Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 11/02/2021 NUMARASI : 2018/404 E 2021/60 K DAVA KONUSU : Tapu İptal ve Tescil KARAR : Serik 2....

Bu durumda, ilgili idarelerce, ülkemizde yerleşik olan davacı şirketin, şirketler topluluğu ilişkisi içerisinde yurt dışında kaim yavru şirketin paylarını iktisap etmesiyle meydana gelen hâkim ortaklık durumunun ülkemizde tescil ve ilân edilmesini öngören bir düzenlemenin ve ihtiyarî tescil imkânının bulunmadığının belirtilmesi, hatta bu işlemleri yapmakla yetkili olan idarece söz konusu durumun tescil ve ilan edilemeyeceğinin ifade edilmiş olması karşısında, davacının ilgili kurumlar nezdinde de yerine getirmesine imkân tanınmayan tescil ve ilan işlemini yapmakla yükümlü olmadığı ve bu tarz bir işleme zorlanamayacağı, tescil ve ilanın yapılmamış olunmasından sorumlu tutulmasının beklenemeyeceği sonucuna varılmıştır....

    Ticaret Sicil Müdürlüğünün 14/11/2014 tarihli kararı ile resen terkin işlemi yapıldığı ve bu kararda şirket ortaklık yapısının eski haline döndüğünün belirtildiği, mahkeme kararında devre ilişkin işlemlerde noksanlıklar tespit edildiği, ancak 33 sayılı kararın iptaline ilişkin bir karar verilmeyip bu karara dayanarak yapılan tescil ve ilan işleminin terkinine karar verildiği, tescil için kanuni şartları taşımadığının anlaşılması halinde sicil müdürünün ilgilileri belirleyeceği uygun süre içerisinde kanuni zorunluluklarını yerine getirmeye veya o hususun tescilini gerektiren sebeplerin bulunmadığını ispat etmeye çağıracağının düzenlendiği, davalının görev ve yetkisinin dışına çıktığı gerekçesiyle, ... Ticaret Sicil Memurluğunun 14/11/2015 tarihli kararının iptaline karar verilmiştir....

      Dava dilekçesinde tapu iptal ve tescil talebinin kabul edilmemesi halinde bedel iadesine dair talebin yer almadığı görülmüştür. Tapu iptali ve tescil talebine dayanak taşınmaz satış vaaadi sözleşmesinin 24/06/2020 tarihli olduğu görülmüştür. Davalı şirket adına taşınmaz satış vaadi sözleşmesinde imzası bulunan ....'in Kadıköy .... Noterliğinin 23/06/2020 tarih ve ... yevmiye nolu vekaletnameye dayalı olarak işlem yapıldığı belirtilmiştir. Belirtilen vekaletnamenin incelenmesinde davalı şirket adına şirket temsilcisi olarak ....'in imzasının bulunduğu görülmüştür. Davalı şirkete ait ticaret sicil kaydının incelenmesinde şirket adına vekalet veren ....'in yetkili olduğu tarih aralığının 30/10/2020-17/03/2021 tarihi olduğu, ne var ki davalı şirket adına vekaletname verilen 23/06/2020 tarihi itibari ile ....'in şirketi temsil ve ilzama yetkili olmadığı görülmüştür....

        İle ilgili hiçbir işlem yapmadıklarını belirttiklerini, sahte olarak düzenlenen toplantı tutanaklarında Başkan ... isminin altına atılan imzanın Başkanlarına ait olmadığı gözle görülür nitelikte farklı olduğunu, sunulmuş olan şirket karar defterinde ve imza örneklerinde net olarak anlaşıldığını, ayrıca şirket Payları Nama yazılı pay senetleri olduğunu, hiçbir şekilde devir olmadığı gibi şirket payları halen müvekkil ortakların elinde olduğunu, dolayısı ile de ... tek bir hisse sahibi bile değilken tüm pay sahibiymiş gibi gözüktüğünü, şirket karar defterinde de bahsi geçen tescillerle ilgili herhangi bir alınmış karar olmadığını, bu işlemi dolandırıcıların yapmış olduğunu tespit etmiş ettiklerini, ayrıca ... haricen edindiği bilgiler neticesinde dolandırıcılık eylemlerini sıkça gerçekleştirilen ve halen benzer şekilde dolandırıcılık suçundan hakkında bir çok dava ve soruşturma devam eden bir şahıs olduğunu, ... şirketin sahip olduğu ...'...

