Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, davanın kabulü ile, “davacının maluliyet oranının %30,2 olduğunun tespitine ve maluliyet oranında herhangi bir düşme olmadığı tespit edildiğinden... tarafından 04/02/2009 tarihinden itibaren davacıya 4.400,30 TL fazla ödeme yapılmış olmadığından davacının bu miktarda borcu bulunmadığının tespitine ve davacıya Şubat 2009 tarihinden itibaren eksik ödenen aylıklarının önceki maluliyet ve maaş miktarı üzerinden davacıya ödenmesi gerektiğinin tespitine” karar verilmiştir. Dosyadaki kayıt ve evraklardan; davacının 07/08/1998 tarihinde geçirdiği iş kazası sonrası maluliyet oranının %25 olarak tespit edilmiş olup kendisine 01/12/1998 tarihli dilekçesine istinaden 10/12/1998 tarihinden itibaren maluliyet aylığı bağlandığı, 10/02/2008 tarihli maluliyet oranının yeniden tespiti için Kurum'a yapmış olduğu başvurusu neticesi Kurum tarafından .....

    Mahkemece, davalının maluliyet oranının % 12,1 olarak tespitine karar verilmiş olup davacı lehine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmiştir. Dosyadaki kayıt ve belgelerden, davalı ...'ın davacıya ait işyerinde çalıştığı esnada 05/08/2010 tarihinde iş kazası geçirdiği, kaza sonrasında davalının maluliyet oranının Kurum tarafından % 12,1 olarak tespit edildiği, Yüksek Sağlık Kurulunun 13/08/2014 tarihli raporunda ve Adli Tıp Kurumu 3. İhtisas Kurulunun 24/07/2015 tarihli raporunda davalının maluliyet oranının % 12,1 olarak belirlendiği anlaşılmaktadır. Somut olayda, davacının talebinin davalı ...'...

      İş Mahkenmesinin 2016/197 Esas sayılı rücu davasında %60 maluliyet oranı üzerinden PSD ve GİK hesaplaması yaparak ödemeler gerçekleştirdiğini, her iki malulilyet oranı arasında çelişki bulunmakta olup kanaatlerince her iki raporda fahiş oran tanzim edildiğini, rücuya ilişkin dava dosyasında sundukları cevap dilekçesinde davalının belirlenen %60' lık maluliyet oranına itiraz ettiklerini, rücu davasında taraflarına gerçek maluliyet oranının tespiti konusunda dava açma yönünde muhtariyetine aksi halde kurumun tespit ettiği maluliyet oranı ve dosya kapsamı esas alınarak değerlendirme yapılacağına ilişkin kesin süre verilmesi nedeniyle davalı T3'nın maluliyet oranının yeniden tespit edilmesi gerektiğini, bu nedenle davalının maluliyet oranının ATK Genel Kurulu tarafından yeniden tespit edilmesini talep ettiklerini belirterek davalının gerçek maluliyet oranının tespitine karar verilmesini talep ederek iş bu maluliyet oranının tespiti davasını açtığı anlaşılmıştır....

      "İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi Dava, maluliyet oranının ve maluliyet aylığının yeniden bağlanması gerektiğinin tespiti istemlerine ilişkindir. Mahkemece, bozmaya uyarak ilâmında belirtildiği şekilde davanın reddine karar verilmiştir. Hükmün, davacı avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi .... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. I-İSTEM Davacı, maluliyet oranının yeniden tespiti ve kesilen aylığın yeniden bağlanması gerektiğinin tespitine karar verilmesini talep edilmiştir. II-CEVAP Davalı Kurum vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın reddini talep etmiştir....

        Bu haliyle rapor maluliyet oranının tespiti yönünden kati rapor değildir. Sigortalı tarafından yerel Mahkeme nezdinde maluliyete itiraz edilmesi nedeniyle iş göremezlik oranının tespiti yönünden Sosyal Sigortalar Yüksek Sağlık Kurulundan rapor alındığı tespit edilmiş olup, Sosyal Sigortalar Yüksek Sağlık Kurulu tarafından tanzim edilen 31/07/2015 tarih ve 58/8925 sayılı raporunda çalışma gücü ve meslekte kazanma güç kayıp oranının %36 olduğuna, kontrol muayenesi gerekmediğine karar verildiği tespit edilmiştir. Sosyal Sigortalar Yüksek Sağlık Kurulu tarafından tanzim edilen bu raporda kontrol muayenesi gerekmediği belirtildiğinden, bu rapor kurum tarafından bağlayıcıdır....

