetle; çalışma olgusunun varlığının araştırılması gerektiği belirtilerek, davanın reddini talep etmiştir....
Uluslararası sosyal güvenlik kaydıyla; yabancı bir ülkede kurulu herhangi bir kuruluş tarafından ve o kuruluş adına ve hesabına Türkiye'ye üç ayı geçmemek üzere bir iş için gönderilen ve yabancı ülkede sosyal sigortaya tabi olduğunu belgeleyen kişiler ile Türkiye’de kendi adına ve hesabına bağımsız çalışanlardan, yurt dışında ikamet eden ve o ülke sosyal güvenlik mevzuatına tabi olanlar, ....4 üncü ve 5 inci maddelere göre sigortalı sayılmaz.” 5510 Sayılı Yasanın Uygulama Yönetmeliğinin 10. Maddesi gereğince; " (1) Kanunun kısa ve uzun vadeli sigorta kolları hükümlerinin uygulanmasında;... d) Yabancı bir ülkede kurulu herhangi bir kuruluş tarafından ve o kuruluş adına ve hesabına Türkiye'ye bir iş için gönderilen ve yabancı ülkede sosyal sigortaya tabi olduğunu belgeleyen kişiler ile Türkiye'de kendi adına ve hesabına bağımsız çalışanlardan, yurt dışında ikamet eden ve o ülke sosyal güvenlik mevzuatına tabi olanlar,.... sigortalı sayılmazlar."...
İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 07/11/2019 NUMARASI : 2016/309 ESAS, 2019/396 KARAR DAVA KONUSU : Menfi Tespit (Sosyal Güvenlik Hukukundan Kaynaklanan) KARAR : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili T1 eşinin 30/04/2010 tarihinde vefat ettiğini, eşinden dolayı maaş aldığını, müvekkilin bağkura giderek bağkur emeklisi babasından dolayı maaş alıp almayacağını sorduğunu,maaş alabileceğinin söylenmesi üzerine evrakları temin ederek kuruma ibraz ettiğini ve maaş almaya başladığını, aralıksız 5 yıl maaş aldığını, 2016 tarihinin başından itibaren kurum sehven ödendiği gerekçesi ile maaşı kestiğini ve ödenen 27 bin TL'yi yersiz ödeme olarak geri istediğini, takip eden aydan itibaren de maaşında kesmeye başladığını, kurumun personel hatasından kaynaklanan bu durumu kaoatmaya çalıştığını iddia ederek müvekkilin emekli maaşından yapılan kesintisinin durdurulmasını, haksız yapılan kesintinin dava tarihinden itibaren faiziyle iade edilmesini talep etmiştir....
çalışmak için yapılan başvuruda ise eski Kimlik numarası verilmesi gerekirken Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından sehven başka bir kimlik numarası verildiği,Kanun hükmü gereği bir kez teşvikten faydalanma hakkı bulunan işçinin ikinci kez teşvikten faydalandığından bahisle müvekkil aleyhine 9.149.42 TL borç tahakkuk ettirildiğini, 03/12/2018 tarihinde yaptıkları itirazın Kurum tarafından reddedildiğini, yapılan işlemin 4447 sayılı Kanunun 50.maddesine aykırı olduğunu, dava konusu idari işlemde ise Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının Nino Parandize isimli yabancı ülke vatandaşına yanlışlıkla 2.kez kimlik numarası vermesinden kaynaklandığını, müvekkilinin Nino Parandize isimli işçinin daha önceden Türkiyedeki çalışmasında teşvikten faydalanıp faydalanmadığının bilinmediğini, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığımın hatasından kaynaklanan durumdan ötürü müvekkilinin ek prim ödemek zorunda bırakılmasının hukuka aykırı olacağını belirterek, davacının dava konusu ödeme emri nedeniyle...
