Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Ancak, tereke borca batık olmasına rağmen; Türk Medeni Kanununun 610/2 maddesinde açıklanan şekilde tereke işlemlerine karışan, tereke mallarını gizleyen veya kendine maleden mirasçı, mirası reddedemez. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş ise de yapılan araştırma ve incelemeler hüküm kurmaya yeterli değildir. Mirasın hükmen reddine ilişkin olarak açılan davalarda, terekenin açıkça borca batık olup olmadığının araştırılması gerekmektedir. İcra tehdidi altından....r'un maaşından murisin borcu nedeniyle kesinti yapılması, TMK 610. maddesine terekenin sahiplenildiği anlamına gelmez. İcra takibi sonunda aciz vesikası düzenlenmesi halinde terekenin borca batık olduğu kabul edilir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tereke hukukuna ilişkin davada ... Hakimliği ile ... Hakimliğince ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, tereke eşyalarının mirasçılarına teslimine ilişkindir. Türk Medeni Yasasının 589. maddesine göre, tereke işlerinde ölenin yerleşim yeri yetkiyi belirler. Dosyadaki belgelerden müteveffanın öldüğü sırada ... merkeze bağlı .... Köyünde yaşadığının bildirildiği saptanmıştır. Bu durumda, miras bırakanın yerleşim yeri ... olup, davaya ... Hakimliğinde bakılması gerekir. SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenlerle; H.Y.U.Y.’nın 25. ve 26. maddeleri gereğince ... Tereke Hakimliğinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 16.02.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      Sulh Hukuk Mahkemesinin 2017/29 Tereke, 2017/59 Karar sayılı kararı ile mirasbırakan Hasan Er’in terekesine Av. ...'ın tereke temsilcisi olarak atandığı, eldeki davaya tereke temsilcisinin 13/03/2018 ve 08/05/2018 tarihli celselere tereke temsilcisi sıfatıyla katıldığı anlaşılmaktadır. Hemen belirtilmelidir ki, dava terekeye iade talepli açılmış olup terekeye temsilci atanmasından sonra tereke ortağının ya da ortaklarının davayı takip yetkisinin ortadan kalkacağı açıktır. Bir başka ifadeyle davayı açan mirasçı ya da mirasçıların davayı takip yetkisi sona erer ve buna bağlantılı olarak da hükmü temyiz hakkı miras şirketini temsil eden mümessile geçer. Somut olayda, davanın reddine ilişkin olarak verilen karar tereke temsilcisi Av. ...’a tebliğ edilmesine karşın, tereke temsilcisi kararı temyiz etmemiş, ancak karar davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. Oysa; davacı mirasçıların davada takip yetkilerinin kalmaması nedeniyle kararı temyiz etme hakları da bulunmamaktadır....

        Dosya içeriğinden, dava konusu 14830 ada 1 parsel sayılı taşınmazın maliki muris ...’ın dava tarihinden önce öldüğü, davacılar tarafından çekişme konusu taşınmazın tapu kaydının iptali ile mirasçılar adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesinin talep edildiği, bunun üzerine yargılama sırasında terekeye ... 1.Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 28.04.2015 tarih, 2015/304 Esas, 2015/915 Karar sayılı kararıyla ...’ın temsilci olarak atandığı, davanın reddine ilişkin gerekçeli kararın tereke temsilcisine 07.12.2016 tarihinde tebliğ edildiği, ancak tereke temsilcisinin kararı temyiz etmediği, kararın davacılar vekili tarafından 27.12.2016 tarihinde temyiz edildiği anlaşılmaktadır. Bilindiği üzere, terekeye temsilci atanması durumunda, davanın tereke temsilcisinin huzuru ile sürdürülmesi gerektiği tartışmasızdır. Nitekim, tereke temsilcisinin atanması ile tereke ortağının ya da ortaklarının terekeyi temsil ve davayı takip yetkisi ortadan kalkmaktadır....

          Murisin ölümü ile tereke bütün aktif ve pasifi ile mirasçılarına geçer. Murisin vergi, prim vb. borçları da terekenin pasifi içerisinde olup terekeye dahildir. Ölüm tarihinde miras bırakanın ödemeden aczi açıkça belli veya resmen tespit edilmiş ise miras reddedilmiş sayılır (TMK. 605/2 md). TMK.nun 610. maddesinde yazılı aykırılık da bulunmadıkça yani zımnen mirası kabul etmiş duruma düşmüş olmadıkça her zaman murisin ödemeden aczinin tespitini isteyebilirler. Terekenin pasifinin aktifinden fazla olması; terekenin ödemeden aczini ve dolayısıyla da terekenin borca batık olduğunu gösterir. Ancak tereke borca batık olmasına rağmen Türk Medeni Kanununun 610/2. maddesinde açıklandığı şekilde tereke işlemlerine karışan, tereke mallarını gizleyen veya kendine maleden mirasçı mirası reddedemez....

