Davalı ... vekili istinaf dilekçesinde özetle; uyuşmazlığa konu taşınmazın arsa vasfında olduğu, bilirkişiler tarafından taşınmaz vasfının değerlendirilmesi noktasında hataya düşüldüğünü, arsa vasfına sahip taşınmazın gerçek bedelinin tespit edilebilmesi amacıyla emsal incelemesi yapılması gerektiğini, bilirkişilerce saptanmış olan % 4 kapitalizasyon faiz oranının hatalı olarak belirlendiğini, taşınmazın gerçek bedelinin belirlenebilmesi adına objektif değer artış oranının % 60 olarak uygulanmasının kabul edilmeyeceğini, aksi kanaate varılması hâlinde yargı içtihatları çerçevesinde objektif değer artış oranının % 500 oranında uygulanması, kapitalizasyon faiz oranının ise taşınmazın konumu gereği % 3 olarak belirlenmesi gerektiğini belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir. C....
Davalı ... vekili istinaf dilekçesinde özetle; Uyuşmazlığa konu taşınmazın arsa vasfında olduğu, bilirkişiler tarafından taşınmaz vasfının değerlendirilmesi noktasında hataya düşüldüğünü, arsa vasfına sahip taşınmazın gerçek bedelinin tespit edilebilmesi amacıyla emsal incelemesi yapılması gerektiğini, bilirkişilerce saptanmış olan %4 kapitalizasyon faiz oranının hatalı olarak belirlendiğini, taşınmazın gerçek bedelinin belirlenebilmesi adına objektif değer artış oranının %60 olarak uygulanmasının kabul edilmeyeceğini, aksi kanaate varılması halinde yargı içtihatları çerçevesinde objektif değer artış oranının %500 oranında uygulanması, kapitalizasyon faiz oranının ise taşınmazın konumu gereği % 3 olarak belirlenmesi gerektiğini belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir. C....
gerçek bedelinin belirlenebilmesi adına objektif değer artış oranının %60 olarak uygulanmasının kabul edilmeyeceğini, aksi kanaate varılması halinde yargı içtihatları çerçevesinde objektif değer artış oranının %500 oranında uygulanması, kapitalizasyon faiz oranının ise taşınmazın konumu gereği %3 olarak belirlenmesi gerektiğini belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir....
gerçek bedelinin belirlenebilmesi adına objektif değer artış oranının %60 olarak uygulanmasının kabul edilmeyeceğini, aksi kanaate varılması halinde yargı içtihatları çerçevesinde objektif değer artış oranının %500 oranında uygulanması, kapitalizasyon faiz oranının ise taşınmazın konumu gereği % 3 olarak belirlenmesi gerektiğini belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir....
Dairemizin 31.10.2007 tarihli ve 2006/20139 E. 2007/17953 K. sayılı ilamında; davalı işyerinde olay günü çalışan işyeri tanıkları tespit edilerek olaya ilişkin bilgi ve görgülerinin sorulması, olay sonrası sigortalının başvurduğu hastane polisinin evrak düzenleyip düzenlemediğinin de araştırılarak düzenlendi ise celbi ile olayın oluş şekli açıklığa kavuşturulduktan sonra iş kazsı olduğu sonucuna varıldığı takdirde, meslekte kazanma gücü kaybı oranının tespiti ile sonucuna göre karar verilmesi gerektiği gerekçesi ile karar bozulmuştur. B. İkinci Bozma Kararı 1.Bozmaya uyan Mahkemece verilen 31.10.2019 tarihli ve 2008/30 E. 2019/444 K. sayılı kararıyla; davanın kabulüne, 08.01.1997 tarihinde davacının işyerinde geçirmiş olduğu kazanın iş kazası olduğunun ve meslekte kazanma gücü kayıp oranının %19 olduğunun tespitine karar verilmiştir. 2. Dairemizin 18.01.2021 tarihli ve 2020/10021 E. 2020/393 K. sayılı ilamında; somut olayda, Adli Tıp 3....
