Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Yapılacak ; davacıya kazasını Sosyal Güvenlik Kurumuna ihbarda bulunmak, olayın Kurumca kazası olarak kabul edilmemesi halinde Sosyal Güvenlik Kurumuna ve hak alanını etkileyeceğinden işveren aleyhine “ kazasının tespiti” davası açması için önel vermek, tespit davasını bu dava için bekletici sorun yaparak çıkacak sonuca göre, olayın Kurumca kazası olduğunun kabul edilmesi halinde ise davacıya Kuruma müracaat ederek sürekli göremezlik oranının belirlenmesi için önel vermek, olayın kazası olduğunun ve sürekli göremezlik oranının tespitinden sonra davalıların işveren veya işveren vekili olup olmadıkları giderek somut uyuşmazlığın çözümünde mahkemesinin görevli bulunup bulunmadığı değerlendirilerek sonuca göre bir karar vermekten ibarettir....

    İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince; "Davanın KABULÜ ile; davacının 28/05/2009 tarihinde geçirdiği kazası sonucu meydana gelen maluliyet oranının %15,2 olduğunun tespitine" karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı kurum vekili istinaf dilekçesinde özetle; yüksek sağlık kurulu raporunda davacının sürekli göremezlik oranının %0 olduğunun tespit edildiğini, kurum işleminde hata bulunmadığını, davacının kazası nedeniyle maluliyetinin oluşmadığını, davanın reddi gerektiğini, kararın usul ve yasa hükümlerine aykırı olduğunu belirterek kaldırılmasını talep etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, kazası nedeni ile sürekli görmezlik oranının tespiti talebine ilişkindir. Sürekli işgöremezlik oranının tespitine ilişkin davanın asıl amacı, 506 ve 5510 sayılı Yasa gereğince sigortalıya sürekli işgöremezlik geliri bağlanmasının teminine yöneliktir....

    K A R A R 1-Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı Sosyal Güvenlik Kurumunun tüm, davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine, 2-Dava, davacının murisinin davalı belediyeye ait işyerinde 26.05.1987 tarihinde geçirdiği kazanın kazası olduğunun, kazası sonucu ölümü nedeniyle kazası geliri ve ölüm aylığı bağlanması gerekirken sadece ölüm aylığı bağlanmasının hukuka aykırı olduğunun tespiti ve belirlenecek aylığının davalı Kuruma başvuru tarihi olan 20.09.2007 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesi istemine ilişkindir....

      Dava, sigortalı davacının davalı işyerinde 05.02.1990 tarihinde geçirdiği kazası sonucu davalı Kurum tarafından sürekli göremezlik oranının %21 olarak belirlendiği, 26.06.2004 tarihinde geçirdiği ikinci kazası sonucunda ise davalı Kurum tarafından sürekli göremezlik oranının %25,2 olarak tespit edildiği, yapılan birleştirme işlemleri sonucunda göremezlik oranının %24,3 olarak belirlendiği, buna göre sigortalının davalı işyerinde 26.06.2004 tarihinde geçirdiği ikinci kazası sonucunda oluşan göremezlik oranının tespiti istemine ilişkin olup son bozma ilamı sonucu yapılan yargılamada Mahkemece, Adli Tıp 2....

        İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ İlk derece mahkemesince; "DAVANIN KABULÜNE, Davacının 28/02/2013 tarihli yaralanma olayının kazası olduğunun TESPİTİNE" karar verilmiştir. İSTİNAF SEBEPLERİ Davalı Kardemir Karabük.. A.Ş. vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacının müvekkili firmanın işçisi olmadığını, davacının müvekkili firmadan anahtar teslim alan diğer şirketin işçisi olduğunu, aralarında alt işveren-üst işveren ilişkisi olmadığını, müvekkili şirketin demir çelik imalatı yapmakta olan entegre bir demir çelik tesisi olduğunu, diğer davalının ihale yolu ile aldığı işin şirketin üretim faaliyeti ile ilgili olmadığını bu nedenle kararın kaldırılarak müvekkili yönünden davanın husumetten reddi gerektiğini beyan etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE Dava, sigortalının geçirdiği kazanın kazası olduğunun tespiti talebine ilişkindir. İş kazasının tespiti istemine ilişkin bu tür davalar 5510 sayılı Yasa'nın 13.maddesinden kaynaklanmaktadır....