          Saklı payların zedelendiğinden söz edilmesi için, kazandırma konusu tereke ile kazandırma dışı terekenin tümü ile bilinmesi gerekir. Bunun için tereke ile ilgili bütün kayıt ve belgeler dosyaya getirtilmelidir. Murisin temlik dışı taşınmazların tapu kayıtları ve diğer belgeleri mahkemece re'sen tespit edilir (Yargıtay 2.HD.23.06.2005, 8487-9834) Mirasbırakanın saklı payı zedeleyip zedelemediği "net tereke" üzerinden hesaplanır. Net tereke ise, terekenin aktifinden terekenin pasifin indirilmesi ile bulunur. Terekenin aktifi; mirasbırakanın ölüm tarihinde bırakmış olduğu malvarlığı ile denkleştirmeye ve tenkise tabi olarak yaptığı kazandırmalardır. Terekenin aktifini, temlik edilenler ile temlik dışı bırakılan mal varlığı değerleri oluşturmaktadır. Temlik edilen ve temlik dışı olan taşınmazların değeri mirasbırakanın ölüm tarihindeki bedelleri esas alınarak hesaplanır....

            Türk Medeni Kanununun 422. maddesi uyarınca tereke temsilcisinin ileri sürdüğü kaçınma sebeplerini inceleme görevi öncelikle vesayet makamı olan sulh mahkemesine, onun kabul etmemesi halinde denetim makamı olan asliye mahkemesine aittir (TMK. md. 397). Öte yandan Türk Medeni Kanununun 483. maddesinde vasinin görevden alınması düzenlenmiş olup, bu hüküm tereke temsilcisi hakkında da uygulanacaktır. Türk Medeni Kanununun 488. maddesinde vesayet makamı kararlarına karşı on gün içerisinde denetim makamına itiraz edilebileceği hükme bağlanmıştır. Öyle ise yeni atanan tereke temsilcisinin şahsına yapılan itirazların öncelikle vesayet makamı tarafından incelenmesi, vesayet makamı tarafından kabul edilmemesi halinde bu hususun ve eski tereke temsilcisinin görevden alınmasına ilişkin itirazların denetim makamınca incelenmesi gerekir. Denetim makamı tarafından bu konuda kesin bir karar verilmesi gerekir....

              Bu sebeple, bir kimsenin dışa yansımış iradesi ya da davranışına bunun muhatabının dürüstlük kuralına göre kendisince bilinen ve bilinmesi gereken bütün mal ve şartları göz önünde bulundurarak vereceği anlama göre kabul sonucunu doğuracak tereke işlerine karışma olup olmadığı tespit edilmelidir. Bu tespitin sonucunda üçüncü kişi yönünden davranış, mirasın kesin olarak iktisap edildiği şeklinde değerlendirilebiliyorsa tereke işlerine gereğinden fazla karışma olarak kabul edilmeli ve mirasçının ret hakkı düşmelidir. Öyle olunca da bir davranışın tereke işlerine kabul sonucunu doğuracak bir karışma sayılıp sayılmayacağı her olayda hakim tarafından değerlendirilecektir. İsviçre Federal Mahkemesi'ne göre tereke işlerine karışmanın ölçüsü objektiftir....

                Hukuk Dairesi MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tereke tasfiyesi davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen hüküm SGK vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Muris ...mirasçılarından, ... hakkında, mirasın reddine ilişkin tespit dosyası olup olmadığı hususu araştırılarak varsa tespit kararı getirtilerek dosyaya eklendikten sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere Dairemize gönderilmesi için dosyanın MAHKEMESİNE İADESİNE, 02.11.2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.Başkan...

                  un atandığı anlaşılmakla,Miras ortaklığına tereke temsilcisi olarak atanan kişinin halen kim olduğunun tespit edilerek, gerekçeli kararın tereke temsilcisine usulüne uygun olarak tebliğ edilerek temyiz süresinin beklenmesi, tebliğe ilişkin tebligat mazbatalarının dosya arasına konulması, Geri çevirmeyle istenilen hususların eksiksiz yerine getirilip getirilmediği bizzat mahkeme hakimince denetlendikten sonra gönderilmesi için dosyanın yerel mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 01.06.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                    UYAP Entegrasyonu