in tereke temsilcisi olarak atandığı, eldeki davaya tereke temsilcisinin 24/12/2015 ve 11/05/2017 tarihli celselere tereke temsilcisi sıfatıyla katıldığı anlaşılmaktadır. Hemen belirtilmelidir ki, hem asıl hem birleşen dava terekeye iade talepli açılmış olup terekeye temsilci atanmasından sonra tereke ortağının ya da ortaklarının davayı takip yetkisinin ortadan kalkacağı açıktır. Bir başka ifadeyle davayı açan mirasçı ya da mirasçıların davayı takip yetkisi sona erer ve buna bağlantılı olarak da hükmü temyiz hakkı miras şirketini temsil eden mümessile geçer. Somut olayda, davanın reddine ilişkin olarak verilen karar tereke temsilcisi Av. ...’e tebliğ edilmesine karşın, tereke temsilcisi kararı temyiz etmemiş, ancak karar asıl ve birleşen davanın davacılar vekilleri tarafından temyiz edilmiştir. Oysa; davacı mirasçıların davada takip yetkilerinin kalmaması nedeniyle kararı temyiz etme hakları da bulunmamaktadır....
Karar, davacı vekili ve tereke temsilcisi tarafından süresinde duruşma istemli olarak temyiz edilip, bilahare duruşma talebinden vazgeçildiği anlaşılmakla, Tetkik Hâkimi ...’ın raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü. KARAR- Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve özellikle davalı ... adına ölünceye kadar bakım akdi ile temlik edilen taşınmazların mal kaçırma kastıyla ve muvazaalı olarak devredildiğinin kanıtlanamaması nedeni ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru olduğuna göre; davacı tereke temsilcisinin yerinde bulunmayan temyiz itirazının reddiyle, usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 8,20 TL. bakiye onama harcının temyiz eden davacı ve tereke temsilcisinden ayrı ayrı alınmasına, 10/10/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Her ne kadar mirasbırakanın yerleşim yerinin tespit edilememiş olduğu gerekçesiyle yetkisizlik kararı verilerek dosya mahkememize gönderilmiş ise de tereke tesbiti istemli davalarda terekenin mevcudunun bulunduğu yer mahkemesinin yetkili olduğu görevsizlik kararı verilmiştir. 6100 sayılı HMK'nın 22/2. maddesinde “İki mahkemenin aynı dava hakkında göreve veya yetkiye ilişkin olarak verdikleri kararlar kanun yoluna başvurulmaksızın kesinleştiği takdirde, görevli veya yetkili mahkeme, ilgisine göre bölge adliye mahkemesince veya Yargıtayca belirlenir.” 6100 sayılı HMK'nın 23/2. maddesinde, “Yargıtayca verilen merci tayini kararları ile temyiz incelemesi sonucu kesinleşen göreve ve yetkiye ilişkin kararlar davaya ondan sonra bakacak mahkemeyi bağlar” hükümlerine yer verilmiştir. Somut olayda .....Mahkemelerince verilen karşılıklı görevsizlik kararları Yargıtay 20....
Tereke temsilcinin temyiz itirazına gelince; Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre; tereke temsilcisinin yerinde bulunmayan temyiz itirazının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 15.20'şer TL bakiye onama harçlarının temyiz eden davacılardan ve tereke temsilcisinden alınmasına, 22.05.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Karar, tereke temsilcisi vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: -KARAR- Hükmüne uyulan bozma kararında, gösterildiği şekilde işlem yapılarak karar verilmiştir. Tereke temsilcisinin yerinde bulunmayan temyiz itirazının reddiyle, usul ve yasaya ve bozma kararının gerekçelerine uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 10.00 TL. bakiye onama harcının temyiz eden tereke temsilcisinden alınmasına, 21/09/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Kararın tereke temsilcisi vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine Bölge Adliye Mahkemesince istinaf başvurunun esastan reddine karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı tereke temsilcisi vekili tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2018/1738 KARAR NO : 2022/586 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : KADİRLİ SULH HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 05/04/2021 NUMARASI : 2019/17 ESAS, 2021/5 KARAR DAVA KONUSU : Tereke (Tespit İstemli) KARAR : Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, davacılar vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla HMK'nın 352 ve devamı maddeleri uyarınca dosya incelendi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : (Tereke)Resmen Yönetilme ve Tasfiye İstemli K... A R A R Taraflar arasındaki uyuşmazlık, terekenin tasfiyesi isteğine ilişkindir. Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 14.01.2017 tarih ve 1 sayılı kararı ile hazırlanan, 20.01.2017 günlü ve 2017/1 sayılı Yargıtay Büyük Genel Kurulunca kabul edilip 27.01.2017 tarihli ve 29961 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak 01.02.2017 günü yürürlüğe giren Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay (14.) Hukuk Dairesi'nin görevi cümlesinden bulunmakla, dosyanın anılan Daire Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 29.12.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
SULH HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 24/12/2019 NUMARASI : 2018/3 ESAS, 2019/11 KARAR DAVA KONUSU : Tereke (Tespit İstemli) KARAR : Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı, mirasçı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla HMK'nın 352 ve devamı maddeleri uyarınca dosya incelendi. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı kurum vekili ilk derece mahkemesine vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; müvekkil bankaya borcu bulunan Müteveffa RIFAT DURAN'in terekesinin tesbitini talep ve dava etmiştir. İstanbul Anadolu 4. Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 28/11/2017 tarih, 2017/89 Tereke Esas, 2017/119 Karar sayılı dosyasında yapılan dosya incelemesinde murisin terekesi tesbit edilmek üzere mahkememizde dava açılmış ise de mirası red işlemlerinin Osmaniye 2.Sulh Hukuk Mahkemesinin 2014/23 E.sayılı dosyası ile yapıldığı, HMK.'nun 166 maddesi gereği mahkememizin görevsiz olduğu, ayrıca Yargıtay 14. Hukuk Dairesinin 28/02/2017 tarih ile Yargıtay 20....
Tereke tespiti davaları delil tespiti niteliğinde olup, istihkak davası niteliğinde değildir. Bu nedenle mahkemece yapılması gereken iş terekeye ait olduğu bildirilen mal varlığı unsurlarını tespit edip deftere geçirmek, bunlardan muhafazası mümkün olmayanlar varsa satıp paraya çevrilmesini sağlamak ve menkuller için de para, döviz vb. varsa bunları tereke malvarlığı olarak bankaya yatırmak; altın vb. ziynet eşyaları varsa bunları tereke mahkemesi kasasına alıp kaydetmek; diğer eşyaları ise ilgilisine veya üçüncü bir kişiye yediemin sıfatıyla teslim etmek ve böylece tespit edilen eşyaları kararda göstermekten ibarettir. Mirasçıların tamamının oluru alınmak suretiyle tereke malvarlığı unsurlarının bir kısmının veya tamamının bir mirasçıya teslimi de mümkündür. Mirasçıların tamamının oluru alınmadan terekenin paylaştırılması sonucunu doğuracak şekilde karar verilemez....