Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

edildiğinden terekeye temsilci atanması için yetki ve süre verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

Mahkemece, asıl davanın kabulüne karar verilmiş ise de; davacılar(-birleşen dosya davalılarının) tereke adına istekte bulundukları gözetilerek .... Sulh Hukuk Mahkemesinin 29.12.2008 tarihli kararı ile terekeye mümessil tayin edildiği; tereke mümessiline 27.05.2009 tarihinde davetiye tebliğ edilmesine rağmen duruşmalara gelmediği, 27.04.2012 tarihli duruşmaya geldiği ve sonraki oturumlara gelmediği ve davanın davacılar vekili tarafından yürütüldüğü anlaşılmaktadır. Nevar ki, tereke temsilcisi asıl dava dosyası bakımından tayin edilmiş olup, birleşen davanın ise tüm mirasçılar aleyhine açıldığı görülmekle, tereke temsilcisinin birleşen dava dosyasında bir sıfatı ve davayı takip yetkisi yoktur. Tereke temsilcisi birleşen dosya yönünden kararı temyiz ettiğinden, bu sebeple tereke temsilcisinin temyiz dilekçesinin reddine. Birleşen dosya davacısı .... ve birleşen dosya davalıları ... ve....'...

    Sulh Hukuk Mahkemesi, esasında görevsizlik kararında davacının terekeye temsilci tayini talebini değerlendirmiş, talep edilen hususların terekeye temsilci tayini suretiyle çözülmeyeceği kanaatine varılmış olduğundan mahkemenin görevsizliğine, karar kesinleştiğinde talep halinde dosyanın görevli ... Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir. Görevsizlik kararı kesinleştirilerek dosya ... Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmiştir. ... Asliye Hukuk Mahkemesi ise, davacının talebinin TMK'nın 640/3. maddesinde yer alan “Miras ortaklığına temsilci atanması” ve 589 vd. maddelerinde düzenlenen "Terekenin resmen idaresi için yönetici atanması" düzenlemeleri kapsamında değerlendirilmesi gerektiği, her iki madde ile ilgili olarak inceleme ve değerlendirme yapma görevinin Sulh Hukuk Hâkimliğinde bulunduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir....

      Hukuk Dairesi MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 09/05/2016 gününde verilen dilekçe ile terekeye temsilci atanması talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 14/06/2016 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, terekeye temsilci atanmasına ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulü ile mirasbırakan ...'in terekesine ...'nın temsilci olarak atanmasına karar verilmiştir. Hüküm, davalı vekili tarafından temsilcinin şahsına yönelik olarak temyiz edilmiştir. 1)Yapılan yargılamaya toplanan delillere ve dosya kapsamına göre mirasçı davalı ...'ın aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir. 2)Davalı ...'ın tereke temsilcisi ...'...

        "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 25.03.2015 gününde verilen dilekçe ile terekeye temsilci atanması talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 01.12.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Dava, terekeye temsilci atanmasına ilişkindir. Mahkeme, davanın kabulü ile mirasbırakan ....'ın terekesine ...'in temsilci olarak atanmasına karar vermiştir. Hüküm, davalı ... vekili tarafından temsilcinin şahsına yönelik olarak temyiz edilmiştir. 1)Yapılan yargılamaya toplanan delillere ve dosya kapmasına göre mirasçı davalı ...'in aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir. 2)Davalı ...'in tereke temsicisi ...'...

          "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından davalılar aleyhine 22/11/2010 gününde verilen dilekçe ile terekeye temsilci atanması istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda davanın kabulüne dair verilen 13/05/2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi mirasçı ... tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: KARAR Dava, terekeye temsilci atanmasına ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulü ile mirasbırakan ...’nın terekesine ...’ın temsilci olarak atanmasına karar verilmiştir. Hüküm, mirasçı ... tarafından temsilcinin şahsına yönelik olarak temyiz edilmiştir. 1-Yapılan yargılamaya toplanan delillere ve dosya kapsamına göre mirasçı ...'...

            Ancak bir kısım davacılar vekili 15/01/2020 havale tarihli dilekçesinde mümessil tayini gereken dosyada mahkemenin mümessil tayinin ibraz edilmesi hususundaki ara kararından döndüğünden bahisle davadan vazgeçme dilekçesi sunmuştur. Buna göre mahkemece ilgili dava dosyasının getirtilerek terekeye temsilci tayinine ilişkin ara karadan dönüldüğünün tespiti halinde davanın hukuki yarar yokluğundan reddetmesi ve vekille temsil edilen davacılar yönünden ise vazgeçme talebinin değerlendirilmesi gerekmektedir. Yukarıda açıklanan nedenlerle, HMK 355. madde gereğince istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle ve kamu düzenine ilişkin hususlarla sınırlı olarak yapılan inceleme neticesinde; T5 tereke temsilcisi atanmasına yönelik davacılar T11 T12 T13 ve T10 vekili Av. Özgür Pınar'ın istinaf itirazlarının ve diğer davacılar vekili Av....

            İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonucunda; müteveffa T10'dan kalan mal varlığının yönetiminden ve paylaşılamamasından dolayı bir kısım mirasçıların mağdur olmasının önlenmesi için müteveffa T10 terekesi ile ilgili açılacak olan ve devam eden davalara ilişkin müteveffa T10 terekesini temsil etmek üzere tereke temsilcisi atanması gerektiğini, tereke temsilcisi Av. Hacer Bolat'ın tereke temsilcisi olmayı kabul ettiğini gerekçe olarak belirtip davanın kabulüne, Av. Hacer Bolat'ın tereke temsilcisi olarak atanmasına yönelik karar verilmiştir....

            ın eşi olup terekeye göre 3. kişi durumundadır. 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 640. maddesi uyarınca tereke adına açılıp takip edilen davaları ya tüm mirasçıların birlikte açmaları, ya da tüm mirasçıların açılan davaya muvafakatlarının sağlanması veya terekeye mümessil tayin edilerek davanın sürdürülmesi zorunludur. Miras bırakan ... ve ...'ın davacı ...'dan başka diğer mirasçılarının da bulunduğu anlaşılmaktadır. Bu mirasçılar davacı ile birlikte dava açmadıkları gibi sonradan davaya muvafakat da vermemişlerdir. Dosya içinde terekeye mümessil tayinine ilişkin başka herhangi bir bilgi ve belge de bulunmamaktadır....

              Şayet miras ortaklığı mirasın paylaştırılması veya başka bir suretle sona erdirilmişse, bu durumda tereke temsilcisi atanması olanaklı değildir. Ancak mirasçılar tam paylaştırma değil de, kısmi paylaştırma yoluna gitmiş olsalar bile kuşkusuz böyle bir kısmi paylaştırma durumunun varlığı, miras ortaklığını sona erdirmeyeceğinden paylaşılmayan kısımda miras ortaklığı devam edeceği için, o kısmın idaresi bakımından tereke temsilcisi atanması olanaklıdır. Nitekim bir kararında Yargıtay da, mirasçıların terekenin değerlerinin bir kısmını paylaşmaları durumunda, paylaşılmayan kısım için tereke temsilcisi atanmasının olanaklı olduğunu içtihat etmiştir. Tereke temsilcisi atanması bakımından şekli şartların sonuncusu, tereke temsilcisine ilişkin ihtiyacın başka şekillerde karşılanmamış olmasıdır. Gerçekten de tereke temsilcisinin atanmasıyla birlikte, mirasçılar vasıtasıyla terekenin idaresiyle ilgili olarak ortaya çıkan yetersizlik ortadan kaldırılmalıdır....

              UYAP Entegrasyonu