WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece; 1- Öncelikle iflas dairesi oluşturularak terekenin defterinin tutulması ve murisin kayden ve irsen taşınmaz maliki olup olmadığının usulünce araştırılması, borçlarının tespit edilmesi, 2- İflas dairesince tasfiyenin adi veya basit şekilde yapılmasına karar verilerek seçilecek yönteme göre işlemlerin yapılması, 3- Terekeye (masaya) dahil hiçbir malvarlığı bulunmaz ise, iflas dairesince tasfiyenin tatiline karar verilip, bu hususun ilan edilmesi (m. 217), 4- Bu ilanda tereke alacaklıları tarafından otuz gün içinde iflasa müteallik muamelelerin tatbikine devam edilmesinin istenmemesi halinde iflasın kapatılacağının açıkça yazılması (m. 217) gerekir. Somut olayda; davacı/alacaklı, Sakarya 2. Sulh Mahkemesinin 2021/6 Tereke Esasına kayıtlı dosyası ile ayrı bir dava açarak terekenin iflas yoluyla tasfiyesini talep etmiş ise de, Sakarya 3....

Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 15.10.2018 tarihli 2018/78298 sayılı tebliğnamesi ile hasımsız olarak verildiği anda kesinleşmiş bulunan yukarıda yazılı hükmün HMK'nin 363/1. maddesi ve 4721 sayılı TMK'nin 611. maddesi gereğince miras payını reddeden mirasçıların yasal mirasçıları ile birlikte taraf teşkili sağlanmadan yazılı olduğu şekilde davanın esasına dair verilen kararın kanun yararına bozulması istenmiştir. Davacının talebi TMK m. 589 gereğince terekenin tedbir mahiyetindeki tespiti istemidir. Terekenin tedbiren tespiti talebi bir süreye tâbi olmadan her zaman istenebilir. "Mirasbırakanın yerleşim yeri sulh hakimi, istem üzerine veya resen tereke mallarının korunması ve hak sahiplerine geçmesini sağlamak üzere gerekli olan bütün önlemleri alır". Dosyanın incelemesinden, söz konusu davadan önce 08.10.2015 tarihinde ... 3. Noterliğince verilen veraset ilamına göre miras bırakan ... 'ın çocukları olan ... ve ...'ın 10.11.2015 tarihine reddi miras dilekçelerini ......

    Murisin ölümü ile tereke bütün aktif ve pasifi ile mirasçılarına geçer. Murisin vergi, prim vb. borçları da terekenin pasifi içerisinde olup terekeye dahildir. Ölüm tarihinde miras bırakanın ödemeden aczi açıkça belli veya resmen tespit edilmiş ise miras reddedilmiş sayılır (TMK. 605/2 md). TMK.nun 610. maddesinde yazılı aykırılık da bulunmadıkça yani zımnen mirası kabul etmiş duruma düşmüş olmadıkça her zaman murisin ödemeden aczinin tespitini isteyebilirler. Terekenin pasifinin aktifinden fazla olması; terekenin ödemeden aczini ve dolayısıyla da terekenin borca batık olduğunu gösterir. Ancak tereke borca batık olmasına rağmen Türk Medeni Kanununun 610/2. maddesinde açıklandığı şekilde tereke işlemlerine karışan, tereke mallarını gizleyen veya kendine maleden mirasçı mirası reddedemez....

    Fıkrası "ölümü tarihinde miras bırakanın ödemeden aczi açıkça belli veya resmen tespit edilmiş ise, miras reddilmiş sayılır" şeklinde düzenlendiğini, muris T10 ödemeden aczinin belirlenebilmesi için öncelikle malvarlığının araştırılmasının gerektiğini, mahkemenin murisin tüm taşınır ve taşınmaz mallarının ilgili yerlerden sorularak ölüm günü itibariyle terekenin aktifinin belirlenmesi, taşınır ve taşınmaz mallarının tespiti durumunda mirasçılara intikalin yapılıp yapılmadığı alacaklısı oldukları dosyadaki borç miktarına göre terekenin ölüm tarihi itibariyle borçlarını karışlamaya yeter olduğunun mirasın hükmen reddedildiğinin hüküm altına alınması durumunda davacı bakımından yürütülmekte olan takipten vazgeçileceğini belirterek davanın reddini talep etmiştir....

    Ayrıca Türk Medeni Kanununun Velayet Vesayet ve Miras Hükümlerinin Uygulanmasına İlişkin Tüzüğün 39/2. fıkrası gereğince mirasın reddi yetkisini içeren özel vekaletname sunulması da zorunludur. Davanın kabulüne karar verilmiş ise de mahkemece yapılan araştırma ve incelemeler hüküm kurmaya yeterli değildir. Mirasın hükmen reddine ilişkin olarak açılan davalarda, terekenin açıkça borca batık olup olmadığının araştırılması gerekmektedir. İcra takibi sonunda aciz vesikası düzenlenmesi halinde terekenin borca batık olduğu kabul edilir. Aksi halde terekenin murisin ölüm tarihinde borca batık olup olmadığı, murisin malvarlığı bulunup bulunmadığının usulüne uygun olarak, bankalar, trafik tescil müdürlüğü, vergi daireleri, belediyeler, tapu müdürlüğü v.b....

