Davacı ..., 177 ada 1 sayılı taşınmazın bitişiğinde bulunan ve kullanım kadastrosu sonucunda paftasında yol olarak gösterilen taşınmaz bölümünün kullanım kadastrosuna tabi tutulmadığını, taşınmaz bölümünün kendi zilyetliğinde bulunduğunu ileri sürerek adına kullanım şerhi verilmesi istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne, 177 ada 1 parsel sayılı davalı Hazine adına kayıtlı bahçe niteliğindeki taşınmazın doğusunda bulunan tespit harici bırakılan bilirkişilerin krokisinde (A) harfi ile gösterilen 106,09 metrekarelik bölümünün taşınmaza eklenmesi, (B) harfi ile gösterilen 37,39 metrekarelik bölümünün ise 177 ada 1 parselden ifrazı ile dava konusu taşınmazın yüzölçümümün 221,87 metrekare olarak düzeltilerek davalı Hazine adına tapuya tesciline, taşınmazın beyanlar hanesine taşınmazın ve üzerindeki 4 katlı binanın "1998 yılından bu yana davacı "... oğlu ...'...
Davacı ..., 177 ada 1 sayılı taşınmazın bitişiğinde bulunan ve kullanım kadastrosu sonucunda paftasında yol olarak gösterilen taşınmaz bölümünün kullanım kadastrosuna tabi tutulmadığını, taşınmaz bölümünün kendi zilyetliğinde bulunduğunu ileri sürerek adına kullanım şerhi verilmesi istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne, 177 ada 1 parsel sayılı davalı Hazine adına kayıtlı bahçe niteliğindeki taşınmazın doğusunda bulunan tespit harici bırakılan bilirkişilerin krokisinde (A) harfi ile gösterilen 106,09 metrekarelik bölümünün taşınmaza eklenmesi, (B) harfi ile gösterilen 37,39 metrekarelik bölümünün ise 177 ada 1 parselden ifrazı ile dava konusu taşınmazın yüzölçümümün 221,87 metrekare olarak düzeltilerek davalı Hazine adına tapuya tesciline, taşınmazın beyanlar hanesine taşınmazın ve üzerindeki 4 katlı binanın "1998 yılından bu yana davacı "Hasan oğlu ...'...
Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kımsen kabulüne, çekişmeli taşınmazın tutanağının edinme sebebi kısmında belirtilip beyanlar hanesine şerh edilen "..." ibaresinin iptali ile yerine "..." ibaresinin şerh edilmesine, taşınmazın diğer hususlar yönünden tutanakta belirtildiği şekilde ... adına tespit gibi tesciline, yüzölçümüne ilişkin itirazın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı ... tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemece, 3402 sayılı Yasa'ya 5831 sayılı Yasa'nın 8. maddesi ile eklenen Ek 4. maddesine göre yapılan kullanım kadastrosu sırasında yol olarak tescil harici bırakılan taşınmazın fen bilirkişisi tarafından düzenlenen rapora ekli krokide (A) harfi ile gösterilen bölümünde davacının kullanımının bulunmadığı kabul edilmek suretiyle hüküm kurulmuş ise de; yapılan değerlendirme dosya kapsamına uygun düşmemektedir....
raporunda ayrıntılı olarak tespit edildiği üzere 215 ada 8 nolu parsel ile 90 (yeni 149 ada 46 parsel) parsel sayılı taşınmazların bir bütün halinde bulunduğu ve 90 parsel (yeni 146 ada 46 parsel) sayılı taşınmazın kuzey sınırında 215 ada 8 parsel sayılı taşınmaz bulunduğu, her iki taşınmaz arasında tescil harici kalan kısım olmadığı, tescil harici olarak belirtilen kısmın 90 parsel (yeni 149 ada 46 parsel) içinde kaldığı, sehven tescil dışı bırakma işleminin, dava açıldıktan sonra 2011 yılında yapılan ek kullanım kadastrosu ve 2014 yılında yapılan kadastro haritalarının yeniden düzenlenmesi ve tapu sicilinde gerekli düzeltmelerin yapılması çalışmasıyla düzeltildiği, 215 ada 8 nolu parsel ile 90 (yeni 149 ada 46 parsel) parsel sayılı taşınmazlar arasında kroki üzerinde sehven oluşturulmuş bulunan tescil harici bırakılan kısımla ilgili yanlışlığın kadastro müdürlüğünce düzeltildiği ve her iki taşınmaz arasında hukuken ve fiilen de tescil harici bırakılan bir yer olmadığı anlaşılmış olmakla...
raporunda ayrıntılı olarak tespit edildiği üzere 215 ada 8 nolu parsel ile 90 (yeni 149 ada 46 parsel) parsel sayılı taşınmazların bir bütün halinde bulunduğu ve 90 parsel (yeni 146 ada 46 parsel) sayılı taşınmazın kuzey sınırında 215 ada 8 parsel sayılı taşınmaz bulunduğu, her iki taşınmaz arasında tescil harici kalan kısım olmadığı, tescil harici olarak belirtilen kısmın 90 parsel (yeni 149 ada 46 parsel) içinde kaldığı, sehven tescil dışı bırakma işleminin, dava açıldıktan sonra 2011 yılında yapılan ek kullanım kadastrosu ve 2014 yılında yapılan kadastro haritalarının yeniden düzenlenmesi ve tapu sicilinde gerekli düzeltmelerin yapılması çalışmasıyla düzeltildiği, 215 ada 8 nolu parsel ile 90 (yeni 149 ada 46 parsel) parsel sayılı taşınmazlar arasında kroki üzerinde sehven oluşturulmuş bulunan tescil harici bırakılan kısımla ilgili yanlışlığın kadastro müdürlüğünce düzeltildiği ve her iki taşınmaz arasında hukuken ve fiilen de tescil harici bırakılan bir yer olmadığı anlaşılmış olmakla...