Kaldı ki davaya konu sosyal güvenlik hakkı, bireylerin geleceğe güvenle bakmalarını sağlayan bir insan hakkıdır. Aynı zamanda sosyal güvenlik, sosyal hukuk devleti içerisinde yer alan ve bu ilkeyi oluşturan temel kavramlardan birisidir. Bu esası göz önüne alan 2709 sayılı Türkiye Cumhuriyeti Anayasası “Sosyal ve Ekonomik Haklar ve Ödevler” başlığı altında “sosyal güvenlik hakkını” düzenlemiş ve 60. madde ile “Herkes sosyal güvenlik hakkına sahiptir. Devlet, bu güvenliği sağlayacak gerekli tedbirleri alır ve teşkilatı kurar” hükmünü getirmiştir. Görüldüğü gibi vatandaşlara bu konuda anayasal bir hak tanınırken, Devlete de, onların bu haktan yararlanmasını sağlayacak şartları hazırlama görevi yüklenmiştir. Bu anayasal görevin yerine getirilmesi için getirilen yasal düzenlemeler ve kurulan kurumların görevleri de bu bilinçle değerlendirilmelidir....
Mahkemenin nitelendirmesine göre, uyuşmazlık, alacağın masa borcu olarak tespiti ve tahsili istemine ilişkindir. Dairemizin görevi, müflisin iflas tarihine kadar doğan borçları ile ilgili olarak iflas tasfiyesinde düzenlenen sıra cetveline yönelik şikayet ve davalar sonunda verilen kararlardır. Somut olayda, düzenlenen bir sıra cetveli bulunmadığı gibi, davacının talebi dahi iflastan sonra doğduğu iddia edilen alacağın masa borcu olarak tahsili istemine ilişkindir. İflas tarihinden sonra doğan bir alacağın masa borcu olup olmadığı yönündeki kararlara ilişkin temyiz incelemesi alacağın dayandığı hukuksal ilişkiye göre genel hükümler doğrultusunda tespit edilecektir. (İflas Hukukunda Sıra Cetveli Prosedürü Ve Sıra Cetveline Karşı Müraacat Yolları,..., yayımlanmamış doçentlik tezi, s. 37) Taraflar arasındaki hukuksal ilişki Sosyal Güvenlik Hukukundan kaynaklanmakta olup, davacı vakfın kuruluşu 506 sayılı Kanun'un geçici 20. maddesine dayanmaktadır....
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir. 11.09.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6552 sayılı Yasa'nın 64. maddesiyle 5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu'nun 7. maddesine eklenen fıkrada, 5510 sayılı Kanun ile diğer sosyal güvenlik mevzuatından kaynaklanan uyuşmazlıklarda hizmet akdine tabi çalışmaları nedeniyle zorunlu sigortalılık sürelerinin tespiti talebi hariç olmak üzere dava açılmadan önce Kurum'a başvurulmasının zorunlu olduğu, hizmet akdine tabi çalışmaları nedeniyle zorunlu sigortalılık sürelerinin tespiti talebi ile işveren aleyhine açılan davalarda, davanın Kurum'a resen ihbar edileceği, davaya davalı yanında feri müdahil olarak katılan Kurum'un, yanında katıldığı taraf başvurmasa dahi kanun yoluna başvurabileceği belirtilmiştir. 6552 sayılı Kanun'un Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde görüşülmesi sırasında sunulan kanun teklif gerekçesinde 54. maddede 5510 sayılı Kanun ile diğer sosyal güvenlik mevzuatı uygulamasından kaynaklanan davalarda, dava açılmadan önce Kurum'a müracaat...
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 10/09/2020 NUMARASI : 2020/59 E - 2020/360 K DAVA KONUSU : İtirazın İptali (Sosyal Güvenlik Hukukundan Kaynaklanan İtirazın İptali) KARAR : Yukarıda tarafları ve konusu yazılı bulunan dava ile ilgili olarak, ilk derece mahkemesince verilen kararın istinaf edilmesi sebebiyle , dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı dava dilekçesinde özetle; dava dışı Evraniye ŞENBAKAN aylık almakta iken ölüm tarihinden sonra yatırılmaya devam eden bir kısım maaşların kurum hesabına geri döndüğü ancak davaya konu icra takibindeki miktarın çekildiği ve yatırılmadığı anlaşıldığından Küçükçekmece 2 İcra Müdürlüğünün 2016/11292 esas sayılı dosyasından başlatılan takibin davalı vekilinin itirazı ile durduğunu açıklamış, itirazın iptali ile borçlunun takip miktarının %20 sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesi talebinde bulunmuştur....