        Sanatkarları Konfederasyonunun temyiz itirazlarına gelince; Dava 07.10.1993 tarihinde meydana gelen kazası sonucu % 37 oranında sürekli gücü kaybına uğrayan davacının maddi ve manevi zararlarının giderilmesi istemine ilişkindir Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile 5.000,00 TL manevi tazminatın 02.10.1993 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmiştir. Dosyadaki kayıt ve belgelerden; davacı tarafından SSK ve davalılar aleyhine açılan 02.03.1993 tarihinde davacının yaralanması ile sonuçlanan olayın kazası olduğunun tespiti istemi hakkındaki dava sonucu Türkiye Esnaf ve Sanatkarlar Konfederasyonu yönünden pasif husumet yokluğu nedeni ile davanın reddine, diğer davalılar yönünden 07.10.1993 tarihli olayın kazası olduğunun tespitine dair Ankara 14....

          "İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi Dava, 07.03.2010 tarihinde meydana gelen olayın kazası olduğunun ve bu kaza nedeniyle meslekte kazanma gücü kaybı oranının tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde, davanın kabulüne davacının davalı ... Peyzaj-.... işyerinde çalıştığı süreçte 07.03.2010 tarihinde kazası geçirdiği ve geçirmiş olduğu bu kazası sonucu E. Cetveline göre %24 sürekli ve güç kaybına uğradığının tespitine, karar verilmiştir. Hükmün, davalılardan Kurum avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi....

            Somut olayda kazası olduğu iddia olunan olayın Sosyal Güvenlik Kurumuna bildirilmediği ve kazası yönünden bağlanan bir gelirin de bulunamadığı anlaşılmış olup, söz konusu hüküm, bu yönleri ile usul ve yasaya aykırıdır. Yapılacak , davacılara kazasını Sosyal Güvenlik Kurumuna ihbarda bulunmak, olayın Kurumca kazası olarak kabul edilmemesi halinde Sosyal Güvenlik Kurumuna ve hak alanını etkileyeceğinden işveren aleyhine “ kazasının tespiti” davası açması için önel verilmesi, tespit davası, bu dava için bekletici sorun yapılarak çıkacak sonuca göre; olayın Kurumca kazası olduğunun kabul edilmesi halinde ise davacının, geçirdiği kazasına ilişkin tüm tıbbi evraklar temin edildikten sonra, davacılara kurum tarafından bu kaza olayından dolayı gelir bağlanıp bağlanmadığı sorulduktan sonra bağlanmış ise bu gelirlere ilişkin ilk peşin sermaye değerleri dosyaya celp edilerek çıkacak sonuca göre bir karar verilmesinden ibarettir....

              Dosya içerisinde mevcut ... ... ... il Müdürlüğünün 09.03.2016 tarih ve 1441791 sayılı yazısında sigortalının geçirmiş olduğu kazası ile ilgili düzenlenen müfettiş raporu, sürekli göremezlik tespit kararı ve tahsis dosyasının gönderildiği, yazı ekindeki 13.03.2015 tarih ve 4146487 sayılı ... inceleme raporunda davacının 23.04.2014 tarihinde geçirdiği kazanın kazası olduğunun tespit edildiği anlaşılmaktadır. Somut olayda; olay ... tarafından kazası olarak kabul edilmiştir. Davalıların ayrı bir dava açarak olayın kazası olmadığının tespitine yönelik dava açmaları halinde sonucu beklenmesi gerekir. Aksi halde ...'nun tespiti nedeniyle işin esasına girerek davanın sonuçlandırılması gerekir. Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin eksik araştırma sonucu yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. O halde, davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır....

                Maddesi gereği re'sen kamu düzenine aykırılık yönünden yapılan inceleme neticesinde: Dava, davacının 30.04.2016 tarihinde maruz kaldığı olayın kazası olduğunun ve maluliyet oranının tespiti davasıdır. İlk derece mahkemesince karar ve ek kararla davanın davalılardan T12 yönünden husumet yokluğundan reddine, maluliyet oranının tespiti talebinin hukuki yarar yokluğundan reddine, kazası tespiti talebinin kabulü ile 30.04.2016 gününde yaşanan kazanın kazası olduğunun tespitine karar verilmiş, karar davalı şirket ve kurum vekilince istinaf edilmiştir. Dosya kapsamından davacının davalı şirket işyerinde kalıp işinde çalışırken merdivenden düşmek suretiyle kazasına maruz kaldığı anlaşılmaktadır. Dosyada mevcut polis raporunda yer alan tespitler bu durumu açıkça ortaya koymaktadır. Bütün aşamalarda adı geçen İbrahim Soyman'ın hiçbir ifadesi diğeri ile uyumlu değildir....

                UYAP Entegrasyonu