Köyü 115 ada 153, 120 ada 96, 121 ada 69, 144 ada 22, 146 ada 130, 150 ada 147 parsellerin arazi kadastrosu sırasında ayrı ayrı ve orman niteliği ile tespit tutanaklarının düzenlendiğini, ancak bu parseller arasındaki yol ve derelerin de orman sayılan yerlerden olduğu halde tespit harici bırakıldığını, bu yerlerin de ormana dahil edilerek tek parça halinde orman olarak sınırlandırılması gerektiğini bildirerek, tescil dışı bırakılan yol ve derelerin orman parseline ilavesini ve tescilini istemiş, Kadastro Mahkemesince 07.06.2001 gün 18-4 sayılı kararla çekişmeli taşınmazlara tutanak düzenlenmemiş olması nedeniyle mahkemenin görevsizliğine karar verilmiş ve bu karar 30.10.2001 tarihinde temyiz edilmeden kesinleştirilmiş, davacı temsilcisi 26.02.2004 havale tarihli dilekçesiyle dosyanın görevli mahkemeye gönderilmesini istemiştir. Asliye Hukuk Mahkemesince H.Y.U.Y.'...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ : Uygulama kadastrosu sırasında ... Köyü çalışma alanında bulunan eski 2432 parsel sayılı 178,00 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz 281 ada 4 parsel numarası ile ve 253,23 metrekare yüzölçümlü olarak tespit edilmiştir. Davacı Hazine, taşınmazın yüzölçümünün tescil harici bırakılan Hazine yeri aleyhine 90,00 metrekare genişlediği iddiasına dayanarak bu bölümün tescil harici bırakılan yere eklenmesi istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine ve çekişmeli taşınmazın tespit gibi tesciline karar verilmiş; hüküm, Hazine tarafından temyiz edilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Uygulama kadastrosu sırasında Şirince Köyü çalışma alanında bulunan eski 2426 parsel sayılı 160,00 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, 271 ada 4 parsel numarası ile ve 198,86 metrekare yüzölçümlü olarak tespit edilmiştir. Davacı Hazine, taşınmazın yüzölçümünün tescil harici bırakılan Hazine yeri aleyhine 28,00 metrekare genişlediği iddiasına dayanarak bu bölümün tescil harici bırakılan yere eklenmesi istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine ve çekişmeli taşınmazın tespit gibi tesciline karar verilmiş; hüküm, Hazine tarafından temyiz edilmiştir....
Davacının görevsizlik kararı öncesi Kadastro Mahkemesinde açmış olduğu dava kullanım kadastrosu sırasında lehine kullanım şerhi verilen 1076 ada ... parsel sayılı taşınmazın miktarının eksik yazıldığı iddiası ile açılan ve şerh istemine yönelik bir davadır. ....02.2012 tarihinde alınan fen bilirkişi raporunda davacının talep ettiği ve (A) harfi ile gösterilen 462.57 metrekarelik kısmın tespit harici bırakılan bölüm içerisinde kaldığı anlaşılmakla hakkında görevsizlik kararı verilmiştir. Görevli mahkemeye aktarılan dava da kullanım şerhi istemine yöneliktir. Mahkemece, dava konusu kısmın tapuda kayıtlı olmaması nedeni ile dava ancak zilyetliğin tespiti davası olarak değerlendirilebilecek iken usulüne uygun olarak açılmış bir tescil davası bulunmadığı halde, davacı vekilinin 09.04.2014 tarihli celsede taşınmazın müvekkili adına tescilini içerir beyanları yeterli görülerek dava konusu kısmın davacı ... tesciline karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır....
Mahkemece, dava konusu taşınmazın önceden ... kullanımında iken satış sözleşmesi ile ...'a, bu kişi tarafından satış vaadi sözleşmesiyle ...'a, bilahare sözü edilen kişi tarafından da satış sözleşmesi ile davacıya devredildiği ve 1999 yılından beri taşınmazın davacının zilyetliğinde bulunduğu gerekçe gösterilmek suretiyle yazılı olduğu şekilde hüküm kurulmuş ise de; varılan sonuç dosya kapsamına uygun bulunmamaktadır. 1943 yılında orman tahdit sınırları içerisinde kalıp, 1973 yılında yapılan arazi kadastrosu çalışması sırasında orman olarak tescil harici bırakılan dava konusu taşınmaz, 1982 yılında yapılan arazi kadastrosu sırasında tapu kaydı nedeniyle ... adına tespit edilmiş, bu tespite karşı, itirazı Kadastro Komisyonunca reddedilen ... tarafından açılan “tespitin iptali ve adına tescil” isteğine yönelik davanın yargılaması sonucunda Üsküdar Tapulama Hakimliği’nin ......