Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bu durumda mahkemece, açılan iş bu davanın görülebilmesi için diğer mirasçıların davaya katılmalarının sağlanması veya MK.640/3 maddesi gereğince terekeye temsilci tayin ettirmesi için davacılara uygun bir süre vermesi gerekir. Eğer diğer mirasçılar davaya katılmaz ve yazılı muvafakat da vermezler ise bu durumda davayı açan mirasçıların terekeye bir temsilci tayin ettirmesi gerekir (MK.640/3). Terekeye atanan temsilci, bir kısım mirasçının açtığı davaya icazet verirse davaya tereke temsilcisi tarafından devam edilir. Terekeye temsilci atanması ve tereke temsilcisinin davaya devam etmesi halinde de, ayrıca diğer mirasçıların davaya katılmalarına veya muvafakatlarının alınmasına gerek yoktur. Davayı açan mirasçılar, kendisine verilen kesin süreye (HMK md. 94) rağmen diğer mirasçıların davaya katılmalarını veya muvafakat etmelerini sağlayamaz ve terekeye temsilci de tayin ettiremez veya terekeye atanan temsilci davaya icazet vermezse davanın reddine karar verilir....

    tüm işlemlerde terekeyi temsilen mahkemece uygun görülecek bir kişinin terekeye temsilci olarak atanması talep edilmiştir....

    Hükmüne uyulan bozma ilamında açıkça belirlendiği üzere eldeki dava niteliği itibariyle, kök murisin terekesine karşı 3. kişi durumunda bulunan davalı ...’e karşı, taşınmazların kök muris ... mirasçıları adına tescili istemiyle açılmış olduğundan, davaya tereke adına devam edilebilmesi için, murisin tüm mirasçılarının davada taraf olması veya muvafakatlerinin sağlanması, bunun mümkün olmaması halinde terekeye temsilci atanması zorunlu olup, bu husus bozma ilamında da belirtildiği halde Mahkemece, tereke lehtarlarının davaya muvafakatleri sağlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, davacılara, murisin terekesine temsilci tayin ettirilmesi suretiyle aktif dava ehliyeti koşulunu sağlayabilmeleri için süre ve imkan tanınmamış ve böylelikle bozma ilamının gerekleri yerine getirilmemiştir....

      Asliye Hukuk Mahkemesinin 2012/608 E. sayılı dava dosyasında terekeye temsilci atanması isteminde bulunulmadığı, Karşıyaka 1. Sulh Hukuk Mahkemesinin 2008/17 E. sayılı dava dosyasında da taşınmazdaki ortaklığın giderilmesinin talep edildiği ve taraf teşkilinin sağlanmış olduğu, Karşıyaka 2....

        Başka bir söyleyişle davanın görülebilirlik koşulu gerçekleştirilmedikçe davanın yürütülmesine olanak bulunmayıp, tereke temsilcisi aracılığı ile davanın sürdürülmesi zorunludur. Hal böyle olunca, Türk Medeni Kanunu’nun 640.maddesi hükmü gereğince terekeye temsilci atanması için dava açması üzere davacıya süre verilmesi, dava açıldığı takdirde sonucu beklenerek, davaya tereke temsilcisi huzuruyla devam edilmesi gerekirken davanın görülebilirlik koşulu gözardı edilerek yazılı şekilde karar verilmiş olması doğru değildir. Kabule göre de, TMK’nın 28. madde hükmü uyarınca ölümle şahsiyet son bulduğu halde, ölü kişi mirasbırakan Ayşe Kaya adına tescil kararı verilmesi de isabetsizdir....

          Tüm mirasçıların terekeye dahil olan bir hak veya malın terekeye iadesi için HMK'nın 59. ve 60. madde hükümleri uyarınca birlikte dava açmaları, aleyhlerine birlikte dava açılması, birlikte hareket etmeleri, dava açmayan ya da açılmayan mirasçılar varsa davaya dahil edilmeleri, asıl olarak katılmaları ve davaya ya da savunmaya onaylarının alınması ya da davayı açan ya da savunan vekile usulüne uygun şekilde vekaletname ibraz etmeleri, bunlar sağlanamazsa TMK’nın 640. maddesi gereğince miras ortaklığına temsilci atanması ve davanın onun katılımı ile sürdürülmesi gerekir. Bu durumda mahkemece, gerekçeli kararın ve davalı kooperatif vekilinin temyiz dilekçesinin davacı dışındaki ...'...

            TMK’nın 589.maddesinde açıklanan bu önlemler özellikle kanunda belirtilen hallerde terekede bulanan mal ve hakların yazımına, terekenin mühürlenmesine, terekenin resmen yönetilmesine ve varsa vasiyetnamelerin açılmasına ilişkindir. TMK’nın 590 ile 2003/5960 sayılı TMK’nın Velayet, Vesayet ve Miras Hükümlerinin Uygulanmasına İlişkin Tüzük’ün 33/1.maddelerinde belirtilen sebeplerden birinin gerçekleşmesi halinde, sulh hakimi tereke mal ve haklarının yazımı için terekenin defterinin tutulmasına karar verir. Koruma amaçlı defter tutmada, kaydedilen tereke unsurlarının değerlerinin yazılması zorunlu değildir, zira amaç terekenin değerini belirlemek değil terekeyi saptamaktır. Tereke tespiti davaları delil tespiti niteliğinde olup, istihkak davası niteliğinde değildir....

            edildiğinden terekeye temsilci atanması için yetki ve süre verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 20.05.2013 gününde verilen dilekçe ile terekenin tespiti istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulü ile terekeye temsilci atanmasına dair verilen 18.02.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Dava, terekenin tespiti ve önlemlerin alınması isteğine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulü ile murisler ..., ... ve ... terekesine Av. .. tereke temsilcisi olarak atanmasına karar verilmiştir. Hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Toplanan deliller ve tüm dosya kapsamından, taraflar arasındaki uyuşmazlığın terekenin korunması kapsamında tespiti (TMK m. 589) ve defterinin tutulması (TMK m. 590) isteğine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır....

              Mirasçı T6 vekili beyan dilekçesinde özetle; açılan miras ortaklığına temsilci atanması davasını kabul etmediklerini, her ne kadar Asliye Hukuk Mahkemesince istinaf kararına dayanılarak terekeye mirasçı ataması gerektiği yönünde ara karar oluşturulmuş ise de bu karara katılmanın mümkün olmadığını, bu nedenlerle açılan davanın reddi gerektiğini, ayrıca miras ortaklığına temsilci olarak önerilen Av. T8' nun bu göreve atanmasına muvafakatlerinin olmadığını, mahkeme aksi kanaatte ise ve temsilci atanması gerektiği düşüncesinde ise resen seçilecek başka birinin terekeye temsilci olarak atanmasını talep ettiklerini bildirmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonucu; Keşan 2. Asliye Hukuk Mahkemesinde görülmekte bulunan tapu iptal tescil davasında davacıya terekeye temsilci atanması için süre verildiği, terekenin paylaşıldığına ilişkin dosyada bir delilin bulunmadığı anlaşılmakla davanın kabulü ile terekeye temsilci atanmasına karar verilmiştir....

              UYAP Entegrasyonu