        nden alınarak davacıya verilmesine, davacının Manevi tazminattan fazlaya ilişkin isteminin reddine, davacının davalı SGK hakkında açmış olduğu maluliyet tespiti davasının yargılaması devam ederken davalı tarafından maluliyet tespiti yapıldığından bu dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına,davacı tarafından Kurum aleyhine açılan maluliyet tespiti davasının açılmasına davalı kurum sebep olduğundan davacı vekili yararına 1.100,00. TL vekalet ücreti takdiri ile bunun davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, karar vermiştir....

          İhtisas Kurulu ve Adli Tıp Kurumu Üst Kurulu raporları doğrultusunda; davacı tarafça, daha önceden açılan maddi manevi tazminat davasında tespit edilen maluliyet oranına itiraz edilmesi üzerine maluliyet tespiti davası açması nedeniyle dava açıldığı, davacının tazminat davasında belirlenen orana itiraz ettiği, T5 Yüksek Sağlık Kurulunca maluliyet oranının %44,2 olarak belirlendiği davacının bu orana itirazı üzerine en nihayetinde Adli Tıp Kurumu Üst Kurulu tarafından sigortalı işçinin maluliyet oranının %53 olarak tespit edildiği anlaşıldığından davacının itiraz ettiği orandan daha fazla maluliyet tespit edilmiş olması nedeniyle davanın kabulüne karar verilerek davacının maluliyet oranının %53 olduğunun tespitine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur." gerekçesine dayalı olarak davanın kabulüne karar verilmiştir....

          İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece; "Mahkememizin 2019/219E sayılı dosyasında dava konusu uyuşmazlığın, davacının 14/02/2017 tarihinde geçirmiş olduğu olayın iş kazası olduğunun tespiti ve davacının bu olay nedeniyle maluliyet oranın tespiti olduğu, Mahkememizce maluliyet oranın tespiti talebinin tefrik edilerek iş bu dosya esasına kaydının yapıldığı, huzurdaki davada uyuşmazlık konusunun 14/02/2017 tarihli olay nedeniyle davacının maluliyet oranının tespiti davası olduğu görüldü....

          Kabule göre de, davacı tarafa talebi açıklattırılarak, talebinin maluliyet oranının tespiti ile maluliyet aylığı bağlanması ya da iş kazası nedeniyle sürekli iş göremezlik oranının tespiti istemine mi yönelik olduğu belirlendikten sonra bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde “davacının maluliyet oranının %3 olarak tespitine” karar verilmesi, isabetsiz bulunmuştur. O hâlde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve ... Bölge Adliye Mahkemesi 33. Hukuk Dairesinin istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin kararının kaldırılarak İlk Derece Mahkemesince verilen hüküm, sair hususlar incelenmeksizin, bozulmalıdır. SONUÇ: ... Bölge Adliye Mahkemesi 33....

            Genel Sağlık Sigortası Genel Müdürlüğü Maluliyet ve Sağlık Kurulları Daire Başkanlığı'nın 02.10.2009 tarihli, 32948 sayılı raporunda % 39,2 (Otuz dokuz nokta iki)olarak tespit edildiği, 18.06.2010 tarihinde işbu davanın açıldığı, S.S. Yüksek Sağlık Kurulu 05.01.2011 tarihli raporunda davacının işgöremezlik oranının %30,2 olarak tespit edildiği ve mahkemece ATK'dan rapor alındığı ve ATK 3. İhtisas Kurulu tarafından düzenlenen 08.08.2014 tarihli raporda; davacının maluliyet oranının %36,2 olarak tespit edildiği, Adli Tıp Kurumu Adli Tıp ikinci Üst Kurulu tarafından düzenlenen 18.01.2018 tarihli 30 sayılı raporda davacının işgöremezlik oranının %42,2(yüzdekırkiki noktaiki) olarak tespit edildiği, davacının davayı takip etmediği, davalı ... vekilinin davayı takip ettiklerini beyan ederek davayı takip ettiği anlaşılmaktadır. Somut olayda; her ne kadar mahkemece davacı işverenin davalı ...'...

              UYAP Entegrasyonu