Derece mirasçıların mirası reddetmesi sebebiyle, terekenin resmi tasfiyesinin yapılmasına karar verilmesini vekaleten talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Zile Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 12/04/2022 tarih 2020/9 Tereke, 2022/9 Karar sayılı ilamıyla davanın kabulüne karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili tarafından ibraz edilen başvuru dilekçesi ile özetle; tasfiyenin resen yapılması gerektiğini, tasfiye memuruna ücret ödenmesinin gereksiz gidere neden olacağını, usul ekonomisine aykırı olduğunu belirterek yerel mahkeme kararının kaldırılmasını talep ettiği anlaşılmıştır. DELİLLER : 6100 sayılı HMK, TMK ve tüm dosya kapsamı. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ SEBEPLER ve GEREKÇE: Dava; mirasın reddi nedeniyle terekenin iflas hükümlerine göre tasfiyesi talebi istemine ilişkindir. Mahkemece; terekenin iflas hükümlerine uyarınca tasfiyesine karar verilmiştir. ................
nin) 605 ve devamı maddeleri uyarınca Zorunlu hasım olan borçlunun en yakın mirasçıları mirası reddettiğinden terekenin iflas hükümlerine göre çözümlenmesi gereklidir. Anılan mirasın reddi kararının kesinleştiği anlaşıldığından mahallin Sulh Hukuk Hakimine durum bildirilerek mirasın iflas kurallarına göre tasfiyesi sağlanmalı, anılan mahkemece atanacak ve yetkilendirilecek tereke temsilcisinin huzuru ile davaya devam olunmalıdır. Mirasın tasfiyesi işlemleri talebe bağlı işlemler olmayıp mirasın reddedildiğinin anlaşılması ile res'en yapılması gereken işlemlerdendir. Talep üzerine yapılabilirliği bu özelliğini ortadan kaldırmaz....
Mal rejiminin tasfiyesi sonucunda belirlenecek katılma alacağı, terekeye ait borç olup, mirasçıların miras paylaşımından önce ödenmesi gerektiği kabul edilmektedir. Terekeye ait borç ödendikten sonra kalan miktar, mirasçılar arasında miras payları oranında paylaşılır. Tereke borçlarından bu sıfatını kaybetmemiş tüm mirasçılar, kişisel olarak (4721 s.lı TMK 599/2 m) ve müteselsilen (TMK 641 m) sorumludurlar. Her ne kadar, davacı temyize konu davayı terekenin alacaklısı sıfatıyla açmış ise de; davacı da dahil davanın tarafları, ortak mirasbırakan ...'nın mirasçısıdırlar ve tereke borçlarından yukarıda açıklanan kanuni düzenlemeler çerçevesinde hepsi de sorumludurlar. Başka bir anlatımla, mirasçılık sıfatına sahip olduğundan (TMK'nun 499), alacaklı ve borçlu sıfatı davacı sağ eş de birleşmiştir....
Taraflar arasındaki terekenin tespiti ve tasfiyesi istemli davadan dolayı Yargıtay 2. Hukuk Dairesinin bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesinin 14.03.2013 tarihli kararı ile davanın kabulüne, terekenin iflas hükümlerine göre tasfiyesine; 25.09.2023 tarihli ek karar ile tasfiyenin kapatılmasına karar verilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 07/05/2015 gününde verilen dilekçe ile terekenin resmen tasfiyesi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 10/09/2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, Türk Medeni Kanununun madde 612 uyarınca iflas hükümlerine göre tasfiye isteğine ilişkindir. Davacı vekili, müvekkilinin 18.01.2015’de ölen mirasbırakan ...'ten alacaklı olduğunu, mirasın en yakın mirasçılar tarafından reddedildiğini, terekenin resmi tasfiyesinin yapılmasını istemiştir. Mahkemece, davanın 3 aylık süre içinde açılmadığından bahisle reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, 30.03.2015 gününde verilen dilekçe ile terekenin resmen tasfiyesi istenmesi üzerine davanın reddine dair verilen 17.06.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, Türk Medeni Kanununun madde 612 uyarınca iflas hükümlerine göre tasfiye isteğine ilişkindir. Davacı vekili, müvekkilinin 07.11.2013’de ölen mirasbırakan ...’dan alacaklı olduğunu, mirasın en yakın mirasçılar tarafından reddedildiğini, terekenin resmi tasfiyesinin yapılmasını istemiştir. Mahkeme, davanın 3 aylık süre içinde açılmadığından bahisle reddine karar vermiştir. Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir. Mirasbırakan 07.11.2013 tarihinde evli ve çocuklu olarak vefat etmiş, en yakın yasal mirasçılarının tamamı tarafından miras, ... 1....
Sulh Hukuk Mahkemesi tarafından 08.02.2000 gününde yapılan ihbar ile terekenin tasfiyesi istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonucunda tasfiyenin kapatılmasına dair verilen 09.07.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi alacaklı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: KARAR İstek, terekenin tasfiyesine ilişkindir. ... 16. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2000/136 Esas 2000/114 Karar sayılı dosyasından yapılan ihbar üzerine mirasbırakan ...’nun 26.10.1999’da ölmesi ve tek mirasçısı olan kızı ...’un mirası reddetmesi nedeni ile terekenin resmen tasfiyesine başlanmıştır. Mahkeme, tasfiye işlemleri tamamlandığından tasfiyenin kapatılmasına karar vermiştir. Hükmü, alacaklı vekili temyiz etmiştir. Tarafların davanın görülmesi ve sonuçlandırılması için ödedikleri paraların tümüne yargılama giderleri denir....
ın vefatı tarihinde ödemeden aczi ve mirasın yasal mirasçılarınca hükmen reddi ... 1.Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2011/304 Esas ve 2012/1757 Karar sayılı ilamı ile tespit edilmiş olup, ... 1.Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 10/04/2014 tarihli 2011/304 sayılı yazısı ile müteveffa tapu maliki ...’a yönelik henüz terekenin tasfiyesi davası açılmadığı bildirilmiştir....
Sulh Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 29/05/2014 NUMARASI : 2013/14-Tereke 2014/5 Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Uyuşmazlık ve hüküm terekenin resmi tasfiyesi istemine ilişkin olup, inceleme görevinin Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulu'nun 02.02.2015 tarihinde yürürlüğe giren 19.01.2015 tarihli 2015/8 sayılı işbölümü kararı gereğince Yargıtay 14. Hukuk Dairesine ait olduğu düşünülmektedir. Ne var ki, Yargıtay Kanunu'nda 6644 sayılı kanunla yapılan ve 11.04.2015 tarihinde yürürlüğe giren değişiklik gereğince dosyanın bu Daireye değil, işbölümü uyuşmazlıklarını çözmekle görevli Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na gönderilmesi gerekmiştir. SONUÇ : Yukarıda belirtilen sebeple dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 09.11.2015 (Pzt.)...
Sulh Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 08/10/2013 NUMARASI : 2011/1863-2013/1112 DAVACI : DAVALILAR : GELDİĞİ TARİH : 16.11.2015 Y A R G I T A Y K A R A R I Dava, terekenin tasfiyesi istemine ilişkindir. Davanın bu niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 14. Hukuk Dairesinindir. Ancak 11.04.2015 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan 2797 Sayılı Yargıtay Kanunu'nun 6644 sayılı Kanun ile değiştirilen 60. maddesinin üçüncü fıkrası gereğince dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na gönderilmesine, 17.11.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi. BAŞKAN ÜYE ÜYE ÜYE ÜYE Karşılaştırıldı NK....