Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 20.08.2008 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 10.10.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... ve ... tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, Türk Medeni Kanununun 724. maddesine dayalı tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde 175 ada 2 sayılı parsel üzerindeki yapı tüm arazi değerinden fazla olduğundan, 2 sayılı parselin tapusunun iptali ile tescil, bu da mümkün görülmezse yapı değerinin tahsili istemlerine ilişkindir. Davalılardan ..., davanın reddini savunmuş, diğer davalılar savunmada bulunmamıştır....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 16.03.2012 gün ve 2012/3065 - 3853 sayılı ilamiyle bozulmasına karar verilmişti. Süresi içinde davacı vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, Türk Medeni Kanununun 724. maddesi gereğince tapu iptali ve tescil, olmadığı takdirde 175 ada 2 sayılı parsel üzerindeki yapı tüm arazi değerinden fazla olduğundan, 2 sayılı parselin tapu kaydının iptali ile tescil, bu da mümkün görülmezse yapı değerinin tahsili istemlerine ilişkindir. Davalılardan ..., davanın reddini savunmuş, diğer davalılar savunmada bulunmamıştır....

      Davacının esas talebi olan tapu iptal tescil açısından yapılan değerlendirmede ,taşınmaz satımının şekil şartlarına uygun yapılmadığı ,şekil şartlarına uygun yapılmayan sözleşme sonucunda tapu iptal tescil talep edilemeyeceği ve bunun istisnasının -----Kararında beliritldiği görülmekle içtihadı birleştirme kararında yer alan şartların sağlanıp sağlanmadığı mahkememizce değerlendirilmiştir.İçtihadı birleştirme kararı uyarınca şekil şartına aykırı da olsa TMK 2.maddesi uyarınca tapu iptal tescil talebinin yapılabilmesi için satın alanın taşınmazı fiilen uzun süredir kullanması,bedeli ödemiş olması ve durumun hal ve şartları göz önüne alındığında hakkın kötüye kullanılmasının engellenmesini gerektirecek bir durum olması gerekmektedir.Mahkememizce yapılan keşifte taşınmazın davacı tarafça kullanılmadığı anlaşılmakla tapu iptal tescil şartlarının oluşmadığı kanaatine varılmıştır....

        Konut Yapı Kooperatifi nizalı taşınmazın maliki olduğu, ancak yöneticilerinin yaptığı hileli işlemlerle ücünçü kişilere geçirildiği, davacının tapu iptal ve tescil talebi üyesi olduğu ..... .... Kardeşler Konut Yapı Kooperatifi uhdesinde verilebilecek eşdeğerde başka bir konutun olmadığı, bu durumda davacının 175.000,00 TL tazminat isteyebileceği, dava değerinin 165.000,00 TL olduğu, başlatılan hazırlık tahkikatının üç yıldır devam ettiği, karar tarihi itibari ile halen dava açılmadığı, soruşturma neticesinin, kararı etkilemeyeceği gerekçesiyle, ..... .... Kardeşler Konut Yapı Kooperatifi, ... ve Mehmet Sertaç .... aleyhine açılan davanın reddine, ..... .... Konut Yapı Kooperatifi aleyhinde açılan tapu iptal ve tescil istemli davanın reddine, ..... .......

          imkansızlık oluşacağından bu tapular üzerine tedbir konulmasını, dava sonucunda müvekkillerine ait-----tespiti ile adlarına tescilini talep etmiş ve davayı bu şekliyle tapu iptali ve tescil olarak ıslah etmiştir....

            Davalı vekili 20.03.2023 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle; her ne kadar dava konusu taşınmazın tapu kayıtlarında müvekkili şirket üzerine kayıtlı olduğundan sebeple tapu iptal tescil davasının da müvekkili şirkete yöneltildiği anlaşılabilir olsa da terditli olan diğer taleplerin tapu iptal ve tescil talebi ile bir arada yöneltilmesi ve bundan bir sonuç alınabilmesinin mümkün olmadığını, hukuki yarar bulunmamasına rağmen taraflarınca anlaşılamayan biçimde terditli açılan bu davanın mevzuat ile de sabit olduğu üzere korunmaya değer bir tarafının bulunmadığını, somut davada davacının talep sonucunda dava türünü hatalı olarak belirlediğini ve bir arada yöneltilmesi mümkün olmayan talepleri bir arada yönelterek talep sonucunda karmaşaya sebep olduğunu, talep sonucunun açık olması mevzuat gereği olduğundan davanın sırf bu sebeple dahi usulden reddinin gerektiğini, davanın belirsiz alacak davası olarak yöneltilen terditli taleplerinin belirsiz alacak davasının şartlarını taşımadığından...