      Ölüm tarihinde mirasbırakanın ödemeden aczi açıkça belli veya resmen tespit edilmiş ise, miras reddedilmiş sayılır (TMK m. 605/2). Bu maddeye dayanan talepler süreye tabi olmayıp, mirasçıların iyiniyetli ya da kötüniyetli olmalarının bir önemi bulunmamaktadır. Murisin ödemeden aczi ölüm tarihine göre belirlenir. Ölüm tarihi itibariyle, murisin tüm malvarlığı terekenin aktifini, tüm borçları ise terekenin pasifini oluşturur. Terekenin pasifinin aktifinden fazla olması; terekenin ödemeden aczini ve dolayısıyla da terekenin borca batık olduğunu gösterir. Mirasçılar Türk Medeni Kanununun 610/2 maddesinde yazılı eylemlerde bulunmadıkça yani zımnen mirası kabul etmiş duruma düşmüş olmadıkça, her zaman terekenin borca batık olduğunun tespitini isteyebilirler. Mirasın hükmen reddi davasını yasal ve atanmış mirasçılar açabilir. Mirasçı olmayan kişinin dava açma hakkı yani aktif dava ehliyeti bulunmamaktadır....

        Dava, terekenin borca batık olduğunun tespiti hukuksal nedenine dayalı olarak 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 605/2 maddesi gereğince açılan mirasın hükmen reddi istemine ilişkindir. Ölüm tarihinde mirasbırakanın ödemeden aczi açıkça belli veya resmen tespit edilmiş ise, miras reddedilmiş sayılır (TMK m. 605/2). Bu maddeye dayanan talepler süreye tabi olmayıp, mirasçıların iyi niyetli ya da kötü niyetli olmalarının bir önemi bulunmamaktadır. Mirasbırakanın ödemeden aczi ölüm tarihine göre belirlenir. Ölüm tarihi itibariyle, mirasbırakanın tüm malvarlığı terekenin aktifini, tüm borçları ise terekenin pasifini oluşturur. Terekenin pasifinin aktifinden fazla olması; terekenin ödemeden aczini ve dolayısıyla da terekenin borca batık olduğunu gösterir. Mirasçılar Türk Medeni Kanununun 610/2 maddesinde yazılı eylemlerde bulunmadıkça yani zımnen mirası kabul etmiş duruma düşmüş olmadıkça, her zaman terekenin borca batık olduğunun tespitini isteyebilirler....

          O halde mahkemece, terekenin aktifinin belirlenmesi amacıyla 12.12.2012 tarihi itibariyle muris ile murisin ortağı ve müdürü olduğu şirket adına kayıtlı taşınmaz, araç, tüm bankalarda mevduat ve kredi kaydı bulunup bulunmadığının tespiti amacıyla ilgili tapu müdürlüğüne, emniyet müdürlüğüne ve banka şubelerine yazı yazılmalı, pasifin belirlenmesi amacıyla da ölüm tarihi itibariyle borç miktarı tespit edilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Ayrıca, asıl dosyada davacıların Av. ...'a verdikleri, birleştirilen dosyada davacı ... ...'nin Av. ...'a verdiği vekaletnamede mirasın reddini içeren özel yetki bulunmadığından davacılar vekiline özel yetkiyi içeren vekaletname sunması için süre verilmesi ve bu eksikliğin tamamlattırılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekir....

            Bu amaçla murise ait tüm malvarlığının eksiksiz olarak araştırılması, borçlarının eksiksiz tespiti ve sonucunda terekenin borca batık olup olmadığının tespiti gerekmektedir. Ayrıca Türk Medeni Kanunun Velayet, Vesayet ve Miras Hükümlerinin Uygulanmasına İlişkin Tüzüğün 39/2 bendi gereğince vekaletnamenin, vekilin mirasın reddi yetkisini içermesi zorunludur. Mirasın hükmen reddine ilişkin olarak açılan davalarda, terekenin açıkça borca batık olup olmadığının araştırılması gerekmektedir. İcra takibi sonunda aciz vesikası düzenlenmesi halinde terekenin borca batık olduğu kabul edilir....

            az olması, borca batıklığın resmen tespit edilmiş veya en azından açıkça belli olması gerektiğini, terekenin borca batık olduğunun resmen tespiti için ödemeden aciz belgesi ve iflas kararı olmak zorunda olduğunu, mirasçı davacıların mirası kabul ettiğine dair bir davranışta bulunmamış olmaları gerektiğini, terekenin borca batık olduğunun saptanması bakımından ölenin taşınmaz ve taşınır malları ve üçüncü şahıslardaki alacaklarının ve varsa bankadaki para ve tahvilatının araştırılıp miktar ve değerleri ile birlikte tüm tereke mevcudundan yine ölenin tüm borçlarının çıkarılması gerektiğini, davalıların mirastan yararlanıp yararlanmadığının araştırılması gerektiğini, bu hususların yeterince araştırılmadığını, red süresi bitmeden mirasçı olarak tereke işlemlerine karışan, terekenin olağan yönetimi niteliğinde olmayan veya miras bırakanın işlerinin yürütülmesi için gerekli olanın dışında işler yapan ya da tereke mallarını gizleyen veya kendisine mal eden mirasçının mirası reddedemeyeceğini,...

            UYAP Entegrasyonu