Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, dava konusu taşınmazın tapuda davalı Hazine adına kayıtlı olduğu ve eldeki davanın tapu iptali ve tescil davası olduğu gözetilerek taşınmazın tapu kaydının iptali ile davacı adına tesciline karar verilmesi gerekirken, idari tescilin iptaline dair hüküm kurulması ve ayrıca eldeki davanın tescil davası olmadığı gözden kaçırılarak, yargılama giderlerinin davacı üzerine bırakılmasına karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı Hazinenin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının REDDİNE; (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı Hazinenin temyiz itirazları yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, taraflarca HUMK'un 440/I maddesi gereğince Yargıtay ilamının tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, peşin harcın istek halinde temyiz eden davacıya iadesine, 07.11.2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

    HUKUK DAİRESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL-TAZMİNAT Taraflar arasında görülen davada; Davacı, dava dışı HSBC bankası tarafından ...10. İcra Müdürlüğü’nün 2913/2219 esas sayılı dosyası üzerinden aleyhine başlatılan icra takibi neticesinde maliki olduğu dava konusu 1530 ada 2 parsel sayılı taşınmazdaki 13 no’lu bağımsız bölümünün açık arttırma usulü davalılar ...ve ... isimli şirkete ihale edildiğini, ne var ki icra takibinde yapılan tebligatların usulsüz olduğunu, tescilin yolsuz hale geldiğini, anılan taşınmazın sonrasında diğer davalılar İrada ve Yaşar’a devredildiğini, davalıların durumu bilerek hareket ettiklerini ileri sürerek, tapu kaydının iptali ile adına tescilini, mümkün olmazsa davalılardan tahsilini istemiştir....

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, maliki olduğu ... parsel sayılı taşınmazdaki ... ve ... no’lu bağımsız bölümlerin dava dışı ...’in Türk Ekonomi Bankası A.Ş’ne borcu nedeniyle ... 3....

        HUKUK DAİRESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL Taraflar arasında görülen davada; Davacı, dava konusu 59 ada 6 parsel sayılı taşınmaz Hazine adına kayıtlı iken 19/07/2013 tarih ve 5139 yevmiye numarası ile 5737sayılı Vakıflar Kanunun 30. maddesi uyarınca tapuda resen ... Vakfı adına tescil edildiğini, taşınmazın mazbut vakıf adına tescil edilebilmesi için taşınmaz üzerinde vakıf yoluyla meydana gelen bir kültür varlığının söz konusu olması gerektiğini, yapılan tescilin hatalı olduğunu ileri sürerek davalı adına kaydın iptali ile Hazine adına tescile karar verilmesini istemiştir. Davalı, aslı vakıf olan taşınmazların vakfına rücu edeceğini,tescilin usulüne uygun olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur. İlk Derece Mahkemesince, Vakıflar Kanunu 30. madde koşulları oluşmadığından davanın kabulüne karar verilmiş, Bölge Adliye Mahkemesince; "... Dava konusu taşınmaz içinde bulunan yapının tescilli eser olduğu bu eserin içinde bulunduğu arazinin ......

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Tapu İptali ve Tescil Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Davacı, dava konusu taşınmazın aile konutu olduğu iddiası ile Türk Medeni Kanununun 194. maddesi uyarınca satışın iptali ve tescil talebinde bulunmuştur. Dava konusu taşınmazın, davacının eşi ... tarafından 04.12.2012 tarihinde davalılardan ...'e devredildiği, ...'in de 18.12.2012 tarihinde taşınmazı davalılardan ...'e devrettiği anlaşılmaktadır. Aile konutu olan taşınmazın, hak sahibi olan erkek eş tarafından üçüncü kişiye devri, davacının açık rızasını gerektirmektedir. (TMK.md. 194/1) Bu rıza alınmamıştır. Tapu kaydında konutla ilgili bir şerh de bulunmamaktadır. Bu durumda taşınmazı ilk devralan ...'...

            -KARAR- Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve özellikle, çekişme konusu taşınmazın ihale yolu ile davalı adına tescil edildiği, tescilin dayanağı ihale iptal edilmiş olmakla tescilin yolsuz hale geldiği anlaşılmakla davanın kabul edilmiş olmasında ve taşınmaz kaydına davacının borcu nedeni ile ipotek konulmuş olup davacı ipoteğe konu borcunu ödemediğinden ipotekle yükümlü olarak karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik olmadığına göre; tarafların temyiz itirazı yerinde değildir. Reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 5.123.25.-TL bakiye onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, harç peşin yattığından davacıdan başkaca harç alınmasına yer olmadığına, 14.12.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

              Dosyanın incelenmesinden, Diyarbakır ili, Kulp ilçesi, ... köyünde bulunan ... ada, ... parsel sayılı taşınmazın mera vasfında olmasına rağmen kadastro çalışmaları neticesinde gerçek kişiler adına tescil edildiğinden bahisle tescilin iptali istemiyle davacı tarafından açılan davada … Asliye Hukuk Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla, davanın aktif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verildiği, bunun üzerine söz konusu tescilin iptali için dava açılması istemiyle davalı idareye başvuruda bulunulduğu, bu başvurunun zımnen reddi nedeniyle bakılmakta olan davanın açıldığı anlaşılmaktadır. Yukarıda ilgili hükümlerine yer verilen Mera Kanunu uyarınca, meraların Devletin hüküm ve tasarrufu altında olup, bu alanların özel mülkiyete konu olmayacağı ve amacı dışında kullanılamayacağı açıktır....

                Oysa, oluşan sicilin hukuken geçerli bir sebebi bulunmadığı takdirde, tescilin yolsuz tescil niteliğini taşıyacağı ve sicilin iptali gerekeceğinde kuşku yoktur. 3.2.3. TMK’nın 1023. maddesinde; “Tapu kütüğündeki tescile iyi niyetle dayanarak mülkiyet veya bir başka aynî hak kazanan üçüncü kişinin bu kazanımı korunur.", 1024/1. maddesinde; “ Bir ayni hak yolsuz olarak tescil edilmiş ise, bunu bilen veya bilmesi gereken üçüncü kişi bu tescile dayanamaz.”, 1024/2. maddesinde; “Bağlayıcı olmayan bir hukukî işleme dayanan veya hukukî sebepten yoksun bulunan tescil yolsuzdur.”, 1024/3. maddesinde; “ Böyle bir tescil yüzünden ayni hakkı zedelenen kimse, tescilin yolsuz olduğunu iyiniyetli olmayan üçüncü kişilere karşı doğrudan doğruya ileri sürebilir.” düzenlemelerine yer verilmiştir. 3.3....

                  Yolsuz tescilden söz edebilmek için, tescilin geçerli olmayan bir işleme dayanması veya tescilin hukuki sebepten yoksun bulunması gerekir. Somut olayda taraflar arasında geçerli bir sözleşme kurulmuş olup, tescil işlemi bu sözleşmeye göre gerçekleştirilmiştir. Sözleşme bedelinin ödenmediği iddiası ise tescili yolsuz hale getirmeyecektir. Her ne kadar davalı yanca tescil tarihinden sonra iade faturası düzenlenerek davacıya gönderilmiş ise de artık burada tescilin yolsuzluğundan değil, sözleşmenin feshinden bahsedilmesi gerekmekte olup, bu husus trafik kaydının iptaline neden olmayacaktır....

                    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Af Kanununa Göre Yapılan Tescilin İptali Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre, yerinde bulunmayan temyiz isteğinin reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 73.90 TL. temyiz başvuru harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi.21.02.2012(Salı)...

                      UYAP Entegrasyonu