Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

a satıldığı, davacıların hisselerinin devri ve şirket temsiline ilişkin kararların yoklukla malul olduğunun İstanbul ...... ATM ..... esas .... karar sayılı ilamıyla tespit edildiği, söz konusu kararın kesinleştiği, yoklukla malul olan kararların baştan itibaren geçersiz olduğu, bu bağlamda sahte kararlar ile şirket ortağı ve temsilci olan ... tarafından davalı ...'a yapılan satış işleminin yolsuz tescil niteliğinde olduğu, yolsuz tescilde ilk el malikinin iyi niyet iddiasında bulunamayacağı(Yargıtay 1.HD 2014/3490 esas 2014/20136 karar sayılı ilamında da belirtildiği üzere), bu nedenlerle davalı ... adına olan tapu kayıtlarının iptaliyle taşınmazların şirket adına tesciline; tapu iptal ve tescil davasında, satış işlemine iştirak etmeyen davalı ... yönünden açılan davanın pasif husumet nedeniyle reddine karar vermek gerektiği kanaat ve sonucuna varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

    Vergi Mahkemesi nezdinde ilgili kararın iptali istemli olarak talepte bulunulduğunu, -----Vergi Mahkemesinin 24.01.2019 tarihli ----- esas ve ------- sayılı kararı ile davanın ehliyet yönünden reddine karar verildiğini, şirketin hukuki varlığının sona ermiş olması nedeniyle şirketin ek tasfiye işlemlerinin yapılması suretiyle ihyasının ve yeniden tescilinin sağlanması ve amme alacağının asıl borçlu şirket adına kesinleştirilmesi ve kesinleştirmeden sonra şirketten tahsili yoluna gidilmesi, tahsil edilememesi durumunda sorumluluğu çerçevesinde şirket ortaklarına başvurulması gerektiğinden terkin kararının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. CEVAP: Davalı Ticaret Sicil Memurluğu vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili müdürlüğün tescil taleplerini ilgili Yasa'nın kendisine verdiği yetki ve görev alanı içinde değerlendirip sonuca bağladığını, yargı mercii gibi hareket edemeyeceğini, bu hususun T.T.K.'...

      G-)SONUÇ Çekle ilgili olarak, karşılıksızdır işlemi yapılmasına sebebiyet verme suçundan açılan ceza davalarında; anonim şirket yönetim kurulu üyesinin, çekin bankaya ibrazı tarihinden önce istifa ederek yönetim kurulu üyeliğinden ayrılması durumunda, bu durumun yönetim kurulu tarafından ticaret sicilinde tescil ve ilân edilmemiş olması halinde dahi tescil ve ilanın kurucu değil bildirici mahiyette bir işlem olması nedeni ile kural olarak yönetim kurulu üyesinin cezaî sorumluluğuna gidilemeyeceği, ancak, anonim şirket yararına olmak üzere piyasada kendisi, ayrıldığı anonim şirketle bağlantısı olduğu tespit edilen üçüncü kişiler veya ayrıldığı anonim şirket adına; çek düzenlemeye, bu kişiler adına düzenlenen çeki bir şekilde ele geçirerek şirketin alacaklılarına şirket menfaatine teslim etmeye veya anonim şirket adına halen yönetici gibi davranarak bu çeklerle anonim şirket yararına mal veya hizmet alımına devam etmesi halinde; yöneticinin, borçlu anonim şirketle fiili bağlantısını sona...

        ŞTİ. arasında finansal kiralama sözleşmesinin konusunu oluşturduğu ,... plakalı araç ise davalı şirket ile ....LTD.ŞTİ. arasında akdedilen finansal kiralama sözleşmesinin konusunu oluşturduğu tespit edilmiştir.Davalı ... şirketi ile .... VE TİC. LTD. ŞTİ. arasında akdedilen Finansal Kurumlar Birliği nezdinde 15/08/2017 tarih ... tescil numarası ile tescil edilen 10/08/2017 tarih ... numaralı finansal kiralama sözleşmesinin 6.9 ve 11.h maddeleri ve diğer ilgili maddeleri gereğince ayrıca yine müvekkil şirket ile ....LTD.ŞTİ. arasında akdedilen ... 16....