            ‘ın terekesi elbirliği mülkiyeti hükümlerine tabi olduğuna göre, dava, miras payının devri sözleşmesine dayalı, TMK'nin 677. maddesi uyarınca açılan pay iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Terekenin tamamı veya bir kısmı üzerinde miras payının devri konusunda mirasçılar arasında yapılan sözleşmelerin geçerliliği yazılı şekle bağlıdır (TMK mad. 677/1). Mirasçılar arasındaki devirler için söz konusu olan bu yazılı şeklin adi yazılı olarak yapılması yeterlidir. Dava, TMK’nin 677/2. maddesinde düzenlenen miras payının devri sözleşmesine davalı iptal ve tescil olmadığı takdirde muhdesat tespiti istemine ilişkindir. Somut olayda, mahkemece, senet asılları ikmal edilmediği gibi yukarıda izah edilen harici satış senetleri keşif mahallinde zemine uygulanarak dava konusu taşınmazların senet kapsamında kalıp kalmadığı da tespit edilmemiştir....

              K A R A R Davacı, davalı yüklenici ile 27.01.2006 tarihinde imzalanan sözleşme ile 23.000,00 TL bedel ödeyerek bağımsız bölüm satın aldığını, arsa sahibi tarafından davalı yüklenici aleyhine kat karşılığı inşaat sözleşmesinin feshine yönelik açılan dava sonucu sözleşmenin feshine karar verildiğini ve sonrasında arsa sahibi tarafından kendi aleyhine açılan tapu iptal ve tescil davasının kabulüne karar verildiğini, verilen kararların kesinleştiğini ve taşınmazı iade etmek zorunda kaldığını ileri sürerek satışa konu bağımsız bölümün rayiç değerinin tespiti ile tahsiline, olmadığı takdirde ödediği satış bedelinin ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir....

                Konut Yapı Kooperatifinin davasında, taraflar sulh olduğundan ve kararın Yargıtay aşamasında kesinleştiği gerekçesiyle karar verilmesine yer olmadığına, asli müdahil davacılar Nafi, Nurcan, Şeyda ve İsmail'in davalarının tapu iptali ve tescili yönünden kabulü ile 140 ada 54, 141 ada 55 ve 56, 143 ada 13 parselde kain villa niteliğindeki taşınmazlara ilişkin tapu kayıtlarının müflis kooperatifin iflâs masasından çıkarılmasına ve davacılar adına tapu kayıtlarının iptali ile tesciline karar verilmiştir. Kararı, Müflis ... Konut Yapı Kooperatifi vekili temyiz etmiş, Dairemiz'in 24.02.2022 tarih ve 2021/5564 E. ve 2022/1016 K. Sayılı ilamı ile hükmün onanmasına karar verilmiştir. Bu defa, Dairemiz ilamına karşı, Müflis ... Konut Yapı Kooperatifi vekili ile S.S. ......

                  Kadastro tespitinin kesinleştiği 17.03.1997 tarihi ile davanın açıldığı 03.09.2018 tarihi arasında 3402 sayılı Kanun'un 12/3 üncü maddesinde öngörülen on yıllık hak düşürücü sürenin geçtiği dikkate alınarak davacının tapu iptali ve tescil talebinin hak düşürücü süre nedeniyle reddi gerekirken, mahkemece ifrazın mümkün olmadığı gerekçesiyle tapu iptali ve tescil talebinin reddine karar verilmiş olması doğru görülmemekle birlikte, tapu iptali ve tescil talebinin reddine ilişkin mahkeme kararı sonucu itibariyle yerinde olup, davacı vekilinin bu hükme ilişkin istinaf sebepleri yerinde değildir. Öte yandan; davacı taraf dava dilekçesinde terditli olarak tescil isteminin kabul edilmemesi halinde taşınmaz üzerine inşa ettiği bina nedeniyle tazminat isteminde bulunmuş olup, mahkemece davacının tazminat talebinin kabulü ile yapı değeri 117.000,00TL hüküm altına alınmıştır....

                    UYAP Entegrasyonu