Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tespit davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde tespit isteyen davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Tespit isteyen (davacı) vekili, müvekkiline ait aracın dava dışı çalışanının yönetiminde iken meydana gelen kazada hasarlandığını, hasarın mahkemece tespit edildiğini, bu defa; uzman bilirkişi marifetiyle kusur oranının tespitine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, 28.1.2014 tarihli karar ile kusur oranının tespiti talebinde hukuki yarar bulunmadığından talebin reddine karar verilmiş, bu karara yönelik olarak tespit isteyen vekilinin itirazı mahkemenin 05.2.2014 tarihli Ek kararı ile red edilmiş, bu karar tespit isteyen (davacı) vekili tarafından temyiz edilmiştir....

    Bu çerçevede, maddî vakıaların tek başlarına tespiti isteniyor ise tespit davasına değil; delil tespiti kurumuna başvurulması gerekecektir. " Yukarıdaki yasal açıklamalardan yola çıkılarak, tespit davasının iki özel dava şartı olduğundan sözedilebilir: 1-Tespit davasının konusu sadece bir hukuki ilişki olabilir. 2-Davacının bu hukuki ilişkinin mevcut olup olmadığının hemen tespitinde hukuki bir yararının bulunması gerekir. Hukuki ilişkiden maksat; bir kimse ile diğer bir kimse veya eşya arasında mevcut olan ve somut bir olaydan doğan hukuki ilişkidir. Her çeşit hukuki ilişki tespit davasının konusunu teşkil edebilir.... Buna karşılık, bir hukuki ilişki niteliğinde olmayıp maddi vakıadan ibaret olan ilişkilerin tespiti için açılan tespit davası dinlenmez... Maddi vakıalar ancak bir hukuki ilişki ile birlikte tespit davasına konu teşkil edebilirler (B.Kuru-A.C.Budak; Tespit Davaları, 2.Baskı, sayfa 80 vd)....

      Miktarı belirsiz alacaklarda zamanaşımının dolmasına çok kısa sürenin varolduğu hallerde yalnızca tespit yahut kısmi edâ ile birlikte tespit davasının açılabileceği genel olarak kabul edilmektedir. Davacı, söz gelimi bir tazminatın tahsili yerine alacağın miktarının ve borçlunun sorumlu olduğunun tespitini hedefleyen bir dava açabilir, açabilmelidir. Bu dava, zamanaşımını kesecek, davada istihsal olunan ilam genel haciz yoluyla takibe konabilecek, itiraz halinde borçlunun göze alamayabileceği icra-inkar tazminatı yaptırımı devreye girebilecektir. Öte yandan tespit davası, dava ekonomisi yönünden edâ davasına nazaran taraflar için daha avantajlıdır. Tespit davasının taraf barışını kolaylaştıran bir karakteri de vardır. Alacaklı, yalnızca edâ davası veya yalnızca tespit davası yahut kısmî edâ ile birlikte külli tespit davası açabilme seçeneklerine sahiptir. Hak arama özgürlüğünün (Ayn.m.36, İHAS.m.6) özünde varolan bu seçenekler, yasa veya içtihat yoluyla yasaklanamaz....

        Gerekçe: Dava açılmasında hukuki yarar, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 114. maddesinde bir dava şartı olarak düzenlenmiştir. 6100 sayılı Kanun 106. madde hükmüne göre tespit davası yoluyla, mahkemeden, bir hakkın veya hukuki ilişkinin varlığının ya da yokluğunun yahut bir belgenin sahte olup olmadığının belirlenmesi talep edilir. Tespit davası açanın, kanunlarda belirtilen istisnai durumlar dışında, bu davayı açmakta hukuken korunmaya değer güncel bir yararı bulunmalıdır. Tespit davasında, sadece tespit hükmü verilebilir. Tespit davasında verilen karar ile hukuki ilişkinin varlığı veya yokluğu kesin olarak tespit edilir. Bir tespit davasının kabule şayan olabilmesi için, kanunla belirtilen istisnalar dışında bu davanın konusunu oluşturan hukuki ilişkinin var olup olmadığının mahkemece hemen tespit edilmesinde davacının güncel bir hukuki yararının bulunması gerekir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık HÜKÜM : Beraat Dosya incelenerek gereği düşünüldü; Bilirkişi raporuna göre, tespit tarihinden önceki dönemde elektrik tüketiminin 26 kw ile 70 kw arası, tespit tarihinden sonraki dönemde ise, 52 kw. ile 74kw. Arasında olduğu belirtilmekle beraber, ortalama aylık elektrik tüketiminin tespit tarihinden önce 55 kw, tespit tarihinden sonra ise 62kw. Olması, tespit tarihinden sonra tüketimde bariz bir artışın olmaması ve tespit tarihinden önce sanığın taşındığı ilk ay dışında, diğer dönemlerdeki tüketimin birbirine yakın olması karşısında sanığın atılı suçtan beraatine karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmediğinden, tebliğnamedeki bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir. Yapılan duruşmaya, toplanan delillere, gerekçeye, hakimin kanaat ve takdirine göre temyiz itirazları yerinde olmadığından reddiyle hükmün ONANMASINA, 07/04/2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            in Kurumdan bildirilen işyeri adresine yapılan tebligatın bila tebliğ dönmesinden sonra adresinin tespit edilebilmesi için kolluk araştırması yapıldığı ve adresinin tespit edilememesi sebebiyle davalıya ilanen tebligat yapıldığı anlaşılmış olup davalının adresinin tespit edilebilmesi için kolluk araştırması ile yetinilmiş olması doğru değildir. Bu nedenle ilk olarak davalı ...'in TC kimlik numarası tespit edilmeli ve TC kimlik numarası belirtilerek ....vb. gibi resmi Kurumlardan davalının adresi araştırılıp tespit edilmelidir. Bu nedenle, davalı ...'in bu şekilde tespit edilen adresine hükmün yöntemince tebliğ edilerek temyiz süresi geçtikten ve gerektiğinde Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu' nun 432. maddesindeki prosedür işletildikten sonra gönderilmek üzere dosyanın mahalline GERİ ÇEVRİLMESİNE, 20/03/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi. ......

