WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

erkeğin ihtar talebinde samimi olmadığının, bu sebeple ihtarın hukuki sonuç doğurmayacağının, eşini ortak konutu terk etmeye zorlayan veya haklı bir sebep olmaksızın ortak konuta dönmesini engelleyen eşin terk etmiş sayılacağından bu eşin terk nedeniyle boşanma davası açamayacağının, bu nedenle davalı -karşı davacı erkeğin terke dayalı karşı boşanma davasının reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmadğının anlaşılmasına göre yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün onanmasına karar vermek gerekmiştir. 2-Davacı -karşı davalı kadının temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; a-Mahkemece davacı -karşı davalı kadın tarafından açılan boşanma davasının kanıtlanamadığı gerekçesiyle reddine karar verilmiş ise de mahkemece yapılan yargılama ve toplanan delillerden davalı -karşı davacı erkeğin eşine fiziksel şiddet uyguladığı, hakaret ettiği, ailesinin evlilik birliğine müdahalesine sessiz kaldığı, ortak çocuğa alkol ile sigara verdiği ve aşırı...

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : ELATMANIN ÖNLENMESİ Taraflar arasında görülen davada: Davacı, kayden maliki olduğu 4 nolu bağımsız bölümde davalı gelini ve oğlunun uzun süredir kiracı olarak bulunduklarını, aralarındaki boşanma davası nedeniyle oğlunun evi terk etmesine rağmen, davalının haksız olarak taşınmazı kullanmaya devam ettiğini ileri sürerek elatmanın önlenmesine karar verilmesini istemiştir. Davalı, eşi ile olan boşanma davasının devam ettiğini, çekişmeli taşınmazın aile konutu olduğunu, davanın Sulh Hukuk Mahkemesinde açılması gerektiğini belirtip davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, kayden davacı adına kayıtlı olan taşınmazı davalının herhangi bir ayni ya da şahsi hakkı bulunmaksızın kullandığı gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir....

      HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/24 KARAR NO : 2022/38 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : NEVŞEHİR AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 14/10/2021 NUMARASI : 2020/200 2021/926 DAVA KONUSU : Boşanma (Terk Nedeniyle) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen davacı tarafça istinaf başvurusunda bulunulmakla, HMK'nun 353/1- b-1- son cümle uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı dava dilekçesinde özetle; karşı tarafın 09/08/2018 tarihinde ortak konutu haklı bir sebebe dayanmaksızın terk ederek Mevlana Mah. 3560 Cad....

      HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/24 KARAR NO : 2022/38 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : NEVŞEHİR AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 14/10/2021 NUMARASI : 2020/200 2021/926 DAVA KONUSU : Boşanma (Terk Nedeniyle) KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen davacı tarafça istinaf başvurusunda bulunulmakla, HMK'nun 353/1- b-1- son cümle uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ : Davacı dava dilekçesinde özetle; karşı tarafın 09/08/2018 tarihinde ortak konutu haklı bir sebebe dayanmaksızın terk ederek Mevlana Mah. 3560 Cad....

      Davalı mayıs ayı ortalarından itibaren tekrar Afyon'a taşınmak İçin eşine baskı yapmış, davacının bunu kabul etmemesi ve eşinin hamile kalması üzerine müşterek haneyi 19 haziren 2018 günü terk etmiş ve eşini hamile haliyle yalnız bırakarak ve kira borçlarını ödemeden Afyon'a dönmüşütür. Davacı davalının Müşterek haneyi terk edişini önce ilişkin kurduğu bayanlara bağlamaktadır. Davalı hamile Eşinin çocuğu aldırması için sürekli baskı yapmış, onu aşağılamış, hor görmüş, onu zor Günlerinde yalnız bırakmışıtır.Bu duruma dayanamayan davacı da 7 temmuzda Antalya 'yı terk ederek İzmirde oturan yoksul ablasının yanına sığınmıştır. Davacı önceki evlilikten olan kızının eğitimi nedeniyle Antalya' da kalmayı ısrarla istemiş, ancak eşi bunu kabul etmemiştir.Yukarıdaki olaylara bağlı olarak davacı aile birliğinin yeniden kurulamayacağına inandığı için bu davayı açmak zorunda kalmıştır.Yukarıdaki anlatımlara bakıldığında davalının ağır kusurlu olduğu görülecektir....

      davacının hastalık döneminde kendisi ile ilgilenmediği hususu dikkate alınmadığı, davalı tarafından davacının kendisine ev eşyalarını kullandırılmadığı, davacının alkol alarak kendisine hakaret ve aşağılamalarda bulunduğu hususları da ıspatlanamadığı gibi sair delillerden ve tanık anlatımlarından da davalının evi terk etmeye zorlandığının ispat edilememesi gerekçesiyle davacının TMK 164 maddesi kapsamında terk nedeniyle açılan boşanma davasının kabulüne karar verilmesinde usul ve esas yönünden herhangi bir hukuka aykırılık bulunmadığı gibi, yerel mahkemece yapılan kusur belirlemesinin ve karar gerekçesinin yerinde olduğu anlaşılmakla davalı kadın vekilinin kusur tespiti ve boşanma kararına yönelik istinaf başvurusunun esastan reddi gerektiği kanısına ulaşılmıştır....

