"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki uyuşmazlık terekenin tespiti ve defter tutulması isteğine ilişkin bulunduğuna göre, Yargıtay Kanunu'nun 14. maddesi uyarınca Yargıtay Başkanlar Kurulu'nun 16.01.2016 tarih, 2016/1 sayılı Kararı ile hazırlanıp, 26.02.2016 tarihli ve 29636 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Yargıtay Büyük Genel Kurulu'nun 12.02.2016 gün 2016/1 sayılı Hukuk Daireleri'ne ilişkin iş bölümü uyarınca, hükme yöneltilen temyiz itirazlarının incelenmesi Yargıtay...Hukuk Dairesi'nin görevine girmektedir. 11 Nisan 2015 tarihi itibariyle Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6644 sayılı Kanun'un 2. maddesi ile değişik 2797 sayılı Kanun'un 60. maddesinin 1. ve 3. fıkraları uyarınca dosyanın görevli Daireyi belirlemek üzere HUKUK İŞBÖLÜMÜ İNCELEME KURULUNA GÖNDERİLMESİNE, 24/06/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"Koruma önlemi" olarak tutulan defter (terekenin yazımı), sonradan gündeme gelebilecek mirasın bölüştürülmesine yahut başka bir özel hukuk ilişkisine de esas olmaz. Sonradan başka bilgilerin çıkması ve bu kapsamda mevcut kaydın doğru olmadığının anlaşılması halinde defter içeriği her zaman değiştirilebilir. Defterin mirasçıların tasarruf yetkisi üzerinde bir etki meydana getirmesi sözkonusu değildir. Mirasçıların deftere onay vermeleri ve onu benimsemeleri defterdeki alacaklılara karşı borcu kabul ettikleri anlamına gelmez. Tereke kavramının içerisine hem aktif malvarlıkları hem de borçlar girmektedir. Miras bırakanın borç ve alacaklarının kaydedilecek olması bunların tespiti bakımından alacaklı ve borçlulara çağrıda bulunulacağı anlamına gelmez. Burada resmi defter tutma (TMK.nun 619. vd. maddeleri) veya tasfiyede (TMK.nun 632. vd. maddeleri) olduğu gibi ilan veya çağrıya gerek yoktur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, 06.05.2014 gününde verilen dilekçe ile terekenin tespiti istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 25.06.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: _ K A R A R _ Dava, tereke tespitine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmü davacı vekili temyiz etmiştir. TMK'nın 589. maddesi ve devamı maddelerinde düzenlenen terekenin tedbir niteliğindeki tespitine ve defter tutulmasına ilişkin kararlar kesin olup, temyizi mümkün bulunmadığından, davacı vekilinin temyiz itirazlarının reddine karar verilmesi gerekmiştir....
SULH HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 12/11/2021 NUMARASI : 2021/62 2021/19 DAVA KONUSU : Tereke (Tespit İstemli) KARAR : GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; muris T8 sağlık nedenleri ile İstanbul Pendik Emsey Hastanesi'nde tevdavi için yatırıldığını, murisin 12/01/2021 tarihinde vefat ettiğini, geriye müvekkiller ile murisin eşinin kaldığını, müteveffanın ölümden önceki son ikametgah adresinin Caferağa Mah. Yusuf Kamil Paşa Sok. Kefeli Apt....
SHM’de 2017/2 tereke dosyasıyla atanan tereke idare memuru tarafından idare edildiğini, tereke dosyasına tereke memuru atanmışken bireysel olarak davacının tereke hakkında dava açmasının hukuken (HMK’ya göre ) mümkün olmadığını, tereke ile ilgili tüm davaları tereke memurun açması ve terekeye karşı açılan davarı da tereke memurunun takip etmesi gerektiğini, T1 terekenin tespiti istemi ile bir dava (Bodrum 1. Sulh Hukuk Mahkemesi, E: 2017 / 2) açtığını, mahkemece Av....
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; 5253 sayılı Kanun'un 32/1-d maddesinin ''d) Derneğe ait tutulması gereken defter veya kayıtları tutmayan veya tasdiksiz defter tutan dernek yöneticileri üç aydan bir yıla kadar hapis veya adlî para cezası ile cezalandırılır. Bu defter ve kayıtların usulüne uygun tutulmaması halinde dernek yöneticilerine ve defterleri tutmakla sorumlu kişilere beşyüz Türk Lirası idarî para cezası verilir....
Davacı vekili tarafından, 06.03.2014 gününde verilen dilekçe ile tereke (resmen yönetilme ve tasfiye istemli) istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 10.03.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün evrak incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya içeriğine göre, mahkeme kararı ve dayandığı gerekçeler usul ve yasaya uygun bulunduğundan yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, Harçlar Kanununun 13/j maddesi gereğince Hazine harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, 16.11.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi. ....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Tereke Defterinin Tutulması - Tasfiye Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm duruşmalı olarak temyiz edilmiş ise de; terekenin defterinin tutulması ve tasfiyesine ilişkin verilen kararların Yargıtay'da duruşmalı inceleneceğine ilişkin Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 438. maddesinde hüküm bulunmadığından duruşma isteğinin reddine karar verildikten sonra evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. 1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre temyiz edenin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yersizdir. 2-Mirasçı sağ eş ...’nin davada taraf sıfatı bulunmamaktadır. Bu nedenle sağ eş yararına vekalet ücreti takdiri usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/330 Esas KARAR NO : 2022/287 DAVA : Ticari Şirket (Genel Kurul Kararının İptali İstemli) DAVA TARİHİ : 11/04/2021 KARAR TARİHİ : 31/03/2022 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 04/04/2022 Mahkememizde görülmekte olan Ticari Şirket (Genel Kurul Kararının İptali İstemli) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde ÖZETLE; Müvekkilleri davalı şirkette miras bırakan .......’ın vefatı sebebiyle Ankara ....... Sulh Hukuk Mahkemesinin ..... E. ...... K. sayılı veraset belgesine istinaden mirasçı olarak pay sahibi olduğunu, murisin gerek tek pay sahibi olarak sahibi bulunduğu şirketlerindeki malların ve gerekse şahsi mallarının tespiti için Bakırköy ...... Sulh Hukuk Hakimliğinin....... Tereke sayılı dosyası açıldığını, bu dosyanın halen derdest olduğunu, mirasçılardan ...'ın murisin eşi olduğunu ve terekede %50 paya sahip olduğunu, bu muris tarafından Bakırköy ..........
Davalı T10 vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkil T10'un eşi Mehmet Murat Oğuz 11.12.2012 tarihinde hayatını kaybettiğini, Müteahhit olan Murat Oğuz'un ölümü ile birlikte alacak ve borçların tespit edilmesi ve neticesinde mirasın akıbetine ilişkin karar verilebilmesi adına mirasçılar tarafından resmi defter tutulmasına ilişkin davanın İstanbul 13....