Şti. nezdinde çalışmakta iken geçirdiği iş kazası sonucu maluliyet oranının %6 olarak belirlendiğini, tazminat davasında maluliyet oranına itiraz ettiklerini, Adli Tıp Kurumu Genel Kurulu tarafından maluliyet oranının %10,1 olarak tespit edildiğini, bu oran üzerinden gelir bağlanması taleplerinin kurum tarafından reddedildiğini, mahkemece tespit davası açmak üzere süre verilmesi üzerine işbu davanın açıldığını ileri sürerek, maluliyet oranının tespiti ile iş kazası geliri bağlanmasına karar verilmesini istemiştir. II.CEVAP Davalı şirket davaya cevap vermemiştir. Davalı ... vekili cevap dilekçesinde özetle; sigortalı ...'...
"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi Dava, iş göremezlik oranının tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, ilâmında belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmün, davalı ... Başkanlığı ile davalılardan ... avukatları tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteklerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. 1-) Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre, sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-) Mahkemece, işgöremezlik oranının tespiti amacıyla alınan Adli Tıp Genel Kurulu'nun 19.06.2014 tarihli raporuna itibar edilerek davacının 09.04.2002 tarihinde geçirdiği kaza nedeniyle % 15,2 oranında meslekte kazanma gücünden kaybetmiş sayılacağına, % 12,3 oranındaki maluliyetin sürekli olduğuna karar verilmişse de Adli Tıp Kurumu 3....
Bu durumda yapılacak iş, davacının malüliyet oranının tespiti ile ilgili SGK Başkanlığı ve işveren aleyhine açmış bir dava bulunmadığı ve davacının her zaman malüliyet oranı tespiti ile ilgili dava açarak fark malüliyet oranı nedeniyle oluşan maddi ve manevi zararını davalı işverenden talep etme imkanı bulunduğu da gözetilerek, davacıya sürekli iş göremezlik oranının %13.1 oranından daha fazla olduğu iddiasında bulunup bulunmadığını sormak, böyle bir iddiada bulunuyor ise davacıya işvereni ve SGK Başkanlığını hasım göstererek "sürekli iş göremezlik oranının tespiti" davası açmak için önel vermek bu davayı bekletici mesele yaparak çıkacak sonuca göre bir karar vermektir....
Üst Kurulu tarafından düzenlenen rapora göre davacının %18 oranında meslekte kazanma gücü kayıp oranının bulunduğu tespit edilmesi ile bir önceki oranının teyit edildiği, ATK 2. Üst Kurulunun kararı üzerine SGK'na bu yönde işlem tesis edilmesi amacıyla başvuruda bulunulduğu ancak Kurum tarafından istemin reddedildiği, bu nedenle davacının meslekte kazanma gücü kayıp oranının tespit edilmesi amacıyla huzurdaki davanın açıldığının anlaşıldığı, yukarıda da izah edildiği üzere davacı hakkında düzenlenen SGK, SSYSK, ATK 3.İhtisas Kurulu ve 2.Üst Kurul tarafından düzenlenen raporlar ve dosya içerisinde yer alan bilgi ve belgelerin değerlendirilmesi neticesinde davacının 10/06/2017 tarihinde geçirdiği iş kazası neticesinde %18 oranında meslekte kazanma gücü kayıp oranının bulunduğu..." gerekçeleriyle; "Davanın KABULÜ ile; davacının ATK 2. Üst Kurulunun 29/06/2021 tarihli raporu uyarınca %18 oranında meslekte kazanma gücü kayıp oranının bulunduğunun tespitine" karar verilmiştir....
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin davacının hatalı sürüşü sebebiyle davacıya çarptığından kazanın meydana gelmesinde tüm kusurun davacıya ait olduğunu, davacının tespit davası açarak kusur oranı talebinde hukuki yarar olmadığından davanın reddinin gerektiğini, tespit davası açılarak kusur oranının tespitinin mümkün olmadığını, zira kusur eda davasında hükmedilecek tazminat rakamını belirleyecek davanın esasına yönelik bir hukuki ilişkinin tespiti olduğundan eda davası açılabilecekken tespit davası açılmayacağına ilişkin HMK maddesinin burada da uygulanacağını, bu sebeple kusura ilişkin tespit davası eğer dava açacak mağdurun zararı eda davası açabilecek düzeyde belirliyse reddedilmesinin gerektiğini, Sigorta Bilgi ve Gözetim Merkezi tarafından kusur oranı % 100 davacıya verildiğini, buna rağmen açılan davanın hukuki dayanaktan yoksun olduğunu belirterek davanın reddini talep ettiği anlaşılmıştır....