      Davalı vekili, davanın yersiz açıldığını, evi terk ettiği sırada ziynet eşyalarını beraberinde götürdüğünü, taşınmazın alınmasına hiçbir katkı sağlamadığını açıklayarak davanın reddine karar verilmesini savunmuş, davacı tarafın teklifi üzerine; davalı, davacıya ait ziynet eşyalarının taşınmazın alınmasında kullanılmadığı ve ziynet eşyalarını beraberinde götürdüğü ve dava konusu dairenin engelli olması nedeniyle babası tarafından satın alındığı, ödemelerin de babası tarafından yapıldığı hususunda usulüne uygun olarak yemin etmiştir. Mahkemece, davacıya ait ziynet eşyalarının evi terk ederken götürüldüğü, dava konusu taşınmazın alınmasında kullanılmadığı, taşınmazın engelli olması nedeniyle davalıya babası tarafından satın alındığı, ödemelerin de yine babası tarafından yapıldığı, davacı tarafın teklifi üzerine davalının usulüne uygun olarak yemin ettiği ve kanıtlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmesi üzerine; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

        Mahkemece, başlangıçta davacının kusurlu davranışları nedeniyle davalının ayrı yaşamada haklı olduğu kabul edilip tedbir nafakasına hükmedilmiş ise de Afyonkarahisar Aile Mahkemesinin 2008/27-35 değişik iş sayılı dosyasında verilen karar ile davacının bildirdiği adresin aile konutu olarak benimsenip bu hususta hakimin müdahalesinin kabul edildiği davalının buraya dönme mecburiyetinin bulunduğu halde dönmediği gerekçesiyle davanın kabulü cihetine gidilmiştir. Daha önce davacı tarafından açılan terk sebebine dayalı boşanma davası (Afyonkarahisar Aile Mahkemesinin 2004/613 E. 2006/433 K.) , tarafların evlendikten sonra İzmir'e yerleştikleri daha sonra davacı kocanın Afyon'a gelip annesinin sahibi olduğu eve yerleştiği ve davalı eşini de bu eve davet ettiği bu durumun eşlerin oturacakları evi birlikte seçmelerini düzenleyen MK.nun 186. maddesine aykırı olduğu kabul edilerek açılan davada terk sebebinin gerçekleşmemesi nedeniyle davanın reddine karar verilmiş ve bu karar kesinleşmiştir....

          sunduğunu, eve dön ihtarı çeken erkeğin kadının kusurlu davranışlarını affettiğini, erkek lehine maddî ve manevî tazminat şartları oluşmadığını, terk nedeniyle boşanma kararı verilmesi halinde manevî tazminata hükmedilmeyeceğini beyanla, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak, erkeğin davasının reddi, kadının davasının kabulü ile kadın lehine yasal faizi ile birlikte aylık 1.000,00 TL yoksulluk nafakası ile 20.000,00 TL maddî 50.000,00 TL manevî tazminata hükmedilmesini talep etmiştir....

          Değerlendirme Somut uyuşmazlıkta, her ne kadar Bölge Adliye Mahkemesince kadına evi terk ettiği ve davacının ısrarlarına rağmen ... süredir eve dönmediği, davalının haklı bir neden olmaksızın ortak yaşamı terk ettiği vakıası kusur olarak yüklenmişse de davalı kadına kusur olarak yüklenebilecek bir vakıanın varlığının ispatlanamadığı, terk hukuki sebebine dayalı olarak açılmış bir boşanma davasının da bulunmadığı, davanın evlilik birliğinin sarsılması hukuki sebebine dayalı olduğu bu düzenlemeye göre boşanmaya karar vermek için davalının az da olsa kusurlu olduğunun kanıtlanması gerektiği, davalı kadının herhangi bir kusurunun kanıtlanamadığı anlaşılmaktadır. Bu durumda, yukarıda açıklanan sebeple davacı erkeğin boşanma davasının reddi gerekirken, kanun hükümlerinin yorumunda yanılgıya düşülerek boşanmaya karar verilmesi ... olmayıp bozmayı gerektirmiştir. VI....

            UYAP Entegrasyonu