"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : SOSYAL GÜVENLİK HUKUKU İLE İLGİLİ TESPİT DAVALARI -KARAR- Mahkeme kararındaki nitelendirmeye göre dava; toplu yapı yönetimi ile ilgili tespit istemine ilişkindir. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 21.01.2013 tarih ve 1 sayılı kararı ile aynen kabul edilen ve 26.01.2013 günü Resmi Gazetede yayımlanarak 01.02.2013 tarihinde yürürlüğe giren hukuk dairelerine ilişkin işbölümü uyarınca temyiz incelemesi Yargıtay 18.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Hal böyle olunca, yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın ilgisi yönünden 18.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE,27.2.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
ın ölümü neticesini doğuran zararlandırıcı olaya dair içinde trafik-iş güvenlik uzmanı da bulunan ve olayın İş Hukuku ve Sosyal Güvenlik ilkeleri çerçevesinde de değerlendirildiği bilirkişi heyetinden kusur raporu alınmadan, yalnızca Karayolları Trafik Kanunu kapsamında değerlendirilmenin yapıldığı kusur raporları ile yetinilerek karar verilmesi hatalı olmuştur. Yapılacak iş, öncelikle davacılar murisinin yaptığı iş göz önüne alınarak İş Kanunu'nun 77. maddesi ve tüzük hükümleri kapsamında yine konusunda uzman ancak içerisinde trafik-iş güvenlik uzmanı da bulunan bilirkişi heyetine olayı İş Hukuku ve Sosyal Güvenlik ilkeleri çerçevesinde yeniden inceletmek ve böylelikle tarafların kusur durumunu tartışmasız olarak ortaya koymak ve tüm delilleri bir arada tartışıp sonucuna göre bir karar vermekten ibarettir. Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin eksik inceleme ile hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2023/222 KARAR NO : 2023/578 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : MUŞ İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 08/11/2022 NUMARASI : 2021/278 ESAS- 2022/723 KARAR DAVA KONUSU : Tespit (Sosyal Güvenlik Hukuku İle İlgili Tespit Davaları) KARAR : Muş İş Mahkemesinin 08/11/2022 tarih ve 2021/278 Esas, 2022/723 Karar sayılı kararına karşı Fer'i Müdahil Sosyal Güvenlik Kurum vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuş, dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderilmiş olup, tüm dosya kapsamı incelendi, yapılan müzakeresi sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TALEP: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin 31/10/1995 tarihinden kadroya geçtiği 24/09/1997 tarihine kadar davalı Karaağaçlı Belediyesi bünyesinde 94 sigorta sicil numarası ile işçi olarak çalıştığını, işe giriş bildirgesinin kuruma verildiği ancak hizmetlerinin Sosyal Güvenlik Kurumuna bildirilmeyerek kayıt dışı kaldığını, kuruma yaptığı...
O halde devlet sigortalıların sosyal güvenlik haklarını korumak için önlemler almak zorundadır. 7. Sosyal güvenliğin finansmanı genel olarak dünyada işçi, işveren ve devletten tahsil edilen prim veya katkı payları ile sağlanmaktadır. Sosyal güvenlikte prim, işçi ve işverenden tahsil edilen ve genelde hak edilen ücretin belli bir oranı üzerinde alınan bir finansman kaynağıdır. Sosyal sigorta primi, kanunun kendilerine karşı güvence sağladığı sosyal risklerden birinin gerçekleşmesi halinde yapılacak sigorta yardımları ile kurum giderlerinin karşılığı olarak kanuna göre belirlenen oranlar üzerinden sigortalının kazancından bir meblağ üzerinden alınan parayı ifade eder. 5510 sayılı Kanun'un 79 uncu maddesi uyarınca prim gelirleri iki alanda kullanılmalıdır. Bu düzenleme emredici bir kuraldır. Buna göre prim gelirleri; a) Sigorta kollarının gerektirdiği yardım ve ödemeler ile b) Kurumun yönetim giderlerinde kullanılmalıdır (Güzel/Okur/Caniklioğlu. Sosyal Güvenlik Hukuku....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/1865 KARAR NO : 2022/2341 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : ŞİRVAN ASLİYE HUKUK (İŞ) MAHKEMESİ TARİHİ : 18/04/2022 NUMARASI : 2018/696 ESAS, 2022/222 KARAR DAVA KONUSU : TESPİT (Sosyal Güvenlik Hukuku İle İlgili Tespit Davaları) KARAR : İlk derece mahkemesince verilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine Dairemizce dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda gereği görüşülüp düşünüldü. I....