              Dava; tespit davasıdır. Tespit davasının dinlenebilmesi için davacının, tespit davasına konu hukuki ilişkinin var olup olmadığının mahkemece hemen tespit edilmesinde hukuki yararının bulunması gerekir. ... davasında, davacı dava açmakta hukuki yararı bulunduğunu bildirmek ve ispat etmekle yükümlü olmadığı halde, tespit davası açılmasında hukuki yarar olduğu, özellikle bildirilmeli ve ispat edilmelidir. ... davası açılabilecek hallerde tespit davası açılamaz. Zira; eda davası açılabilecek hallerde tespit davası açılmasında davacı tarafın hukuki yararı bulunmamaktadır. Davacı tespit davası açmakta hukuki yararı olduğunu ispat edemezse, tesbit davası dava şartı (hukuki yarar) yokluğundan usulden reddedilir....

                Mahkemece yapılan yargılama sonunda temyize konu taşınmazların taraflar arasındaki anlaşma ve kabulü gereğince bilirkişi kroki ve raporunda belirtilen şekilde; 1391 ada 2 parsel sayılı taşınmazın kadastro tespit tutanağında olduğu gibi ... ve ... adlarına, 1391 ada 3 parsel sayılı taşınmazın kadastro tespit tutanağında olduğu gibi ... ve ... adlarına, 1391 ada 5 parsel sayılı taşınmazın kadastro tespit tutanağında olduğu gibi ... ve ... adlarına, 1391 ada 6 parsel sayılı taşınmazın kadastro tespit tutanağında olduğu gibi ... ve ... adlarına, 1391 ada 7 parsel sayılı taşınmazın kadastro tespit tutanağında olduğu gibi ... ve ... adlarına, 1391 ada 8 parsel sayılı taşınmazın kadastro tespit tutanağında olduğu gibi ... ve ... adlarına, 1391 ada 9 parsel sayılı taşınmazın kadastro tespit tutanağında olduğu gibi ... adına, 1392 ada 1 parsel sayılı taşınmazın kadastro tespit tutanağında olduğu gibi ... adına, 1392 ada 2 parsel sayılı taşınmazın kadastro tespit tutanağında olduğu gibi ... adına...

                  adına tespit edilmiştir. 224 ada 1 parsel sayılı 592,96 m2 yüzölçümündeki taşınmaz senetsiz ve belgesizden park niteliği ile Tüzel Kişiliği adına tespit edilmiştir. 225 ada 1 parsel sayılı 384,13 m2 yüzölçümündeki taşınmaz senetsiz ve belgesizden ... kargir 2 katlı ev niteliği ile ... Bozatlı adına tespit edilmiştir. 123 ada 12 parsel sayılı 343,57 m2 yüzölçümündeki taşınmaz senetsiz ve belgesizden ... kargir 2 katlı ev niteliği ile ... adına tespit edilmiştir. 128 ada 1 parsel sayılı 3.279,10 m2 yüzölçümündeki taşınmaz senetsiz ve belgesizden orman niteliği ile Hazine adına tespit edilmiştir....

                    Maddi vakıalar, tek başlarına tespit davasının konusunu oluşturamaz." şeklinde düzenleme yapılmıştır. Tespit davasında, sadece tespit hükmü verilebilir. Tespit davasında verilen karar ile hukuki ilişkinin varlığı veya yokluğu kesin olarak tespit edilir. Bir tespit davasının kabule şayan olabilmesi için, bu davanın konusunu oluşturan hukuki ilişkinin var olup olmadığının mahkemece hemen tespit edilmesinde davacının menfaatinin (hukuki yararının) bulunması gerekir. Hukuki yarar bir dava şartıdır. Eda davalarında ve inşaî davalarda hukuki yararın bulunduğu varsayılır. Tespit davalarında ise her olayın özelliğine göre davacının tespit davası açmakta hukuki yararının bulunup bulunmadığı değerlendirilmeli, özellikle eda davası açılması mümkün olan hallerde olumlu tespit davası açılmasında hukuki yararın bulunmadığı kabul edilmelidir.Somut olayda, şirket ortağı davacı tarafından, davalı şirketler arasındaki organik bağın varlığının tespiti istemiyle dava açılmıştır....

                      UYAP Entegrasyonu