          Şubesinde 25.12.2001 tarihinde vadeli hesaba aktarıldığı öğrenilen bir hesabının bulunduğunu ,bu hesapta da yaklaşık 58.157,26 USD tutarında bir bakiye bulunduğunu, bu bakiye meblağın şirket tasfiye edilirken fark edilmediğini ve tasfiye sürecine dahil edilemediğini , ilgili bankaya müzekkere yazılarak bu hususun teyit edilebileceğini ve şirketin tasfiye edilmemiş aktif malvarlığının ne kadar olduğunun tespit edilebileceğini , ilgili bankaya müzekkere yazılmasının talep edildiğini ,böylece ilgili şirketin ek tasfiyesine karar verilebilmesi için gerekli olan yaklaşık ispat şartının da gerçekleşmiş olacağını, ilgili banka hesabında bulunan tutarın uzun yıllardır kullanılmadığından Bankacılık Kanunu gereğince TMSF'ye aktarılacağını, bu sebeple öncelikle bu miktarın TMSF'ye aktarılmaması için ihtiyati tedbir kararı verilmesinin ve söz konusu miktarın TMSF'ye aktarılmaması için ilgili banka genel müdürlüğüne ve banka şubesine müzekkere yazılmasının talep edildiğini, söz konusu meblağın alınabilmesi...

            Noterliğinin 29.04.2010 tarih 15752 yevmiye sayılı araç satış sözleşmesi fotokopisinin dosya arasında olmasına rağmen, mahkemece anılan aracın Güngören Trafik Tescil Şube Müdürlüğünün 20.12.2010 tarihli yazısı ile halen borçlu şirket adına kayıtlı olduğu gerekçesiyle sanıkların beraatlerine karar verildiği anlaşılmaktadır. 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 20. maddesinin (d) fıkrası uyarınca tescil edilmiş araçların her çeşit satış ve devirlerini, satış ve devri yapılacak araçtan dolayı araç sahibi adına düzenlenmiş tescil belgesi veya trafik tescil kayıtları esas alınarak noterler tarafından yapılacağı ve noterler tarafından yapılmayan her çeşit satış ve devirlerin geçersiz olduğu, satış ve devir işleminin siciline işlenmek üzere üç iş günü içerisinde ilgili trafik tescil kuruluşu ile vergi dairesine bildirilmesi ve bu bildirimle birlikte alıcı adına trafik tescil işleminin gerçekleşmiş sayılacağı, satış ve devir tarihi itibariyle, 197 sayılı Motorlu Taşıtlar Vergisi Kanunu hükümleri...

              Tescilin etkisi ise TTK m.373/2 hükmünden de açıkça anlaşılacağı üzere üçüncü kişiler yönünden tescil ile sonuç doğuracaktır. Tüm dosya kapsamı itibariyle 18.08.2022 tarihinde gerçekleştirilen 2021 yılı Olağan Genel Kurul toplantısında yapılan yönetim kurulu seçimi ile yeni yönetim kurulu göreve başlamış olup, göreve başlanması için sicile tescil gerekmemektedir. Olayda ticaret sicil kararına itiraz eden davacılar yeni yönetim kurulunda yer almalarına rağmen işbu davayı şirket adına değil, kendi adlarına yönetim kurulu üyesi sıfatıyla açmıştır. Tacir tüzel kişilerde yalnızca yetkili organlar veya yetkili temsilcilerin ilgili sıfatı bulunmaktadır. Şirket ortağının ise ilgili sıfatı bulunmamaktadır. Şirketi tek başına temsil yetkisi kalmayan yönetim kurulu üyelerinin şirket adına ilgili sıfatıyla huzurdaki iptal davasını açmaları TTK m.34 uyarınca mümkün değildir....

                Vergi Dairesi Müdürlüğü tarafından şirket adresine iki kez yoklama için gidildiğini ve şirketin gayrifaal halde olduğu tespit edilerek müvekkili kuruma bildirim yapıldığını, bu bildirim üzerine müvekkili kurum tarafından Ticaret Sicil Yönetmeliği'nin 36. maddesi kapsamında şirket adresinde herhangi bir değişiklik var ise, bu olgunun bildirilmesi için ihtar yapıldığını, ihtarın tebliğ edilemediğini, tescil kayıtlarında aktif olarak görünen şirketin fiilen aktif olmadığını, vergi kayıtların da hıfzedilmiş olması nedeniyle ticari hayatını devam ettirmeye müsait olmadığını ileri sürerek tescil işleminin re'sen terkinine karar verilmesini istemiştir. Davalılar vekili, şirketin faal olduğunu, şirket çalışanlarının her daim şirkette bulunma zorunluluğunun bulunmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir. 28/09/2016 tarihli dilekçe ile müvekkillerince davanın kabul edildiğini beyan ederek davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir....

                  Şti'ye ve diğer davalılara devredildiğini öğrendiklerini, bu haliyle muvazaa ile şirket mallarının kaçırıldığını belirterek taşınmazların yeniden şirket adına tescili, olmadığı taktirde bedellerinin ödenmesi amacıyla eldeki dava açılmıştır. Davalılar T5 T3 ve T4 Mob. San. Tic. Ltd. Şti....

                  ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 11/02/2021 NUMARASI : 2018/404 E 2021/60 K DAVA KONUSU : Tapu İptal ve Tescil KARAR : Serik 2....

                  UYAP Entegrasyonu