Sigortalının ölümü ile birlikte sağ kalan hak sahibi aile bireyleri gelir kaybına uğrayacak bu nedenle sosyal güvenlik yönünden bir korumaya gereksinim duyacaklardır. İşte bu noktada ölüm sigortası ile risk altında olan hak sahiplerinin sosyal güvenlik hakları koruma altına alınmıştır. Ancak Sosyal güvenlik hakkının kullanımı yasa ile sınırlanmış ve belirli koşulların varlığına bağlanmıştır. Sigortalının ölümü ile birlikte sosyal güvenlik hakları koruma altına alınan hak sahiplerinin de ölüm sigortasından yararlanabilmeleri için kanun koyucu tarafından belirli sınırlamalar getirilmiştir....
Meslek hastalığının tespiti ile ilgili ihtilaf Sosyal Güvenlik Kurumunun hak alanını doğrudan ilgilendirmekte olup tazminat davasında ise Kurum taraf değildir. Öte yandan 01/07/2012 tarihinde yürürlüğe giren 6098 sayılı Kanun'un 55. maddesinde, “Destekten yoksun kalma zararları ile bedensel zararlar, bu Kanun hükümlerine ve sorumluluk hukuku ilkelerine göre hesaplanır. Kısmen veya tamamen rücu edilemeyen sosyal güvenlik ödemeleri ile ifa amacını taşımayan ödemeler, bu tür zararların belirlenmesinde gözetilemez; zarar veya tazminattan indirilemez.” düzenlemesine yer verilmiştir. Adalet Komisyonunun 55. madde gerekçesine göre; “sosyal güvenlik ödemelerinin, denkleştirme (indirim) işlevi görebilmesi, onun sorumluluğu doğuran olaya sebebiyet verenlere rücu edilebilmesine bağlıdır. Bu kural gereği, rücu edilemeyen sosyal güvenlik ödemeleri, teknik arıza, tam kaçınılmazlık hallerindeki ödemeler, bu tazminatlardan indirilemez....
de değerlendirildikten sonra sonucuna göre karar verilmesi gerektiği” gerekçesi ile bozulmasına karar verilmiştir. 4-Hizmet tespiti yönünden bozmaya katılınmakla birlikte çoğunluğun prime esas kazanç yönünden aşağıda açıklanan gerekçeler ve özellikle sosyal güvenlik hakkının vazgeçilmez hak ve kamu düzeninden olması, resen araştırma ilkesinin geçerli olması, bordronun 4857 sayılı İş Kanunu, 6098 sayılı TBK ve 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu hükümleri ile 6100 sayılı HMK hükümlerine göre senet niteliğinin bulunmaması karşısında katılınmamıştır. 5-Sosyal Güvenlik Hakkının niteliği: Anayasa’nın 60....
Hukuk Dairesinin temel görevi Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun 26.01.2022 tarih ve 2022/1 sayılı Kararında belirtildiği üzere “Sosyal Güvenlik Hukuku”ndan kaynaklanan davalarla sınırlıdır. Dosya üzerinde yapılan ön inceleme sonucu: Dava, hizmet tespiti ve işçi-işveren ilişkisinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkin olup, 21. Hukuk Dairesinin bozma ilamı üzerine hizmet tespiti dosyasının tafrik edilerek işçilik alacakları yönünden temyiz edilmiş olması karşısında, 28 Ocak 2022 tarih ve 31733 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan 6723 sayılı Kanunun 21. maddesi ile değişik 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 60. maddesi uyarınca temyiz incelenmesi işi; Yargıtay Kanununun 14. maddesi ve en son iş bölümü kararı gereğince niteliği bakımından Yargıtay 9. Hukuk Dairesinin işbölümü alanı içine girmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dava dosyasının Yargıtay 9. Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, 04.03.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Bir olayın iş kazası sayılması gerektiğinin tespitine ilişkin davanın nihayetinde 506 ve 5510 sayılı Yasa gereğince hak sahiplerine iş kazası sigorta kolundan gelir bağlanması sonucu doğabileceği gibi, diğer yandan bir sosyal sigorta olayının iş kazası sayılıp sayılmaması işverenin dahi hak alanını ilgilendirir. Zira işveren kusurlu ve olay da iş kazası ise Kurum bağladığı gelirin peşin değerini işverenden isteyebilecektir. Bunun yanı sıra kamu hukuku alanına giren sosyal güvenlik hukukunun hizmet akdiyle çalışanlar yönünden başlıca kaynağını oluşturan 506 sayılı Yasa, Sosyal Sigortalar Kurumu’na yükümlülükler getiren bir sosyal güvenlik sözleşmesi veya topluluk sigortası bulunmadığı takdirde kural olarak Türk Milli sınırları içerisinde ve Türkiye’de tescilli işyerleri ve işverenler ile yasa kapsamındaki işçiler için uygulanabilir....