          Maddesinde “Harca tabi işlerde, tescil anının saptanmasında harç makbuzunun tarihi belirleyicidir.” şeklinde olduğunu, Ticaret Sicili Müdürlüğü tarafından TTK'nın 32. ve Ticaret Sicili Yönetmeliği 34. maddesi hükmü çerçevesinde işlem yapıldığını, Ticaret Sicili Müdürlüğü'nın Ticaret Sicili’ne tescil konusundaki taleplerinin, ilgili yasanın kendisine verdiği yetki ve görev alanı içinde değerlendirdiğini ve sonuca bağladığını, yargı merci gibi hareket edemeyeceğini, limited şirketlerde tasfiye usulü TTK'nın 643. maddesinde düzenlendiğini, tasfiye usulü ile tasfiyede şirket organlarının yetkileri hakkında anonim şirketlere ilişkin hükümlerin uygulandığını, tasfiyenin TTK'nın 536 ila 548 maddeleri arasında düzenlendiğini, müvekkilinin ticaret sicili müdürlüğünde kaydı bulunan ve kapatılması talep edilen şirketin sicil kayıtlarında yapılan incelemede tasfiyeye ilişkin sürecin ve tasfiye işlemlerinin başlatılmamış olduğunu tespit edildiğini, mevzuata uygun biçimde tasfiye sürecini tamamlayamayan...

            olduğu, emredici kanun hükmüne aykırı olan sözleşmenin hükümsüzlüğünden her iki tarafın sorumlu olduğu, sözleşmeden sonra devredilen şirket hisseleri ile ilgili sermaye artırımına gidildiği, şirket hisselerinin aynen iadesinin hakkaniyete uygun düşmediği, davacı tarafın terditli talebi gereği şirket hisselerinin değerini talep edebileceği, faiz talebinin yerinde olmadığı gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile, 112.500,00 TL'nin davalılardan dava tarihinden itibaren avans faiziyle tahsiline, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiştir....

              K A R Ş I İ D D İ A / Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Dava konusu markanın ----- ------ kullanımı ile ilgili haklarının çok uzun yıllardan beri müvekkili şirketine ait olduğunu, bu bağlamda dava konusu ---- markasını koruma ve kötü amaçlı tescil başvurularını önleme amaçlı olarak tescil edilen bir marka olduğunu, ---- tarihinden beri, Müvekkili şirket adına ----müvekkil şirket adına kayıtlıdır ve ---- fiilen kullanıldığını, ayrıca müvekkilinin------- marka tescil başvurusu ---- arasında yer alan---- kapsamında olup, adı geçen şirketin bu yöndeki ----- tescil ve ilan edildiğini, bu kullanım;-----açıkça yer almaktadır....

                FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ ESAS NO: 2020/223 Esas KARAR NO: 2022/236 DAVA: Patent (Patent Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ: 10/06/2020 KARAR TARİHİ: 27/12/2022 Mahkememizde görülmekte bulunan Patent (Patent Hükümsüzlüğünden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılamasının sonunda, İ D D İ A / Davacı vekili dava dilekçesi ile ; Davalı---------- nezdinde tescil edilmiş olan ------- sahibi olduğunu. Davalı tarafça davacıya şirkete gönderilen------tescil ------- sahibi olduklarını belirterek davacı şirket tarafından anılan patent hakkına tecavüz edildiğini ileri sürmüşler olduklarını, Dilekçede ayrıntıları ile ortaya konacağı üzere, davalı adına tescil edilmiş olan ------ belirtilen patent verilebilirlik şartlarını taşımamakta olduğunu. Keza davalı şirket tarafından patent başvurusu yapılırken -----------belirtilen düzenlemelere uygun davranılmamış olduğunu....

                  Taraf vekillerince deliller sunulduktan ve resen celbi gereken deliller de toplandıktan sonra dosyada bilirkişi incelemesine karar verilmiş olup, bilirkişi hazırlamış olduğu 01/12/2021 havale tarihli raporda sonuç olarak, .... tescil numaralı "..." görselini ihtiva eden şekil markasının, Mal Ve Hizmetlerin Sınıflandırılmasına İlişkin Tebliğ’in 05 / 31 / 44 sınıflarında davacı yan adına tescilli olduğu, davalı şirket ... San.ve Tic.A.Ş. Bakımından dava öncesinde “uyar / kaldır” modeli işletilmediğinden ve dava sırasında herhangi bir yayın mevcut olmadığından, ilgili firmaya husumet yöneltilemeyeceği, dosya münderecatı incelendiğinde, davalı yanın davacı yana ait .... tescil numaralı "..." görselinde yer alan "... " ibaresini ihtiva eden markayı taşımakta olan bir kısım ürünleri dava dışı ........

                    UYAP Entegrasyonu